Necip Fazıl
12-01-2010, 15:11
http://www.habervaktim.com/resim/resim157483_1.jpg?t= (http://www.akpartiforum.com/haber/157483/flas_erdogan_meydan_okudu.html)
Başbakan Erdoğan, Wikileaks belgeleri ile ilgili meydan okudu: "'Benim abdestimden şüphem yok, dolayısıyla namazımdan da şüphem yok. ABD bu diplamatlara bunun hesabını sormalı."
ERDOĞAN'IN SERT AÇIKLAMALARINI İZLEMEK İÇİN TIKLAYIN (http://habervaktim.com/videoizle.php?id=903)
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, İsviçre bankalarında bir Allah kuruşu parası olmadığını belirterek, ''Yok ki ispat edeyim'' dedi.
Erdoğan, muhalefet partilerinin Wikileaks'in yayımladığı gizli ABD belgeleri ile ilgili tutumu konusunda, ''Açıklanan çok az bilgiyi bir fırsat olarak görüp buradan hükümete nasıl saldırırız derdine düşmüş durumdalar. Kendilerine ait cümle kalmadığı için başka bir devletin diplomatları arasındaki dedikodu niteliğindeki yazışmalardan medet umar hale geldiler'' dedi.
Başbakan Erdoğan, Ankara Kent Güvenlik Yönetim Sistemi Açılış Töreninde yaptığı konuşmada, Wikileaks'in yayımladığı gizli ABD belgeleri ile ilgili değerlendirmelerde bulundu.
Erdoğan, şunları söyledi:
Ben Pazartesi günü Libya'ya hareketim öncesinde gelişmeleri izlediğimizi, Wikileaks'in eteğindeki tüm taşları dökmesini beklediğimizi ifade etmiştim. Ne yazık ki birileri benim kadar sabırlı olamadı. Onlar çok telaşlandı. Açıklanan çok az bilgiyi, bakın belge bile demiyorum, bilgiyi bir fırsat olarak görüp buradan hükümete nasıl saldırırız derdine düşmüş durumdalar.
Her zaman bir şey söylüyorum. Muhalefet bu ülke için, bu millet için çözüm politikaları üretmekten aciz olduğu kadar maalesef siyaset üretmek noktasında bile büyük bir acziyet içinde. Hakkımızda bugüne kadar her türlü ipe sapa gelmez iddiayı gündeme taşıdılar. Her seferinde yüzleri kızardı. Çünkü söyledikleri yalandı, doğru değildi. Sabah iftira attılar, öğlen altında kaldılar. Öğlen itham ettiler, akşam çark ettiler. Akşam söyledikleri yalan, yatsıya kalmadan yüzlerini kızarttı. Şimdi görüyoruz ki kendilerine ait cümle kalmadığı için, başka bir devletin diplomatları arasındaki dedikodu niteliğindeki yazışmalardan medet umar hale geldiler.
Tabi burada hemen peşinen söyleyeyim, bu diplomatların yalan yanlış yorumlarıyla yaptıkları iftiralar birinci derecede Amerika Birleşik Devletleri'ni bağlar. Bunun hesabını ABD'nin sorması lazım o diplomatlarından.
Bu iddiaları ortaya atanlar kadar bunlara inananlar, yayınlayanlar ve siyasete alet edenler de alçaktır, müfteridirler. Nerde bunun delili. Benden bunu ispat etmemi isteyenler var, ben neyi ispat edeceğim, olmayan bir şeyin ispatı olur mu? Böyle bir şey varsa ben bu makamda durmam, milletvekilliğinde durmam. Ama siz o koltuklarda duracak mısınız?
Anamuhalefet lideri "başbakan ispatlasın" diyor. Bunu bilmemek ne kadar büyük bir cehaletse, ispatını istemek de o kadar büyük bir seviyesizliktir. Siyaseti iftira üzerine kuranlar hiç bir zaman amaçlarına ulaşamazlar. İftira etmek, küfürlü konuşmak siyaset dili olamaz. Yabancıların yalanlarını gerçek kabul ederek bunların arkasına sığınanlar ciddi bir seviye kaybı içindeler.
Medyaya da sesleniyorum, bunları sür manşet ya da manşete taşıyarak bize saldıranlar aynı seviyesizlik içindedirler.
Bunu sorarsınız, var mı böyle bir şey dersiniz.
Bakın bir ülkenin istihbaratı, diplomasisi ne hale gelmiş. O Amerikanın sorunu. Bizim sorunumuz değil. Sıkıntısı olanlar düşünsün. Bu iftiraları atanlar iftiralarının altında eziliyor. Türkiye Cumhuriyeti'nin Başbakan'ı Bosna'da, Lübnan'da ilgili görüyor diye sıkıntı içine gerenler var.
Başbakan'a iftira atmak prim yapıyor. Kitap yazar ken de prim sağlıyor, iftira atarken de.
KILIÇDAROĞLU'NUN ERDOĞAN'A CEVABI İÇİN TIKLAYIN (http://habervaktim.com/haber/157509/gandi_kemal_erdogana_cevap_verdi.html)
HABERVAKTİM.COM
Başbakan Erdoğan, Wikileaks belgeleri ile ilgili meydan okudu: "'Benim abdestimden şüphem yok, dolayısıyla namazımdan da şüphem yok. ABD bu diplamatlara bunun hesabını sormalı."
ERDOĞAN'IN SERT AÇIKLAMALARINI İZLEMEK İÇİN TIKLAYIN (http://habervaktim.com/videoizle.php?id=903)
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, İsviçre bankalarında bir Allah kuruşu parası olmadığını belirterek, ''Yok ki ispat edeyim'' dedi.
Erdoğan, muhalefet partilerinin Wikileaks'in yayımladığı gizli ABD belgeleri ile ilgili tutumu konusunda, ''Açıklanan çok az bilgiyi bir fırsat olarak görüp buradan hükümete nasıl saldırırız derdine düşmüş durumdalar. Kendilerine ait cümle kalmadığı için başka bir devletin diplomatları arasındaki dedikodu niteliğindeki yazışmalardan medet umar hale geldiler'' dedi.
Başbakan Erdoğan, Ankara Kent Güvenlik Yönetim Sistemi Açılış Töreninde yaptığı konuşmada, Wikileaks'in yayımladığı gizli ABD belgeleri ile ilgili değerlendirmelerde bulundu.
Erdoğan, şunları söyledi:
Ben Pazartesi günü Libya'ya hareketim öncesinde gelişmeleri izlediğimizi, Wikileaks'in eteğindeki tüm taşları dökmesini beklediğimizi ifade etmiştim. Ne yazık ki birileri benim kadar sabırlı olamadı. Onlar çok telaşlandı. Açıklanan çok az bilgiyi, bakın belge bile demiyorum, bilgiyi bir fırsat olarak görüp buradan hükümete nasıl saldırırız derdine düşmüş durumdalar.
Her zaman bir şey söylüyorum. Muhalefet bu ülke için, bu millet için çözüm politikaları üretmekten aciz olduğu kadar maalesef siyaset üretmek noktasında bile büyük bir acziyet içinde. Hakkımızda bugüne kadar her türlü ipe sapa gelmez iddiayı gündeme taşıdılar. Her seferinde yüzleri kızardı. Çünkü söyledikleri yalandı, doğru değildi. Sabah iftira attılar, öğlen altında kaldılar. Öğlen itham ettiler, akşam çark ettiler. Akşam söyledikleri yalan, yatsıya kalmadan yüzlerini kızarttı. Şimdi görüyoruz ki kendilerine ait cümle kalmadığı için, başka bir devletin diplomatları arasındaki dedikodu niteliğindeki yazışmalardan medet umar hale geldiler.
Tabi burada hemen peşinen söyleyeyim, bu diplomatların yalan yanlış yorumlarıyla yaptıkları iftiralar birinci derecede Amerika Birleşik Devletleri'ni bağlar. Bunun hesabını ABD'nin sorması lazım o diplomatlarından.
Bu iddiaları ortaya atanlar kadar bunlara inananlar, yayınlayanlar ve siyasete alet edenler de alçaktır, müfteridirler. Nerde bunun delili. Benden bunu ispat etmemi isteyenler var, ben neyi ispat edeceğim, olmayan bir şeyin ispatı olur mu? Böyle bir şey varsa ben bu makamda durmam, milletvekilliğinde durmam. Ama siz o koltuklarda duracak mısınız?
Anamuhalefet lideri "başbakan ispatlasın" diyor. Bunu bilmemek ne kadar büyük bir cehaletse, ispatını istemek de o kadar büyük bir seviyesizliktir. Siyaseti iftira üzerine kuranlar hiç bir zaman amaçlarına ulaşamazlar. İftira etmek, küfürlü konuşmak siyaset dili olamaz. Yabancıların yalanlarını gerçek kabul ederek bunların arkasına sığınanlar ciddi bir seviye kaybı içindeler.
Medyaya da sesleniyorum, bunları sür manşet ya da manşete taşıyarak bize saldıranlar aynı seviyesizlik içindedirler.
Bunu sorarsınız, var mı böyle bir şey dersiniz.
Bakın bir ülkenin istihbaratı, diplomasisi ne hale gelmiş. O Amerikanın sorunu. Bizim sorunumuz değil. Sıkıntısı olanlar düşünsün. Bu iftiraları atanlar iftiralarının altında eziliyor. Türkiye Cumhuriyeti'nin Başbakan'ı Bosna'da, Lübnan'da ilgili görüyor diye sıkıntı içine gerenler var.
Başbakan'a iftira atmak prim yapıyor. Kitap yazar ken de prim sağlıyor, iftira atarken de.
KILIÇDAROĞLU'NUN ERDOĞAN'A CEVABI İÇİN TIKLAYIN (http://habervaktim.com/haber/157509/gandi_kemal_erdogana_cevap_verdi.html)
HABERVAKTİM.COM