Tekil Mesaj gösterimi
Alt 11-04-2012, 23:34   #4
Kullanıcı Adı
Garibüzzaman
Standart
Hayırlı olsun. Umarım artık Ak Parti'nin bastonu figüründen kurtulur artık. Yukarıdaki yorumu görünce aklıma Cemil Meriç'in, Bir Facianın Hikayesi adlı kitabından bölüm geldi. İktibas edeyim

Demek ki, insanın amacı, yenmek değil boğuşmaktır. Azınlıklar her ülkenin yüz akı olmuştur. Onlardaki meziyetler çoğunluklarda yoktur: şiddet ve ataklık. Kurallara daha çok uyarlar, daha dürüsttürler. Meclislere bakalım. En canlı, en dinamik kesim muhalefet, yani azınlıktır. İlimde güzel sanatlarda da öyle değil mi ? En yiğit en gözü pek düşünce ve sanat adamlarını hepsi yeni ufuklar peşindedir. İbsen, çoğunlukla azınlığın farklarını ne güzel anlatmış;
ÇOĞUNLUK HİÇ BİR ZAMAN HAKLI DEĞİLDİR, ANLIYOR MUSUNUZ ? HİÇ BİR ZAMAN. Çoğunluğun haklı olduğu düpedüz yalan. Çoğunluk dediğimiz kimseler zekayı mı temsil ederler, hamakatı mı ? Yüz kızartıcı ama dünyanın budalalarla dolu olduğu inkar edilmez bir gerçek. Öyledir diye aptallar mı yönetecek zekileri ? Evet, çoğunluk güçlüdür ama haklı olmak için güçlü olmak yeter mi ? Haklı olan, her zaman azınlıktır.
HALKIN SESİ HAKKIN SESİ İMİŞ... PALAVRA.... Çoğunluğun dile getirdiği ne menem hakikatler. Porsumuş, çürümüş hakikatler değil mi ? Bir hakikat o köhneleşince yalanlaşır. Hakikatler Mathusalem gibi uzun ömürlü değildir.



Cemil Meriç | Bir Facianın Hikayesi, Sayfa, 33



Garibüzzaman isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı ile Cevapla