AK Gençliğin Buluşma Noktası
Mübarek Gün Ve Geceler Mübarek Gün Ve Gecelerimiz.



Cevapla
Seçenekler
 
Alt 01-13-2018, 09:50   #1
Kullanıcı Adı
murataltug1985
Standart
Sultan Mehmed Han’ın istanbul nutku

bu devlet, ecdadımızın nice cihâd, ve emekleri ile kazanılmış bir mirastır. Yaşlılar bu cihâd ve savaşa şâhiddir bizzat katılmışlardır. Gençler gazâları babalarından dinledi. pek çok yiğit ebedî âleme intikâl etti. atalarımız müthiş tehlikelere göğüs gererek büyük işler gördüler.*Ey yaşlı fedakârlar yiğit gençler fetihler kolay olmadı emeksiz devlet elde edilmedi. nice kanlar döküldü, dul ve yetimlerin gözyaşları aktı. engin dereler, yalçın kayalar, sarp dağlar boğazlar aşıldı. geceler uykusuz, geçti. ecdadımız fevkalâde zorluklara katlandı. Düşman karşısında muvaffak olunamadı. hiç bir zaman istikbâlden ümid kesilmedi zafere kadar cihâda bağlı kalındı ceddimiz Felâkete kederlenmez zafere sevinç duymazlardı. şanlı bir devlet kurdular; cihâna hamiyyet ve adaletin örneğini verdiler. Bize mükemmel bir devlet bıraktılar.

*bize düşen vazife, devleti yüceltmek ve atalarımıza halef olmak ruhlarını şâd etmektir. İstanbul, memleketimizin ortasında müstesna bir beldedir. savaşlarla nüfus boşalmıştır. Rumların zararlarını dolaplarını bilirsiniz. Dedem Bâyezîd’e karşı dış devletleri kışkırtıp, devletimizi yıkmak, bizi Rumeli’den ve Anadolu’dan çıkarmak istediler dedem onları Allah’ın yardımı ile Tuna’nın dalgalarına dökerek devletimizi kurtardı.
*Rumlar babama yaptığı gibi hilelerine bugün de devam etmektedir İstanbul fethedilmedikçe, Bizans’ın fesadı devam edecektir. memleketimizi parçalayan istanbul rumlarda kaldıkça devlet emniyette olamayacaktır. rumlar daima tehlikelidir gemi ve askerlerimizle düşmandan üstünüz. şehri kuşatıp hücumla alacağız teslime mecbur edeceğiz. tahrik ve fesada fırsat vermeyelim ecdadımıza lâyık olduğumuzu cihâna gösterelim.
*Bizi hiç bir engel yolumuzdan döndüremeyecek hiç bir kuvvet satvetimize dayanamayacaktır. Ben ordunun başında, sizinle beraber, birinci safta bulunacak ve hizmetlerinizi mükâfatlandıracağım.”

*Ubeydullah-ı Ahrâr hazretleri, bir Perşembe öğleden sonra, atının hazırlanmasını istedi. Semerkand’a gitti Semerkandda talebelerine; “Siz durun” buyurdu. atını Abbas sahraya sürdü. Mevlâna Şeyh hocasını tâkib etti.ve gözden kayboldu. Ubeydullah-ı Ahrâr evine döndüğünde, talebeleri nereye gittiğini sordu “Türk sultânı Muhammed Han (Fâtih) kâfirlerle harb ediyordu. yardım istendi Allahü teâlânın izniyle galip gelinip zafer kazanıldı” buyurdu.*Fâtih Han, Ubeydullah-ı Ahrâr hazretlerini şöyle anlatır: “İstanbul için savaştığımda, harbin en şiddetli ânıydı Allahü teâlâya yalvardım, zamanın kutbunun imdada yetişmesini istedim. beyaz at üzerinde bir zât yanıma geldi. “Korkma buyurdu. endişelendim küffâr çok” deyince, elbisesinin yeninden Baktım büyük bir ordu gördüm. “İşte bu ordu ile sana yardıma geldim.hücum emri verince hücuma geçti. düşman hezimete uğradı fetih gerçekleşti.” Sultan Mehmed İstanbul’u fethettiğin tüm evliyâ ve rûhâniyetin yardımını görmüştü

 

murataltug1985 isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı ile Cevapla
Konuyu Beğendin mi ? O Zaman Arkadaşınla Paylaş
Sayfayı E-Mail olarak gönder
Alt 05-04-2018, 09:00   #2
Kullanıcı Adı
murataltug1985
Standart
Kaynak İSLAM VE İHSAN
BERAT GECESİ İBADETLERİ

*Cenab-ı Hak, Kur’an’ın dünyaya indirildiği Berat Gecesi için Kur’an-ı Kerim’de şöyle buyuruyor; Kitaba yemin olsun ki, Biz Kur’an-ı mübarek bir gecede indirdik. Biz, uyarıcıyız. O mübarek gecede, her hikmetli iş katımızdan emirle ayırt edilir” (Duhan) Böyle bir geceyi ganimet bilip dua, zikir ve ibadetle amel defterini zenginleştirmek, Allah’ın kulları için fırsattır.Peygamber -Efendimizin, ramazan dışında en çok* oruç tuttuğu ay, şâban ayı idi.Âişe*radıyallahu anhâ*şöyle dedi:
sallallahu aleyhi ve sellem*hiç bir ayda, şâban ayında tuttuğu oruçtan daha fazla oruç tutmazdı. Şâban ayının tamamını oruçlu geçirirdi.Şa’ban-ı şerîfin onbeşinci, Berât gecesi akşam namazından sonra üçkere Yasin sûresi ve her birinin sonunda bu Berât duâsı okunacaktır.**duâ okunurken* Allah’ın saîd kullarından olmak hayırlı ömür niyyetiyle*ve kaza ve belâdan emîn olup hayırlı rızık için*okunacaktır.Rahmân ve Rahîm olan Allah’ın adıyla. Allah’ım, ey ihsân ve ikram sahibi olan kendisine ihsan edilemeyen, ey Celâl ve İkrâm Sahibi, ey lutfu ve ihsânı bol olan, Sen’den başkası yok, sen yardımcı emân veren, yüce zât’sın. Allah’ım! Beni katında, Ümmü’l-Kitâb’da şakî kötü rızkı dar olarak yazdıysan, kötülüğümü, mahrûmiyetimi, kovulmamı sil, beni
Ümmü’l-Kitâb’da saîd iyi, rızkı bol ve hayırlı muvaffak bir kulun olarak yaz. Sen Kitâb’ında buyurdun ve Sen’in sözün haktır:Allah dilediğini siler,*dilediğini sâbit bırakır. Ümmü’l-Kitâb*O’nun yanındadır.İlâhî! En büyük tecellin ile*«Her hikmetli işe kendisinde hükmedilen ve verilen mübarek Şa’bân gecesinde, bildiğimiz, bilmediğimiz bütün belâları uzaklaştır. Sen en yücesin. Allah, Efendimiz Muhammed’e, âline ve ashâbına salât u selâm eylesin!”*

*En mühim husus namazdır. Hak dostları namaz kılmayı ve namaz borcu olanların*kaza namazı kılmalarını tavsiye etmişlerdir.Mahmud Sami Ramazanoğlu Hazretleri, Berat gecesi namazını şöyle tarif etmişdir:Berât gecesinde yatsıdan sonra selâm vermek üzere*yüz rekât namaz*kılınır. Fâtiha’dan sonra on kere*İhlâs-ı şerîf*okunur. On defa İhlâs-ı şerîf okumaya kudreti olmayan beş veya üç kere okur. namazdan sonra salavât-ı şerîfe ve huzur-ı kalble tevbe ve istiğfar edip Allah Teâlâ Hazretleri’nden dünyevî ve uhrevî hâcetlerini taleb ve niyaz edecektir.”Kurʼânʼın nüzulüyle ilgili mübârek iki gece Beraat Kadir gecesidir. Beraat gecesi, meleklere yazdırıldığı gecedir. Kadir gecesi, indirildiği gecedir. Kurʼân-ı Kerîmʼin semâya nüzûlü Beraat gecesinde, nüzûlü Kadir gecesindedir.*Allah dostları mübarek gecelerde Kur’ân-ı Kerîm okunmasını tavsiye buyurmuştur Resûlullah*şöyle buyurdu:Kim Kur’ân-ı Kerîm’den bir harf okursa, ona iyilik vardır. Her iyilik on sevaptır. elif bir harftir, lâm bir harftir, mîm de bir harftir.”* Resûlullah*şöyle buyurdu: Kalbinde Kur’an’dan bir miktar bulunmayan kimse harap ev gibidir.”Allah Teâla şirke düşmeyenlerin büyük günahlarını affedeceğini beraat gecesinde müjdelemiştir. sallâllâhu aleyhi ve sellem-: Efendimiz:*“Ben, günde yüz kere istiğfâr ederim…”* buyurmuşlardır.“Rasûlullâha Mîrâc’da üç şey verildi: Beş vakit namaz, Bakara Sûresi’nin sonu ve ümmetinden şirke düşmeyenlere büyük günahlarının affedildiği haberi…”**
murataltug1985 isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı ile Cevapla
Alt 05-04-2018, 09:00   #3
Kullanıcı Adı
murataltug1985
Standart
Kaynak İSLAM VE İHSAN
BERAT GECESİ İBADETLERİ

*sallâllâhu aleyhi ve sellem- Efendimiz’e salavat getirmeyi Allah Teâla emretmiştir. hadislerde salavat getirenin sıkıntılarının gideririleceği bildirilmiştir.Ayet-i kerîmede buyrulur:
Allâh ve melekleri, Peygamber’e çokça salât ederler. Ey müminler! Siz de O’na salevât getirin ve tam bir teslimiyetle selâm verin!”*(el-Ahzâb)
Übey bin Kâb*-ra Efendimiz’e: Yâ Rasûlallâh! sana çok salavât getiriyorum. Acaba bunu ne kadar yapmam gerekir?» diye sordu efendimiz
Dilediğin kadar yap.»*buyurdu.Duâlarımın dörtte birini salavât-ı şerîfeye ayırsam uygun omu?» diye sordum efendimiz Dilediğin kadarını ayır. Ama daha fazlası senin için hayırlı olur.»*buyurdu.
Öyleyse duâmın hepsini salavâta ayırayım.» dedi.
*Efendimize soruldu duâya ayırdığım zamanın hepsinde sana salavât-ı şerîfe getirsem nasıl olur?» deyince: efendimiz O takdirde Allâh bütün sıkıntılarını giderir ve günahlarını bağışlar.»*buyurdu.” mübârek gecelerde Rabbimize çokça hamd etmeli ve şükürde bulunmalıyız.
Furkan suresinde “Ölümsüz ve daima diri olan Allah’a güvenip dayan. Onu hamd ile tesbih et!…”*buyrulmaktadır.Rasûl-i Ekrem buyurmuşlardır:
Meşrû işlere Allah’a hamd ile başlanmazsa hayır ve bereketi kesilir.”*Şükür, îmânın yarısıdır…”*Cenâb-ı Hakk’ın nîmetlerine hamd ü senâ, insanı nîmetin zevâlinden emîn kılar.” Allah’a hamdetmek şükrün başıdır. Allah’a hamdetmeyen bir kul O’na şükür etmemiştir.”

*Mübârek gecelerde Rabbimizi zikretmeye önem verilmelidir. Araf suresinde buyrulur:*“Kendi kendine, yalvararak ve ürpererek, sabah-akşam Rabbini an. Gâfillerden olma!”*Rabbini zikret ve tüm varlığınla O’na yönel.”*(Müzzemmil)“…Allâh’ı zikretmek, elbette en büyük ibâdet’tir…”*(el-Ankebût, 45)Allâh Rasûlü buyurur:Allâh’ı sevmenin alâmeti, Allâh Teâlâ’yı zikretmeyi sevmektir.”* “Yeryüzünde Allâh Allâh diyen biri var oldukça, kıyâmet kopmayacaktır.”*Allah yolunda sadaka vermek kişiyi tehlike ve belâdan muhâfaza eder sadaka sahibini muhabbetullâh’a nâil eyler mübarek geceler sadaka vermeye en güzel vesilelerdir.*Cenâb-ı Hak şöyle buyurmuştur:
Allah yolunda ihsanda bulunun. Allah, muhsinleri*iyilikte bulunan, işini güzel yapan ve ihsan ile yaşayanları sever.”(Bakara)
Efendimiz -sallâllâhu aleyhi ve sellem- bir hurmadan başka bir şeyi olmayan için;*“Yarım hurmayla da olsa cehennem ateşinden korunun, onu da bulamazsanız güzel ve hoş bir söz ile korunun.”buyururdu.
murataltug1985 isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı ile Cevapla
Alt 05-04-2018, 09:00   #4
Kullanıcı Adı
murataltug1985
Standart
Kaynak sabah.com.tr Berat Kandili'nin önemi

*Berat Gecesi, dualar okunur, ibadetler yapılır tüm İslam Alemi, mübarek Berat Kandili'nin çoşku ile yaşar Bu gece her insanın bir sene boyunca yaşayacakları Allah katında yazılır Allahu Teala, Dünya'ya tecelli eder. bu mübarek fırsat gecesini en iyi şekilde değirlendirmeliyiz Berat Gecesi, Şaban ayının 15. gecesidir. Yüce Allah bu gecede Benü Kelb Kabilesinin koyunlarının tüyleri sayısınca insanları cehennemden kurtarır. şirk koşanların Müslümanlara kin ve düşmanlık besleyenlerin
Akrabaları ile ilişkiyi kesenlerin Gururlu ve kibirlilerin, ana ve babasına asi olanların Ve içki içenlerin yüzüne bakmaz. EFENDİMİZ'İN BERAT GECESİ şöyle dua ederdi Ya Rabbi! Azabından affına ve rızana Senden yine sana sığınırım.
Senin zatın yücedir.Sana hamd etmekten acizim.
Sen, kendini övdüğün gibi yücesin."*Yüce Allah beraat gecesinde şöyle buyurur içerisinde:Yok mudur bağışlanmak dileyen, bağışlayayım Yok mudur rızık isteyen, rızıklandırayım Yok mudur dert ve musibete yakalanan, şifa vereyim?istesinler vereyim Rabbimiz'in müjdesine kulak vererek bizlere tanınan fırsatlardan yararlanmalıyız.
BERAT GECESİN de gelecek seneye kadar meydana gelecek olaylar meleklerce deftere yazılır. Rızıklar, eceller, fakirlik, ölümler, doğumlar hep bu gece kaydedilir. Rızık defteri, Mikail(A.S) verilir. Hz. Aişe annemiz, o gece Efendimiz Secdede o kadar uzun durdu ki, Allah, secdede iken Hz Muhammed'in (S.A.V) canını aldı sandım diyor."

*Şaban ayının 15. gecesi mübarek “Berat” gecesidir. Berat; borçtan, suçtan ve cezadan kurtulmaktır İnsanlığa hidayet ve hakikat kaynağı olan Kur’ân-ı Kerîm’in, Levh-i Mahfuz’dan dünya semasına topluca bu gecede inmiştir dünyaya imtihan için gelen insanların manevî kazançları bu gece tespit edilir. Allah kullarının mukadderatını tespit eder. “Bütün hikmetli işler bu gecede tefrik edilir.”Hikmetli işler seneden seneye ayrı ayrı meleklerce defterlere yazılır. Rızıklar, eceller, zenginlik, fakirlik, ölümler, kaydedilir. hacıların sayısı takdir olunur. mukadderat kaydedilir. Rızık defteri Mikâil’e, savaş defteri Cebrail’e, ölüm ve musibet defteri Azrail’e teslim edilir. defterlerin tanzimi Berat Gecesinde başlar ve Kadir Gecesinde tamamlanarak her defter, sahibine teslim edilir.”*Resulullah (asm) Efendimiz, “Allah Azze ve Celle, hükümlerini Şaban’ın yarısı gecesinde verir; Kadir Gecesinde de onları meleklere teslim eder” buyurmuştur.“Şaban’ın on üçüncü gecesinde ümmetim için Allah Taalâya müracaatta bulundum, ümmetimin üçte biri bağışlandı. On dördüncü gecesinde tekrar niyazda bulundum, ümmetimin üçte biri bağışlandı. On beşinci gecesinde niyazlarımı tekrarladım. Ümmetimin tamamı mağfiret olundu” buyurmuştur.Resulullah Şaban’ın on beşinci gecesini namazla geçirin, gündüz oruç tutun. Allahu Taalâ o gecenin batmasıyla tecelli edip, ‘mağfiret isteyene af rızık isteyene rızık musibete uğrayana sıhhat ve afiyet verecektir allahu teala berat gecesi isteyene istediğini vereyim’ buyurmuştur.”

*Berat Gecesi*af ve mağfiret gecesidir hidayet ve rahmet gecesidir, duaların kabulu ile dopdolu bir mübarek gecedir.Resulullah (asm) “Yâ Âişe! Bu gece ne gecesidir?” diye sordu. Hz aişe Allah ve Resulu daha iyi bilir” dedi. Resulullah (asm), “Bu gece, Şaban’ın on beşinci gecesidir ameller Allah Taalâya arz olunur. Allah Taalânın Cehennemden azat ettiği kimselerin sayısı Benî Kelb koyunlarının kılları sayısıncadır. Yâ Âişe! Bu gece ibadet etmeme müsaade eder misin?” buyurdu.
Anam babam sana feda olsun, evet yâ Resulallah” dedim. Resulullah (asm) namaza kalktı. Gece yarısına kadar secdede kaldı. ruhunun kabz edildiğini zannederek, korktum. Mübarek ayakları hareket etti. secdede Allah’a niyazda bulundu
murataltug1985 isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı ile Cevapla
Alt 05-04-2018, 09:01   #5
Kullanıcı Adı
murataltug1985
Standart
Kaynak sabah.com.tr Berat Kandili'nin önemi

Berat Gecesi Okunacak Dualar

*Allahümme eûzü bike min ibâdike ve eûzü bike bi rıdâke min sahatike ve eûzü bike minke celle vechüke lâ uhsî senâen aleyke, ente kemâ esneyte alâ nefsike.”“Allah’ım! Kullarının fenalıklarından gazabından rızana ve rahmetine sığınırım. Senden Sana sığınırım. Ben Seni methetmekten âcizim. Sen Seni övdüğün, ve methettiğin gibisin.”
Hz Aişe Efendimize, “Yâ Resulallah, secdede bir şeyler söylüyordun, bunları sizden duymamıştım” dediğinde, “Yâ Âişe! Söylediğimi öğrendin mi?” diye sordu.“Evet Yâ Resulallah, öğrendim,” diyince Resulullah (asm), “Öğrendiklerini öğret. Çünkü bunları bana Cebrail (a.s.) öğretti ve secdede okumamı söyledi” buyurdu.*Berat Gecesinde üç defa Yâsin Suresini okuduktan sonra şu duayı yapmak lâzım*Ey Allah’ım benim şakî, mahrum ve kovulmuşluğumu sil.Beni said ve rızıklandırılmış, muvaffaklardan kıl.Çünkü Sen haksın ve dilediğini silersin Kitab senin yanındadır.”Şerefli Şaban ayında rabbimin büyük tecellisiyle her hikmetli iş ayrılır. bildiğimiz ve bilmediğimiz, belâların üzerimizden kaldırılır Şüphesiz benim allahım en büyük ve cömerttir. Efendimize hz Muhammed’ Âli ve Ashabına salât ve selâmı olsun.her türlü belâ ve musibetten kurtulmak için Allah’a dua edelim niyazda bulunalım çok sevap olan namazı kılalım tüm ölmüşlerimize Fatihalar ihlâslar okuyalım
*Sübhanallahi velhamdülillahi velâ ilâhe illallâhü vallâhü ekber velâ havle velâ kuvvete illâ billahil aliyyil azîm”Allah’ı bütün noksan sıfatlardan tenzih ederiz, hamd minnet ve şükür Allah’a mahsustur. Allah en büyüktür. Günahlardan kaçınma, iyiliklere kuvvet v yüce ve büyük olan Allah’ın yardımıyladır.
mübarek gecelerde zikir, dua, Kur’ân, Cevşen ve nafile namazlar tesbih namazıyla gecenin bereketinden istifade edelim
murataltug1985 isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı ile Cevapla
Alt 05-04-2018, 09:01   #6
Kullanıcı Adı
murataltug1985
Standart
Kaynak Hürriyet.com.tr Berat kandili

*Berat Kandili'nde yapılan ibadetlerle, bu gecenin faziletlerinden faydalanılmalıdır Berat Gecesi dualar okunmalı kandil gecesinde ibadet edilmeli ve bu günü huşu ile geçirilmelidir DİYANET'E GÖRE
Hz. Peygamber (s.a.s.), mübarek gün ve gecelerin değerlendirilmesini tavsiye etmiştir Ancak bu gün ve gecelere ait özel bir namaz veya ibadetden bahsetmemiştir. mübarek gün ve gecelerde bağışlanma için fırsat görmemiz gerekmektedir. müminler kandil gecelerinde, hayatlarını gözden geçirmeli; hata ve günahlarına tövbe etmeli, dua ederek, Kur’an-ı Kerim i yaşamalı kaza ve nafile namazlarımızı kılmalıyız Kandil gecelerinin gündüzlerinde oruç tutmak müstehaptır. Hz. Peygamber (s.a.s.), “Şaban’ın ortasında ibadet ediniz, gündüz oruç tutunuz buyurmuştur
*Allah berat gecesinde güneşin batmasıyla semada tecelli eder fecir doğana kadar, ‘Yok mu benden isteyen affedeyim, rızık vereyim, musibete uğrayana afiyet vereyim, yok mu isteyen…’ buyurmuştur.Ey Bizleri varlığa erdiren, gönüllerimize duyuran,Güzeller Güzeli Rabbimiz!
Sana sonsuz hamd ü senalar olsun.Kainatın efendimize Sonsuz salat ü selam olsun. ufkumuzda tüllenen mübarek gecende dergah-ı ilahînin önünde el açıp yalvarıyoruz istenenleri vereceğin inancıyla rahmet kapına dayanıyor, mübarek gecende halimizi arz ediyoruz. Halimiz ayan, söyleyeceklerimiz beyan. Beklediğimiz asırlardan beri bizi kıvrım kıvrım kıvrandıran dertlerimize derman.. icabet buyur ey Rahîm ü Rahman!

*Senin dualara icabet mecburiyetin yoktur; ama bizim ihtiyacımız çoktur. dileklerimizi kabul buyur aç ve yalnızlıkla titreyen kalblerimizi iman ile doyur.yıllardır yollardayız. Ufkumuz gam ve kederle tülleniyor. Önümüzdeki engebeler görünüyor. Ümmet-i Muhammed perişan, derbeder ve ızdıraplı müslümanlık darda mücadeleler ise çıkar ve menfaate dayalı. Sen bizlere çıkar yol lutfeyle ya rabbi Önümüzdeki uzun hayat yolculuğunda, bizi darlıkla başbaşa bırakma; akıllarımızı nefislerimizi gönüllerimizi heva ve heveslerin öldürücü oklarından koru Kapının kullarını; ilimde ibadette riya ve gafletten ülfetten koru. Seninle görünüp Senden uzaklaşmak, gurbetde firkat yaşamak, rızadan söz edip gazaba koşmak ne acıdır! *Sen bizi boşlukta ömür tüketmekten muhafaza buyur ya Rabbi.mübarek gece hürmetine Bizleri bağışla, öyle bir dünyada hayata gözlerimizi açtık öyle bir alemde yaşıyoruz ki, ön ve arkamız tuzak; her yerde nefis, şeytan ve binlerce ifrit av bekliyor; yüzlerce fitne ocağı sinelerimize oturuyor. İnayetine ihtiyacımız açık, çaresizliğimiz belli; bizleri yara-almadan hedefe ulaştır ruh dünyamızı tamir ed. İçimizi Sana döküyor, kusurlarımızı Sana açıyor ve bize insan olma yollarını göstermeni diliyoruz ya Rabbi!Sana gelenleri kovmayacağını vadediyor ve Sana yönelenlere hep Gelin, gelin” diyorsun. Ey Rab! emekleye emekleye sürünüp sana gelmeyi kabul edeceksen, müsaade buyur “Biz de geldik” diyelim. Sana,

*yolların amansızlığını, nefis, şeytan ve hevanın imansızlığını, dermansızlığımızı şikayet ediyoruz. ululuğuna karşı hep saygısız davranan, serkeş nefsimizi Sana şikayet ediyoruz. Sen nefsin ve şeytanın şerrinden muhafaza buyur ya rabbi!
Bizleri hatadan, günahdan ve isyandan arındır.. ya Rabbi yalandan, gıybetten, kirli sözlerden bizi temizle. Kalblerimizi gösteriş ve iki yüzlülükten muhafaza buyur ya Rabbi hal ve tavrımızı rızan istikametinde eyle. Niyetlerimizi ihlaslı kıl ve bize bereket ihsan eyle ya Rabbi duygularımız derbeder, davranışlarımız ahenksiz, ruhlarımız kirli, ayaklarımız titrek, ellerimiz ümitlerimiz sarsık, havalar bulanık, hicranla dağınıklık içinde Sana geldik. *Sana gelenlerin ilki değiliz, sonuncusu olmayacağız. Rahmetin, pişmanların ümit kapısı, bizler kapı önündeki liyakatsiz dilenciler. Şimdiye kadar gelip Senin kapında boş dönen olmamış; hiçbir kaçkın ve pişman kapından kovulmamıştır. O kapı Senin af kapındır Bizi güçlendir. Zalimlere varlığını duyur. mübarek gecende binler, yüz binler Senin karşında divan durarak ellerimizi açıyor kullarına her zaman açık bulunan, rahmet kapına dokunuyor ve "Biz geldik" diyoruz. Herkesi ve her şeyi gözettiğine, her sese merhamet ettiğine gönülden inanarak kaçkınlığımızı görmüyor, günahlarımızı af çağlayanlarında tasavvur ediyor, Senin afv u safhına bakıyor ve ümitlerimizi ona bağlıyoruz;
murataltug1985 isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı ile Cevapla
Alt 05-14-2018, 05:57   #7
Kullanıcı Adı
murataltug1985
Standart
Kaynak izafet.net Anne ve Babaya Dua

*Allah’ım, kulun ve resulün Muhammed’e onun tertemiz Ehl-i Beytine salat eyle salatlarının rahmetinin, bereketlerinin en üstünüyle onları üstünleştir. Allah’ım, ey merhametlilerin en merhametlisi, anne ve babamı saygınlık ve salatın ile özgünleştir. Allah’ım, Muhammed ve âline salat eyle ve anne ve babam için bana farz olanları bildir.beni emrettiklerini eksiksizce uygulamaya geçirmekte tembellik etmemeye muvaffak et. Allah’ım, hz Muhammed ile bizi onurlandırdığın gibi ona ve âline salat eyle; Allah’ım anne ve babama saygı duyayım; şefkatli anneme
iyilik edeyim. Anne ve babama itaatimi ve iyi davranmamı,göz aydınlatıcı ve sudan daha yürek serinletici kıl; *onların isteğini kendi isteğime tercih edeyim; onları hoşnut tutayım; az da olsa onların bana yaptığı iyiliği çok, kendi iyiliğimi az göreyim. Allah’ım, onlara karşı sesimi kıs; sözümü güzelleştir; huyumu yumuşak, kalbimi şefkatli kıl onlara sevgiyle yaklaşmaya muvaffak et beni. Allah’ım, beni eğitmelerinin karşılığını ver onlara; onları ödüllendir; onları koru. Allah’ım, onlara dokunan eziyeti, kötülüğü yok et günahlarını bağışla derecelerini yükselt, iyiliklerinin fazlalaştır kötülükleri iyiliklere çeviren yüce Allah’ım, onların kötü sözlerini, haksızlıklarını, bağışla, ihsan et vebalini kaldır Çünkü ben; bana iyilik et Rabbim. Anne ve baba hakkı büyüktür; iyilikleri çoktur Onlara minnettarım, adalet ölçüsüyle onların yaptıklarını ödeyemem

*Onların hakkı ödenmez ey rabbim onlar beni yetiştirip korudular zahmetler çekip zora katlandılar kesinlikle onların hakkını ödeyemem; onlar hakkıyla hizmet edemem. ey Rabbim, yardım istenilenlerin en iyisi; onlara karşı vazifemi yerine getirmekte başarı ver, ey medet umulanların en doğrusu; ve herkesin cezalandırılacağı gün” beni anne ve babaya kötü davranıp incitenler zümresine katma. Allah’ım, hz Muhammed’e, âline ve zürriyetine salat eyle mü’min kullarının babaları ve annelerine verdiğini anne ve babama ver, ey merhametlilerin en merhametlisi. Allah’ım, namazlarımda, dualarımda ve her saatimde onları unutturma. Allah’ım, beni ve onlara duâ etmem sebebiyle bağışla; tüm iyileri mağfiretle bağışla;
Allahım anne ve babamdan razı ol cennetteki selamet yerlerine ulaştır bağışlananları birbirine şefaatçi kıl Şefkatinle, mağfiret ve rahmetinle cennette bizleri bir araya getir. sen, fazl ve nimet sahibi rahmedenlerin en merhametlisisin. *
murataltug1985 isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı ile Cevapla
Alt 05-14-2018, 05:58   #8
Kullanıcı Adı
murataltug1985
Standart
Kaynak islamveihsan
EFENDİMİZ’İN ANNESİ İÇİN YAPTIĞI DUA

*Efendimiz’in, “annemden sonra annem” iltifatına mazhar olmuş hanım sahâbî… Peygamberimizin amcası *Ebû Tâlib’in zevcesi, Hz. Ali’nin (r.a.) annesi Fatıma Validemiz onu kendi çocuklarından ayırt etmemiş, her şeyiyle ilgilenmiştir Fâtıma Hâtun, son derece fazîletli ve iyi kalpli bir hanımdı. Fahr-i Kâinât Efendimiz, İslâm ile şereflenip Medîne’ye hicret eden bu mübârek hâtunu ziyâret eder, onun evinde kuşluk uykusu uyurdu.
Fâtıma Hâtun vefât ettiğinde, Allâh’ın Resûlü, inci tâneleri gibi gözyaşları dökmüş;* annem vefât etti!”*buyurup gömleğini ona kefen yapmış, cenâze namazını kıldırıp, kabri içinde uzanmıştır. soranlara ise şöyle buyurmuştur: Ebû Tâlib’den sonra, bu kadıncağız kadar bana iyilik eden yoktur! Âhiret’te Cennet elbiselerini giymesi için ona gömleğimi kefen yaptım. Kabre ısınması için de oraya uzandım*Resûlullâh, hz alinin annesinin ölümüne çok üzüldü O benim annemden sonra annemdi. Kendi çocukları aç dururken, benim karnımı doyurur, saçımı tarar ve gül yağı sürerdi. O benim annemdi!buyurmuştur. şöyle duâ etmiştir:
Allâh seni bağışlasın ve hayırla mükâfatlandırsın! Allâh sana rahmet etsin anneciğim! Sen, benim annemden sonra annem oldun Kendin aç durur, beni doyururdun Kendin giymez, bana giydirirdin En lezzetli nîmetleri bana tattırır, nefsini mahrûm ederdin! Bunu ancak Allâh’ın rızâsını ve âhiret yurdunu umarak yapardın Allah ki, dirilten ve öldürendir. O hiç ölmeyendir. Devamlı diridir
Ey Allahım Annem Fâtıma binti Esed’i affet. Kabrini genişlet. Resûlünün ve peygamberlerinin hakkı için duâmı kabul buyur, ey merhametlilerin en merhametlisi olan yüce Rabbim

Kaynak nazar duası.gen.tr****
Anne Baba Duası

Anne baba duası,*anne ve babaya hürmet, iyilik, saygı ve sevgi, oruç, nafile namaz, cihat ve hac ibadetinden üstündür. Anne baba hakkının için hadis-i şerif de buyruldu ki Ana babasına hizmet edenin ömrü bereketli ve uzun olur. Onlara karşı gelenin, asi olanın ömrü bereketsiz ve kısa olur.
Ana-babası, yanında ihtiyarladığı halde onların rızasını alamayıp cenneti kazanamayanın burnu sürtülsün. Ana- babasına iyilik edene müjdeler olsun! Allah onun ömrünü uzatır.

Anne ve baba hakkı için okunacak dualar:

''Rabbenagfir liy ve li valideye ve lil mü’miniyne yevme yek’ümül hisap.”Anlamı:“Ey Rabbimiz! Herkesin hesaba çekileceği günde beni, ana- babamı ve müminleri bağışla.”

Vahfid lehüma cenahaz zülli miner rahmeti ve kul rabbir hamhüma kema rabbeyaniy sagıyra.”
Anlamı:İkisine de tevazu kanatlarını indir. Ve şöyle de: “Ey Rabbim! Onların beni küçükten terbiye edip yetiştirdikleri gibi, sen de kendilerine merhamet et.”

Rabbi evzi’ Ani en eşküra ni’Ametekelleti en’Amte Aleyye ve Ala velideyye ve en a’ Amele salihan tardatü ve edhılniy bi rahmetike fiy ıbadikes salihıyn.
murataltug1985 isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı ile Cevapla
Alt 05-14-2018, 05:59   #9
Kullanıcı Adı
murataltug1985
Standart
Kaynak İSLAM VE İHSAN ANNELİK ANLATILABİLİR Mİ?

*İnsanlığın şeref âbidesi mübârek değerlerinden birisi de kadınlık ve onun yücelttiği annelik duygusudur. Annelik, insanlığın varlık âlemindeki en temel gerçeğidir Annelik, ilâhî bid duygudur mânevî hakikattir.Annelik kadının kemâle ermesi, fizikî, zihnî ve hissî değişiminin olgunlaşmasıdır.* Annelik, Hazret-i Havva’da sübût eden, Meryem annemiz ile sabır ve metânete bürünen, Âsiye annenin merhamet kucağında bir Mûsa büyüten, Hacer annemiz ile tevekkül imtihanını geçen ve İbrahimî mefkûreyi sıcak çöl kumlarında zemzem berraklığında ve kıymetinde bir duygudur. Hatice Annemiz ile fedâkârlığın sembolü olan mübarek bir pâyedir.*Anneler, medeniyetin annesidir. Nice kahramanların, nice yiğit evlâtların nice vâlide sultanların beşiği, mektebidir. Gönül dünyasını peygamber sevdâsı ile yeşerten anneler, emzirdikleri yavrularına sadece gıda değil; mâneviyat, sevgi, merhamet ve şefkatte verirler.
ANNE VARLIKTIR ZENGİNLİKTİR Annelik, en büyük fedakârlıktır.*Bir tohumun filizlenişi gibi, rahime düşüp büyüyen yavrusunu koruyan anne, küçücük bir parça iken yavrusunu koruma altına alır. Rabbinin verdiği muazzam duygularla her türlü acı ve ıztırap ona hafif gelir. En zor zamanda tahammülün en üst seviyesinde tuttuğu hisleriyle,*“Bu da geçer ya hû!”*der gibi, yavrusuna kol kanat gerer.

*Anne, evin anasıdır. Yuvanın sahibi, merhamet pınarı, şefkat çağlayanıdır. yavrunun ümidi ve zor zamanların tesellîsidir Anne zenginliktir, güvendir.
Anne,, evine. İstikamet verendir. Akıl duygu merhamet gönül kalp ve zekâ sahibidir. Anne kocasını koruyan ve kollayandır. yükü alan şefkatiyle. Sevgisiyle eşinin zor zamanında yanında olandır. Anne evinin öğretmenidir. Her şey ona sorulur. Ondan öğrenilir. Onunla karar verilir. İstişare edilendir. Çocuk, gözlerini açmadan annesinin karnında onun sesini duyar; onun ile birlikte bir hayat yaşar. Anne yavrusu ile bir bütündür olur.dünyaya gelen parça, hayat boyunca ondan kopmamıştır, ayrılmamıştır. Çocuk, annesinin vücudunda, kök salıp yaşar insan hangi yaşta olursa olsun annesi için çocuktur.
*Anne, en güzel ve en yetenekli doktordur.*Hangi doktor dindirebilir evladın kalp ağrılarını, gönül sancılarını… Anne gözleri ile teşhis koyar, yüreği ve bakışları ile tedavi eder. Tahlil istemez, rapor istemez, Bakar ve iyileştirir. Anne sesi, seslerin en güzeli ve en tatlısıdır.*“Yavrum!”*diyen hangi ses, ondan daha güzel haz verebilir çocuğa… Hangi el ondan sıcak gelir insana… Annenin eli, efsunlu bir eldir ve iyileştirir, âmâ gözleri açan el gibi… anne eli… İnsanın gönlünü ve yolunu aydınlatır Kerîm kitabımız Kur’ân’a “kitapların anası” anlamında* Ümmü’l-Kitab” güzel Mekke şehrine, “şehirlerin anası” mânâsında*“Ümmü’l-Kurâ”*denilir.*Annelik, Rabbimizin yaratma fiilinin ve rahmet sıfatının doğrudan tecellîsidir. ilâhî bir yaratmadır. annelik mübârek ve yücelikdir.

*Bir kadın, aklı ve zekâsı ile kariyere ulaşabilir. toplumda bir yerlere gelebilir. Fakat hiçbirisi kadına annelik kariyerinin verdiği değeri, ulvîliği veremez.*annelik kariyeri, Allâh’ın ikramı olarak tecellî eder. En hoyrat, en acımasız insanların vicdanında bile annelerin yeri başkadır.
Her kadın, bir anne adayı olmakla yaratılmıştır. fıtratı bozmadan, anneliği hafife almadan duygularımızı yokluğa mahkûm etmeden, hayat plânımızı yaparken “annelik kariyerimiz” bütün plânlarımızın başındadır annelik gibi güzel bir duyguyu tatmış, yaşamış büyüklere düşen en önemli vazife; genç kızlarımızı bu güzel duyguya hazırlamaktır. Popüler hayatın gel-geç heveslerin girdaplarında kaybolmalarına izin vermeden, onları aslî vasıflarına ulaştıracak bir düşünceye kavuşturmaktır.*Genç kızlarımıza düşen vazife vicdanî hislerini gönüllerini feyizle, rûhâniyetle dolduracak insanlarla muhâtap olmak ve mânevî işlerle meşgul olmaktır.Unutmayalım her kadın, anne adayıdır Ama her çocuk doğuran kadın, maalesef “anne” olamamakta, anneliği yerine getirememektedir. fıtratımızdaki hakikî anne olma vasfını taçlandırmak için evlâtlarımızı iki dünyanın dert, tasa ve gamdan kurtaracak vasıfta olmalıyız. doğuştan gelen engin merhameti; basîret ve eğitimle olgunlaştırmak ve Allâh’ın rızâsını kazanacak şekilde ziynetlendirmekle mümkündür.
murataltug1985 isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı ile Cevapla
Alt 05-16-2018, 06:56   #10
Kullanıcı Adı
murataltug1985
Standart
Osmanlıda RAMAZAN

*3 kıta 7 denizde 600 yıl hüküm süren Osmanlı Devleti’nde Ramazan ayları önemliydi Ramazan ayıyla Müslüman topraklara huzur yağardı. Osmanlı Devleti'nde Ramazan* gelenekleri son derece önemliydi devlet adamların Anadolu halkı ve Müslüman Osmanlı vatandaşları, Ramazanda* evlerinin ve kalplerinin kapılarını sonuna kadar açardı. Sınıf eşitsizliği ortadan kalkardı Ramazan ayında, varlıklı olanlar ihtiyaç sahibi kimselere kimliklerini belli etmeden yardım ediyordu.
Osmanlıda Ramazan ayına Müslümanlar ve gayrimüslimler değer verirdi. Osmanlı Devleti, halkına mübarek ayda nasıl davranması gerektiğini belirten tembihnameler yayınlardı. Tembihnameler namazı camide cemaatle kılması, mazeretsiz tüm Müslümanların oruç tutmaları gerektiği belirtilirdi. Gayri Müslimlerin açık alanda yemek yememeleri, su, sigara içmeleri tembihname doğrultusunda yasaklanırdı.

*Ramazan ayının 12. günü Osmanlı'da son derece önemliydi . Kutsal emanetlerin bulunduğu Has Oda, temizlenir ve gül suyu ile yıkanırdı. Ardından öd ağacı ve amber yakılırdı. Devletin töreniyle, Padişah tarafından gümüş sanduka içinden hırka-i saadet çıkartılırdı. Osmanlı'da Ramazan ayında vatandaşların yardımlaşır Varlıklı bireyler, tanımadığı semtlerdeki bakkal, manav ve fırınlara girip Zinem veresiye defterini alıp* rastgele bir sayfa açar ve kişinin borcunu öderdi.Günümüzde ki iftar çadırları gibi Osmanlı döneminde de yemek dağıtılıyordu. Devlet yalnızca yemek değil, ihtiyaç sahiblerinin maddi ihtiyacını da karşılıyordu. Osmanlıda iftar saati kapıyı kim çalmışsa* geri çevrilmezdi. zenginler ve ihtiyaç sahipleri için sofralar kurulurdu. İftarın ardından ev sahibi, yemeğe gelen misafire diş kirası altında hediyeler sunardı. fakir konuklara, altın ve gümüş akçeler verilirdi.*Osmanlı devrinde* Ramazan ayında gündüzleri sokaklar boşalırdı. İnsanlar gündüz uyur, akşamları çalışıp eğlenirdi. İftar ile sahurda ortaoyunu, meddah, karagöz gibi oyunlar izlenirdi. medresede yaz tatili, üç ayların başlamasıyla başlatılıyordu Osmanlı'da Ramazanda yiyecek ve eşya fiyatlarını zamlanmamasını devlet kontrol ediyordu. gıda maddeleri Ramazan ayı boyunca daha ucuza satılıyordu.

Kaynak islamveihsan. Com

YAZ TATİLLERİ ÜÇ AYLARDA OLURDU

Cerre çıkmak Ramazan geleneklerinden birisiydi. Osmanlı Devleti’nde medreseler yaz tatillerini “Üç Aylar”da verirdi.*medrese talebeleri bilgilerini pekiştirmek, ve* dinî konularda halkı aydınlatmak için farklı bölgelerine gönderilirdi. Buna cerre çıkmak”*denirdi.cerre çıkmak staj eğitimiydi

İFTAR VAKİTLERİNDE KAPILAR AÇIK TUTULURDU

Osmanlı’da Ramazan’da halk, eşine-dostuna iftar vermeyi ibadet kabul ederdi misafir ağırlamak için çırpınılırdı. iftarda kapı açık tutulurdu.*yolda kalan ve ihtiyacı olan herkes istediği eve girer iftar sofrasına dâhil olurdu. tanıdık olmaya gerek yoktu iftar için gelenin kim olduğu da asla sorulmazdı.

ARİFE ÇİÇEĞİ

Osmanlı’da Bayramlıklarıyla sokakta gezen çocuklara*“arife çiçeği”denilirdi. Arife Çiçekleri; bayramdan birkaç gün önce yapılan alışverişin ardından* sabırsızlanarak giysilerini bayramdan bir gün önce, yani Arife günü, giyerek dolaşırdı

OSMANLI’DA BAYRAM

Osmanlı’da bayram, Sultanın bayram namazı için camiye gelişiyle başlardı. Namaz sonrasında saraya dönen padişah annesinin elini öpüp ardından aile efradıyla bayramlaşırdı. Padişah, bayram tebriğinin ardından güzel işlemeli keselerle çocuklara para saçarak onları sevindirirdi.

YÜRÜME ADÂBI

Merdivenden çıkarken erkek arkadan gelirdi hem vücudu ifşa olmasın hem de hanımı düşerse tutabilsin diye. Aynı sebeple merdivenden inerken erkek önden inerdi.*Yolda küçük, büyüğünün önünden yürüyemezdi.

KAHVENİN YANINDA SU VERİLMESİNİN NEDENİ

Kahvenin yanında su gelirdi. misafir toksa önce kahveyi alır, açsa suyu alırdı. Ona göre* yemek sofrası hazırlanır ya da meyve ikram edilirdi.

KAPI TOKMAĞI

Kapıların üstünde iki tokmak olurdu; biri kalın biri ince. bayan kapıyı ince tokmakla vururdu. Evin hanımı kapıyı ev haliyle açardı. Erkekse kalın tokmakla vururdu. Evin hanımı kapıyı ya örtünüp açar ya da bir mahremi kocası, veya oğlu* açardı.

PENCERENİN ÖNÜNE KOYULAN ÇİÇEKLER

Pencerenin önünde sarı çiçek varsa* evde hasta var .. Evin önünde sokakta gürültü yapma”* anlamına gelirdi. kırmızı çiçek ise* evde gelinlikli kız var. Evin önünden geçerken konuşmalarına dikkat et ve küfür etme”*anlamındaydı

KAVUKLARIN ANLAMI

Osmanlı’da kavukların şekli ve cinsi sınıf ve mesleğie göreydi. Kişi Kavuğundan tanınırdı. kavukların bir sınıfı temsil eder* kimse başkasının giydiğini giyemezdi.

OSMANLI’DA KAHVEHANELER

Mahalle kahveleri, günümüz kahvelerinden farklıydı* ilmi, edebi ve, tarih sohbetler yapılırdı* şiir ve manzume okunurdu hikâyeler anlatılır* bilmeyenler bilenlerden istifade ederdi.
murataltug1985 isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı ile Cevapla
Cevapla

Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir)
 
Seçenekler
Stil

Yetkileriniz
Konu Acma Yetkiniz Yok
Cevap Yazma Yetkiniz Yok
Eklenti Yükleme Yetkiniz Yok
Mesajınızı Değiştirme Yetkiniz Yok

BB code is Açık
Smileler Açık
[IMG] Kodları Açık
HTML-Kodu Kapalı





2007-2023 © Akparti Forum lisanslı bir markadır tüm içerik hakları saklıdır ve izinsiz kopyalanamaz, dağıtılamaz.

Sitemiz bir forum sitesi olduğu için kullanıcılar her türlü görüşlerini önceden onay olmadan anında siteye yazabilmektedir.
5651 sayılı yasaya göre bu yazılardan dolayı doğabilecek her türlü sorumluluk yazan kullanıcılara aittir.
5651 sayılı yasaya göre sitemiz mesajları kontrolle yükümlü olmayıp, şikayetlerinizi ve görüşlerinizi " iletişim " adresinden bize gönderirseniz, gerekli işlemler yapılacaktır.



Bulut Sunucu Hosting ve Alan adı
çarşamba pasta çarşamba bilgisayar tamircisi