AK Gençliğin Buluşma Noktası
Haberler Dünyadan ve Ülkemizden son dakika haberler burada.



Cevapla
Stil
Seçenekler
 
Alt 03-23-2011, 20:57   #41
Kullanıcı Adı
AKTURKS
Standart
ATATÜRKÜ SEVMİYENLER SİZİN GİBİ KONUŞMUYOR !ARKADAŞLAR SEVİN VEYA SEVMEYİN BÖLE KONUŞMAK AŞAĞILAMAK BİZİM DİNİMİZDE BÖLE BİR USLÜB VARMI ATATÜRK RAKI MASASINDAN YÖNETMİŞ KARDEŞİM BU NEDİR ALLAH AŞKINA ÇOK YAZIK VALLAHİ BİLLAHİ ELİNE SİLAHMI ALDI DİYORSUNUZ 3 ,4 ARKADAŞ HEMFİKİR OLMUŞSUNUZ KARDEŞLERİM KEMAL KILIÇDAROĞLU GİBİ BEN AĞAYIM BEN REİSİM BEN YAPACAM BEN EDECEM TARZ BU İNANKİ ZİYANDASINIZ BİLMEDEN KONUŞAN OSMANLIYA DA HAKARET EDİYORSUNUZ ATATÜRK E HAKARET OSMANLI YA HAKARETTİR GÜZEL KARDEŞLERİM

Konu AKTURKS tarafından (03-23-2011 Saat 21:19 ) değiştirilmiştir..
AKTURKS isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı ile Cevapla
Alt 03-23-2011, 21:00   #42
Kullanıcı Adı
EpiVaTeS
Standart
Atatürk osmanlıyı yıkan Jöntürklerden biri değil mi...
Akturk...

Konu Yalçın KARACA tarafından (03-24-2011 Saat 10:10 ) değiştirilmiştir..
EpiVaTeS isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı ile Cevapla
Alt 03-24-2011, 10:45   #43
Kullanıcı Adı
Ukbâ
Standart
Alıntı:
EpiVaTeS Nickli Üyeden Alıntı Mesajı göster
Sanki tek kurtardı...
Cephede bile değildi...
Atatürk Stratejistyendi...
Ama asla tam manasıyla bir asker değildi...
Plan ve Programlamacıydı...
Cephede savaştı demeyin Gülerim...
İbrahim Milli Mücadele büyük millet meclisi nezaretinde ve onun emriyle yürütüldüğü için sivil harekettir aynı zamanda toplumun milli devlet oluşununda bir tezahürüdür. Bu hareketi başarıyla sonuçlandıran hareket askeridir fakat başarıyı sağlayan kabiliyetli komuntanların emrindeki sivil halktır. Atatürkün lider kişiliğini ister beğenir ister beğenmessin ama dünyada kabul görmüş vasıfları ile tanınıyor her şeye rağmen halk olmadan bu mücize gerçekleşirmiydi dersen tabiiki hayır.

Benim merak ettiğim bir şey var ikinci meclis döneminde Cumhuriyet halk partisi tamamen meclise hakim olduktan sonra reformlara girişmiştir sözde Türkiyenin moderlenşmesine engeleyecek muhafelet yok edilmiştir deniliyordur Kazım Karabekir rauf orbay ve adnan adıvarıların milli mücadele liderleri olduğunu düşünürsek onların kurduğu partinin kapatılmasına bu gerekce ile bakmışlardır Sonrasında kurulan izin verilen serbest fıkra içinde Atatürke bunlar sizin aleyhinizde şeriaat ve saltanatı getirecekerler diyerek partinin kapatılmasına vesile olmuşlardır . Şimdi halifelik saltanatlık ve dini otorite Cumhuriyet tarihinde demokrasi yerine bizde kabul edilmiş olsaydı bizim halimiz ne olurdu bizler bunu irdeleyelim o gün kü güçler verdikleri savaşın sonrasında Türkiyeyi islami hükümler ile yönetilebilecek durumda bırakırlarmıydı veya eğer saltanatlık devam etseydi bizi arap dünyasından farklı olarak hangi konuma getirecekti ilim ve teknik yönünden hep bunları merak etmişimdir.
Ukbâ isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı ile Cevapla
Alt 03-24-2011, 13:59   #44
Kullanıcı Adı
Eşref
Standart
Sevgili Ukba Abi, zaten sizin de ifade ettiğiniz gibi Anadolu'da bir halk direnişi vardı.Atatürk Samsun'a gitmeden önce, ülkemizin doğusundan batısına işgal altındaydı. Şanlıurfa, Gaziantep, Kahramanmaraş devletten bağımsız olarak ayaklanmaştı. Hatta Şanlıurfa valisi Nusret Bey'de halkın direnişine destek verdiği için fetva çıkartılıp idam edilmişti. Batı deseniz İzmir bile işgal altındaydı. Hasan Tahsin o kurşunu sıktığında, daha Mustafa Kemal İstanbul'daydı.

İşte bu nedenle Mustafa Kemal hattı müdafa yok, sathı müdafa var der. Çünkü cephe kavramı kalmamış, her yerde işgaller ve halkın direnişi başlamıştı.

Atatürk'Ün temelde yaptığı iki şey vardır. Çanakkale kahramanı olarak tanındığı için halkın ona büyük bir güveni vardı. Bu güveni kullanıp anadoludaki halk direnişini örgütlemiş ve düzenli hale getirmiştir. Silah sorununu çözmek için de Rusya'dan destek almıştır. Tunus Devlet Başkanı'nın şu sözleri aslında çok şeyi anlatıyor;

“Sakarya Savaşı, Sakarya Zaferi, yirmi yaşımın en kuvvetli hatırası olmuştur. O zamanlar, kendi kendime diyordum: Acaba ben de ulusumu böylesine seferber edemez miyim, onun ruhuna kurtarıcı hamleyi, bu dizgin tanımaz ihtirası aşılayamaz mıyım?”


Yalçın abi, senin sorunu okuyunca aklıma Suriye'nin bir açıklaması geldi. Atatürk ölünce Suriye şu mesajı gönderir:

"Atatürk'ün başardığı işler mucize ve harika kabilindedir. Birkaç yıl içinde memleketinde yaptığı inkılâplar, birkaç yüzyılda gerçekleştirilmeyecek işlerdir."

Atatürk'ün getirdiği yeniliklerin birkaçı değil, tamamı Osmanlı zamanında temeli atılmış projelerdir. Dil devriminden tutun da İmam Hatip Liselerine kadar. Hatta Cumhuriyet ve belki de laiklik bile..

Sadece olgunlaşmamıştı. Zamana ihtiyaç vardı. Halkı buna hazırlamak, padişahın da iknası gerekiyordu. Osmanlı'nın son döneminde bu sesleri fazlasıyla duyabilirsiniz.

O dönem, elbette çok hatalar da yapıldı. Kolay değil. Bütün bir sistem değişti. Tarihimizde hep beyler, kağanlar, padişahlar tarafından yönetildik. Şeyhlere ilahi sıfatlar yükledik. Halkımız bugün bile şamanizim gibi yanlış dini bilgileri İslam ile bütünleştirdi.Çünkü Cuma hutbelerini bile Türkçe okutmadık.

Atatürk hakkında asılsız yazılar, o daha yaşarken yazılıyordu. Bunu bildiği için önce Falih Rıfkı'dan doğruları yazmasını istemiştir. Daha sonra da bizzat kendisi Nutuk'u kaleme alır ve asılsız sözlere itibar edilmemesini ister.

Fethullah Gülen Hocaefendi de zaten buna sıkça vurgu yapar ve Nutuk'u okuyan, onun aslında ne kadar dini iyi bildiğini görecektir der. Düşünebiliyor musunuz? Tarihimizdeki en büyük Kur'an tefsir ve meallerini ve Hadis kitaplarını o ücretsiz olarak dağıtmıştır. Bunu dinsizlik isteyen biri yapar mı?
Eşref isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı ile Cevapla
Alt 03-24-2011, 14:19   #45
Kullanıcı Adı
İntifada
Standart
Alıntı:
]Sevgili Ukba Abi, zaten sizin de ifade ettiğiniz gibi Anadolu'da bir halk direnişi vardı.Atatürk Samsun'a gitmeden önce, ülkemizin doğusundan batısına işgal altındaydı. Şanlıurfa, Gaziantep, Kahramanmaraş devletten bağımsız olarak ayaklanmaştı. Hatta Şanlıurfa valisi Nusret Bey'de halkın direnişine destek verdiği için fetva çıkartılıp idam edilmişti. Batı deseniz İzmir bile işgal altındaydı. Hasan Tahsin o kurşunu sıktığında, daha Mustafa Kemal İstanbul'daydı.


Mustafa Kemal samsuna ''gönderildi''
aksini iddia etmek komik olur.
yoksa bir orta halli gemi o kadar ingiliz gemisinin arasından nasıl geçip gidecek?
ingiliz gemilerinin attığı torpidolar bile bizim bandırma vapurundan hızlıydı.
zaten mustafa kemalin vahdettin hana yazdığı mektupta direnişi kimin başlattığını açıkça ortaya koyuyor.


Alıntı:
İşte bu nedenle Mustafa Kemal hattı müdafa yok, sathı müdafa var der. Çünkü cephe kavramı kalmamış, her yerde işgaller ve halkın direnişi başlamıştı.

Atatürk'Ün temelde yaptığı iki şey vardır. Çanakkale kahramanı olarak tanındığı için halkın ona büyük bir güveni vardı. Bu güveni kullanıp anadoludaki halk direnişini örgütlemiş ve düzenli hale getirmiştir. Silah sorununu çözmek için de Rusya'dan destek almıştır. Tunus Devlet Başkanı'nın şu sözleri aslında çok şeyi anlatıyor;

“Sakarya Savaşı, Sakarya Zaferi, yirmi yaşımın en kuvvetli hatırası olmuştur. O zamanlar, kendi kendime diyordum: Acaba ben de ulusumu böylesine seferber edemez miyim, onun ruhuna kurtarıcı hamleyi, bu dizgin tanımaz ihtirası aşılayamaz mıyım?”

Allah Allah ?
Halk mustafa kemali çanakkale kahramanı olarak mı tanıyormuş?


o sözü burgiba söylemiş dimi
zaten kemalizmi tunusa getiren adamdır kendisi şaşırmadım...




Alıntı:
Fethullah Gülen Hocaefendi de zaten buna sıkça vurgu yapar ve Nutuk'u okuyan, onun aslında ne kadar dini iyi bildiğini görecektir der. Düşünebiliyor musunuz? Tarihimizdeki en büyük Kur'an tefsir ve meallerini ve Hadis kitaplarını o ücretsiz olarak dağıtmıştır. Bunu dinsizlik isteyen biri yapar mı?
der öyle şeyler ya mübarek

bunu okumamış galiba hocaefendi...

Alıntı:
"Efendiler, bütün insanlığın deneyim, bilgi ve düşünüşüyle
yükselip olgunlaşması; Hıristiyanlıktan, Müslümanlıktan, Budizmden
vazgeçerek yalınlaştırılmış ve herkes için anlaşılacak duruma
getirilmiş katıksız ve lekesiz bir dünya dininin oluşması ve insanların
şimdiye kadar kavgalar, pislikler, kaba istek ve eğilimler arasında bir
yoksullar evinde yaşamakta olduklarını kabul ederek bütün varlık ve
kafaları zehirleyen kötülük tohumlarını ortadan kaldırmaya karar
vermesi gibi koşulların oluşmasını gerçekleştirecek olan bir “Birleşik
Dünya Devleti”
düşünün tatlı bir şey olduğunu yadsıyacak değiliz."


(Nutuk sayfa 644,645)
  Alıntı ile Cevapla
Alt 03-24-2011, 16:09   #46
Kullanıcı Adı
depare
Standart
Desene boğaz da gemileri boşuna batırdık adamlar Rusya ya gidiyor muş ne bilelim ama

Rusya ya yardıma giden adamlar gemilerini,binlerce askerini burada heba eder mi kara yoluyla aşağıdan dolanır Rusya ya varır oradan çok daha az kayıpla geçer giderler tıpkı Hitlerin yaptığı gibi..



depare isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı ile Cevapla
Alt 03-24-2011, 16:10   #47
Kullanıcı Adı
İntifada
Standart
Alıntı:
depare Nickli Üyeden Alıntı Mesajı göster
Desene boğaz da gemileri boşuna batırdık adamlar Rusya ya gidiyor muş ne bilelim ama

Rusya ya yardıma giden adamlar gemilerini,binlerce askerini burada heba eder mi kara yoluyla aşağıdan dolanır Rusya ya varır oradan çok daha az kayıpla geçer giderler tıpkı Hitlerin yaptığı gibi..



tsunami atmış onları buraya
  Alıntı ile Cevapla
Alt 03-24-2011, 16:15   #48
Kullanıcı Adı
Eşref
Standart
Alıntı:
AKıncı 34 Nickli Üyeden Alıntı Mesajı göster


Allah Allah ?
Halk mustafa kemali çanakkale kahramanı olarak mı tanıyormuş?

...
Halk itibar etmediği bir subayın peşinden nasıl gider? Şimdi müsait değilim. Daha sonra bu konuyla ilgili bir belgeyi ekleyeceğim.

Akıncı kardeşim, biliyorum bizim bu sohbetimizin bir sonu yok. Üstelik bu tartışma zaman zaman yanlış anlaşılacak yerlere de gidiyor.

Din adamlarımızın Milli Mücadele döneminde halkımıza nasıl moral verdiği zaten bilinen bir gerçek. Hatta o ortamda Kurtuluş Savaşını kazanmamız, milletin azim ve kararlığının yanında dini değerlere bağlılığından kaynaklanır.

Ama bugün bile dini istismar edenler var. O günlerde tekkeler olduğu için din istismarcıları daha çoktu. Şu resime bir bakın. Sözde bir şeyh. Karşıda yunan askerleri. Ortada bir anlaşma masası. Gerisini siz düşünün.



Bu sözde şeyh, vatana ihanetten yargılanıyor ve suçlu Cumhuriyet oluyor.
Eşref isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı ile Cevapla
Alt 03-29-2011, 08:51   #49
Kullanıcı Adı
Ukbâ
Standart
Alıntı:
Eşref Nickli Üyeden Alıntı Mesajı göster
İngiliz belgelerine bak o zaman. Adamlar Osmanlı'yı keklik görüyordu. Daha gelmeden İstanbul'daki otellere rezervasyon bile yaptırmıştı. Şu an isim olarak hatırlamıyorum. Ama bir komutan İngilizleri uyarma ihtiyacı hisseder. Ve der ki Türkler zorda kalınca büyük işler çıkartır. Bu kadar küçümsemeyin.

Hem madem özellikle İstanbul için koca dünya savaşı devam ederken bu İngilizler boğazlara geldi, neden bu hamleyi yapmak için Rusların yardım istemesini bekledi? Neden dünya savaşının en çetin günlerinde geldi?

Ruslar yardım isteyince, "Zaten İstanbul'u almaya geliyoruz. Arada size de yardım ederiz mi dediler?

Yahu bu İngiliz savaşı değil. Dünya savaşı. Ruslara yardım edemedikleri için dünya savaşı uzadı. Ruslar saf dışı kaldı. Dengeler bozuldu. Eğer İtilif devleti yenilseydi, bunun en büyük sebebi çanakkalede yenilip Ruslara yardım edememeleri oalcaktı. Bunlar da mı resmi tarihin yalanları?
Sevgili Eşref bir kaç gün önce Bugün gazetesinden Toktamış Ateş'e ait bir yazıyı okudum söyledikleriniz ile alakalı bir kısım vardı onu sizinle paylaşmak istiyorum.

İngiltere'nin Çanakkale kapılarına dayanırken amacı Osmanlı İmparatorluğu'nun başkentini ele geçirmek ve Türk halkının moralini bozmak değildi. İngiltere'nin amacı Çanakkale ve İstanbul boğazlarını açmak ve buralardan Çarlık Rusyası'na yardım göndermekti. Zira; Rus Ordusu savaşın başında Avusturyalılar'a karşı bazı mevzi zaferler elde etmişse de; daha sonra savaşa katılan Alman kuvvetleri karşısında zor durumlara düşmüştü ve Çarlık sallanmaya başlamıştı. Kırsal kesimde büyük kıtlık başlamıştı. Kentler daha zor durumdaydı. İşçiler greve gidiyor; askerler birliklerinden kaçarak grevci işçilere katılıyordu. 1915'te durum bu kadar net değilse bile; gidişatın buraya doğru olduğu belliydi.
İngiltere'nin amacı Rusya'yı denizden destekleyerek Rusya'yı ayakta tutmaktı. Zaten Rusya'yı güçlendirirse; Almanlar'ın Batı'dan Rus cephesine asker kaydırmak zorunda olacaklarını düşünüyorlardı. Bu durumda da elbette İngiliz ve Fransız ordularının yükleri hafifleyecekti.
Ancak Çanakkale'deki müthiş direnişimiz; İngiltere'nin bu politikasını boşa çıkardı ve 1917'de önce Kerensky'nin burjuva devrimi ve ardından Bolşevik devrim gerçekleşerek ilk sosyalist devlet ortaya çıktı. İster beğenirsiniz ister beğenmezsiniz ama; Sovyetler Birliği tüm 20. yüzyıla damgasını vuran bir gelişmenin başlangıcı idi. Tüm bu gelişmeleri görmezden gelerek "Çanakkale'de İngilizler'i durdurduk da ne oldu" gibisinden analizler yapmak; öyle sanıyorum ki; fotoğrafın bütününü gözden kaçırmak nedeniyle oluyor.
Ukbâ isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı ile Cevapla
Alt 03-29-2011, 13:44   #50
Kullanıcı Adı
İntifada
Standart
Resim gerçekmi hiç bir bilgim yok araştırırız...
Ama neden olmasın savaş ortasında filistinde başkalarına haber vermeden ıngilizlerle masaya oturup filistinden çekilen kişilerde var diye okuduk...
  Alıntı ile Cevapla
Cevapla


Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir)
 

Yetkileriniz
Konu Acma Yetkiniz Yok
Cevap Yazma Yetkiniz Yok
Eklenti Yükleme Yetkiniz Yok
Mesajınızı Değiştirme Yetkiniz Yok

BB code is Açık
Smileler Açık
[IMG] Kodları Açık
HTML-Kodu Kapalı





2007-2023 © Akparti Forum lisanslı bir markadır tüm içerik hakları saklıdır ve izinsiz kopyalanamaz, dağıtılamaz.

Sitemiz bir forum sitesi olduğu için kullanıcılar her türlü görüşlerini önceden onay olmadan anında siteye yazabilmektedir.
5651 sayılı yasaya göre bu yazılardan dolayı doğabilecek her türlü sorumluluk yazan kullanıcılara aittir.
5651 sayılı yasaya göre sitemiz mesajları kontrolle yükümlü olmayıp, şikayetlerinizi ve görüşlerinizi " iletişim " adresinden bize gönderirseniz, gerekli işlemler yapılacaktır.



Bulut Sunucu Hosting ve Alan adı
çarşamba pasta çarşamba bilgisayar tamircisi