AK Gençliğin Buluşma Noktası
Köşe Yazıları Köşe yazıları burada paylaşılıyor.


Cevapla
Stil
Seçenekler
 
Alt 06-28-2015, 03:09   #1
Kullanıcı Adı
Özgür Suriye
Standart Bravo Hocam! Bravo!

Bravo Hocam! Bravo!

Hocam, sizin bu partide tek bir rolünüz vardı: O da Erdoğan'a vekalet etmekti.

Sonra da başkanlık sistemi için mücadele etmekti.

Ama yapmadınız...

Bunun yerine AK Parti'nin icraatları üstünden bir seçim kampanyası yürütmeyi tercih ettiniz.

"Onlar konuşur AK Parti yapar" diye işin içinden çıkacağınızı zannettiniz.

Evet "onlar" konuştular; hem de yekvücut halde; sadece ve sadece Erdoğan hakkında!

Ve malum pek de iyi konuşmadılar. "Diktatör" dediler, "hırsız" dediler, "seni başkan yaptırmıycaz! Yaptırmıycaz! Yaptırmıycaz!" dediler.

Hasılı kelam, neticede hakikaten onlar sadece konuşmuş oldu, AK Parti de (yüzde 41) "yapmış"...

Nitekim "Erdoğan" dediğimizde, tek başına yüzde 52 oy almış bir siyasetçiden bahsediyoruz!

AK Parti'nin şu zamana kadar aldığı oyların tamamı yalnızca bu adamın hatırınadır.

Bunu Abdullah ve Hayrunnisa Gül çifti anlamadı. Bâri siz anlasaydınız.

Anlamadınız.

Onun yerine bu adamla cedelleşme yoluna gittiniz.

Partiyi aciz gösterdiniz.

Anketler dibe vurdu.

Sustunuz...

Lakin artık işten geçmişti. Seçim sonunda, işte o dipteki anket puanından birkaç puan yukarısını alabildiniz ancak.

Ve emin olun: Şayet Erdoğan medyanlara inmeseydi, o fazlayıdı alamaz, kendinizi çok daha diplerde bulurdunuz.

Millet bu işin başında hâlâ Erdoğan'ın olduğunu biraz hissetti de muhalefetin gazına gelmedi çok fazla.

Ve evet, "ikinci yarı başladı" ama pek iyi başlamadı. İlk dakikada golü yediniz.

O kadar çok hata yaptınız ki... hangi birini sayayım? Bilemiyorum:

Koskoca İstanbul'da; HDP'nin MHP'den çok oy aldığı İstanbul'da, bir tane bile güçlü Kürt temsiline sahip aday göstermediniz.

Bölgedeki Kürtlerin gönlünü okşayacak tek bir söylem geliştiremediniz.

Üstüne üstlük Erdoğan'a CHP'den bile fazla muhalefet eden, Erdoğan'ı, yeniçeriler tarafından boğdurulup katledilen III. Selim'le özdeşleştiren Economist gibi mel'un ve bir o kadar Siyonist bir dergiye röportaj verdiniz.

Erdoğan'ın o darbedar Aydın Doğan'la savaştığı bir zamanda, bu muhteremin arkasında duran sermaye babalarının ayağına bile gittiniz.

Size böyle kötü tavsiyede bulunanlar kimlerdir? Vallahi bilmiyorum.

Ama onların sonuna kadar sizin üstünüzden Erdoğan-ötesi iktidar araçlarını temellük etme hayalleri kurduklarından adım gibi eminim.

Onlar aldandılar. Sizi de aldattılar.

Ben bu etrafınızı saran muhterisler gibi kötü niyetli olsaydım bile, size şunu tavsiye ederdim:

"Muhterem başbakanım, sizi Erdoğan'ın yerine geçirmemiz lazım. Fakat bu adamın millette olan karşılığı ve karizması çok büyük. Mücadele edersek zararlı çıkarız. Bu yüzden yapmamız gereken onun gölgesi olmaktır. Onun karizmasına referansla karizma kazanmaktır. Böyle yaparsak hem sizin başkan yardımcılığınızı hem de onun başkanlığı bittikten sonra sizin başkanlığınızı garanti etmiş oluruz."

Etrafınızdakilerin kafası bu kadar bile çalışmadı.

Size en kötü yolu işaret ettiler. Siz de hiç "tefakkuh" etmeden o yoldan gittiniz.

Geldiği günden beri MGK'sından Ergenekonu'na, paralelinden kolonyalist ülkelerine, PKK'sından TÜSİAD'ına kadar her kirli odağın hedef tahtasına oturttuğu bir adama merhametsizce sırtınızı döndünüz.

Erdoğan'ın Gül'le 7 sene boyunca yaşadığından daha fazla krizi 3 ayda bu ülkeye tecrübe ettirmeyi başardınız.

Yazık ettiniz. Hem de çok yazık ettiniz...

Bir hoca olarak size sonsuz bir hürmetim var.

Ama ben bundan sonra sizin riyasetinizdeki bir AK Parti'ye katiyen oy vermeyi düşünmüyorum.

Benim oyum Erdoğan'a.

***
Bu yazıyı seçimin ertesi günü yazmıştım. Sonra köşeme koymaktan vazgeçtim.

Şu her zamanki "kol kırılır yen içinde kalır", "aman fitne çıkmasın" işgüzarlığımız işte...

Bir de, belki hoca, seçimden sonra boyunun ölçüsünü almış olur da, seçimden önceki hatalarından tövbe eder diye az da olsa bir ümit taşıdım içimde.

Fakat gördüm ve anladım ki hocanın iflah olacağı yok.

Erdoğan bugün, seçim öncesinden çok daha fazla hedef tahtasında...

Hocamda ses yok!

Beştepe'deki iftar masasını bile türlü yalan ve iftiralarla dillerine dolayıp Erdoğan'a bel altı ne kadar vuruş varsa hepsini yapmaya kendini adamış bir pislik arsız arsız geziyor ortalıkta..

Hocamda ses yok!

Hocamdan seçim sonrasında duyduğum tek bir ses var: O da, Erdoğan'a edilmedik hakaret bırakmayan, bizzat Bilal'i kurban olarak isteyen Bahçeli'yi büyük bir coşkuyla alkışlarken çıkardığı el çırpma sesi...


Süheyb Öğüt - 27 Haziran 2015, Cumartesi - Aktüel

http://webcache.googleusercontent.co...&ct=clnk&gl=tr

 

Özgür Suriye isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı ile Cevapla
Konuyu Beğendin mi ? O Zaman Arkadaşınla Paylaş
Sayfayı E-Mail olarak gönder
Alt 06-28-2015, 03:19   #2
Kullanıcı Adı
Özgür Suriye
Standart
Not: Davutoğlu'nu eleştiren bu yazı aktüelin sitesinde yayımlandıktan kısa bir süre sonra alelacele yayından kaldırılmış ve sansüre uğramıştır.

Anlaşılan bu ülkede sadece ''diktatörü'' eleştirmek serbest, Davutoğlu'nu bile eleştirmek yasak!..

Cumhurbaşkanımıza hakaretler eden ve Cumhurbaşkanımız meclise geldiğinde ayağa kalmayan ve alkışlamayan Bahçeli'yi aynı gün alkışlayan ve şimdi de CHP koalisyonu peşinde koşan Ahmet Davutoğlu ne yapmaya çalışıyor?

CHP ile koalisyon AK Parti'yi bitirir ve şahsen ben böyle bir koalisyon olursa bir daha Ak Parti'ye oy vermem!..

Taban, CHP ile koalisyona şiddetle karşıyken Davutoğlu'ndaki bu koalisyon hevesi nereden geliyor?

Tek çözüm erken seçim..

Bir Konya'lı olarak hemşehrim olan ve kendisinin Başbakan olmasını çok istediğim Ahmet Davutoğlu beni hayal kırıklığına uğrattı..

Umarım bu saatten sonra kendisine çeki düzen verir ve Cumhurbşkanımızı tasfiye planlarına destek vermekten vazgeçer..
Özgür Suriye isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı ile Cevapla
Alt 06-28-2015, 16:17   #3
Kullanıcı Adı
Cihannur
Standart
AK Parti'nin Genel Başkanı ve Başbakan Ahmet Davutoğlu'dur ve bana göre seçim kampanyasını başarılı bir biçimde götürmüştür. Kimse Ahmet Davutoğlu'ndan emanetçi olmasını da beklemesin. Başbakanımız Ahmet Davutoğlu kişilikli ve karakterli bir kişidir. Genel başkanımızdan son derece memnunuz. AK Parti'nin kongresi muhtemelen eylül ayında yapılacak. Cesareti olan ve söyleyecek sözü olan varsa gelsin AK Parti kongresinde Ahmet Davutoğlu'na karşı aday olsun ve boyunun ölçüsünü alsın.
Cihannur isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı ile Cevapla
Alt 06-30-2015, 05:01   #4
Kullanıcı Adı
Özgür Suriye
Standart
Kongre'de oy kullananlar, Genel Başkan tarafından atanan il ve ilçe başkanları..

Kemal Kılıçdaroğlu bile 10 Ağustostaki CB seçimi hezimetinin hemen ardındaki kongrede kendisine rakip olan Muharrem İnce'ye fark attı..

Ama o seçim CHP oy veren bütün CHP'liler arasında yapılsaydı Muharrem İnce açık ara kazanırdı o kongreyi..

Şimdiki sistemde Ahmet Davutoğlu'nun karşısına kendsini başbakanlığa atayan Tayyip Erdoğan bile çıksa kazanamayabilir..

Ama seçim bütün Ak Partilililer arasında yapılsa Tayyip Erdoğan, karşısında kim olursa olsun seçimi açık ara kazanır.

Ahmet Hoca'yı seviyoruz , sayıyoruz ama ikinci bir Turgut Özal-Mesut Yılmaz vakası yaşanmasını istemiyoruz..

Kişilikli olmak demek kendi siyasi ikbali ve hırsı için lidere baş kaldırmak ve partiyi bitirmek değildir!..

Turgut Özal'ın Cumhurbaşkanı seçilmesiyle, Anap'ın başına geçen ve Turgut Özal'la kısa sürede ters düşen Mesut Yılmaz Anap'ı batırmıştı...

Ahmet Hoca'dan istediğimiz kendsine bir an önce çeki düzen vermesidir ve Ak Parti'nin Anap gibi erimesini engellemesidir.

Konu Özgür Suriye tarafından (06-30-2015 Saat 05:04 ) değiştirilmiştir..
Özgür Suriye isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı ile Cevapla
Alt 06-30-2015, 21:30   #5
Kullanıcı Adı
ak61
Standart
Ak Parti - Chp kolisyonu bu ülkede artık şu ötekileştirme hipotezi ve birbirine taban tabana zıt kutupların son bulması için hayırlıdır. Mhp ile koalisyon yürütemezsin, Bahçeli çok dik kafalı bir adam, sorunlu bir adam ve yaklaşımları 6 milyon oy almış HDP'yi hiçe sayıyor. Bu kafayla bu ülkeyi bölersin. 6 milyon oyun sadece 1.5-2 milyonu İstanbul, İzmir Ankara'dan, Mersin Adana gibi büyük illeri de katarsak, aslında GüneyDoğudan aldıkları oy değil barajı geçirten. Mhp'nin bu bakış açısı TEMELLİ bir çözüme ulaşmayı engeller. Sadece süreç uzar da uzar.

Chp bu yüzden daha manıtklı en azından Çözüm sürecine demokratikleşmeye karşı değiller. Sorun CHP'nin tek yapılı değil çok yapılı olması ancak zaten için Kemal Kılıçdaroğlu 132 kişiyi değil 100 kişiyi bile tam olarak kontrol etse yeter. 258+132 ise = 390 Bu da Referandum bile olmadan Anayasa Değişikliği demektir.

Bu ülkede bir Anayasa yapılacaksa bunun içinde zaten toplumun aslında en çekirdek ve en belirgin tabanları olan partiler arasında yapılması daha makuldur. Örneğin Ak Parti - Hdp ile bir Anayasa yapamaz, eğri oturup doğru konuşmakta fayda var. Mhp ile de bir Anayasa yapamazsın bu da Kürtler açısından yok sayılan bir Anayasa ve 80 den beri yaşadıklarının tekrar devlet tarafından yok sayılması demektir, kabul edilir gibi değil.

CHP ile koalisyon, Ak Parti ve Chp tabanları arasındaki şu nefret ve kindarlık uçurumunu belki kaldırır. Aynı ülkede yaşıyoruz aynı ülkenin vatandaşıyız ama iki tarafta birbirini vatan haini ilan ediyor. Avrupa'da taban tabana zıt çok daha radikal partiler var onlar arasında bile ortak değerlerde uyuşma olabiliyor.

Burda bütün mesele Cumhurbaşkanın'da bitiyor. Chp'nin koalisyon yapmam gibi bir tavrı yok bana kalırsa. Sayın Erdoğan nasıl bir Türkiye istiyor ona karar vermeli. Ben erken seçimle tablonun değişeceği kanaatinde değilim. 1-2 puanlık oynamalar hariç genel tablo değişmez. Belki hiç değişmez. İnsanlar inat ve çok keskin pozisyonlarda şuan siyasi olarak. Kararsız söylenildiği kadar çok değil.
Ak Parti'nin oyu olağanüstü hal olmadıkça 40'ın altına düşmez. Ama şu bir gerçek ki üstüne de olağan dışı birşeyler olmadıkça zor çıkar artık.
Chp Genelde 25 Yerelde 27 alır fix
Mhp 14-17 gezer durur
Hdp'de artık 10'un alrına inmez bir daha kolay kolay, 13 belki alamaz ama 11-12 lerde.

Ak Parti sallantıdan her parti'den 1'er puan alsa (CHP hariç) 42-43 olur. ANDY-AR Başkanı Faruk Acar da 42.6 olabilir bu sallantıdan 1 puan gelebilir demiş (2.5 puan hata payı içinde) 276 yine riskli 268-271 gibi bir rakam olur max 13 vekil artar hesaplanması yapılıyor. Bu da çözüm olmayacak. %44.5 gibi bir oy olmadan 276'nin garantisi yok gibi gözüküyor. Buda %4 gibi bir oy ihtiyacı 2 milyon oy demek.
Kısa sürede bu değişim zor. En azından koalisyonu deneyen taraf olmak ve Toplumda bozucu değil yapıcı bir profil oluşturmakta fayda var.
Dediğim gibi Karar Erdoğan'ın. Nasıl bir ülke istiyor?
Küçük olsun benim olsun mu? Büyük olsun güçlü olsun mu ?
ak61 isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı ile Cevapla
Alt 06-30-2015, 23:17   #6
Kullanıcı Adı
Özgür Suriye
Standart
CHP ile koalisyon ihanettir.

Bugünkü CEHAPE'nin PKK'dan fazla farkı yoktur.

Kılıçdaroğlu Ermeni dönmesi bir Kürt Alevi'sidir.

Sülalesinde aleni PKK'lılar vardır.

Amcasının oğlu PKK'nın almanya sorumlusudur.

SSK müdürlüğü döneminde devlete pkk sempatizanlarını yerleştirmiştir.

CHP ile kolaisyonu, başta İngiltere ve İsrail olmak üzere Batı, Aydın Doğan gibi medya baronları ve Koç gibi büyük para babaları istemektedir.

Bizim istediğmiz erken seçimdir. Ama illa ki koalisyon olacaksa, MHP ile koalisyon olmalı ve bu koalisyon da uzun süreli olmalıdır. Ak Parti-MHP koliasyonu PKK'nın ve diğer bölücü-sol terör örgütlerinin kökünü kazımalı.
Özgür Suriye isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı ile Cevapla
Alt 07-01-2015, 03:50   #7
Kullanıcı Adı
ak61
Standart
Mhp ile uyum imkansız gibi. Duran terörün tekrar hareketlenmesini toplumda kabul edebilecek kimse yok bence. Terör tekrar başlarsa bunun sorumlusu o an İktidarda olan olacaktır. Pkk sanıldığından çok daha fazla güçlendi son yıllarda. Sayıca kalabalıklaştı ve Kuzey Irak ve Suriye'de hakimeyet alanına aldığı birçok yer var. Yeniden asker ölümleri genç şehitler verilmesinin hesabını veremez kimse, artık Milliyetçilik algısı ile de toplumu buna katlandıramazsın.

Chp genel başkanı beni ilgilendirmiyor. Chp daha uyumlu bir parti, örneğin Anayasa görüşmelerine Mhp gelip oturmadı bile Chp ile 40 maddede anlaşıldı en azından gelip oturdular müzakere oldu. Mhp çok sivri ve uyuşulması çok daha zor. Elbette Mhp tabanı bize daha yakın ama şunu kavramak lazım ki Chp de 11 milyon küsür oy aldı, bunlar vatan haini felan değil. Bu kadar büyük bir kitlenin Ak Partiye düşmanlık beslemesi ülke içinde kalıcı huzur anlamında bir sonuç getirmez. 3 yıl değil 5 yıl sonra yine sorun çıkar. Toplumsal barış istiyorsak Çözüm süreci ile değil, Ülke genelinde bir barış sağlanmalı. Dediğim gibi çok fazla geziyorum ülke içinde, bu 11 milyon insan nefret besliyor ve Bizim 18-19 milyon küsür Ak Parti seçmeni de onlara karşı nefret besliyor. Bu nereye kadar gidecek böyle. Bu tip siyasi kutuplar, ülkelerin özellikle Kalkınmalarına ciddi engel çıkarır. Bir yerde artık bir tarafın mantıklı düşünüp oturup bu kadar zıtlık olmamalı demesi gerekiyor. Kimse kucak kucağa olalım demiyor. Ancak bu nefret iklimi son bulmalı. Türkiye Cumhuriyetinde her yurttaşın ortak 1 paydası mutlaka vardır anlaşabileceği. En azından OLMALI.
ak61 isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı ile Cevapla
Alt 07-01-2015, 07:17   #8
Kullanıcı Adı
Özgür Suriye
Standart
PKK'ya asıl şimdi müdahale edilmeli..

Yoksa yarın çok geç olacak..

Bugün asker kaybetmeme bahanesiyle PKK'ya dokunmazsak, yarın o askerlerden çok daha fazlasını PKK'ya karşı kaybedeceğiz..

Gerçekte şuan PKK ile Türkiye arasında ''Çözüm süreci'' diye bir şey yok..

Hükümetin iyi niyetle ve terörü bitirmek için başlattığı bu süreci, PKK Suriye'deki kantonları için güç ve zaman kazanmak için kullandı ve kullanıyor..

Yarın PKK Suriye'deki devletini kurduktan sonra Türkiye'ye eskisinden çok daha güçlü bir şekilde saldırabilecektir. Suriye'den sonraki amaçları da Türkiye'nin doğu ve güneydoğusunda da PKK devleti kurmaktır zaten.

Bunu görmemek için saf olmak gerekir.

6-7 ekim olaylarında gördük, hükümetin kobani'de PKK'ya yardım etmesi için onlarca insanı öldürdüler. bunu üzerine hükümet geri adım attı (ve hayatının hatasını yaparak) kobani'de PKK'ya yardım etti , yardım etti de ne oldu, bu teröristlere yaranabildi mi Türkiye? Utanmadan hala Türkiye ışid'e yardım ediyor iftirasını atıyorlar.

Öcalan 3 ay önce bu terör örgütüne tamamen silah bırakma çağrısı yapmadı mı?

Daha neyi bekliyorlar?

Silah bırakacak olan çoktan bırakırdı. Hükümetin bunca iyi niyetli adımını PKK ve HDP istismar etti.

Hükümetin sağladığı özgürlük ortamını fırsat bilerek güneydoğuda kendi diktatörlüğünü kurdu PKK.

Çözüm süreci devam edecekse yine etsin, ama PKK ve HDP ile değil bölge halkı ile yapılsın. Teröre ve teröriste ise artık en ufak taviz verilmesin. Bu seçimlerde de gördük ki, güneydoğu'da devlet otoritesi kaybolmuş.

Bu arada Bahçeli'ye de güvenmiyorum ve oy kaybetmeyeceğini bilse chp ve hdp ile birlikte koalisyon kurabileceğini ama seçmen korkusundan bunu yapamadığını düşünüyorum. Ama kötünün iyisi olarak koalisyon olacaksa MHP ile koalisyon yapılmalıdır. Ak Parti'nin, CHP veya HDP ile koalisyon yapması durumunda şahsen ben bir daha Ak Parti'ye oy vermem. Bu konuda benim gibi düşünen ve AK Parti'nin CHP veya HDP ile koalisyon yapması durumunda sonraki seçimde MHP'ye oy verecek olan çok ama çok sayıda Ak Parti'li var.
Özgür Suriye isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı ile Cevapla
Alt 07-02-2015, 22:00   #9
Kullanıcı Adı
Cihannur
Standart
Alıntı:
Özgür Suriye Nickli Üyeden Alıntı Mesajı göster
Ahmet Hoca'yı seviyoruz , sayıyoruz ama ikinci bir Turgut Özal-Mesut Yılmaz vakası yaşanmasını istemiyoruz..

Kişilikli olmak demek kendi siyasi ikbali ve hırsı için lidere baş kaldırmak ve partiyi bitirmek değildir!..

Turgut Özal'ın Cumhurbaşkanı seçilmesiyle, Anap'ın başına geçen ve Turgut Özal'la kısa sürede ters düşen Mesut Yılmaz Anap'ı batırmıştı...

Ahmet Hoca'dan istediğimiz kendsine bir an önce çeki düzen vermesidir ve Ak Parti'nin Anap gibi erimesini engellemesidir.
AK Parti Genel Başkanı ve Başbakan Ahmet Davutoğlu, dışişleri bakanlığı görevinden önce de yapmış olduğu başbakanlık danışmanlığı görevinde de Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan'ın yakınında bulunmuş bir kişiydi. Yani Erdoğan, Davutoğlu'nu iyi tanımaktadır.

Ahmet Davutoğlu emanetçi olmayacak kişilikte ve karakterde bir siyasetçidir. Bunu Erdoğan da bilir. Zaten eğer Erdoğan kendi yerine AK Parti Genel Başkanlığına emanetçi birini önermek isteseydi önereceği o kişi Ahmet Davutoğlu olmazdı!

Ben şahsen AK Parti Genel Başkanı ve Başbakan Ahmet Davutoğlu'ndan son derece memnunum. AK Parti kongre delegeleri çok isabetli bir tercihle iyi ki AK Parti'nin 2. Genel Başkanı olarak Ahmet Davutoğlu'nu seçmişler.

Ahmet Davutoğlu'nu Mesut Yılmaz'la kıyaslamak çok büyük hata olur. Davutoğlu emanetçi de olmamıştır Erdoğan'a karşı da cephe de almamıştır ve üzerine almış olduğu AK Parti Genel Başkanlığı ve Başbakanlık görevini başarıyla sürdürmektedir Allah'a şükürler olsun.

Kimse Davutoğlu'ndan Erdoğan'ın yörüngesinde bir siyaset izlemesini beklemesin. AK Parti Genel Başkanı ve Başbakan Ahmet Davutoğlu'dur ve AK Parti'nin politikalarını temelde Ahmet Davutoğlu'nun liderlik yaptığı AK Parti Merkez Karar Yönetim Kurulu belirler.

Davutoğlu, Erdoğan'la ters düşmüş değildir ama emanetçi de olmayacaktır. Kimse AK Parti'yi karıştırmaya çalışmasın. AK Partimiz; zihniyetiyle olsun, dünya görüşüyle olsun, ilkeleriyle olsun, iyi yetişmiş kadrolarıyla olsun, geneli itibariyle doğru ve düzgün politikalarıyla olsun sapasağlam ayaktadır ve başarılı olmaya da devam etmektedir Allah'a şükürler olsun.

Ahmet Hoca'nın kendisine çeki düzen vermesine de hiç gerek yok; çünkü kendisi düzgün bir kişidir ve işlerini de düzgün bir biçimde yapmaktadır. Süheyb Öğüt'ün o makalesinde söylediklerinin çok büyük çoğunluğuna hiç katılmıyorum ve Davutoğlu'nu başarılı buluyorum.

Konu Cihannur tarafından (07-02-2015 Saat 22:17 ) değiştirilmiştir..
Cihannur isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı ile Cevapla
Alt 07-03-2015, 04:40   #10
Kullanıcı Adı
Özgür Suriye
Standart
FİTNE ÇIKARMAYIN
Üç sene önce, "enseye şaplağı vurup vurup kaçan" ve kendilerine "yanlış yapıyorsunuz" denildiğinde en sık duyduğumuz sözdü Paralelden
Fitne çıkarmayın !
Bu sözün "biz ıslah edicileriz" meyanında öyle ustaca altını doldururlardı ki kendimizden şüpheye düşerdik
Aynı film şu günlerde tekrar vizyonda ..

Kuşkusuz günümüzde "fitne çıkmasın" hassasiyetinde olanların çoğu gerçekten samimi ,dava insanı olan kimseler Ama arkadan kendilerini ustaca yönlendiren "fitne çıkarmayın'cı" networkünün farkında değiller.

Son seçimde Ak parti oylarının gerilemesi üzerine yapılan "iç muhasabe" değerlendirmeleri kendilerini tatmin etmiyorsa ( Siz onu Erdoğan'ı suçlu göstermiyorsa olarak anlayın) belli çevreler tarafından ustaca "fitne çıkarmayın" a bağlanıyor.
Yazısı sansürlenen bir yazar üzerinden alevlenen bir tartışma da bu yönde
Düşündüklerini gönül süzgecinden geçiren ve açıkça yazan ve son seçimde oyların gerilemesini Sayın Davutoğlu'nun izlediği siyasete bağlayan bir yazar.
Bildiğim kadarıyla resmi hiç bir görevi olmayan biri
Bu yazıdan sonra bir anda "fitne çıkarmayıncılar" ın hedefi oluverdi .
Kabak onun başına patladı yani.10 aydır yapılan yanlışların suçlusu oymuş gibi

Ne ilginçtir ki, oyların gerilemesini Erdoğan'a bağlayan yazılar ve yazarlara kimse "fitne çıkarmayın" demedi. Kürtleri küstürdü diyen de oldu, meydana inmesi yanlış oldu diyen de
10 aydır danışmanları vasıtasıyla birileri Erdoğan'ın altını oymaya çalışlırırken kimse fitne çıkarmayın demiyordu. Sonradan CB danışmanı olan Cemil Ertem'le birlikte Yiğit Bulut'a ait olduğu iddia edilen özel Twitter yazışmaları itibar suikasti amacıyla "sözde yandaş" internet sitelerinde günlerce servis edilirken "fitne çıkarmayın" diyen kimse yoktu
Ulusalcı seküler kesimin jöleli diye itibarsızlaştırmaya çalıştığı CB danışmanını, mermici diye itibarszlaştırmaya çalışanda bu fitne çıkarmayın'cılar değiller mi ?
Birçok operasyona rağmen Cumhurbaşkanının hala yanında tuttuğu insanlara , tekrar tekrar taarruz fitne değilse nedir peki ??
Yiğit Bulut iyidir kötüdür orasını bilemem, ama "hami" sinin hiç mi hatırı yoktu?
Sahi neydi zorlarına giden Onlar Gezi'de çiçek böcek, "Gezi'nin ilk üç günü" edebiyatı yaparken, Gezi'nin arkasındaki küresel tezgahı deşifre etmesi miydi ?
Yoksa batık bankanın Ziraat'e kakalanmasını önleyip , milletin yaklaşık 3 katrilyonunu kurtarması mı ?
Merkez Bankası / FAİZ tartışmalarında , haklı olarak Merkez bankasına "faizleri düşür" diyen Erdoğan'a ," Yiğit'in gazıyla hareket eden cahil taşra siyasetçisi " muamelesi yapılırken de bu fitne çıkarmayıncılar'ın sesi yoktu ...
Malum medyada boy gösteren yedi yıl önce,"IMF'den koparsak batarız biteriz edebiyatı yapan" "düzenin ekonomi uzmanları" , Erdoğan'ın açıklamalarını eleştirirken bu fitne çıkarmayıncılar' onlarla aynı telden çalmıyor muydu ...?
Erdoğan konuştu dolar fırladı yaygarası yapılırken hiç birinin gıkı çıkıyor muydu.?
Hedefin Erdoğan olduğunu bile bile "yüce Divan" oylamasını vicdan oylamasına bağlamak, fitne değil miydi peki ?
Peki neden hiç birisi Sayın Davutoğlu'na "Kongrede verdiğiniz başkanlık sözünün içini doldurun ,çift başlılık ortaya çıkmasın,fitne çıkar" demedi ?
Ak parti "ağır" yöneticilerinin milletle dalga geçer gibi ,anlatmadıkları başkanlık sistemi için destek %40-50'lerde açıklaması neydi peki?
Sözcü kafalılar tarafından saray-israf-kaçak linçi yapılırken ,her soruya yarım sayfa cevap ve malum medyaya 3 manşet vermekle maruf "ağır abinin"," az para değil " tarzında açıklamaları neydi peki ?
Şahsen CB Sarayı'ndan bağımsız olarak , 7-8 senedir israfın ve makam saltanatının yoğun olduğunu düşünüyorum, peki onlar kaç kez yazabildi kaç söyleyebildi bu güne kadar.
İsraf ,yolsuzluk duyarlılıkları muarızlar tarafından surda delik açılınca içeri girip kılıç sallamak mı?
O günlerde Erdoğan yağcılığı daha mı popülerdi yoksa ?
Diyanetin arabası "Erdoğan'ın inadına" indirgenirken, ne yaptılar peki, bıyık altından gülerek el mi ovuşturdular yoksa algıyı kırmaya yönelik çaba mı gösterdiler ?
Fahri danışman 6-7 aydır ustaca ve usturupluca, Erdoğan'ı refüze etmeye yönelik yazılar yazarken niye "fitne çıkarma" demiyordu kimse ?
Ödül töreninden hareketle Numan Kurtulmuş ve Nihat Zeybekçi'ye çullanmak fitne değil de ne peki?.
Bu liste uzar gider...
Ama biz fazla uzatmayalım FİTNE ÇIKARMAYALIM
Son sözüm Sayın Başbakan'a;
Bilginiz, birikiminiz, derinliğiniz , kıvrak zekanız, enerjiniz ve azminiz gerçekten müthiş....Liyakat sahibi biri olmanız tartışılmaz bir gerçek.... Siz de takdir edersiniz ki "hak bir davada" sadakat liyakatten önce gelir .10 aydır ortaya çıkan çift başlı tablo Ak Parti'ye oy veren çoğu kişiyi rahatsız etti.... Seçilmiş Cumhurbaşkanımız ile entegre olacağınızı düşünürken farklı bir tablo gördük... Anlatmadığınız içini doldurmadığınız başkanlığı, seçim sonrası değerlendirmenizde "Halk istemedi" demenize bir anlam veremedik ....I. YENİ dönemi kapanmadan II. YENİ söyleminize bir anlam veremedik... Zaman zaman biz de kızarız,eleştiririz ama Sayın Tayyip Erdoğan 1994'te İstanbul Belediye Başkanlığı seçimlerini kazanmasından ve siyaset sahnesinde yerini almasından bu yana bu milletin duasıdır. Tarih aynı zamanda, aynı ülkede,aynı iktidar döneminde iki lider çıkarmamıştır hiç..Hiç bir değişimin dönüşümün iki lideri yoktur..Bir karar vermeniz gerekiyor atık ,LİDER olmanın mücadelesini mi vereceksiniz yoksa "LİDER KADROSUNDA " olmanın mücadelesini mi ? Tayyip Erdoğan kendisine giydirlmeye çalışılan "Özal gömleğini" yırtıp atar buna şüpheniz olmasın...Sorun o değil..Siz, size giydirlmeye çalışılan Mesut Yılmaz gömleğini ,giyecek misiniz giymeyecek misiniz ?
Ve bunca hengame içinde birileri "Sarayın adamları" "kuşatma" gibi argümanlar üreterek sağdan sağdan sizin etrafınızı kuşattılar..Bunların içerisinde ayrıcalıklarını kaybetmiş olanlar ,kendilerini ve ekiplerini yeniden tahkim etmek isteyenler, kerameti kendinden menkul olanlar , hırslarıyla hasetleriyle hareket edenler var. Peki siz bu "fitne çıkarmayın"cı kuşatmayı yarabilecek misiniz?

http://mehmet1mehmet1.blogcu.com/fit...mayin/20119330
Özgür Suriye isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı ile Cevapla
Cevapla


Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir)
 

Yetkileriniz
Konu Acma Yetkiniz Yok
Cevap Yazma Yetkiniz Yok
Eklenti Yükleme Yetkiniz Yok
Mesajınızı Değiştirme Yetkiniz Yok

BB code is Açık
Smileler Açık
[IMG] Kodları Açık
HTML-Kodu Kapalı





2007-2023 © Akparti Forum lisanslı bir markadır tüm içerik hakları saklıdır ve izinsiz kopyalanamaz, dağıtılamaz.

Sitemiz bir forum sitesi olduğu için kullanıcılar her türlü görüşlerini önceden onay olmadan anında siteye yazabilmektedir.
5651 sayılı yasaya göre bu yazılardan dolayı doğabilecek her türlü sorumluluk yazan kullanıcılara aittir.
5651 sayılı yasaya göre sitemiz mesajları kontrolle yükümlü olmayıp, şikayetlerinizi ve görüşlerinizi " iletişim " adresinden bize gönderirseniz, gerekli işlemler yapılacaktır.




çarşamba çilingir webmaster blog Pendik Oto Ekspertiz çarşamba pasta