fatih kısaparmak balon baskılı balon Kemalistler ve Humeynîciler - AK Parti |AKParti Forum |AK Gençlik |Recep Tayyip Erdoğan |AKPARTİ Gençlik Forumu|

PDA

Orijinalini görmek için tıklayınız : Kemalistler ve Humeynîciler


Ak_Kelebek
07-29-2008, 11:48
Pazar günki yazımda, kendini ‘Kemalist, Atatürkçü, Ulusalcı, İlerici’ vs. şeklinde niteleyerek tepemizde küstahça ‘Ali-Kıran-Baş-Kesen’lik taslayanların ikiyüzlülüklerine değinmiş ve eklemişdim ki ‘Siz bunların ‘Gericiler Türkiye’yi ëran’a benzetecekler!’ diye riyákárca feryád etmelerine kanmayın! ëran Modeli, tabii ‘İslámiyet’ yerine ‘Kemalizm’ kisvesi altında, bunların asıl tercîh edeceği modeldir.’ .

Başlığı ‘Öfke Burunda, Burun Kafdağı’nda’ başlıklı bu yazı epeyi yankı buldu. Orada sözkonusu etdiklerim ber-mûtád sövüp saydılar, akıllarınca aşağıladılar ki normaldir. Bundan ötesine záten akılları ermez. Ama ileri sürdüğüm görüşlerden samîmî olarak şaşkınlığa düşenlerin sayısı da az değildi. Ne dediğimin daha iyi anlaşılması için bu konuda bir iki husûsa daha işáret etmek istiyorum:

Ben ëran Modeli’nin Kemalistlere daha uygun geleceğini iddia ederken orijinallik veyá bir nükte peşinde değilim. Son derece ciddîyim. Bakınız, ëran’daki Molla Takımı ‘Rehber Humeynî’yi putlaştırıyor, ilahlaştırıyor. Kemalist Táifesi ise aynı şeyi ‘Ulu Önder Atatürk’le yapmakda. Ben kendimi bildim bileli Atatürk’e derin bir sevgi ve hayranlıkla bağlı biriyim. Bütün yazarlık hayátım boyunca kalemimden Atatürk’e dáir tek bir saygısızca cümle akmamışdır. Fakat ben Atatürk’ü bu Atatürk Tekelcileri Gürûhu ‘sáyesinde’ değil onlara ‘rağmen’ seviyorum. İNSAN ATATÜRK’ü!!! Eğer onların etkisinde kalmak ahmaklığına düşmüş olsaydım Atatürk’den ödüm patlaması ve için için nefret etmem gerekirdi.

Benzerlik tek değil

Ayrıca benzerlikleri bununla kalmıyor. ëran’da Humeynî’yi en utangaç bir tarzda eleştiriniz. Ananızdan emdiğinizi burnunuzdan getirirler. Hem de fitil fitil! Türk olarak bu size bir şeyler tedáî etdirmiyor mu?

Bitmedi!

Kılık-kıyáfet meselesi de öyle. ëran’da kadın olarak örtünmezseniz canınıza okurlar, bizde örtünürseniz!

Yine yanlış anlamalara karşı: Ben şu türban adı verilen serpuşu sevmiyorum. Bunda muhtemelen o (yanlış olarak!) türban denen nesnenin, Istanbullu hanımların hárikuláde ince zevkıne yüz çevirip taşralı ikinci sınıf Lübnan zevkıne prim vermesi muhakkak ki rol oynuyor. Ne dediğimi anlamak için 1890’larda yayınlanan ‘Hanımlara Mahsus Gazeta’daki nefîs başörtüsü, yaşmak ve hattá çarşaf modellerindeki zeráfete bakılabilir. İsteyen o eski nüshaları Ayvansaray taraflarındaki Kadın Müzesi’nde veyá Beyazıd Kütübhánesi’nde bulabilir. Fakat benim şahsen bir giyim tarzını beğenip beğenmemekliğim önemli değildir. Önemli olan 18 yaşını bitirmiş genç kadınlara birilerinin çıkıp ‘Sen şöyle giyineceksin!’ şeklinde ukalálık etmesidir. Ben türbanı sevmiyorum ama buna da karşıyım.

Bitmedi!

Erkek giyiminde de durum pek farklı değil. Doğrusu kısa süre öncesine kadar değil idi. ëran’da kravat takmak neredeyse suçdur. Bizde ise yakın geçmişe kadar takmamak suçdu. 1970ler sonu Fikret Otyam bir keresinde kravatsız olarak TRT ekranlarında arz-ı endám etdiği için o muallá, mücellá ve dahî her türlü cavalacozluğa müheyyá medyamız haftalar boyu asma budamışdı. Hattá bázı bakanlarımızın güzîde görüşleri de manşetlere çıkarılmışdı.

Hálá bitmedi!

ëran’da Humeynî námına her türlü kepázelik yapılır, yetmez, üstelik bir de Rehber’i SEVMEK zorunda bırakılırsınız! Sevmediniz mi darağacına kadar yolu var.

Ya bizde?

Yüce Önder’i sevmediğini ‘fáşetmek’ cür’etinde, daha doğrusu enáyiliğinde bulunan kaç kişinin başı náre yanmadı mı, yanmıyor mu?

Resmî dayatmaların bir milim dışına çıkdıkları için kaç bilim adamının kariyeri mahvedilmedi mi? Hálá edilmiyor mu?

Atatürk sahtekárları ‘NUTUK’u bile tahrîf etmediler mi?

Yapdıkları şu ána kadar yanlarına kár kalmadı mı?

Faşizm nedir?

Roland Barthes (1915 - 1980) diye bir filozof, eleştirmen, besteci ve piyanist var. Onun bir cümlesi, ilk okuduğum 1989 Martı’ndan bu yana hiç silinmeyecek tarzda zihnime kazılıdır:

‘Le fascisme, ce n’est pas l’interdiction de dire, c’est l’obligation de dire.’

Faşizm söyleme memnûiyeti değil söyleme mecbûriyetidir.

Humeynîciler Kemalistlerin aynadaki aksidir!

BİR NOT: Güngören’deki o her türlü insanlıkdan arınmış suikasdle kim kime hangi mesajı vermek istedi henüz meçhûl. Fakat şurası alenî, báriz, áşikár, ayan-beyan, bedîhî, vázıh, sarîh, berrak, apaçık ve besbelli ki bu yaratıklar emellerine náil olamayacaklar! Bu toplum bu sadmeyi de atlatacak irádî ve maddî güce sáhibdir!

Ölenlere rahmet, geride bırakdıklarına sabır ve yaralılara ácil şifálar
diliyorum.

Yağmur ATSIZ
star

maviinsan
07-29-2008, 13:16
BU yazar Nihal Atsız 'ın oğlu.Hatta meşhur bir vasiyeti var oğlu yağmur'a

“ Yağmur Oğlum!
Bugün tam bir buçuk yaşındasın. Vasiyetnameyi bitirdim, kapatıyorum. Sana bir resmimi yadigâr olarak bırakıyorum. Öğütlerimi tut, iyi bir Türk ol.
Komünizm bize düşman bir meslektir. Bunu iyi belle. Yahudiler bütün milletlerin gizli düşmanıdır. Ruslar, Çinliler, Acemler, Yunanlılar tarihi düşmanlarımızdır.
Bulgarlar, Almanlar, İtalyanlar, İngilizler, Fransızlar, Araplar, Sırplar, Hırvatlar, İspanyollar, Portekizliler, Romenler yeni düşmanlarımızdır.
Japonlar, Afganlılar ve Amerikalılar yarınki düşmanlarımızdır. Ermeniler, Kürtler, Çerkezler, Abazalar, Boşnaklar, Arnavutlar, Pomaklar, Lazlar, Lezgiler, Gürcüler, Çeçenler içerideki düşmanlarımızdır.
Bu kadar düşmanla çarpışmak için iyi hazırlanmalı. Tanrı Yardımcın olsun !”

BaDe_EsNa
07-29-2008, 13:25
İran'ı eleştiren ama İran rejimini yaşayan, yaşatmakta diretenlere karşı yazılabilecek en iyi şekilde yazmış yazısını müthiş
paylaşım için teşekkürler +