![]() |
#1 |
![]() ![]() ![]() Haaretz gazetesince Gideon Levy imzası ile yayımlanan "Yalnız bir millet" başlıklı yorumda İsrail'in son dönemde çeşitli ülkelere karşı takındığı olumsuz tutum sert dille eleştirildi. Bu çerçevede, Türkiye'ye tatil boykotu, Dışişleri Bakanı Avigdor Lieberman'ın, İsrail'in Gazze'de suç işlediği savunulan Goldstone raporuna "evet" dediği için Çin'in Büyükelçiliği'ndeki resepsiyonuna katılmaması, Fransa Dışişleri Bakanı Bernard Kouchner'in İsrail'den Gazze'ye geçmesinin veto edilmesi gibi son dönemde yaşanan çeşitli gelişmelere dikkat çekildi. İsrail'in Washington Büyükelcisi Michael Oren'in gelecek hafta ABD'deki yeni Yahudi lobi örgütü J. Street tarafından düzenlenecek konferansı da boykot edeceğine de işaret eden yorumda bunun özellikle "ciddi" bir gelişme olarak nitelendirildi. Yorumda, J.Street üyelerinin tek istediği "adil ve barışçıl" bir İsrail olduğu belirtilerek, "Bu onların günahı ve bunun cezası boykottur" ifadesi kullanıldı. Gideon Levy, dünyayı kesin bir biçimde "bizimle olanlar ile düşmanlarımız" arasında bölmenin "umutsuzluk ve yönünün tamamen kaybedildiğinin işareti" olarak değerlendirdiği yazısında İsrail'in "uluslararası parya" haline gelmekte olduğunu belirterek şöyle devam etti: "BİR TEK ABD KÖR MÜTTEFİKİMİZ OLMAYI SÜRDÜRÜYOR" "Ve bu kime borçluyuz? Dökme Kurşun (Gazze) Operasyonu, örneğin. Bir tek ABD, tüm hatalarımıza rağmen otomatik ve kör müttefikimiz olmayı sürdürüyor. Statüsünün o kadar bozulduğunu gören başka bir demokrasi, ilk olarak kendisine "ne hatta yaptın?' diye sorardı. İsrail'de ise yaklaşım, bunun tam tersi: dünyanın geri kalan kısmı suçlu. Skandinavlar bize karşıt, Türkler düşman, Fransızlar ve İngilizler, İsrail'den nefret ediyor. Çinliler sadece Çinli ve Hintliler bize herhangi bir şey öğretemez." ANKA
![]() |
|
![]() |
![]() |
|
Sayfayı E-Mail olarak gönder |
![]() |
#2 |
![]() Konu ishakyilmaz tarafından (10-22-2009 Saat 14:08 ) değiştirilmiştir.. |
|
![]() |
![]() |
![]() |
#3 |
![]() helal olsun güzel bir öz eleştiri yapmış !!!
ZÜLÜM İLE ABAD OLANIN AHİRETİ BERBAT OLUR !!! |
|
![]() |
![]() |
![]() |
#4 |
![]() Geberin pislikler !
|
|
![]() |
![]() |
#5 |
![]() Zalimliğinde mutlaka bir sınırı vardır.Son gelişmelere baktığınız zaman katil israil'in bu sınıra dayandığı,kendi kazdıkları kuyulara düşme korkusu yaşadıklarını görüyoruz!Kandan ve savaştan beslenen kimi yöneticileri hala kudurmaya çalışsada,kahir ekseriyetti artık barbarlıklarının ayyuka çıktığını,yanlış yolda olduklarını bu haberde de olduğu gibi dinlendirmektedirler!!!
|
|
![]() |
![]() |
![]() |
#6 |
![]() Boşuna dememişler bozuk saat bile günde iki kere doğruyu gösterir diye..
|
|
![]() |
![]() |
![]() |
#7 |
![]() Yahu üstün ırk değilmiydi bunlar..? Yalnız kalacaklar tabi niye gocunmuşlar..?
|
|
![]() |
![]() |
![]() |
#8 |
![]() İşine geleni görüp,işine gelmeyene kör kalabilen AB Bile İsrail'in savaş suçu işlediğini teyyit etmişse,İsrail hayli hayli suçunu kabul edecektir!
|
|
![]() |
![]() |
![]() |
#9 |
![]() İsrail yönetiminden beklenen hamle
İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu, hükümetine, uluslararası savaş hukukunda değişikler yapılması için öneriler hazırlanması talimatını verdi. ![]() İsrail Savunma Bakanı Ehud Barak da Netanyahu'nun bu yöndeki hamlesini desteklediğini bildirerek, İsrail'in, uluslararası savaş hukukunda "terörle mücadeleyi kolaylaştıracak" öneriler getirmesi gerektiğini söyledi. Barak, bunun, terörle mücadele eden herkesin çıkarına olacağını ifade etti. Eski uluslararası savaş suçları savcısı Richard Goldstone liderliğinde hazırlanan rapor, BM İnsan Hakları Konseyinde benimsenmişti. İsrail'in 27 Aralık 2008 ile 18 Ocak 2009 arasında Gazze Şeridi'ne düzenlediği saldırılarda 13 İsrailli ve yaklaşık 1400 Filistinli ölmüştü. (AA) |
|
![]() |
![]() |
![]() |
#10 |
![]() ![]() İnsan hakları kuruluşu Uluslararası Af örgütü İsrail'i Filistinliler'in temiz ve güvenli su kaynaklarına asgari düzeyde ulaşmasına engel olmakla suçladı. Yazı Boyutu 10 12 14 16 Örgüt, işgal altındaki Batı Şeria'da İsrail'in su kısıtlamalarıyla Filistinlilere karşı ayrımcılık yaptığını kaydetti. Gazze'de ise İsrail'in ablukasının su ve kanalizasyon sistemini kriz noktasına getirdiği vurgulandı. Rapordaki bilgilerde maddi hatalar olduğunu savunan İsrailse, Filistinlilerin 1990'lı yıllarda imzalanan Oslo barış anlaşmasında öngörülenden daha fazla su aldığını iddia etti ve Filistinlileri su kaynaklarını kötü yönetmekle suçladı. Af Örgütü, 112 sayfalık raporda Filistinliler'in günlük su tüketiminin kişi başına ortalama 70 litre olduğu belirtildi. İsrailliler'in ise günde 300 litre su tükettiği kaydedildi. Raporda, bazı Filistinlilerinse sadece insani kriz durumlarında tavsiye edilen miktar olan günde 20 litre su aldığı belirtildi. Raporda İsrail'in Batı Şeria'daki Filistinlilerin kuyu kazmasını engellediği, su depolarını tahrip ettiği ve su tankerlerine el koyduğu kaydedildi. Raporda bu sırada yahudi yerleşimcilerinse yüzme havuzları ve yeşil bahçelerin keyfini çıkardığı iddia edildi. Gazze'deyse İsrail'in kötü durumdaki su sistemi için gereken inşaat malzemelerinin girişine izin vermediği vurgulandı. Çalışmada, Filistin toprakları ve İsrail'in başlıca yeraltı su kaynağı olan Akfer dağındaki suyun yüzde 80'inden fazlasını İsrail'in kullandığı bildirildi. Uluslararası Af Örgütü'nden Donatella Rovera 'Su temel bir ihtiyaç ve haktır. Ama çoğu Filistinli için yaşamlarını sürdürmeye yetecek derecede, düşük kaliteli su almak bile güçlükle para yetiştirebildikleri bir lüks haline geldi.' dedi. Rovera İsrail'in 'ayrımcı politikalarını terk etmesi ve Filistinlilerin suya ulaşımı önündeki tüm engelleri derhal kaldırması gerektiğini' söyledi. İsrail Hükümet Sözcüsü Mark Regev ise, raporda maddi hatalar bulunduğunu söyledi ve Filistinlileri su kaynaklarını kötü yenetmekle suçladı. Regev, İsrail'in Filistinlilerin kuyu kazmasını engellediği suçlamasını da reddetti. Sözcü, ülkesinin şu ana dek 82 kuyu projesini onayladığını, ancak Filistinlilerin sadece 26'sını hayata geçirdiğini iddia etti. Vatan |
|
![]() |
![]() |
![]() |
Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir) | |
|
|