Meftun
09-18-2007, 12:11
Bakanlar Kurulu dün anayasa taslağını konuştu. Değişiklikleri türbana indirgemenin yanlış olduğunu söyleyen Hükümet Sözcüsü Cemil Çiçek, "Taslak çıkmadan siluetine ateş ediyorlar" diye konuştu
ANKARA Milliyet
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan başkanlığında dün toplanan Bakanlar Kurulu, sivil anayasa çalışmalarını değerlendirdi. Toplantı sonrası açıklama yapan Hükümet Sözcüsü Cemil Çiçek, AKP'liler için değil Türkiye için bir anayasa hazırladıklarını belirterek, "Değişiklikleri türbana indirgemek yanlış olur. Türban konusu olunca kimin nerede durduğunu biliyoruz" dedi.
'Taslağın taslağı'
Çiçek toplantı sonrası yaptığı açıklamada, önyargılardan uzak bir anayasa yapmaya çalıştıklarını kaydetti. "Üzerinde çalıştığımız taslağın taslağıdır" diyen Çiçek şunları söyledi: "Ama bir karşı duruşla önyargılardan hareket edilerek gereksiz gerilimlere sebep veriliyor. Biz TOBB'un anayasa taslağı, Barolar Birliği'nin anayasa taslağından yararlandık. TÜSİAD'ın, partilerimizin TBMM'ye sunduğu tekliflerden istifade ettik. Avrupa Anayasası, AİHM kararları müracaat ettiğimiz kaynaklardır. Tek başımıza yapmak gibi bir niyetimiz yoktur."
Anayasa'yı görmeden siluetine ateş edenleri gördüklerini belirten Çiçek, "Kendi beklenti ve anlayışına göre bunu değerlendiriyorlar" dedi.
Üniversitelerdeki türban serbestliğine yönelik maddenin olup olmayacağının sorulması üzerine Çiçek, "Biz bu toplantıları biraz kapalı yapmaya çalıştık. Bunun sebebi, bu çalışmalar sabote edilmesin. Yarım yamalak bilgiler verilmesin, taslağın tümü görülmeden oradan buradan yanlış bilgiler veriliyor. Anayasa bütünlük içinde ele alınması gerekiyor. Eninde sonunda varsa yoksa türban, her türlü çabanın önünde arkasında türban. O zaman dar bir alanda bu işin münakaşasını yapıyor duruma düşeriz. Türban konusu olunca kimin nerede durduğunu biliyoruz. Sadece bir konuya meseleyi insar ettirmek doğru değil" diye konuştu.
Aceleleri olmadığını belirten Çiçek, anayasanın üzerinde biraz daha çalışma yapılmasını doğru bulduklarını ifade etti.
Her kesimin görüşünün alınacağını belirten Çiçek şunları söyledi: "Hiçbir konuda 'bizim dediğimiz budur, bu böyle olacaktır' tarzındaki bir yaklaşım içerisinde değiliz, olmayacağız. Taslak çıktıktan sonra en başta siyasi partilerimiz, konuya ilgi duyan sivil toplum örgütleri, üniversitelerimiz, meslek odalarımız dahil olmak üzere herkesin katkısına açıktır. Biz bu katkıyı bekliyoruz."
'Umarız 2008'de değişir'
Anayasa değişikliği çalışmalarının ertelenmesi ya da ağırdan alınmasının söz konusu olup olmayacağının sorulması üzerine Çiçek, "Ümit ederiz ki 2008 yılı bu manada anayasanın değiştiği, bu manada sorunların geride bırakıldığı yeni bir yıl olur diye düşünüyorum" diye konuştu.
Çiçek, kasımdaki AB İlerleme Raporu öncesinde 301. madde ve vakıflarla ilgili bir düzenlemenin söz konusu olup olmayacağı yönündeki soruyu yanıtlarken, 1 Ekim 2007 tarihine kadar bakanların kendi alanlarında hangi düzenlemelerin daha öncelikli olacağı konusunda bilgi vereceklerini, henüz bu konudaki metinlerin gelmediğini söyledi.
ANKARA Milliyet
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan başkanlığında dün toplanan Bakanlar Kurulu, sivil anayasa çalışmalarını değerlendirdi. Toplantı sonrası açıklama yapan Hükümet Sözcüsü Cemil Çiçek, AKP'liler için değil Türkiye için bir anayasa hazırladıklarını belirterek, "Değişiklikleri türbana indirgemek yanlış olur. Türban konusu olunca kimin nerede durduğunu biliyoruz" dedi.
'Taslağın taslağı'
Çiçek toplantı sonrası yaptığı açıklamada, önyargılardan uzak bir anayasa yapmaya çalıştıklarını kaydetti. "Üzerinde çalıştığımız taslağın taslağıdır" diyen Çiçek şunları söyledi: "Ama bir karşı duruşla önyargılardan hareket edilerek gereksiz gerilimlere sebep veriliyor. Biz TOBB'un anayasa taslağı, Barolar Birliği'nin anayasa taslağından yararlandık. TÜSİAD'ın, partilerimizin TBMM'ye sunduğu tekliflerden istifade ettik. Avrupa Anayasası, AİHM kararları müracaat ettiğimiz kaynaklardır. Tek başımıza yapmak gibi bir niyetimiz yoktur."
Anayasa'yı görmeden siluetine ateş edenleri gördüklerini belirten Çiçek, "Kendi beklenti ve anlayışına göre bunu değerlendiriyorlar" dedi.
Üniversitelerdeki türban serbestliğine yönelik maddenin olup olmayacağının sorulması üzerine Çiçek, "Biz bu toplantıları biraz kapalı yapmaya çalıştık. Bunun sebebi, bu çalışmalar sabote edilmesin. Yarım yamalak bilgiler verilmesin, taslağın tümü görülmeden oradan buradan yanlış bilgiler veriliyor. Anayasa bütünlük içinde ele alınması gerekiyor. Eninde sonunda varsa yoksa türban, her türlü çabanın önünde arkasında türban. O zaman dar bir alanda bu işin münakaşasını yapıyor duruma düşeriz. Türban konusu olunca kimin nerede durduğunu biliyoruz. Sadece bir konuya meseleyi insar ettirmek doğru değil" diye konuştu.
Aceleleri olmadığını belirten Çiçek, anayasanın üzerinde biraz daha çalışma yapılmasını doğru bulduklarını ifade etti.
Her kesimin görüşünün alınacağını belirten Çiçek şunları söyledi: "Hiçbir konuda 'bizim dediğimiz budur, bu böyle olacaktır' tarzındaki bir yaklaşım içerisinde değiliz, olmayacağız. Taslak çıktıktan sonra en başta siyasi partilerimiz, konuya ilgi duyan sivil toplum örgütleri, üniversitelerimiz, meslek odalarımız dahil olmak üzere herkesin katkısına açıktır. Biz bu katkıyı bekliyoruz."
'Umarız 2008'de değişir'
Anayasa değişikliği çalışmalarının ertelenmesi ya da ağırdan alınmasının söz konusu olup olmayacağının sorulması üzerine Çiçek, "Ümit ederiz ki 2008 yılı bu manada anayasanın değiştiği, bu manada sorunların geride bırakıldığı yeni bir yıl olur diye düşünüyorum" diye konuştu.
Çiçek, kasımdaki AB İlerleme Raporu öncesinde 301. madde ve vakıflarla ilgili bir düzenlemenin söz konusu olup olmayacağı yönündeki soruyu yanıtlarken, 1 Ekim 2007 tarihine kadar bakanların kendi alanlarında hangi düzenlemelerin daha öncelikli olacağı konusunda bilgi vereceklerini, henüz bu konudaki metinlerin gelmediğini söyledi.