Cumhurbaşkanı Erdoğan'dan Lisan Devrimi Eleştirisi: Türkçe'ye Suikast Yapıldı! - AK Parti |AKParti Forum |AK Gençlik |Recep Tayyip Erdoğan |AKPARTİ Gençlik Forumu|

**Cihannur** · 03-16-2018, 16:04

Cumhurbaşkanı Erdoğan'dan dil devrimi eleştirisi

Cumhurbaşkanı Erdoğan, dil devrimiyle Türkçe'ye suikast yapıldığını, Türkçe'nin ruhsuz kelimelerin tasallutu altına girdiğini ve geçmişle bağın kopartılmaya çalışıldığını ifade etti.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Beştepe'de düzenlenen Liseliler Destan Yazıyor Şiir ve Kompozisyon Yarışması Ödül Töreni'nde dil devrimini "Türkçe'ye suikast" olarak niteledi ve "Dil devrimi adı altında damarlarımız kesildi" diye konuştu.

"Dilimize Suikast Yapıldı"

"Bugün gençlerimizin Fuzuli, Baki, Şeyh Galip bir yana Mehmet Akif'i, Ömer Seyfettin'i ve Ahmet Haşim'i dahi anlayamıyor olması bu dönemde dilimize yapılan suikastin sonucudur" diyen Cumhurbaşkanı Erdoğan "Dilimizin zenginliğini kendi elimizle yok etmeye çalıştığımız bu cinnet dönemini artık inşaallah geride bıraktığımıza inanıyorum" dedi.

Erdoğan, Türkçe'nin dünyanın en kadim dillerinden biri olduğunun altını çizerek şöyle konuştu:

"Türkçe'miz Ruhsuz Kelimelerin Tasallutu Altına Sokuldu"

"Türkçe en azından ilk yazılı metni Orhun Abideleri ile gücünü ve yaygınlığını ispatlamış bir dildir. Dilimizin siyasi tartışmaların tarafı hâline getirilmiş olmasını yakın tarihte yaşadığımız en ciddi sıkıntılardan biri olarak görüyorum.

Dil devrimi adı altında Türkçe'miz, tatsız tuzsuz, ruhsuz kelimelerin tasallutu altına sokularak kadim medeniyet ile arasındaki bağ kopartılmaya çalışılmıştır. Bizim aslında damarlarımız kesilmiştir. Bir milletin siz dil noktasında bu damarı kestiğiniz anda dedesi ile arasındaki bağı kesmiş oluyorsunuz."

Kaynak

En Son Haber 16.03.2018

**Cihannur** · 03-16-2018, 16:45

Kemalizmin ve Kemalistlerin Türkiye'ye ve Müslüman Türk milletine yaptıkları en büyük ihanetlerden biri lisan devrimi ihanetidir. Kendi özüne bunlar kadar düşman olan kişiler az bulunur. Öz Türkçecilik adı altında lisanımızın zenginliği budanmış, güzel kelimelerimiz unutturulmaya ve onların yerine uyduruk ve çirkin kelimeler konulmaya çalışılmıştır.

Müfredatın acilen değiştirilmesi gerekiyor. Müfredatta köklü değişiklik yapılarak lisanımızın unutturulmaya çalışılan kelimeleri yeniden müfredatımız içinde kullanılmaya başlanmalı ve hem şimdiki neslimiz hem de gelecek nesillerimiz Türkçe'mizin zenginliğiyle buluşup tanışmalı.

Bu konuda bir hususa dikkat çekmek için basit birkaç misal vereyim: Zengin ve fakir kelimelerine karşılık olarak varsıl ve yoksul kelimeleri öne çıkarılmış. Varsıl kelimesi tutmadı; kimse çıkıp da zengine varsıl demiyor. Fakat yoksul kelimesi tuttu. Fakirden bahsederken fakir de dediğimiz oluyor yoksul da. Sual ve cevap kelimelerinin yerine soru ve yanıt kelimeleri öne çıkarıldı. Soru kelimesi tuttu; ama yanıt kelimesi tutmadı. Millet olarak genellikle cevap kelimesini kullanıyoruz, yanıt kelimesini pek kullanmıyoruz. Günlük konuşma-yazma lisanımızı eski zenginliğine kavuştururken bu hususa dikkat edilmeli. Fakir kelimesini de kullanalım yoksul kelimesini de, sual kelimesini de kullanalım soru kelimesini de. Lisanımızda yasaklamaya gidilmemeli. Mesela yoksul ve soru kelimeleri yasaklanmamalı. Bu kelimeleri de lisanımızın zenginliğinin birer parçası olarak değerlendirmek doğrusudur. Eskiyi atmayalım; ama yeninin güzel olanını da inkâr etmeyelim.

Unutturulmaya çalışılan güzel kelimelerimizi yeniden günlük lisanımıza dâhil ederek Türkçe'mizin zenginliğini yaşayıp yaşatmalıyız. Eski güzel kelimelerimizi yeniden günlük konuşma-yazma lisanımıza dâhil edelim ve milletimiz o kelimelerden hangilerini ne şekilde kullanacağına hür iradesiyle kendisi karar versin.

03-16-2018, 16:04	#1
Kullanıcı Adı Cihannur	Cumhurbaşkanı Erdoğan'dan Lisan Devrimi Eleştirisi: Türkçe'ye Suikast Yapıldı! Cumhurbaşkanı Erdoğan'dan dil devrimi eleştirisi Cumhurbaşkanı Erdoğan, dil devrimiyle Türkçe'ye suikast yapıldığını, Türkçe'nin ruhsuz kelimelerin tasallutu altına girdiğini ve geçmişle bağın kopartılmaya çalışıldığını ifade etti. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Beştepe'de düzenlenen Liseliler Destan Yazıyor Şiir ve Kompozisyon Yarışması Ödül Töreni'nde dil devrimini "Türkçe'ye suikast" olarak niteledi ve "Dil devrimi adı altında damarlarımız kesildi" diye konuştu. "Dilimize Suikast Yapıldı" "Bugün gençlerimizin Fuzuli, Baki, Şeyh Galip bir yana Mehmet Akif'i, Ömer Seyfettin'i ve Ahmet Haşim'i dahi anlayamıyor olması bu dönemde dilimize yapılan suikastin sonucudur" diyen Cumhurbaşkanı Erdoğan "Dilimizin zenginliğini kendi elimizle yok etmeye çalıştığımız bu cinnet dönemini artık inşaallah geride bıraktığımıza inanıyorum" dedi. Erdoğan, Türkçe'nin dünyanın en kadim dillerinden biri olduğunun altını çizerek şöyle konuştu: "Türkçe'miz Ruhsuz Kelimelerin Tasallutu Altına Sokuldu" "Türkçe en azından ilk yazılı metni Orhun Abideleri ile gücünü ve yaygınlığını ispatlamış bir dildir. Dilimizin siyasi tartışmaların tarafı hâline getirilmiş olmasını yakın tarihte yaşadığımız en ciddi sıkıntılardan biri olarak görüyorum. Dil devrimi adı altında Türkçe'miz, tatsız tuzsuz, ruhsuz kelimelerin tasallutu altına sokularak kadim medeniyet ile arasındaki bağ kopartılmaya çalışılmıştır. Bizim aslında damarlarımız kesilmiştir. Bir milletin siz dil noktasında bu damarı kestiğiniz anda dedesi ile arasındaki bağı kesmiş oluyorsunuz." Kaynak En Son Haber 16.03.2018

03-16-2018, 16:45	#2
Kullanıcı Adı Cihannur	Kemalizmin ve Kemalistlerin Türkiye'ye ve Müslüman Türk milletine yaptıkları en büyük ihanetlerden biri lisan devrimi ihanetidir. Kendi özüne bunlar kadar düşman olan kişiler az bulunur. Öz Türkçecilik adı altında lisanımızın zenginliği budanmış, güzel kelimelerimiz unutturulmaya ve onların yerine uyduruk ve çirkin kelimeler konulmaya çalışılmıştır. Müfredatın acilen değiştirilmesi gerekiyor. Müfredatta köklü değişiklik yapılarak lisanımızın unutturulmaya çalışılan kelimeleri yeniden müfredatımız içinde kullanılmaya başlanmalı ve hem şimdiki neslimiz hem de gelecek nesillerimiz Türkçe'mizin zenginliğiyle buluşup tanışmalı. Bu konuda bir hususa dikkat çekmek için basit birkaç misal vereyim: Zengin ve fakir kelimelerine karşılık olarak varsıl ve yoksul kelimeleri öne çıkarılmış. Varsıl kelimesi tutmadı; kimse çıkıp da zengine varsıl demiyor. Fakat yoksul kelimesi tuttu. Fakirden bahsederken fakir de dediğimiz oluyor yoksul da. Sual ve cevap kelimelerinin yerine soru ve yanıt kelimeleri öne çıkarıldı. Soru kelimesi tuttu; ama yanıt kelimesi tutmadı. Millet olarak genellikle cevap kelimesini kullanıyoruz, yanıt kelimesini pek kullanmıyoruz. Günlük konuşma-yazma lisanımızı eski zenginliğine kavuştururken bu hususa dikkat edilmeli. Fakir kelimesini de kullanalım yoksul kelimesini de, sual kelimesini de kullanalım soru kelimesini de. Lisanımızda yasaklamaya gidilmemeli. Mesela yoksul ve soru kelimeleri yasaklanmamalı. Bu kelimeleri de lisanımızın zenginliğinin birer parçası olarak değerlendirmek doğrusudur. Eskiyi atmayalım; ama yeninin güzel olanını da inkâr etmeyelim. Unutturulmaya çalışılan güzel kelimelerimizi yeniden günlük lisanımıza dâhil ederek Türkçe'mizin zenginliğini yaşayıp yaşatmalıyız. Eski güzel kelimelerimizi yeniden günlük konuşma-yazma lisanımıza dâhil edelim ve milletimiz o kelimelerden hangilerini ne şekilde kullanacağına hür iradesiyle kendisi karar versin. Konu Cihannur tarafından (03-16-2018 Saat 17:03 ) değiştirilmiştir..

Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir)