İstanbul'da Bedrettin Dalan'a ait İstek Vakfı'nın arsasında ortaya çıkarılan cephanelik ister istemez bir soruyu gündeme getiriyor: "Bu silahlar kime karşı kullanılacaktı?"

Ergenekon sanıkları Albay Mustafa Dönmez, İbrahim Şahin ve emekli Albay Fikret Emek'te çıkan cephaneliklerle birlikte değerlendirildiğinde, küçük bir orduyu donatacak silahlar mevcut.

C4 patlayıcılar, dinamitler, bomba düzenekleri, el bombaları, uzun menzilli silahlar, Kanas suikast silahları ve LAV adı verilen zırh delici roketatarlar...

Ergenekon'un hedefi, şu ana kadar çıkan belgelere bakılırsa "hükümeti devirmek ve Meclis'in iradesine son vermek".

Asker, bürokrat, akademisyen, gazeteci ve sivil toplumun saygın temsilcileri bu amaçla bir araya gelmişler.

Hedefe ulaşmak için de her yolu mubah sayıyorlar.

Danıştay saldırısında olduğu gibi suikastlar ve kaos eylemleri planlamışlar...

Peki, Ergenekon bu ağır silahları neden ordudan çaldı?

Neden toprak altına sakladı?

Görünen o ki, Ergenekon çok daha kanlı saldırılara hazırlanıyordu.

Planladıkları darbeler için gerekirse askeri veya sivil hedefleri de vuracaklardı...

Zırhlı delici LAV silahları başka ne için kullanılır?

Düşünün sadece Dalan'a ait arazide 9 tane dolu LAV silahı bulundu.

Bu silahlarla ya binalar vurulur ya zırhlı araçlar...

Ergenekon şu ana kadar keşfedilenin çok ötesinde kanlı bir terör örgütü.

Örgütün askeri eylem kanadı ile sivil üyelerin bazen aynı operasyonda buluşması kafaları karıştırıyor, ama örgütü gücü ve gizemi de bundan kaynaklanıyor.

İstek Vakfı okulları ve Yeditepe Üniversitesi ile adı ön plana çıkan Dalan'ın bu silahlarla ne işi olabilir?

Oysa Ergenekon'un İkinci İddianamesi'ne bakıldığında, Dalan'ın Levent Ersöz ile nasıl bir "darbe pazarlığı" yaptığı görülüyor.

Hatta askeri, darbe için kışkırtmaya çalışıyor.

Yine iddianamede Dalan'ın Hava Kuvvetleri'nde yasadışı Karargâh Evleri yapılanmasını yürüten Neriman Aydın, Kemal Aydın ve Durmuş Ali Özoğlu ile dinleme kayıtları "tape"leri mevcut.

Dalan yurt dışından dönerse belki bu muamma çözülür.

Ama bu silahların nasıl ve neden İstek Vakfı arazisine gömüldüğü de aydınlanır mı bilinmez...

Halen asker olan şahıslar, neden ordu malını çalıp, ordu arazisinin hemen yanında bir yere gömer?

Ordu silahlarını çalan Ergenekon neden bir taraftan da "Karargâh Evleri" ve "Ata Evleri" gibi yapılanmalarla orduda eleman kazanmaya çalışır?

Tekrar vurgulamakta fayda var; Çok tehlikeli ve kanlı bir terör örgütü ile karşı karşıyayız.

Bu silahlar ülkemizin vatandaşlarına, polisine, askerine karşı kullanılacak ya da kullandırılacaktı.

Ergenekon'un tamamen ortaya çıkarılması sadece bir darbe girişimini sona erdirmeyecek, Türkiye'nin aydınlık bir geleceğe çıkması için kapı aralayacak.

erhan başyurt - bugün