Kaynak milli savunma.com

ASELSAN TUFAN Elektromanyetik Top Sistemi

*Klasik toplarda ve fırlatma sistemlerinde mühimmat patlamayla ateşleniyor. Elektromanyetik fırlatmada ise mühimmat koruyucu kılıfla namluya konuluyor ve namluda oluşturulan elektromanyetik dalganın itme gücüyle fırlatılıyor. Elektromanyetik Top Sistemi, Darbe Güç Kaynağı, Fırlatma Yolu gibi temel bileşenlerden oluşuyor. ASELSAN Elektromanyetik Top Sistemi
EMT teknolojilerine 2014 te öz başladı. 2015 te ASELSAN TÜBİTAK desteğiyle çalışmalara devam etdi. EMT Sistemleriyle Tsk kimyasal konvansiyonel silahlara göre etkili silah sistemlerine sahip olacak. EMT çalışmaları için ASELSAN bünyesinde geliştirme laboratuvarı kuruldu.*ASELSAN nın geliştirdiği Elektromanyetik Top Sistemi testleri 2016 da başarı ile gerçekleştirildi. ASELSAN, EMT sistemi testini 2017 de sürdürdü. Saniyede hızı 2 bin ila 2 bin 500 metre, yani ses hızının 6 katını aşan sistem ile, hava aracı veya balistik füze gibi hedefler vurulabilecek. ASELSAN, geliştireceği ürünler ile dünyanın önde gelen üreticisi olmayı hedefliyor.

*ASELSAN, IDEF’te dünyada geliştirme safhasında olan elektromanyetik top tasarımını sergiledi. TUFAN elektromanyetik top, mühimmat fırlatma ve elektromanyetik teknolojisiyle uçak gemilerinden uçakların kalkış için fırlatmasında da kullanılabiliyor. ABD uçak gemilerinde sıkıştırılmış hava ile uçakları fırlatma yerine elektromanyetik fırlatmayı kullanacak. ASELSAN geliştirdiği elektromanyetik teknoloji ile ses hızının 6 katına kadar çıkış hızıyla mühimmat fırlatmayı başardı.
EMT sistemlerinde saniyede 2000-2500 metre çıkış hızıyla, 300 kilometre mesafelere atış yapılabilecek , hava savunma sistemleri geliştirilecek Sistem klasik topların yanı sıra güdümlü-akıllı mühimmatlarda da kullanılacak
*aynı sistemde hem konvansiyonel top mühimmatı, hem de akıllı mühimmat atma imkanı bulunuyor. ASELSAN’ın 2014 te EMF teknolojisinin geliştirilmesi için Ar- Ge başlattı TÜBİTAK desteğiyle çalışmalar genişletildi ve geliştirme laboratuvarı kuruldu Aselsan Elektromanyetik Top Sistemi, İDEF 2017 Uluslararası Savunma Sanayii Fuarında ilk kez sergilendi

Kaynak haber7.com

Yerli otomobilde son durum ne?

Cumhurbaşkanı Recep Erdoğan önderliğinde başlatılan yüzde yüz yerli otomobil projesi hız kesmeden devam ediyor. 2019 yılında Cenevre Otomobil fuarında tanıtılması planlanan araç, 2021 de satışa sunulacak.Türkiye’nin ilk yerli otomobilini üretmek için yola çıkan Anadolu, BMC, Kıraça, Turkcell ve Zorlu tarafından oluşturulan Grub Sadece iç pazara değil, ihracat yapmayı da hedefleyip, dünyaya açılmaya başladı. Türk sanayisi ve teknolojisi açısından dönüm noktası olacağı düşünülen proje için teknoloji ve tüketici trendleri izlenerek sektörde tamamen farklı bir konumlanma sağlayacak strateji sürdürüldüğü belirtildi. Bunlar yapılırken donanım ve görünüm tamamen Türk Milletinin istekleri doğrultusunda olacak.

Cumhurbaşkanı Erdoğan "Geçtiğimiz yılda 757 bin otomobil satmış bir Türkiye'de bu konuda adım atılmıyor olması ülkemizin ayıbı haline gelmişti. Bugün, bu ayıptan kurtulma yolunda tarihi adım atıyoruz." diyerek ilk otomobil üretimi için adım atmıştı. net tarihler veren Erdoğan, otomobil en geç 2019 da tamamlanacak 2021 de satışa başlanacak dedi.Ortak Girişim Grubu tarafından üretilecek, üzerinde çalışmaların devam ettiği yerli otomobile ilişkin bilgiler veren Koçak, "Otomobil yüzde 100 elektrikli otomobil olacak. Bir platform üzerinden 3 farklı otomobil yaklaşık 1,5 yıllık aralıklarla piyasaya sunuluyor olacak Sayın Cumhurbaşkanımız tarafından açıklanan takvime sadık kalmaya gayret etmeye devam ediyoruz” dedi.

Koçak, yer konusunda Türkiye'nin her yerinden teklifler oldu Şu anda o aşamaya gelmek için erken lojistik imkanlar, yan sanayi platform hepsi değerlendirilme aşamasında. Her geçen gün hızlanıyoruz başlangıçtaki sancılı konular aşılıyor. Önümüzdeki dönemde, bilgilendirme sürecine gireceğiz" Şirket oluşumuna yaklaştık Şirketin, önümüzdeki günlerde kurulup, yönetim takımının belirlenmesi aşamasına geldik Ortak Girişim Grubu'na üye şirketlerin oluşturduğu bir komiteyle teknoloji benzeri süreçleri devam ettirdiklerini anlattı.Yerli otomobil projesinin koordinatörü Metin Sancar, Cenevre Otomobil Fuarı'nda çok önemli açıklamalarda bulundu. *Sancar, 2018 Cenevre Otomobil Fuarı'nda yerli otonun ilk prototipinin 2019’da Cenevre’de sergileneceğini belirtti.

Sancar, "Prototipi düzenli bir planlama ile yetiştirebiliriz. 2019’da prototipin bitmesini hedefliyoruz. 1 Şubat’tan itibaren Ekibimizi kuruyoruz." dedi. 26 yıl havacılık sektöründe çalışan Metin Sancar, fuarda gördüğü teknolojilerin havacılığı aratmadığını ve yerli otomobil prototiplerinin önümüzdeki yıl Cenevre Otomobil Fuarı'nda sergilenebileceğini belirtti.Sancar, "Cenevre Otomobil Fuarı’nda prototipleri sergilemeyi düşünüyoruz. 2021 de seri üretime geçilmesi planlanıyor. yerli otomobil 5 versiyona çıkabilir. Araç yüzde 100 elektrikli olacak. sıfırdan bir proje olacak. mevcut prototipten yararlanılması şimdilik gündemde değil."


Kaynak webtekno.com

Türk Jeti HürJet, Tamamen Yerli

Türk Ordusu’nun yakın destek ve eğitim uçağı ihtiyacı için modellenen Hürjet; tamamen yerli mühimmatları ile dünyanın en prestijli havacılık etkinliklerinden Farnborough Airshow için İngiltere’de boy gösterecek. 2023 ylında ilk uçuşunu yapması planan yerli uçak Hürjet; 13 metre uzunluğu, 11 metre kanat açıklığı ve 4 metrelik kuyruk yüksekliği ile hafif taarruzun aranan ismi olacak. Türk Havacılık ve Uzay Sanayii (TUSAŞ) tarafından tamamen yerli olarak geliştirilen uçak, pürüzsüz bir şekilde gelişmeye devam ediyor.kendini dünyaya tanıtmak isteyen Hürjet, yer prototopinin oluşturulmasının ardından sergilenmek üzere İngiltere’ye gönderiliyor.
İlk kez dünyaya tanıtılacak askeri projemiz, adına yakışırcasına yalnızca yerli mühimmatlar ile donatılacak.

Eklenecek yerli *mühimmatların listesi şöyle: TUBİTAK SAGE tarafından geliştirilen Hassas Güdüm Kiti-82, ilk milli füzelerimizden Gökdoğan ve Bozdoğan, ROKETSAN çıkışlı Teber Lazer Güdüm Kiti MK-81 ve MK-82,L-Umtas. Fuarda sergilenecek olan Hürjet, Türk Hava Kuvvetleri’nin simgesi kartal figürüne yer veriyor. 16 - 22 Temmuzda sergilenecek yerli uçağımızın 5. seviye bir eğitim uçağı olmasına karşın silah donanımları dahilinde hafif taarruz görevini üstlenerek, ana taarruz uçaklarına uygun zeminin sağlanmasına destek olacağını da belirtmek gerekiyor.

***


Kaynak savunmasanayi.org

Hisar Füzesi

Hisar*füzeleri hava saldırılarını savuşturmak üzere tasarlanmıştır Askeri tesisleri, askeri üsleri yalnızca saldırı helikopterlerine ya da hava uçaklarına karşı değil karaya atılan füzelere ve insansız hava araçlarına karşı da savunmaktadır. Türkiye’nin yeni göz bebeği savunma sistemi 15 km menzile kadar etkili olsa da uzun menzilde parçacık etkisi göstermektedir.Hedefine yönelik kararlı bir füze olması, aracın üzerine monte edilebilmesi bu sistemin en büyük getirisidir. Bu savunma sistemi hem araçlarda kullanılabilir hem de araç üzerinde bir noktadan diğer noktaya kolayca taşınabilir.*
Türkiye’de komuta kontrol ve radar*Aselsan*füze sistemleri ise*Roketsan tarafından geliştiriliyor. farklı atış kontrol ve komuta kontrol altyapılarına uyumlu bir füze olması savunma sanayiinde kullanım kolaylığı sağlamaktadır. milli savunma füzesi test aşamasında ürünün 2020 de TSK envanterinde olması planlanıyor.Türkiye milli hava savunma füzesi geliştirme konusunda ilki başardı. Hisar-A ve Hisar-O modelleri çift kademeli roket motorları ile Türkiye’de benzeri görülmemiş bir füze sistemi olma ünvanına sahip. İkinci motor hedefe yakın bölgede füzeye hız kazandırmak için ateşleniyor. füzelerde aerodinamik kuyruk kontrol özelliği bulunduğu gibi füzenin yönlendirilmesini sağlayan kanatçıklar da bulunuyor.



Fırtına Obüsü (T-155)

Kundağı motorlu topçu silah sistemi olan*fırtına obüsü, tamamıyla Türkiye üretimidir. Sakarya Arifiyedeki 1’inci Ana Bakım Merkezi Komutanlığı’nda tasarımı, prototip ve seri üretimi yurt içinde, Türk mühendisleri ve Türk işçisi tarafından*yapılıyor. FIRTINA OBÜS Projesi 1995 te M44-T, M52-T projelerinden elde edilen tecrübelerden başlatılmıştır. Projede ilk prototip 1997 te gün yüzüne çıkmıştır azami menzili 30 km’dir. menzili yetersiz görülüp 2000 senesinde yeni üretilen sistemde azami menzili 40 km’ye çıkarılmıştır. Tasarımı bilgisayar ortamında yapılmıştır. Engebeli araziler ve her türlü arazide hareket kabiliyeti sağlayan 12 adet hidropnömatik süspansiyon ünitesini ve tekerleklerden oluşmaktadır.

21 bg/t güç ağırlık oranına sahip olan obüs, uzun süreli harekâtlarda ideal bir araçtır. Obüsün alt sistemi*G.Kore’li şirket Samsung Techwin’den elde edilmiştir.*Güç paketi yani motor dışında kalan tüm sistem Türkiye tarafından üretilmektedir.
Sayısal olarak, ADOP-2000 sistemine entegre edilmiştir. emniyeti en üst seviyededir FIRTINA OBÜSÜ 47 ton ağırlığında 65 km hıza sahip
40 km atış menziline sahip Komutan, Sürücü, Nişancı,Nişancı yrd. ve Doldurucu olmak üzere
5 mürettebat 52 kalibre namlulu Poyraz mühimmat aracı sayesinde 48 mühimmat sadece 20 dakikada yüklenebiliyor. Poyraz Fırtına’ya mühimmat yüklerken T 155*fırtına esnek, süratli, yüksek ve korumalı veri haberleşmesine,olanak tanır.

Fırtına atış kontrol sistemi hesaplamaları ile komut alma ve gönderme yeteneklerine sahip olan obüs, hareket halinde 30 sn’lik kısa bir süre içerisinde atışa hazır hale gelmektedir. fırtına obüsü, Aselsan’ın geliştirdiği, seyrüsefer sistemi, atış kontrol bilgisayar, oto namlu yönlendirme sistemi, ilk hız ölçme radarı olmak üzere kontrol sistemleri ile donatılmıştır.Silah sisteminde, Nato standardı olan 155 mm obüs mühimmat kullanabilmektedir. 48 adet silah payı kıt’a mühimmata sahip olup, elektrik ile çalışmakta olan otomatik mermi doldurma sistemine sahiptir. 15 saniyede 3 atış yapabilmektedir sürekli atışlarda 1 dakika içerisinde 2 atış yapabilmektedir. MKE tesislerinde üretilen obüs, 52 çap uzunluğunda, 23 lt yanma odası hacmine sahip olan bir namlu ile donatılmıştır.Fırtına obüsü, sahip olduğu sistem sayesinde, koordinatlarını 17.5 mm doğrulukla, mevzi rakımını ise 10 m doğrulukla tespit etmektedir. 8-25 km arası mesafelerde, farklı namlu açılarından ayrı ayrı atılan 3 mermi, hedefe aynı anda ulaşabilmektedir.
*


Bora 12 (JNG-90)

Türk Silahlı Kuvvetleri’nin keskin nişancı tüfeği ihtiyacını için, MKEK ve Jandarma Genel Komutanlığının ortak çalışmasıyla üretilmektedir.
Bora 12 tamamen yerli imkanlarla, MKEK’in Kırıkkale tesislerinde seri olarak üretiyor. Tüfek JNG-90 kod adıyla tanınıyor. MKEK’in ürettiği diğer önemli silah Milli Piyade Tüfeği gibi tüm testleri başarıyla geçmiştir. testlerdeki başarısıyla ve yarışmalardan aldığı derecelerle adından söz ettirmektedir. Pakistan’da düzenlenen yarışmada güçlü rakiplerini geride bırakarak 1. olmuştur. rakipleri arasında; Alman-İsveç ortak yapımı Sig Sauer, de bulunuyordu

JNG-90’ı sadece Türk Silahlı*Kuvvetleri değil, dost ve müttefik ülkeler de kullanıyor.Milli keskin nişancı tüfeğinin ihraç edildiği başlıca ülkeler;
-Azerbaycan -Türkmenistan -Suudi Arabistan
Bora12 Teknik Özellikler 7,62 mm çapında namlu
etkili menzil 1200 m atış hızı 860 m/sn
boş ağırlığı 4,8 kg rahat kullanım için; atış hassasiyetini maksimuma çıkaran “Serbest Salınımlı” namlu, ayarlanabilir dipçik boy mesafesi,*tetik kabza arası mesafe ayarı bulunuyor.Tüfeğe gece görüş dürbünü ve lazer de takılabiliyor.


Milli Gurur: MPT-76

Türkiye’ nin Savunma Sanayinde dışa bağımlılığını azaltma doğrultusunda projelendirilen ve yakın geçmişte TSK envanterine katılarak seri üretimine başlanan MPT-76, rakiplerinden önde görünüyor. 2015 de MKEK tarafından üretimine başlanan MPT-76’ da büyük emekler ve uğraşlar var uzman 10 kişilik Türk mühendis grubunun yaklaşık 5 yıllık AR-GE sonucunda ortaya çıkan ürün, piyade tüfeği noktasında Türkiye’ nin elini kuvvetlendirmekle birlikte G3’ lerin yerini alarak dışa bağımlılığın azalmasında büyük katkılar sağlamakta.

Her türlü arazi* ve hava şartına uyum sağlayabilen MPT-76 da 431 farklı parça bulunuyor. parçaların birleştirilmesinde her parçaya en az 10 test uygulanarak kalite kontrolü yapılıyor. Üretim aşamasında uygulanan çalışmaların neticesinde MPT-76, NATO tarafından uygulanan 42 testi tamamlayarak Türk mühendislerinin oldukça başarılı işler yapabileceklerini ispatladı.Amerikanın kullandığı M-16’ lar 42 farklı testten yalnızca 25 tanesini geçebildi, MPT-76’ Yüksek basınç, sıcak ve soğuk hava, yağmur ve çamur testlerinden başarı ile geçen Milli Gurur bu dünyada en başarılı ürün konumunda.Üretime Ara Vermeden Devam Ediliyor

Birçok testten başarılı bir şekilde geçen MPT-76’ dan ilk aşamada 500 tane üretilerek TSK ya katıldı. Özellikle Avrupa ile gerilen ilişkilerde ambargoların önüne geçmek amacıyla tasarlanan Milli Piyade Tüfeği projesinde 2017 ye kadar TSK’ ya 15 bin tüfek teslim edilmesi hedefleniyor. Projenin başarısı göz önüne alındığında siparişlerin artış göstereceği tahmin ediliyor.zorlu testlerden başarılı ile geçen MPT-76’ 4.1 kg ile oldukça hafif tasarım açısından bir hayli avantaj sağlamaktadır. Uzunluğu 920 mm olan ve menzili 600 metre olan MPT-76’ nın atış hızı ise dakikada 650 mermidir. mermi çıkış hızı 800 m/s ve namlu ömrü ise en az 12.000 atımdır. MPT-76’ nın testleri başarılı tamamlaması tesadüf değildir. başarılı bir ürünün ortaya çıkması için ciddi emekler ve uğraşlar verilmiştir.

*SOM ( Stand – Off Mühimmat )

Türk Hava Kuvvetleri ihtiyaçları doğrultusunda uçakların düşman sahasına girmeden ve düşman hava savunma sistemleri menziline ulaşmadan “yüksek korunaklı” hedeflerin imha edilmesi amacı ile geliştirilen füze sistemidir .İlk 2011 de İzmir’de “Ceylan” filoya bağlı bir F 16 da görüntülense de projenin başlangıcı 2006 olarak bilinmektedir. SOM Kanat Altına” yerleştirilmektedir .SOM Füzesinin Özellikleri 4 ana başlık adı altında geliştirilmekte ve üretilmektedir. SOM – A ve SOM B1 in geliştirilmesi 2011 ve 2013 te tamamlandı SOM – B2 nin yanısıra SOM – J nin de geliştirmesi devam etmektedir. SOM – A ve SOM – B1 aktif olarak F 4 ve F 16 savaş uçaklarımızda kullanılmaktadır. 250 kilometrenin üzerinde bir menzile sahiptir .
*
Anadolu Kartalı tatbikatında Antalya’dan ateşlenen SOM – B1 300 km uzaklıkta Konya ‘da bulunan atış sahasındaki otobüsün camından içeri girmiştir.
Füze , savaş uçaklarından atıldıktan sonra önce kanatlarını açar daha sonra turbo jet motorunu çalıştırarak hedefe ilerler. Motoru Fransa üretimi TR 40 motorudur . Fakat Kale Grubu’nun geliştirdiği Kale 3500 motoru son aşamaya gelmiştir SOM – B1 ve SOM – B2 “kızılötesi görüntüleyici” başlık ile hedeflerini en hassas şekilde yok etmektedir.Düşük görünürlüklü gövde yapısı ve alçak uçuş özelliği ile radarlara yakalanma riski düşüktür. Düşman hava savunma sistemlerini onlara yakalanmadan yok edebilecek menzile ve teknolojiye sahiptir.

füze bir elektronik saldırıya maruz kalırsa kendisine yüklenmiş yeryüzü şekillerini takip edip tekrardan hedefine yönelebilmektedir.
SOM – B 2 diğerlerinden farklı olarak delici ” etki ve tesire sahiptir. Tübitak Sage , Roketsan , Tübitak Bilgem ve Milsoft yükleniciğinde METEKSAN Savunma tarafından “Kement” projesi sayesinde, füzenin hedefini değiştirip başka hedefe yönelmesi sağlanabilecektir. SOM – J ise F 35 savaş uçakları için su üstü hedeflerine karşı geliştirilmiştir .* Roketsan ile Locheed Martin arasında anlaşma imzalanmıştır. SOM – J diğer Som lara göre ince ve daha kısa olarak geliştirilmiştir . Sebebi F 35’lerin gövdesine uygunluk gösterebilmesidir .
SOM – J nin menzili 180 km dir . SOM – J nin F 35’lerde kullanılacak olması füzenin ihracat başarası da gösterebileceği anlamına gelmektedir .


Umtas L-Umtas Füzeleri

UMTAS taarruz helikopterlerinin maksimum 8 km uzaklıktaki tüm zırhlı hedeflere karşı kullanılması için geliştirilmiştir.ilerleyen zamanlarda sadece taarruz helikopterleri için değil sabit kanatlı hava araçları , araç üstü kara platformları ve stabilize deniz platformları için de uygun hale getirilmiştir. Yüksek teknolojik alt yapısı ile savaş alanındaki tüm zırhlı hedeflere karşı etkin bir vurucu güçtür


Ülkemizin Milli Taarruz Helikopteri olan Atak ‘ ın ana mühimmatların biri de Umtas füzeleridir .
Atak helikopteri haricinde ise MİL helikopterinede uyum ve entegrasyonu devam etmektedir . Kara Kuvvetlerine bağlı Kobra ve Hürkuş’un yanısıra Deniz Kuvvetlerine bağlı SH – 60 B helikopterleride Umtas füzesiyle atış yapma ve görev icra potansiyeline sahiptir .Umtas TAKTİK ÖZELLİKLER
– Gece – Gündüz ve tüm hava koşullarında görev yapabilecek teknolojiye sahiptir. Sabit ve hareketli hedeflere karşı kullanım için uygundur. At güncelle teknolojisi ile “Sütre gerisinden” gizlenmiş hedeflere karşı atış yapabilmektedir. bina arkasına gizlenmiş zırhlı ve uçaksavarı vurmak için Atak Helikopteri’nin binanın öteki tarafına geçmesine gerek yoktur . Umtas’ın gerisinden atış teknolojisini kullanarak hedefe görünmeden daha önceden lazer ile işaretlenmiş olan aracı vurabilmektedir.

TEKNİK ÖZELLİKLER– Minimum 500 metre maksimum ise 8 km menzile sahiptir.– Füzenin boyu 1.8 metredir.– Çap 160 milimetredir.
– Füzenin ağırlığı 37,5 kg’dır.– Görüntüleyici Kızılötesi Arayıcı başlık mevcuttur.– Reaktif korumalı zırhlara karşı etkili harp başlığı mevcuttur.
– Harp başlığı mevcuttur. L-Umtas Füzesi UMTAS TEKNİK ÖZELLİKLER– Minimum 500 metre maksimum 8 km menzile sahiptir– Füzenin çapı 160 milimetredir– Uzunluk 1.8 metre– Füzenin ağırlığı 37,5 kg dır– Kendisini Umtastan ayıran Yarı Aktif Lazer Güdümlü Arayıcı başlık mevcuttur
– Harp başlığı Tandem harp başlığı mevcuttur

*

*

*


TR-G 300 KAPLAN FÜZESİ

Ülkemiz savunma sanayindeki yatırımlarına hız kesmeden devam ediyor . Roketsan da sürekli gelişmeye devam etmektedir . Roketsan ise Türk Silahlı Kuvvetleri’ne modern ve teknolojik ürünler kazandırmaktadır . Bu ürünlerden biri büyük öneme sahip olan TR- G 300 Kaplan Füzesi’dir.
Roketsan 2010 da karadan karaya 300 mm “Güdümlü” füze sistemi için çalışmalarını başlattı . kavramsal ve ön tasarım doğrulama kalifikasyon çalışmalarını yaklaşık 5 yıl gibi kısa bir zamanda tamamlama noktasına geldi . 2015 te başlayan test atışlarında da büyük isabet sağlandı test atışları 2016 da devam etti .

Bu sürecin ardından da TR – G 300 Kaplan Füzesi 2017 başlarında hizmete girmeye başladı İlk olarak 40 füze , 2 fırlatma aracı ve 2 yükleme aracı teslim edilmiştir .Kaplan füzesinde olduğu gibi kullanılan diğer araçlardaki tüm yazılımlar “Milli” olarak geliştirilmiştir 120 km menzile sahip kaplan füzesi. *Min 30km menzile sahiptir. 9 fırlatma aracına komut verebilmektedir Füze 105 kg harp başlığı ile toplam 585 kg lık ağırlığa sahiptir Küresel Konumlama Sistemi ve Navigasyon Sistemine sahiptir . çok hassas vuruşlar yapabilmektedir Yakıt türü olarak Kompozit Katı Yakıt kullanılmaktadır Tahrip gücü çelik bilye ile oldukça yüksektir Hedeften sapma değeri 50 metreden azdır.. Test atışlarında bu rakam 10 metrenin altına inmiştir .



MKE YAVUZ T-155 KAMYONA MONTELİ OBÜS


Türk Silahlı Kuvvetleri’nin etkin olarak kullandığı, özellikle Fırat Kalkanı Harekâtında adını duyduğumuz ve önemli başarı sağlayan obüs ailesinin yeni üyesi, MKE tarafından üretilen Yavuz obüs sistemi dosta güven, düşmana korku salıyor.
2016 da başlatılan projenin ilk maketi Şubat ayında Abu Dabi’deki savunma fuarında sergilendi. Mayıs’ta İstanbul’da gerçekleştirilen 13. Ulusal Savunma Fuarı’nda kamuoyuna tanıtıldı. Sistemin canlı mühimmatlarla atış testleri 18 Nisan’da başarıyla Konya-Karapınar’da gerçekleştirildi.
Yıllardır Silahlı Kuvvetlere hizmet veren*Panter*isimli obüsün*6×6 araç*üzerine monte edilmiş versiyonu olarak geliştirilen Yavuz obüs sisteminde, mobiliteyi ön plana çıkartan bir araç üstü top uygulaması gerçekleştirildi.

Fırtına obüslerinin kullandığı mühimmatı atabilecek 155 milimetrelik silah sistemi, 6×6 araç üzerine monte edildi. Araç zırhlandırıldı mühimmatını taşıyabilecek şekilde tasarlandı. sistem, anti-personel mayınlara, 7,62 x 51 milimetre (M80) mühimmatına, nükleer, biyolojik, kimyasal (NBC) tehditlere karşı koruma kabiliyetine sahip. 20 ton*ağırlığa, 10.8 metre*uzunluğa ve*2.6 metre*genişliğe sahip araçta, 5 kişilik*mürettebat kapasiteli çift kabin bulunuyor. Aracın tam yüklü azami hızı saatte 90 kilometre.*En fazla 1 dakikada atışa hazırlanan sistemin, atışı tamamlayıp mevzi değiştirmesi en fazla 2 dakika sürüyor. Üstün özellikleri ile tüm yenilikçi unsurları üzerinde barındıran Yavuz obüsü, elektrikle hareket eden ve elektronik olarak kontrol edilen yarı otomatik mermi yükleme sistemiyle donatıldı.

Farklı yükseliş açıları ve sevk modülleriyle aynı hedefi aynı anda 3 farklı mühimmatla vuruyor.
18 mühimmat*kapasitesine sahip olan araç, MKE üretimi*155 mm MOD 274*mühimmatıyla, 15 saniyede 3 darbeli atım, 1 dakikada 6 normal atım, 1 dakikada 2 sürekli atım yaparak 40 kilometre*mesafeye kadar hedefleri başarıyla vuruyor. Mevzilenen topçu birliğinin hedeflerden uzakta olmasından dolayı düşman tarafından saldırı yapılma riski azalıyor.Tamamen yerli ve milli üretim olan Yavuz, Ortadoğu ve Afrika pazarları
dikkate alınarak geliştirildi ve bölgedeki coğrafya ve askeri gereksinimlerle donatıldı. şimdiden iki Arap ülkesi talip oldu


Lazer Güdümlü Türk Füzesi: CİRİT

Türk Savunma Sanayisi’nin gözde firması roket ve füze sistemlerinin öncüsü Roketsanca tasarlanan aktif lazer güdümlü CİRİT Füzesi, sınıfının en uzun menzilli füzesi olarak rakiplerini geride bırakıyor. dünyanın ilk lazerli helikopter füzesi konumunda.
2004 te geliştirilen 2.75″ Lazer Güdümlü Füze CİRİT’in ilk testleri 2006 da yapıldı. 2011 de seri üretime geçildi ve ilk CİRİT Füzesi 2012 mayısda Tsk ya teslim edildi. Avrupa, Ortadoğu ve Kuzey Afrika’da dikkat çekti aerodinamik yapısı ve kompozit katı yakıtlı motoru sayesinde, klasik 2.75″ füzelere göre, 8 km ile sınıfının en uzun menzilli füzesi 15 kilogramlık, 70 milimetrelik füzesi ve*çok maksatlı harp başlığı etkisiyle yüksek infilak etkisine sahip.

Platform ve hedef bilgileri, akıllı arayüzüyle atış öncesi füze bilgisayarına yüklenerek hedefin en etkin şekilde vurulmasını sağlamakta. Akıllı Lançer üzerinden pozisyonu, durumu, çevre şartları koordinatları ve hedef pozisyonu bilgilerini aktarmaktadır. CİRİT, çok yönlü tasarımıyla helikopter, İHA, kara aracı, sabit kara platformu, hafif saldırı uçağı, deniz platformları gibi farklı platformlara entegre edilebilmektedir. Havadan karaya, karadan karaya atış performansını kanıtlamıştır. TSK ihtiyaçları doğrultusunda ilk olarak Süper Kobra Helikopterleri’ne entegre edilen CİRİT, milli taarruz helikopterimiz T-129 ATAK Helikopter’inde ilk kez Silahlı Kuvvetleri tarafından Şırnak Gabarda teröre karşı yürütülen Şehit P. Er bayram Kardaş Operasyonu’nda kullanılmış, terör hedeflerini başarıyla vurmuş ve başarısından dolayı “muharebe ortamında kanıtlanmıştır
T-129 ATAK Helikopteri CİRİT füzesi ateşliyor

19 Nisan 2017’de Şırnak’ta yapılan hava operasyonunda İlk defa milli savunma sanayimizin gözbebekleri, Bayraktar İHA,*ATAK helikopteri ve CİRİT füzesi kullanılmış, milli İHA’nın tespit edip lazerle işaretlediği terör hedefini, milli helikopter ATAK, milli CİRİT füzesiyle imha ederek 26 teröristi gebertrmiştir.Terör örgütlerinin korkulu rüyası, yerli ve milli CİRİT füzesinden 5000 adet üretilmiştir.


SARP STABİLİZE SİLAH SİSTEMİ

ASELSAN’ın geliştirdiği SARP; taktik kara araçlarında, hava kara tehditlerine karşı, asimetrik tehditlerde ve sabit üslerde kullanılmaktadır.
Araç üzerine yerleştirildiğinde sarsılmadan etkilenmediği için; hedefe kitlenme özelliği ile kuş uçurtmayan SARP,*düşmanı rahatlıkla tespit edip, takip etmektedir. Harekat ihtiyacına uygun olarak sisteme farklı silahlar entegre edilmektedir. ASELSAN NUROL MAKİNA ile uzaktan kumandalı silah sisteminin Ejder Yalçın’a entegre edilmesi üzerine antlaşma imzalamıştır.Balistik hesaplama, mesafe ölçümü, atış kontrol fonksiyonu, manuel kullanım, özellikleri ile rahat kullanım sağlamaktadır.

Uzaktan kumanda özelliğiyle üst düzey mürettebat güvenliği sağlamakta her türlü hava koşulunda üstün performans sergilemektedir. 12,7 mm makineli tüfek mühimmat kapasitesi 400 adet olup, 7,62 mm makineli tüfek mühimmatı 1000 adettir.


Lazer Savunma Sistemi ( LSS )

İlk kez IDEF 2017`de sergilenen Lazer Savunma Sistemi ( LSS ) geleceğin savunma sistemini için ülkemiz adına atılan büyük bir adımdır. ASELSAN tarafından lazer savunma silahı mini ve mikro insansız hava ve deniz araçları tehditlerine, 200 metre ve üzeri mesafede bulunan el yapımı patlayıcılara karşı, yol kenarındaki tehditlere ve kritik tesislerin savunması amacıyla yapılmış geliştirmesi devam eden bir silahtır. kullanım alanları gemi platformları, enerji santralleri, hava alanları sınır karakolları, karargah ve konvoy
güzergahlarıdır. testlerden başarılı geçen LSS yüksek güçlü lazer kaynağı, çok düşük maliyetli atışlar, ve, doldurma süresi olmadan sürekli atış imkanı, optik hedef tespiti ve gelişmiş hedef takip sistemi özellikleri bakımından öne çıkmaktadır.

Minimum 50 m maksimum 500 m menzil mesafesi bulunmaktadır. 1 μm dalga boyunda yüksek verimli lazer kaynağı kullanmaktadır, çıkış gücü 1kw`dır, sonsuz mühimmat kapasitesi vardır. Mühimmat doldurma süresi 0 saniyedir, atım maliyeti 1 kuruştan azdır, 1.000.000 atış sonra bakım ihtiyacı olması savunma sistemi açısından LSS`nin ne kadar avantajlı bir savunma silahi olduğunu gösterir


Harp Drone Savar

Günümüzde düşük maliyet ve kolay kullanım droneları yaygınlaştırmıştır. Dronelar *bir çok sektörde kullanılmaktadır. Ancak bir çok güvenlik zafiyeti de oluşmaktadır. Dronelar, casusluk amaçlı ve bombalı suikastte teröristler tarafından da kullanılır Dronelar küçük yapıda olabilmeleri ve yüksek irtifadan uçmaları dolayısıyla zor hedeftirler. Ve günümüz silahları etkili değildir drone savar teknolojisi geliştirilmiştir. drone savar teknolojisinin öncülerinden Harp Arge, geliştirdiği *Harp Drone Savar silahı ile her türlü drone tehditini bertaraf edmektedir.Elektromanyetik bir silah olan Harp Drone Savar, insansız hava araçlarının frekans bağlantılarını karıştırarak etkisiz hale getirir

Harp Drone Savar modüler yapısıyla kullanıcıya operasyonel kolaylık sağlar.*22mm ray sistemi üzerine geliştirilen Harp Drone Savar dürbün ve silah aparatlarına uyumludur. Harp Drone Savar silahının 3 sn’lik kullanımı düşmanın etkisizleştirilmesi için yeterlidir. droneların görüntü aktarmak ve gps uyduları ile bağlantı sağlamak için kullandığı* frekans bantlarına,*Harp Drone Savar*yüksek güçte elektronik harp uygulamaktadır. Üretilen karıştırma sinyalleri drone savar silahının anteni aracılığıyla hedefe kayıpsız aktarılmaktadır.Harp Drone Savar*ile vurulan dronelar uzaktan kumanda ve gps uyduları ile bağlantılarını kaybederek oldukları noktaya iniş yaparak ele geçirilirler. Harp Arge tarafından geliştirilen drone savar sadece kolluk kuvvetlerinin kullanımına açıktır


Muhafız Uzaktan Kumandalı Taret Sistemi


MUHAFIZ sistemi gelişmiş özelliklere sahip* uzaktan kumanda edilebilen, hedef takip sistemine sahip, taşınabilir bir silahtır Muhafız Silah Sistemine entegre edilen termal kameralar ile her türlü koşulda çalışması hedeflenir. Lazer ile mesafe ölçümü yapabilir. Kullanım alanına göre SARP, STAMP, STOP ve MUHAFIZ adını alan sistem uzaktan kontrol edilir ve risk almadan operasyonları yürütür Optik algılayıcılara sahip Muhafız silah sistemi*gece dündüz demeden her türlü havada hedefini etkisizleştirir Optik görüşün ve nişan hattının hareket ve sarsıntıdan etkilenmemesi için Muhafız özel bir Yönlendiriciye sahiptir. uzak hedeflere yapılan atışlar, hedefinden sapmadan etkili bir şekilde yapılabilir

Çift yönlü mühimmat beslemesine sahip olan MUHAFIZ ‘ın üzerinde 30mm Bushmaster-II topu bulunmaktadır. farklı bir görevde farklı mühimmatla MUHAFIZ’ı özelleştirmek mümkündür
Cihazın en önemli özelliği hedefe atış sırasında hava koşullarına, hedefin hızına, rotasına ve mühimmatın çeşidine göre atış yapmasıdır.
Muhafız’ın, Türkiye’nin yanı sıra on ülke tarafından da tercih edilmektedir


Atmaca Gemisavar Füzesi

Ülkemizin etrafı Karadeniz , Akdeniz ve Ege gibi denizlerle çevrelenmiş durumdadır . Üç tarafı denizlerle çevreli ülkemizin Deniz Kuvvetleri gücü ciddi önem arz etmektedir. Deniz Kuvvetleri’nin vurucu gücünü Fırkateyn ve Korvet savaş gemilerinin kullandığı Abd Boeing 140 km menzilli Harpoon füzeleri oluşturmaktadır. Harpoon füzeleri 1970 den itibaren Abd ve diğer ülkelerin deniz kuvvetlerinde yerini almıştır. Biz de çok uzun süredir bu füzeleri kullanıyor ve deniz kuvvetlerimizin gemisavar konusundaki caydırıcılığını korumaya çalışıyoruz. Akdenizde doğalgaz aramalarında sular ısındığında bölgeye Harpoon yüklü fırkateynler yollayarak güç gösterisinde bulunuyoruz. Fakat Harpoonlara ilelebet bağlı olmamız asla kabul edilir bir durum değildir .

Takvimler 2009 u gösterdiğinde Deniz Kuvvetleri ihtiyacı için bir Gemisavar füzesi geliştirilmesi kararı alındı. Roketsan ana yüklenici Aselsan ve ArMerKom alt yüklenici olarak çalışacaktı . Aselsan RF arayıcı başlığı ArMerKom atış kontrol sistemini geliştirecekti. konsorsiyum deniz kuvvetlerimizin gemisavarda ki dışa bağımlılığını bitirecek ve Harpoon’ların önemini minimize edecekti. Ekim 2017 de Deniz Sistemleri Semineri ‘ nde konuşan Deniz Teknik Komutanı Tümamiral Ahmet Çakır ATMACA füzesinin ilk atışlarının başarılı bir şekilde gerçekleştiğini ATMACA’nın önümüzdeki sene gemi üzerinden de test atışlarının yapılacağını ve envantere gireceğini ifade etmiştir .


Elektromanyetik Top Teknolojisi Ve Aselsan Tufan

Son yıllarda dünyada “railgun” olarak adlandırılan Elektromanyetik Top EMT Sistemlerinin geliştirilmesine yönelik çalışmalar arttı Yakın ateşli silahların yerini alacağı düşünülen elektromanyetik silahlar geleceğin silah sistemleri olarak gösteriliyor. Bu silahların öncüsü*ASELSAN, prototip testlerini 2016 sonunda başarıyla gerçekleştirdi Elektromanyetik Top Sistemi TUFAN’ı, IDEF 2017’de ilk kez sergiledi. Elektromanyetik silahlar 19. yüzyılın ortalarına dayanıyor. İlk defa 1845 te Fransız mühendisler elektromanyetik silah denemesinde bulundu, sonuç alamadı. 1. Dünya Savaşında Fransızlar, 2. Dünya Savaşı’nda Almanların denemeleri başarısızlıkla sonuçlandı. 1990 da Amerikalılar
alanda ciddi adımlar attı ve 2000’lerde ilk elektromanyetik top prototiplerini geliştirmeye başladılar.

Günümüzde Amerika Çin, Güney Kore, Rusya ve Türkiye elektromanyetik silah çalışmalarına ağırlık verdi Sistem, iki adet metal plaka arasındaki
elektromanyetik alan sayesinde ortadaki metal cismi hızla hareket ettirme prensibiyle çalışıyor. İki metal plaka birbirlerine paralel tutturuluyor ve farklı akımlar veriliyor. akımın oluşturduğu manyetik alan da ortadaki dart ya da mermi olarak adlandırılan metal parçayı çok yüksek hızlara çıkartıyor. Bu hız günümüzde Amerikalılar tarafından yapılan prototip modellerde saatte 7000km’ye çıkmış durumda. Bu saniyede 2km’den yüksek bir hıza tekabül ediyor.Hızın büyüklüğünü anlayabilmemiz açısından şöyle bir karşılaştırma yapabiliriz:

Bugün dünyanın en iyi mermi hızlarına sahip olan keskin nişancı tüfeklerinin mermi hızları saniyede ancak 1200-1300 metreye çıkıyor. Bir ateşli silahta saniyede 2000-2500 metre gibi yüksek hızlara çıkmak mümkün gözükmüyor. Bu da elektromanyetik silahları, ateşli silahlara göre avantajlı hale getiriyor. yeni nesil sistemlerin, mühimmat hızının dışında başka avantajları da bulunuyor. Klasik ateşli silah ateşlendiği zaman namlu içinde hareket ettiği sürede, patlamanın merkezinden uzaklaştıkça güç kaybına uğruyor. Elektromanyetik silahlarda bunun tam tersini görüyoruz. Namlu ne kadar uzunsa, mermi o kadar ivme kazanıyor, namludan çıkana kadar hızlanıyor. manyetik alan namlu boyunca devam ediyor.

diğer avantajı güvenli bir sistem olmaları. hiçbir kimyasal veya patlayıcı madde bulundurmadığı için silahı kullananlar açısından tehlike oluşturmuyor.Ateşli silahlardaki namlu şişmesi, namlu çatlaması, merminin namlu içerisinde patlaması gibi olayların, elektromanyetik silahlarda yaşanması söz konusu değil.tanklarda ve topçu sistemlerinde çok büyük bir problem olan geri tepme, bu silahlarda sıfıra iniyor.ateşli silahlara karşı avantajlı olan ve üretimi*oldukça kolay olan sistemlerin kullanımı zor? Çünkü asıl çözülmesi gereken problem; enerji…Elektromanyetik silahların kullanılmasında gerekli enerji için çok büyük güç gerekiyor. bir merminin saatte binlerce kilometre hızda fırlatılabilmesi için, megawatt seviyesinde güce ihtiyaç duyuluyor.

bu silahların kullanılabilmesi için bir destroyere konulması gerekiyor.Amerika’nın ilk operasyonel railgun silahı 25-26 megawatt enerjiyle kullanılıyor. enerji de savaş gemisinin enerji bataryalarından karşılanabiliyor. Amerika, railgun silahını Zumwalt sınıfı destroyerlerinde ana silah olarak planlıyor.
Günümüzde taşınabilir bir railgun pek mümkün gözükmüyor. Fakat bu yönde batarya, pil, elektrik üretimi alanındaki çalışmalar, önümüzdeki yıllarda umut veriyor.Elektromanyetik silahların sadece askeri amaçla değil, sivil amaçlarla da kullanılması gündemde. NASA yörüngelere uyduları fırlatmak için bu silahlara yatırım yapıyor. Çin’de de çalışma sürüyor. elektromanyetik silah teknolojisi dünyanın geleceğini oluşturuyor. Türkiye de bu teknolojiyi yakalayan, çalışmalar yürüten 4-5 ülkeden biri


Ülkemizin büyük gururu ASELSAN, 2014 te öz kaynakları ile 2015 de ise TÜBİTAK TEYDEB desteği ile EMT Sistemleri geliştirme çalışmaları sonucunda TUFAN Elektromanyetik Top Sistemi’ni geliştirdi.TUFAN, gelecekte gemiler başta olmak üzere tüm füze ve uçaksavar sistemlerinde yer alacak. Elektromanyetik atış yapan silah, saniyede hızı 2000-2500 metreyi, yani ses hızının yaklaşık 6 katını bulabilen atışlarla hedeflerini vurabilecek.
TUFAN M, TUFAN S ve TUFAN D olmak üzere 3 farklı modeli bulunuyor. TUFAN M, mobil olarak alçak irtifa hava savunma projesi olarak düşünülmüş. Arama radarı bir kamyonda bulunuyor. taretin yanında da 2 adet kamyonda harici güç ünitesi mevcut.

yeni nesil sistemde Türk Silahlı Kuvvetleri’nin kimyasal patlayıcı kullanılan silahlara göre çok daha etkili silah sistemlerine sahip olması sağlanacak.Sistem test aşamasında EMF yani*Elektromanyetik Fırlatma Sistemi ile menzilin daha fazla yükselmesi ve istenilen noktaya ulaşması sağlanacak.


Hava Kuvvetlerimizin Mühimmatları

Türk Hava Kuvvetleri’mizin mühimmatları var. Çeşitliliği sağlayan ise güdüm atış ve tesir etkileri… Hava Kuvvetlerimizin envanterinde havadan karaya atış yapmak için çok büyük “MARK” serisi bombalar var her şey için kullanılabilirler. araziyi yerleşkeyi bombalamaktan konvoya hareketli nesnelere kadar kullanılabilirler.bombalara güdüm kitleri takılarak kullanışlı hale getirilebilirler.
kullandığımız bombalar güdüm bakımından 3’e ayrılıyor.1) Lazer Güdümlü Bomba. 2) GPS Güdümlü Bomba. 3) Serbest Düşümlü Güdümsüz Bomba. ordumuzda, Mark serisi genel maksat bombaları kullanıldı Mark serisi bombalar güdümsüz uçaklarda farklı atış teknikleriyle atılabilen genel maksat bombalarıdır.

MK-81, MK-82, MK-83 ve MK-84 olmak üzere 4 tiptir MK-81 262 Libre 119 Kilogramdır.
MK-82 500 Libre 227 Kilogramdır. MK-83 1000 Libre 460 Kilogramdır. MK-84 ise 2000 Libre 930 Kilogramdır. Hava kuvvetlerimizin envanterinde en çok MK-82 ve MK-84 bombaları yer alır. MK-81 ve MK-83 kullanılmaz. Bu bombalar güdüm kiti takılmadan bombaların ve uçağın içindeki hedefleme sistemleriyle yön bulur ve atış bunlara göre yapılır. istendiği takdirde bombaların dışına modifikasyonlar yaparak ve aparatlar takarak bombaya güdüm özelliği katılabilir. güdüm kitine göre bombanın ismi de değişmektedir.bombaya Lazer Güdüm kiti takıldığında ismi Paveway olarak geçer.

Lazer güdümlü bombalar şu şekilde çalışır: MK-82 gibi genel maksat bombasına güdüm kiti takılır ve bomba lazerle güdümlenebilir hale gelir. Uçaklara bombalar yüklenirken bombalarıa hedefleme podu da yüklenir. operasyon sırasında hedefe mesafe kaldıktan sonra; pilot uçaktan atış yapacağı hedefi lazer ile işaretler lazer gözle görünmez.*Pilot menzile girince bombayı uygun anda bırakır. Bırakılan bomba lazer güdüm kiti sayesinde lazerin izlediği yolunu takip eder ve lazerin*aydınlattığı yere düşerek infilak eder. Lazer güdümlü bomba böyle çalışır. Lazer güdüm kitinin en büyük avantajı lazer sisteminin kendini yenilemesidir bomba uçaktan ayrıldıktan sonra bile lazeri farklı bir konuma sıkarak yeniden güdümleme imkanınız olur. Yani havada hedef değişikliği yapabilirsiniz.

hareketli hedefleri bile vurabilirsiniz. bu bombanın bırakıldığı yüksekliğe bağlı olarak mesafeyle sınırlıdır. siz 10.000 feetten bombayı*bıraktığınızda gidip 100 km ötedeki hedefi vuramazsınız. Bomba sadece havada süzülerek ilerler harici motoru yoktur belli bir mesafeden sonrasına takati yetmeyecektir. Hava Kuvvetlerimizin envanterindeki bombalar: GBU-10 Paveway I ve GBU-12 Paveway II’dir.*GBU-16 Paveway II, GBU-24 / GBU-27 Paveway III vs. şeklinde isimlendirilen ve harp başlıkları ve maksatları farklı olan bombalarda vardır GBU-10 MK-84’ün lazer güdüm kiti eklenmiş halidir.GBU-12 ise MK-82’nin lazer güdüm kiti eklenmiş halidir. ABD menşeili güdüm sistemlerinin yanında yerli ve milli lazer güdüm kitleri de envanterimizdedir

*

GPS güdümlü bombalar GPS le hedefine güdümlenir. Lazer güdümlü bombalar hedeflerini “Daha uzaktan daha isabetli” vururlar, hedefi güncellenemez. durağan hedeflere karşı çok daha etkilidir. santimetre hassasiyetinde vuruş oluşturur
güdümsüz genel maksat bombası gibi atılır, özel bir ayara ihtiyaçları yoktur, pilot koordinatları girer bombayı bırakır ve görevini tamamlar. Hava kuvvetlerimizin envanterinde bu tipte 4 farklı bomba vardır. Bunlar: GBU 31 JDAM, GBU-31 JDAM, GBU 38 JDAM, ve GBU-54 LJDAM’dir.
GBU-31MK-84 genel maksat bombasına GPS güdüm kiti takılmış halidir. 2000 libre 930 kilogramdır.

GBU-31 BLU-109 denilen yerli üretim “Nüfuz Edici Bomba” ‘Sığınak Delici’ tipi 2000 librelik 930 kilogramlık bir bombadır. GBU-38: MK-82 genel maksat bombasına GPS güdüm kiti takılmış halidir. 500 libre 227 kilogramdır. GBU-54 bomba ise Laser JDAM olarak geçen MK-82 genel maksat bombasının GPS güdüm kiti takılmış halidir bombanın tam ucuna arayıcı başlık takılarak istenildiği zaman lazer güdümlü istenildiği zaman GPS güdümlü olarak kullanılır Hava kuvvetlerimiz bu bombadan çok kullanmıyor Nüfuz Edici Bombalarımız’ NEB’lerimiz var operasyonlarda kullanılıyorlar. NEB’ler zemini delme gücüne sahiptir. bir barınak veya mağara gibi hedefleri imha edebilir. En az 2 metrelik betonu delme kapasitesine sahiptir.**Bu bombalara LGB veya JDAM gibi güdüm kitleri ve milli üretimimiz Hassas ve Lazer Güdüm Kiti de kullanabiliyor.

*
HGK ve LGK Özellikleri hemen hemen aynı*sayılır yerli üretim güdüm kitlerimiz ABD üretimlerine göre daha fazla gelişmiştir. LGK:*12*km menzile*sahip, genel maksat bombalarını ve sığınak delici bombaları akıllı bombalara dönüştürmekte, mevcut bombalar, her tür hava koşulunda, uzak mesafeden atıldığında bile yüksek hassasiyetli vuruş yeteneği kazanmaktadır. Bu da uçakların tehlikeli bölgeye yaklaşmadan, güvenlice görevlerini tamamlamalarını sağlar. Kötü hava şartlarında uygun olmayan atış şartlarında bile en fazla*10 metreden az sapma değerine sahiptir.
HGK:*Genel maksat bombalarını ve sığınak delici bombaları akıllı bombalara dönüştürmekte, mevcut bombalar, her tür hava koşulunda, uzak bir mesafeden atıldığında bile yüksek hassasiyetli vuruş yeteneği kazanmaktadır.*

40*bin feet irtifadan bırakıldığında 25 km menzile ulaşabilir *uçakların tehlikeli bölgeye yaklaşmadan, güvenli bir şekilde görevlerini tamamlamalarını sağlar. Kötü hava şartlarında uygun olmayan atış şartlarında bile en fazla*6.3 metre sapmaya sahiptir. operasyonel olarak envanterde yer alan bu milli üretim güdüm sistemlerinin yanında, geliştirme aşamasındaki güdüm sistemi TEBER” ordumuzda kullanılacak bir başka Güdüm Kiti Teber, genel maksat bombalarını akıllı bir silah haline getirir. MK-81 ve MK-82 bombaları için kullanılır. Yüksek irtifadan atıldığında*menzili 28 km’ye kadar erişir. Lazer arayıcı başlık kullandığı için tüm lazer güdümlü mühimmatlar gibi havada hedef değişikliği yapabilmekte hızı 50 km/h’den küçük hareketli hedeflere karşı kullanabilmektedir.


AGM-154 JSOW:*Gece, gündüz ve her türlü hava şartında*kullanılır,*GPS destekli seyrüsefer sistemi ile hedefine son yaklaşma safhasında kullanılan kızılötesi veri bağlantısıyla hedefine nokta vuruşu gerçekleştirir. havada açılan kanatlar sayesinde 10-20 km’lik bir menzile değil, 100 km’yi aşan bir menzile sahiptir. Harp başlığını MK-82 bombası oluşturur.KGK: JSOW benzer yapıya sahip olduğu için JSOW mühimmatının yerlisi sayılabilir. MK-82 ve MK-83 bombaları için kullanılır GPS güdüm sistemiyle yön bulur ve havada 1100 km hıza erişebilir. 30 bin feet irtifadan atıldığında 100 km’yi aşan menzile sahiptir. Çok uzaktan atılmasına rağmen en fazla 6 metre sapma payı vardır.
birkaç farklı tip bomba daha var. Bunlar genel maksat bombası olarak değil farklı tipte bombalar.

BLU-109 Sığınak delici bombadır. BLU-107 isimli bomba var. Durandal II olarak geçer, pist delicidir Düşman pistlerine atılarak uçak kalkışını önlemek amacıyla kullanılır. Piste ağır zarar verir. Demet bombası ya da Misket bombası olarak geçen CBU serisi ve MK-20 bombası paketin içine konulmuş bir sürü el bombası gibidir. Uçaktan atıldıktan sonra belli bir irtifada paket niteliğindeki bombanın dışını kaplayan yüzey parçalanır onlarca yüzlerce küçük küçük bomba büyük bir alana dağılır ve alandaki her şeyi yok eder. zırhlı birliklere veya konvoylara saldırırken kullanılır. Bir defada
40 dan fazla tankı imha edecek veya ağır hasar verecek seviyede oldukları veya apron gibi bir alana dizilmiş yan yana duran bir sürü uçağı yerde imha edebileceği söylenir.

Silahlı kuvvetlerimizin düzenlediği operasyonlarda pek kullanılmaz. Bizim envanterimizde bulunan modelleri: MK 20 Rockeye II, CBU-58, CBU-103 ve CBU-105. pek kullanılmaz, daha çok genel maksat bombaları ve sığınak delici bombalar kullanılır.
bunlar yalnızca havadan karaya güdümlü güdümsüz bombalardır. Bunların dışında havadan karaya güdümlü füzeler, seyir füzeleri, anti radyasyon füzeleri vs. gibi bir çok mühimmat vardır ülkemiz terör operasyonları düzenlediği için genel maksat ve sığınak delici bombalar haricinde farklı çeşit kullanılmaz.Son olarak Hava Kuvvetlerimizin en çok kullandığı bombalar GBU-10, GBU-31 ve NEB’dir. güdümsüz şekilde MK-82 ve MK-84 bombaları da kullanılır.

*
Kaynak roketsan.com

107 mm Çok Namlulu Roketatar

Çekili T-107 ÇNRA, komple veya sökülmüş olarak kolayca taşınabilmesi sayesinde dağ ve komando birlikleri için mükemmel bir yakın ve yoğun ateş destek vasıtasıdır. Monteli 107 mm ÇNRA’lar ise çok küçük ve çevik araçlara monte edilebilmeleri sayesinde yüksek hareket kabiliyetiyle küçük ve hızlı birliklerin yakın ve yoğun ateş desteğini kolaylıkla sağlarlar. 107 mm.lik Çok Namlulu Roketatar Silah Sistemi (ÇNRA), manevra birliklerinin ateş desteğinde gece ve gündüz, her türlü hava koşulunda kullanılır Çekili T-107, komple veya sökülmüş olarak karadan, helikopterle gövde içi veya gövde altında mühimmatıyla taşınabilmesi veya 48 adet roketiyle birlikte paraşütle atılabilmesi sayesinde dağ ve komando birlikleri için mükemmel bir yakın ve yoğun ateş vasıtasıdır.
ÇNRA’lar hafif ve yüksek hareket kabiliyetli 4 x 4 araçları sayesinde küçük ve hafif manevra birliklerinin harekatını kolaylıkla destekler bu birliklere sürekli, yakın ve yoğun ateş sağlar


Dipten Yanma Ünitesi:

Dipten Yanma Ünitesi’nin sağladığı aerodinamik katsayısı azaltımı ile top mermilerinin menzil artışı sağlanmaktadır. ROKETSAN tarafından geliştirilen Dipten Yanma Ünitesi 155 mm MOD274 top mermisinin menzilini yaklaşık %30 oranında artırmaktadır. Farklı çap ve kalibreler için geliştirme çalışmaları devam etmektedir.


T-122/300 Çok Maksatlı ve Çok Namlulu Roketatar

T-122/300 ÇNRA, yakın muharebede düşman derinliklerine kadar, 3 km ile 100+ km menzil aralığında hedeflerin doğru ve zamanında ateş alınmasını sağlayan, yoğun 122 mm ve 300 mm roket ve füze ateşleri açabilen, yüksek hareket kabiliyetine sahip modern ateş destek sistemidir. Sistem, 122 mm ve 300 mm roket/füzelerin yanı sıra gelecekte envanterde yer alabilecek roketlerin ve füzelerin de kullanılabilmesine olanak sağlayacak esnek yapıya sahiptir.

T-122/300 ÇNRA Sistemi’nin etkinlikle kullanılabilmesine olanak sağlayacak tam bir çözümu yaklaşımıyla Fırlatma Aracının yanı sıra Komuta Kontrol Mühimmat Meteoroloji (MET) Aracı ve Bakım Onarım Aracı gibi diğer kritik yardımcı görev araçları da asgari batarya yapısı ihtiyaçları dikkate alınarak müşteri odaklı tasarlanmakta ve sunulmaktadır.ROKETSAN 122/300 ÇNRA Bataryası görev destek araçlarıyla bağımsız görev yapabilecek kabiliyettedir.
Komuta Kontrol ve Silah Yönetim Sistemi en modern ateş destek otomasyonu ve muharebe komuta kontrol ve yönetim sistemleriyle entegre edilebilir altyapı ve arayüze sahiptir. Sisteme entegre veya tahsis edilmiş hedef tespit radarı insansız hava aracı gibi hedef tespit vasıtaları ile kullanım için entegrasyon sağlar.



C-122/300 Komuta Kontrol Aracı

C-122/300 Komuta Kontrol Aracı, Üst Komuta Merkezi ile irtibatlı olarak koordinasyonu sağlayan, ateş idaresi yapabilen, bataryanın sevk ve idaresi için komuta ve kontrol faaliyetlerini gerçekleştiren görev aracıdır. Tabur seviyesinde tabur komuta ve kontrol aracı olarak da yer alır.

T-122/300 Fırlatma Aracı, çok kısa sürede 40 adet 122 mm roket/füze veya 4 adet 300 mm roket/füze fırlatabilen, yüksek hareket kabiliyetli ve üstün ateş gücüne sahip çok namlulu roketatardır


L-122/300 Mühimmat İkmal Aracı, gelişmiş vinç sistemiyle muharebede her türlü hava ve arazi koşullarında mühimmatın taşınmasını ve T-122/300 lançerlerinin mühimmat ikmalinin gerçekleştirilmesini sağlayan görev aracıdır.


M-122/300, Yüksek İrtifa Meteoroloji Ölçüm Sistemine sahiptir. M-122/300 MET Aracı, fırlatma öncesi balistik hesaplamalarda ihtiyaç duyulan Yüksek İrtifa Meteoroloji Raporları’nın zamanında oluşturulmasını ve C-122/300 Komuta Kontrol Araçları ile T-122/300 lançerlerine gönderilmesini sağlayan görev aracıdır.

Güzel gelişmeler ülkemiz adına bunlar hep.