İnterferon
08-20-2007, 23:57
Aşk , insanoğlu varolduğu günden beri insanın içine işlemiş bir kavramdır..Tarihten bu güne aşkı tanımlamaya çalışan insanlar , çoğu kez birbirine ters düşmüştür..
Aşkın tanımı , aşkın bireyselliğinden dolayı hep farklı konumlandırılmış ve anlaşılmıştır..İnsanlığın geneli üzerine bir yorum yapmaya kalkarsak , çok nadir olarak insanlar aşık olmadığını söyler..
Bilimsel açıdan aşkı yorumlamaya-tanımlamaya çalışırsak , insan vücudunda salgılanan salgıların neden olduğu bir tepki durumudur..Fakat ben böylesi içgüdüsel tepkilerin bilimle açıklanamayacağı kanaatindeyim..
Ben aşkın , bir tür cinsel saplantı ve istek olduğunu düşünüyorum..
Sadece karşı cinse duyulan tek yönlü tatminsiz cinsel isteğin ve tensel çekimin oluşturduğu bir mantıksızlık durumu olduğunu düşünüyorum..
Bana göre gerçek aşk , platonik aşktır..İnsan kavuşamadığı , istediği-kanıksadığı ve hayalinde yüceleştirdiği karşı cinsi elde edemediği zaman gerçek anlamını bulur..
Kısacası psikolojik bir bozukluktur..Psikolojik bozukluk olarak görmemin sebebi , beyin üzerinde yoğun tahribatlar bırakması ve mantığın devre dışı kalmasındandır..
Aşk ; sonunu düşünmeden , saplantılı olarak mantıksızca yapılan eylemler bütünüdür..
Karşı cinsi , kurulan hayallerle olduğundan daha fazla yüceleştirmek temelinde kurgulanan bu mantıksız çıkarım , istenilen bireyin elde edilmesinden sonra duyulan bir hayal kırıklığı psikolojisine dayanır..ve aşk , aşk olmaktan çıkar..
Bu durmda kendimce her aşkın sonunun acıyla sonlanacağı sonucunu çıkarabilirim..Aslında aşkın başı da acıdır , sonuda..Kavuşulsada insan acı çeker , kavuşulmasa da..
Sizin aşk diye tanımladığınızı , ben tutku olarak tanımlarım...Gerçek ve karşılıksız sevgi ; tutkudur...Aşk değil..
Aşk ise tutku kadar güçlü olmaz çünkü temelinde sadece cinsel öğeler barındırır..
Bu sebeple , aşık olduğunuzu düşündüğünüz kişiye "sana aşığım" demeyin.."Sana tutkunum" deyin. .Çünkü tutkunun bir sonu yoktur..Ama aşkın , mutlaka sonu vardır ve bu son , mutlaka acıdır..
Tutkunun temeli sadece cinsel öğelere dayanmaz..Birliktelik , tutkuyu tatmin kılar...Fakat aşkı kılamaz..Aşkı sadece platonik bir cinsel düş tatmin kılar..Gerçekte olmayan bu durum , insanı tatminsizliğe sürükler..Bu tatminsizlik insanı daha fazla hayale ve dolayısıyla karşı cinsi mükemmelleştirip,gerçekten uzaklaşmaya neden olur..
Aşkın bir sonu vardır diyorum çünkü her cinsel birleşim sonu , tatminle biter..Aşk , tatminsizlik ise cinsel birliktelikle beraber yok olur gider..Karşı cinsin düşlenildiği kadar mükemmel olamayışı , aşkın sonunu getirir..
Tutku ise "sadece" cinsel anlamda bir temel öğeyi öngörmez...Her türlü birliktelik , tutkunun içinde bir tatmin hissi yaratır..
Aşkın tanımı , aşkın bireyselliğinden dolayı hep farklı konumlandırılmış ve anlaşılmıştır..İnsanlığın geneli üzerine bir yorum yapmaya kalkarsak , çok nadir olarak insanlar aşık olmadığını söyler..
Bilimsel açıdan aşkı yorumlamaya-tanımlamaya çalışırsak , insan vücudunda salgılanan salgıların neden olduğu bir tepki durumudur..Fakat ben böylesi içgüdüsel tepkilerin bilimle açıklanamayacağı kanaatindeyim..
Ben aşkın , bir tür cinsel saplantı ve istek olduğunu düşünüyorum..
Sadece karşı cinse duyulan tek yönlü tatminsiz cinsel isteğin ve tensel çekimin oluşturduğu bir mantıksızlık durumu olduğunu düşünüyorum..
Bana göre gerçek aşk , platonik aşktır..İnsan kavuşamadığı , istediği-kanıksadığı ve hayalinde yüceleştirdiği karşı cinsi elde edemediği zaman gerçek anlamını bulur..
Kısacası psikolojik bir bozukluktur..Psikolojik bozukluk olarak görmemin sebebi , beyin üzerinde yoğun tahribatlar bırakması ve mantığın devre dışı kalmasındandır..
Aşk ; sonunu düşünmeden , saplantılı olarak mantıksızca yapılan eylemler bütünüdür..
Karşı cinsi , kurulan hayallerle olduğundan daha fazla yüceleştirmek temelinde kurgulanan bu mantıksız çıkarım , istenilen bireyin elde edilmesinden sonra duyulan bir hayal kırıklığı psikolojisine dayanır..ve aşk , aşk olmaktan çıkar..
Bu durmda kendimce her aşkın sonunun acıyla sonlanacağı sonucunu çıkarabilirim..Aslında aşkın başı da acıdır , sonuda..Kavuşulsada insan acı çeker , kavuşulmasa da..
Sizin aşk diye tanımladığınızı , ben tutku olarak tanımlarım...Gerçek ve karşılıksız sevgi ; tutkudur...Aşk değil..
Aşk ise tutku kadar güçlü olmaz çünkü temelinde sadece cinsel öğeler barındırır..
Bu sebeple , aşık olduğunuzu düşündüğünüz kişiye "sana aşığım" demeyin.."Sana tutkunum" deyin. .Çünkü tutkunun bir sonu yoktur..Ama aşkın , mutlaka sonu vardır ve bu son , mutlaka acıdır..
Tutkunun temeli sadece cinsel öğelere dayanmaz..Birliktelik , tutkuyu tatmin kılar...Fakat aşkı kılamaz..Aşkı sadece platonik bir cinsel düş tatmin kılar..Gerçekte olmayan bu durum , insanı tatminsizliğe sürükler..Bu tatminsizlik insanı daha fazla hayale ve dolayısıyla karşı cinsi mükemmelleştirip,gerçekten uzaklaşmaya neden olur..
Aşkın bir sonu vardır diyorum çünkü her cinsel birleşim sonu , tatminle biter..Aşk , tatminsizlik ise cinsel birliktelikle beraber yok olur gider..Karşı cinsin düşlenildiği kadar mükemmel olamayışı , aşkın sonunu getirir..
Tutku ise "sadece" cinsel anlamda bir temel öğeyi öngörmez...Her türlü birliktelik , tutkunun içinde bir tatmin hissi yaratır..