...
http://a5.sphotos.ak.fbcdn.net/hphot..._8270058_n.jpg
Zümer 9-Yoksa (böyle biri), gece vakitlerinde secde ve kıyamda durup kendisini ibade*te adayan, Âhiret kaygısı taşıyan ve Rabbinin rahmetini dilenen kimseyle hiç ay*nı tutulur mu?
De ki: “Hiç bilenlerle bilmeyenler bir olur mu?”[7] Ne var ki, sadece akleden kal*be sahip olanlar bunu kavrayabilir.”
NOTLAR
7-“Bilgi neyi bilmektir?” sorusunun cevabı. Bu âyet vahye göre bilmenin yönünün ahlâktan bilgiye doğru olduğunu gösterir. Zira âyetin ba*şı eyleme işaret eder ve ahlâk eylemden ayrı dü*şünülemez. Bu durumda âyetin açılımı şudur: “Hiç haddini bilenlerle bilmeyenler bir olur mu?” ilim, “veri ve data” anlamındaki malu*mattan farklıdır. İlim, türetildiği alamet masta rının da gösterdiği gibi bir “işaret”tir. Bir bilgi*nin mutlak hakikate hangi açıdan referans ol*duğu bilindiğinde o “ilme” dönüşmüş olur. Kur’an alimi bilgisi üzerinden değil, bilginin ahlâkî değeri üzerinden tanımlamış ve değer*lendirmiştir: “Allah’a kulları içinde yalnızca bi*lenler/alimler hakkıyla saygı duyarlar” (35Fatır sûresi:28). Kur’an’ın altın neslinden seçkin sahabi İbn Mes’ud’un şu sözü, bu âyetin bir tefsiri gibidir: “ilim çok rivayet/malumat sahibi olmak değil*dir, ilim Allah’a olan saygıdan tir tir titremek*tir (haşyet)”. Allah Rasulü, sahibinde ahlâkî bir değere dönüşmeyen bilgiyi “faydasız bilgi” ola*rak nitelendirmiş ve bundan Allah’a sığınmış*tır. Bu âyet de bütün bu verileri desteklemekte*dir. “Hiç bilenlerle bilmeyenler bir olur mu?” sorusuna “Neyi bilenlerle bilmeyenler?” diye karşı bir soruyla mukabele edenin alacağı cevap âyetin başıdır: Bu bilgi sahibinin vicdanını ha*rekete geçirip onun iç dünyasını imar edecek, insanı gece yarısı sıcak yatağından kaldırıp Rabbinin huzurunda secdeye vardıracak bir bil*gidir. Bu bilgi sorumluluk ahlâkından (takvâ) neşet edip, sahibini sorumlu davranışa (el-âme-lu’s-sâlih) sevkeden bir bilgidir. Bu bilgi varlık sancısından yola çıkıp, sahibine kendini doğu*racak bir ben idrakini kazandıran bilgidir. “Ben” (eşhedu) diyerek başlayan kelime-i şaha*det, ancak o zaman sahibini “Allah’ın şahidi” kılar.
Hayat Kitabı Kuran - Mustafa İslamoğlu
...