Duygu'Seli~
02-16-2009, 17:58
1982 Anayasası
1961 ve 1982 Anayasası ordu müdahalesiyle oluşturulmuştur. Her iki anayasada da başlangıç kısmı yer alır.Çerçeve anayasa niteliğini taşımamaktadırlar.(Çerçeve Anayasa:Ayrıntıdan uzak,ana hatları ile kuralları belirleyen ve onların uygulanmasını yasama organı tarafından çıkarılan yasalara bırakan anayasadır.KaSeM)Bu anayasaları hazırlayan kurucu meclislerin bir kolu sivillerden oluşmaktadır. İki anayasada da halk oylamasına başvurulmuştur. Sivil meclislerin Bakanlar Kurulu üzerinde bir yetkisi ve yaptırım gücü bulunmamaktadır. 1961 Anayasası Temsilciler Meclisi kanalıyla yeni yapılan anayasanın tartışılmasına engel olamamış 1982 Anayasası ise partisiz bir yapıya sahip olan Danışma Meclisinde de görüldüğü gibi yapılan anayasanın kamuoyunda eleştirilmesine izin vermemiştir. [25]
12 Eylül öncesi varolan durumun kesin olarak ortadan kaldırılması için ve sağlıklı,sağlam bir demokratik düzene geçiş amacıyla hazırlanan 1982 Anayasası bu koşulları sağlamak amacıyla köklü yapılanmaları gündeme getirmiştir. 1982 Anayasası 1961 Anayasasına göre daha kazuistik anayasa anlayışı ( düzenleyici anayasa anlayışı ) ile hazırlanmıştır.Yani 1982 Anayasası 177 madde ve 16 geçici maddeden oluşmaktadır. Yani gereksiz ayrıntılara yer verilmiş, kanunda düzenlenebilecek hususlar anayasa metinlerine dercedilmiştir. Bu uzun ve ayrıntılı anayasa anlayışı, modern demokratik sistemlerde terkedilmiş bir anlayıştır. 1982 Anayasası 1961’den daha sert bir anayasa olarak yeni düzenlemeler getirmiştir.Anayasada değiştirilemeyecek ve değiştirilmesi teklif dahi edilemeyecek olan maddelerin kapsamı arttırılmıştır. Anayasanın değiştirilmesi usulüne bir onay safhası ilave edilmiştir. Ayrıca anayasa değişikliklerinin Cumhurbaşkanı tarafından halkoyuna sunulabilmesi imkanı getirilmiştir.
1982 Anayasası otorite, hürriyet dengesinde otoritenin ağırlığını arttırmıştır. Yani devlet ve otoriter idare kavramlarına daha fazla önem verilmiş, özellikle yürütmeyi yasama ve yargı karşısında daha da güçlendirmiştir.Eğer bu yapılmasaydı devlet koltuk değnekleriyle yürüyen bir insandan öteye geçemeyecekti. 1982 Anayasası siyasal karar alma mekanizmalarındaki tıkanıkları gidermek için hükümler getirmiştir. Bu hükümlerin en önemlisi Cumhurbaşkanına anayasada belirtilen durumlarda Türkiye Büyük Millet Meclisi seçimlerini yenileme yetkisinin verilmesidir. 1982 Anayasası 1961’e oranla daha az katılmacı bir demokrasi modelini benimsemiştir.Bunun yanında toplantı ve karar yeter sayılarında değişiklikler yapılmıştır. 1961 Anayasasında yer alan ikili meclis yapısı terkedilmiş ve Cumhuriyet Senatosu kaldırılarak yasama organın işleyişi sadeleştirilmiştir.
1982 Anayasasına göre devletin temel ilkeleri şunlardır:
Cumhuriyetçilik İlkesi
İnsan Haklarına Saygılı Devlet İlkesi
Atatürk Milliyetçiliği İlkesi
Demokratik Devlet İlkesi
Laik Devlet İlkesi
Sosyal Devlet İlkesi
Hukuk Devleti İlkesi
Üniter Devlet İlkesi
1982 Anayasası pek çok kişiye göre askerlerin anayasasıdır. Osmanlı-Türk Anayasa tarihinin en çok değiştirilen anayasasıdır. Yürürlüğe girdiği günden bugüne dokuz kez değiştirilmiştir. Son kabul edilen paketle birlikte bugüne kadar anayasanın yaklaşık üçte biri yenilenmiştir. 1995 ve 2001 değişikleriyle Türk anayasal sistemi evrensel olarak kabul gören liberal-demokratik değerlere biraz daha yaklaşmıştır. 12 Eylül askeri müdahalesi sonrasında Türkiye’de demokratikleşmenin yolunu açan 1995, 2001, 2004 değişiklikleri Avrupa Birliği'ne uyum sürecinde de önemli bir işlev üstlenmiştir. [26]
Son olarak 1982 Anayasasında yapılan değişikliklere baktığımızda bu değişiklikler Türkiye’nin Avrupa Birliği'ne uyum sürecinde giriştiği reformların bir parçası niteliğindeydi. 7 Mayıs 2004 yapılan değişikliklerde halkın daha kapsamlı bir beklentisi vardı fakat değişiklikler 10 madde ile sınırlı kalmıştır. Bu değişiklikleri iki kategoride inceleyebiliriz: Birinci kategorideki değişiklikler daha önce yapılan anayasa değişikliklerini tamamlar nitelikte olanlardır. Bu bağlamda ölüm cezasına, Devlet Güvenlik Mahkemelerine, basın özgürlüne, kadın – erkek eşitliğine ilişkin değişikliklerdir. İkinci kategorideki değişiklikler ise Türk anayasal sistemi için tamamen yeni birtakım kurumların oluşturulmasına veya mevcut kurumlarda radikal yenilikler yapılmasına yönelik düzenlemelerdir. Uluslararası Ceza Divanı’na taraf olunması, Yüksek Öğretim Kurulu’ndan asker üyenin çıkarılması, silahlı kuvvetlerin harcamalarının Sayıştay denetimine tabi kılınması, milletlerarası insan hakları sözleşmelerine yasalar karşısında üstünlük tanınması gibi değişiklikler. [27]
Kaynak:
[25] Dikici, a.g.e., s.68.
[26] [Only Registered Users Can See Links. Click Here To Register... (http://www.gencislam.com/forum/register.php)]
[27] Gönenç, L., “2004 Anayasa Değişiklikleri”, Güncel Hukuk, Sayı. 7, Temmuz 2004, ss. 44-48
__________________
1961 ve 1982 Anayasası ordu müdahalesiyle oluşturulmuştur. Her iki anayasada da başlangıç kısmı yer alır.Çerçeve anayasa niteliğini taşımamaktadırlar.(Çerçeve Anayasa:Ayrıntıdan uzak,ana hatları ile kuralları belirleyen ve onların uygulanmasını yasama organı tarafından çıkarılan yasalara bırakan anayasadır.KaSeM)Bu anayasaları hazırlayan kurucu meclislerin bir kolu sivillerden oluşmaktadır. İki anayasada da halk oylamasına başvurulmuştur. Sivil meclislerin Bakanlar Kurulu üzerinde bir yetkisi ve yaptırım gücü bulunmamaktadır. 1961 Anayasası Temsilciler Meclisi kanalıyla yeni yapılan anayasanın tartışılmasına engel olamamış 1982 Anayasası ise partisiz bir yapıya sahip olan Danışma Meclisinde de görüldüğü gibi yapılan anayasanın kamuoyunda eleştirilmesine izin vermemiştir. [25]
12 Eylül öncesi varolan durumun kesin olarak ortadan kaldırılması için ve sağlıklı,sağlam bir demokratik düzene geçiş amacıyla hazırlanan 1982 Anayasası bu koşulları sağlamak amacıyla köklü yapılanmaları gündeme getirmiştir. 1982 Anayasası 1961 Anayasasına göre daha kazuistik anayasa anlayışı ( düzenleyici anayasa anlayışı ) ile hazırlanmıştır.Yani 1982 Anayasası 177 madde ve 16 geçici maddeden oluşmaktadır. Yani gereksiz ayrıntılara yer verilmiş, kanunda düzenlenebilecek hususlar anayasa metinlerine dercedilmiştir. Bu uzun ve ayrıntılı anayasa anlayışı, modern demokratik sistemlerde terkedilmiş bir anlayıştır. 1982 Anayasası 1961’den daha sert bir anayasa olarak yeni düzenlemeler getirmiştir.Anayasada değiştirilemeyecek ve değiştirilmesi teklif dahi edilemeyecek olan maddelerin kapsamı arttırılmıştır. Anayasanın değiştirilmesi usulüne bir onay safhası ilave edilmiştir. Ayrıca anayasa değişikliklerinin Cumhurbaşkanı tarafından halkoyuna sunulabilmesi imkanı getirilmiştir.
1982 Anayasası otorite, hürriyet dengesinde otoritenin ağırlığını arttırmıştır. Yani devlet ve otoriter idare kavramlarına daha fazla önem verilmiş, özellikle yürütmeyi yasama ve yargı karşısında daha da güçlendirmiştir.Eğer bu yapılmasaydı devlet koltuk değnekleriyle yürüyen bir insandan öteye geçemeyecekti. 1982 Anayasası siyasal karar alma mekanizmalarındaki tıkanıkları gidermek için hükümler getirmiştir. Bu hükümlerin en önemlisi Cumhurbaşkanına anayasada belirtilen durumlarda Türkiye Büyük Millet Meclisi seçimlerini yenileme yetkisinin verilmesidir. 1982 Anayasası 1961’e oranla daha az katılmacı bir demokrasi modelini benimsemiştir.Bunun yanında toplantı ve karar yeter sayılarında değişiklikler yapılmıştır. 1961 Anayasasında yer alan ikili meclis yapısı terkedilmiş ve Cumhuriyet Senatosu kaldırılarak yasama organın işleyişi sadeleştirilmiştir.
1982 Anayasasına göre devletin temel ilkeleri şunlardır:
Cumhuriyetçilik İlkesi
İnsan Haklarına Saygılı Devlet İlkesi
Atatürk Milliyetçiliği İlkesi
Demokratik Devlet İlkesi
Laik Devlet İlkesi
Sosyal Devlet İlkesi
Hukuk Devleti İlkesi
Üniter Devlet İlkesi
1982 Anayasası pek çok kişiye göre askerlerin anayasasıdır. Osmanlı-Türk Anayasa tarihinin en çok değiştirilen anayasasıdır. Yürürlüğe girdiği günden bugüne dokuz kez değiştirilmiştir. Son kabul edilen paketle birlikte bugüne kadar anayasanın yaklaşık üçte biri yenilenmiştir. 1995 ve 2001 değişikleriyle Türk anayasal sistemi evrensel olarak kabul gören liberal-demokratik değerlere biraz daha yaklaşmıştır. 12 Eylül askeri müdahalesi sonrasında Türkiye’de demokratikleşmenin yolunu açan 1995, 2001, 2004 değişiklikleri Avrupa Birliği'ne uyum sürecinde de önemli bir işlev üstlenmiştir. [26]
Son olarak 1982 Anayasasında yapılan değişikliklere baktığımızda bu değişiklikler Türkiye’nin Avrupa Birliği'ne uyum sürecinde giriştiği reformların bir parçası niteliğindeydi. 7 Mayıs 2004 yapılan değişikliklerde halkın daha kapsamlı bir beklentisi vardı fakat değişiklikler 10 madde ile sınırlı kalmıştır. Bu değişiklikleri iki kategoride inceleyebiliriz: Birinci kategorideki değişiklikler daha önce yapılan anayasa değişikliklerini tamamlar nitelikte olanlardır. Bu bağlamda ölüm cezasına, Devlet Güvenlik Mahkemelerine, basın özgürlüne, kadın – erkek eşitliğine ilişkin değişikliklerdir. İkinci kategorideki değişiklikler ise Türk anayasal sistemi için tamamen yeni birtakım kurumların oluşturulmasına veya mevcut kurumlarda radikal yenilikler yapılmasına yönelik düzenlemelerdir. Uluslararası Ceza Divanı’na taraf olunması, Yüksek Öğretim Kurulu’ndan asker üyenin çıkarılması, silahlı kuvvetlerin harcamalarının Sayıştay denetimine tabi kılınması, milletlerarası insan hakları sözleşmelerine yasalar karşısında üstünlük tanınması gibi değişiklikler. [27]
Kaynak:
[25] Dikici, a.g.e., s.68.
[26] [Only Registered Users Can See Links. Click Here To Register... (http://www.gencislam.com/forum/register.php)]
[27] Gönenç, L., “2004 Anayasa Değişiklikleri”, Güncel Hukuk, Sayı. 7, Temmuz 2004, ss. 44-48
__________________