AK Parti |AKParti Forum |AK Gençlik |Recep Tayyip Erdoğan |AKPARTİ Gençlik Forumu|

AK Parti |AKParti Forum |AK Gençlik |Recep Tayyip Erdoğan |AKPARTİ Gençlik Forumu| (https://www.akpartiforum.com/index.php)
-   Haberler (https://www.akpartiforum.com/forumdisplay.php?f=120)
-   -   Fethullah Gülen'in Erbakan Pişmanlığı (https://www.akpartiforum.com/showthread.php?t=127867)

El Emin 05-06-2010 20:24

Alıntı:

montenegro Nickli Üyeden Alıntı (Mesaj 740484)
Hocaefendinin Açıklamaları

Sinan Burhan, Milli Gazete 03.05.2010
Gazeteciler ve Yazarlar Vakfı Başkanı Mustafa Yeşil Bey T24 adlı yayın organına mülakat vermiş. Bu mülakatta en çarpıcı cümleleri ise Hocaefendi'nin 28 Şubat ve Milli Görüş Camiasına ilişkin açıklamaları oluşturuyor. Bu açıklamalar fevkalade önemli. Bu açıklamalar varsa arada bir gönül kırıklığı bunu gidermeye katkı sağlamıştır. Sayın Mustafa Yeşil'in T24'ten Selin Ongun'un sorularına verdiği cevapların en çarpıcı bölümünü size aktarmak istiyorum:
Fethullah Gülen'in hareketle ilgili sorguladığı ve "Keşke farklı davransaydık" dediği bir şey duydunuz mu?
Mesela şu var, Yalçın Doğan'a televizyonda verdiği söyleşide Erbakan için "Hükümeti bırakmalı, ülkeyi daha fazla germemeli" gibi ifadeleri olmuştu. Bu konuda "Acaba böyle söylemem gerekir miydi?" diye sorguladığına şahit oldum.
Neden? "Bu açıklamalar bana düşer miydi?" manasında. "Evet benim niyetim onları küçük görmek, zarar vermek değildi" ama nihayetinde karşı tarafı üzdüğünü düşündüğü için kendini sorguluyordu.
Gülen'in yine 28 Şubat sürecinde örtünmeyle ilgili sözleri İslami çevrelerde çok tartışıldı. Erbakan olayındaki gibi "O açıklamayı yapmasaydım" gibi bir sorgulaması oldu mu?
Orada Hocaefendi çok kitabi ve usule yönelik bir şey söyledi. Dinde meseleler ikiye ayrılır; usul ve furuat. Hocaefendi'nin o sözlerinde furuat, teferruat olarak çevrildi. Mesele şudur; bir insan örtünme ayetini inkâr ederse küfre girer ama başını örtmezse dinden çıkmaz. Orada söylediği de şu; başörtüsü usul kadar önemli değildir, "insanlar başını örtmediğinde dinden çıkmazlar" dedi. İşte bu furuatı bazı İslami gruplar, "Vay Hoca başörtüsüne teferruat dedi" manasına getirdi.
Bu açıklamalar Muhterem Hocaefendi'nin rikkatli bir gönüle sahip olduğunu gösteriyor. Bir camianın üzülmüş olabileceğini düşünmek inceliktir. Kendisi hem alim hem de gönül insanıdır. Bu şekilde düşünmesi hayırlı olmuştur.
Bu aralar elimden İslam tarihi hiç düşmüyor. Peygamber Efendimiz vefat ettikten sonra çoğu cennetle müjdelenmiş sahabilerin, bir takım münafıkların da etkisiyle nasıl bir çatışma içine girdiklerini ibretle okuyorum. Hz. Aişe Validemiz ve Hz. Ali Efendimiz arasındaki mücadelenin, savaşın nedenlerine baktığınız zaman her ikisi de haklı. Yine Hz. Osman'ın şehadeti ayrı bir yaralayıcı olaydır. Bu mübarek insan, yahudi ve münafiklar yüzünden şehit edilmiştir. İslam tarihindeki bu olayları tekrar tekrar okumalıyız. Bu olaylar birer masal değil gerçektir. O nedenle birlikte rahmet ayrılıkta azap vardır. Hocaefendi hizmetleriyle milletin hayır duasını almaktadır. Dünyanın dört bir yanında İslam'ın bayraktarlığını yapmaktadırlar. Yine Milli Görüş siyaseti bu milletin canlanmasına, siyasi alanda var olmasına hizmet etmiş, cihat ve ümmet şuurunu geliştirmiştir. O nedenle herkes kendi alanında İslam'a hizmet etmiştir. İslam'da hüsnü zan esastır. Birbirimizin eksikliklerin görmek yerine artılarını görmeliyiz. Ben de hizmete ait bir dershaneye gittim lise yıllarımda güzel ahlâk ve faziletten başka bir şey görmedim. Yine bu Milli Görüş camiası içerisinde de yer almış birisi olarak İslam'a hizmetten başka bir şey görmedim. O nedenle amaç İslam'a hizmet olmalıdır. Bugün gelinen noktada Ergenokon ve darbe planları yapanları ortaya çıkmasında STV ve Zaman gazetesinin büyük bir rolü olmuştur. Bu ülkede yıllarca cinayet işlediler. Kaos çıkarttılar bu cinayetleri Müslümanların üzerine attılar.
Tekrar edelim birlikte rahmet ayrılıkta azap vardır. Allah (c.c), Kur'ân-ı Kerim'de şöyle buyurmaktadır "Mü'minler ancak kardeştirler. Öyleyse kardeşlerinizin arasını bulup-düzeltin ve Allah'tan korkup sakının umulur ki esirgenirsiniz" (el-Hucurat 49/10).
"Allah'ın ipine hepiniz sımsıkı yapışın. Dağılıp ayrılmayın ve Allah'ın sizin üzerinizdeki nimetini hatırlayın. Hani siz düşmanlar idiniz. O, kalplerinizin arasını uzlaştırıp-ısındırdı ve siz O'nun nimetiyle kardeşler oldunuz. Yine siz tam bir ateş çukurunun kıyısındayken, oradan sizi kurtardı. Umulur ki hidayete erersiniz diye, Allah, size âyetlerini işte böyle açıklar" (Ali İmrân, 3/103).
Yine İslam kardeşliği ile ilgili Yüce Peygamberimiz bakın ne buyurmuş:
"Hiçbiriniz kendi nefsiniz için arzu ettiginizi kardeşiniz için etmedikçe iman etmiş olmaz" (Buhârî, imân, 7)
O nedenle kardeşlerim şimdi birlik zamanı...

:gül::gül::gül:

montenegro 05-06-2010 20:33

http://tr.fgulen.com/content/view/16881/26/


Meydanların Dili ve Üslup Meselesi
Özellikle seçim sürecinde, kürsüye çıkan ya da kendisine mikrofon uzatılan hemen herkesin oldukça öfkeli ve rakiplerini yerin dibine batırırcasına konuştuklarına şahit oluyoruz. Yediden yetmişe herkesin önünde cereyan eden bu atışmalardaki genellemelerden dolayı bilhassa siyaset sahnesinde yara almayan şahıs ve kurum da kalmıyor. Bu açıdan, meydanların dili ve üslup meselesi nasıl değerlendirilebilir?
  • Üslup ayn-ı insandır; insanın kıymeti üslubundan anlaşılabilir. (01.10)
  • Bazen dinleyici kitle, hatibi kürsüsünden alıp kendi seviyesine indirir; dolayısıyla da, konuşan insan genel üslubuna yakışmayan beyanlarda bulunabilir. Ne var ki, hiçbir sebep, üslup bozukluğuna mazeret sayılamaz. (02.54)
  • Onca ciddi mesele karşısında heyecan duymayan iki ayrı dinleyici grubunun "pilli" ve "fena fi'l-hayvan" sözleri üzerine kopardıkları alkış tufanı... (03.02)
  • Üslup kırılmasında kulağa ilişen hususlardan biri de çok saldırgan bir dil kullanılmasıdır. Bir insanın, rakibine ve onun takipçilerine karşı saldırırcasına konuşması çok ayıptır; fakat, taraftar olan dinleyicilerin o çirkin sözleri alkışlamaları ve savunmaları ondan daha büyük bir ayıptır. (05.37)
  • Günümüzde yapılan en büyük yanlışlardan bir diğeri de bir heyetin bütünüyle karalanmasıdır. "Uğursuzlar, beceriksizler, ülkeyi satanlar..." diyerek, şöyle böyle bir tercihten dolayı bir yere gönül vermiş insanların hepsini birden karalamak öyle büyük bir vebaldir ki, bu cürmü işleyen biri o insanların umumundan helallik almadan Cennet'e giremez. (07.47)
  • Özellikle devlet adamlarını ve siyaset ehlini daha sonra utanacakları sözler sarfetmekten alıkoyacak en önemli vesile istişaredir; yanında beklentisiz ve hakperest danışmanlar bulunduran ve onların fikirlerine değer veren kimseler, meşveretin hakkını vermeleri nispetinde yanlışlıklardan uzak kalacaklardır. (09.30)
  • Bir tenkitte bulunurken, ister falan partinin taraftarlarının isterse de filan kurumların tamamını hedef almak ve meseleyi ta'mim ederek o dairedeki bütün insanları karalamak çok çirkin bir davranıştır. Her müessesede olduğu gibi, mesela Adliye ve Askeriye'de de olumsuz işler yapan bazı kimseler bulunabilir; onların yüzünden o müesseseleri bütünüyle karalamak ve gözden çıkarmak zulümdür. (14.15)
  • Yeniçeri arasından kendi hükümdarını mıncıklayarak öldüren insanlar da çıkmıştır; fakat, dört-beş asır boyunca milletin namus, şeref, haysiyet ve istiklalini koruyan da yine yeniçeridir. Bu itibarla da, üç-beş kişinin hataları sebebiyle "peygamber ocağı" dediğimiz müessesemizi topyekün karalayanlar baltayı kendi ayaklarına vurduklarının farkına varmalıdırlar. (18.00)
  • Bazı kurumlardaki kimi insanlar çok olumlu hizmetlerin aleyhinde olabiliyorlar; ne var ki, onlara karşı "herkes kendi karakterinin gereğini sergiler" demeyi bile yakışıksız sayıyorum. Çünkü, bu beyanda da "karakteri çirkinliklere açık" demek gibi bir hakaret söz konusudur. Oysa, başkalarının saldırganlığı, saldırgan davranmayı bize meşru kılmaz. (20.45)
  • Resûl-ü Ekrem (sallallahu aleyhi ve sellem) Efendimiz'in "Beni Rabbim terbiye etti; terbiyemi ne de güzel yaptı!.." mealindeki sözünün mânâsı... (22.31)
Milletin Hâkimiyeti ve Oyların Rengi
Bazı kimselerin bir küfür ifadesi saydıkları ve seçimleri boykot çağrılarına argüman olarak kullandıkları "Hâkimiyet kayıtsız şartsız milletindir" sözünü nasıl değerlendiriyorsunuz? Ayrıca, genel mânâda siyasete bakışımız zaviyesinden, seçim zamanı kendimize daha yakın gördüğümüz bir adaya oy vermemiz "siyasete dalmak" sayılır mı?
  • Türkiye Büyük Millet Meclisi'nde ilk defa telaffuz edilirken "Hâkimiyet bilâ kayd ü şart milletindir" şeklinde söylenen, zamanla mazmun ve mefhum korunmakla beraber kelimelerle oynanarak "Hâkimiyet kayıtsız, şartsız milletindir" sözüyle seslendirilen ve günümüzde daha yalın bir Türkçe kullanma iddiasıyla "Egemenlik milletindir" cümlesiyle vurgulanmak istenen husus demokrasidir. Bu söz, hâkimiyetin –hâşâ– Allah'tan alınarak insanlara verilmesi demek değildir; aksine, hâkimiyetin, Allah'ın vazettiği esaslar çerçevesinde, kaba kuvvet temsilcilerinin elinden alınıp millete verilmiş olduğunu belirtmektedir. (29.49)
  • İnsan, kendi kaderini ve mefkuresini de ilgilendiren meselelere karşı bütün bütün kayıtsız kalamaz. Hatta, o meselelerin gereğini yerine getirmek bir yönüyle Allah hakkıdır. Bu itibarla da, seçimleri boykot çağrısı yapanlar –en yumuşak ifadeyle– adalet-i mahza ve adalet-i izafiye konularını anlayamamış ve dinin ruhunu kavrayamamış kimselerdir. (43.30)
  • Dünyadan elini eteğini çekmiş ve tamamen ahirete mütevecih olmuş o Fikir Mimarı, bir dönemde ruh ve mânâ köklerinden süzülüp gelen değerlere karşı saygılı bulduğu bir partiye açıktan açığa oy vermiştir. Hiçbirimiz Allah'la irtibat ve İslam'a bağlılık mevzuunda onun kadar derin olduğumuzu söyleyemeyiz. Bu açıdan, siyasete dalmak ile mefkuremizi de ilgilendiren mevzularla gerektiği kadar alakadar olmak birbirine karıştırılmamalıdır. (45.57)
  • İnanan bir insanın -kendi ruh ve mânâ köklerinin yeniden neşv ü nema bulması niyetiyle- inandığı istikamette oyunu kullanması, üzerine bir vecibedir; bu görevini yerine getirmeyen bir insan günaha girmiş olur. (47.53)
  • İster genel isterse de mahalli seçimlerde, imkanım olsa, borç para alır, biletlerini temin eder ve burada duran arkadaşların bile oylarını kullanmak üzere Türkiye'ye gidip gelmelerini isterdim. Hiçbir zaman şu ya da bu partiyi işaret etmedim. Ne var ki, imkanı olduğu halde, mefkuresi hesabına faydalı gördüğü kimseler için izhar-ı re'yde bulunmayanların Allah katında mesul olacaklarına inanıyorum. (49.17)
  • Siyasetçilerle ve parti temsilcileriyle yapılan görüşmeler; destek talepleri ve verilen cevaplar... (50.37)
  • Biz hiçbir zaman siyasete dalmadık; asla parti ayırımı yapmadık; bütün siyasi cereyanların temsilcilerine aynı yakınlıkta bulunduk; faydasına inandığımız görüşlerimizi onlarla paylaştık. Bugün de aynı yerde duruyoruz; bizim değerlerimize saygılı olan, kalbî ve ruhî hayatımızı hesaba katan ve aynı zamanda ebed arzularımız adına da bir mesajı bulunan insanlar hangi partide olurlarsa olsunlar, biz onlardan yana izhar-ı re'yde bulunuruz. Bizim yegane arzumuz, bağımsız ve devletler muvazenesinde söz sahibi bir Türkiye'dir. (55.20)



lütfen herkes dinlesin

Cihan_ŞümuL 05-06-2010 22:20

montenegro nun yazdıklarının üzerine başka bir şey eklemek mümkün değildir .sagolasın kardeş. milli gazete yazarını da yazdıgı yazıdan dolayı tebrik ediyoruz.

unnamed 05-06-2010 22:56

Alıntı:

El Emin Nickli Üyeden Alıntı (Mesaj 740443)


O zaman gidinde ak partinin milletvekillerinden en alt kademesinden gönül verenlerine araştırın..:)

Güzel kardeşim, ben sadece partiye burada destek veren bir kişi değilim, temelden geliyorum, o yüzden araştırmama gerek olmadığını varsayıyorum...
Saygılar....

Beylerbeyi 05-08-2010 16:12

Alıntı:

hipermuhafazakar Nickli Üyeden Alıntı (Mesaj 740367)
ne kadar GEREKSİZ ne kadar İÇİ BOMBOŞ ne kadar ÇARPITILABİLECEK bir konu böyle..Şunu kaldırın lütfen..Başlığa bakıp görende ömründe siyasete bulaşmamış bulaştırmamay çalışmış insanları SP'ye destekliyormuşta pişman olmuş zannedecek ! Alçak basın düşünüp uyduruyor ya reyting için ya karışıklık çıkartmak için ve bunu ölçüp tartmadan hemen aynen kopyala yapıştır yapılarak aktarılıyor insanlara..Biraz konu açmadan önce DÜŞÜNÜNÜZ !

haberi haber7 den alıntıladım, neden her şeyde kötü niyet arıyorsun ?

El Emin 08-29-2010 19:52

Alıntı:

Adem Etyemez Nickli Üyeden Alıntı (Mesaj 740113)
bir gerçek varki oda şudur. bizler fethullah güleni anlayacak kapasitede insanlar değiliz.şayet öyle olsaydık.bu ülke böyle olmazdı.erbakan pişmanlığına gelince:her olay kendi zamanında değerlendirilir.gülen fikrini belirtmiştir.zaten pişmanlığından kasıt ise o sözü ben söylememliydim ama birilerinin söylemesi gerekirdi olarak anlayabilirz...ama birde ters taraftan bakmak lazım olaya.aynı taraf fethullah gülene nasıl ve neler söylemişti.birde buna bakalım....

"Edepli edebinden susar, edepsizde ben susturdum sanır... "

Diye bir söz vardır.Belki dediğinle tam alakalı olmadı abim fakat belirteceğim şudur ki bazı şahsiyetler vardır onları anlamak zordur.Onların yaptıkları ve söyledikleri karşıdakilerini ise hep farklı bir konuma getirir.Aslında getirdiği konum tektir ve bellidir fakat karşıdaki kendini farklı konuma geldi hisseder.

Hocaefendi her zaman ki gibi kendine yakışanı yapmıştır.ALLAH ondan razı olsun.

.:Ay_Yıldız:. 08-29-2010 22:19

Alıntı:

El Emin Nickli Üyeden Alıntı (Mesaj 740139)
Erbakan'ın artık o kadar saf olduğuna inanmıyorum lütfen onu savunmaya kalkmayın]evet benim artık gözümde artık ecevit,erbekandan daha değerlidir.Daha iyidir.
Onu bunu bir kenera bırakalım Fethullah GÜLEN'i eleştireceksek önce en azından ülkeye vesile olduğu güzelliklerin binde birini yapıp sonra gelelim.

Bir şeyleri savunacaksak abartmayalım bence kardeşim.:güzel:

El Emin 08-29-2010 22:22

Alıntı:

.:Ay_Yıldız:. Nickli Üyeden Alıntı (Mesaj 792599)
Bir şeyleri savunacaksak abartmayalım bence kardeşim.:güzel:

Kendine Muhafazakar etiketi vurupta hakkını vermeyenler hatta onu çıkar olarak kullananlar benim gözümde sosyalisten komunisten daha düşük seviyededir. :) Abartı nerede gösterir misin Hatice.

.:Ay_Yıldız:. 08-29-2010 22:27

Kişiliğini sevmiyor olabiliriz ama şu an forumunda bulunduğumuz parti başkanının hocası,yetiştiricisi konumundadır. Yani böyle bir şahsiyeti Ecevit gibi muhafazakarlık ile uzaktan yakından alakası olmayan,başörtülü bir gazeteciye gösterdiği tarihi akıl almaz bir tepkisi bulunan bir şahsiyetten daha aşağıda görmek benim zihniyetime göre yanlıştır. kıyaslama insanın doğasında olan birşey fakat bazı değerleri çiğnediğinde bazı şeylere zarar verebilir kardeşim.

Özgür Çağrı 08-29-2010 22:32

Molla haddini aşma bence
Çıktığımız kabuğa hakaret etmeyiz biz. O senin ecevitle bir tuttuğun muhterem olmasaydı ne siyonizmi öğrenebilirdik nede türkiyeyi yöneten bu kadrolar olabilirdi.
Ne yaparsa yapsın erbakan türkiyenin baş tacıdır. Bulunduğum ortamda erbakana karşı ileri geri konuşturtmam !


All times are GMT +3. The time now is 11:55.

Powered by vBulletin®
Copyright ©2000 - 2025, Jelsoft Enterprises Ltd.
AK Parti Forum 2007-2023