[Özgür Suriye]

jhebe Nickli Üyeden Alıntı

Cemaati hukuksuzluğa maruz kaldıklarını düşündüğüm için savunuyorum.

Cemaatçi değilim diyip sapına kadar gülenci olduğunu gösterdin bize.

yahu gerçek bir gezici , gezide gülenci polis müdürlerinin şiddetine maruz kalmış bir gezici fetullah gülen ve çetesini savunur mu hiç?

Sayın Cumhurbaşkanı'nın dediği gibi siz takiyye'de Şia'yı da geçtiniz!.

jhebe Nickli Üyeden Alıntı

"Hırsızlığa ve yolsuzluğa" göz yumsalar, ona da biat etselerdi "ne istediler de vermedik" diyen şu bakış açısı milim yerinden oynar mıydı?

Senelerdir insanların imanını ve parasını çalan Gülencilerden daha büyük hırsız mı var bu memlekette?

Madem bu hükümet yolsuzluğa bulaşmıştı da neden senelerce bu hükümetle işbirliği yaptılar da menfaatleri kesilmeye başladıktan sonra 17-25 aralık darbe girişiminde bulundular?

neden birbirleriyle alakasız konuların aylardır üstünü örttüler ve bu konuları bir araya getirip 17 aralıkta operasyon yaptılar?

ortada bir yolsuzluk varsa gülenciler de bu yolsuzluğa göz yummaktan suçlu o zaman!..

jhebe Nickli Üyeden Alıntı

Evet 7 şubat 2012'de MİT'e yönelik darbe girişiminden sonra o zamanlar cemaat mensupları da hükümetle aralarında kavga olduğu iddialarını ısrarla yalanlıyor ve hükümeti desteklemeye devam ettiklerini söylüyorlardı.

yani bunda garip bi durum yok. iki taraf da başlarda bu kavgayı gizlemeye ve üstünü örtmeye çalıştılar.

ayrıca hüseyin çelik denilen şahsın paralelci olduğunu ve bu yüzden partiden uzaklaştırılıp etkisiz bir göreve getirildiğini bilenler bilir.

17 aralıktan önce parti sözcüsü olarak her hafta çıkıp basın toplantısı yapan hüseyin çelik 17 aralık ile ortadan kaybolmuş ve sessizliğe gömülmüştü.

jhebe Nickli Üyeden Alıntı

Gelelim argümanlarını çürütmeye.

1) Cemaat Gezi'ye alttan alta destek veriyordu.

Geziciyim diye belirtmiştim, ama ben böyle bir destek hatırlamıyorum. Aksine o dönemin yayınlarında hükümet savunuluyor. Örnekler:

http://www.zaman.com.tr/gundem_hocae...r_2097956.html

Fetullah Gülen sadece polisin kullandığı şiddetin dozunun düşürülmesine dair telkinlerde bulunmuş, geri kalan herşey hükümetin savunduğu şeylerle aynı; masum insanları kullanıyorlar, dış güçler bize saldırıyor, tepkiniz varsa sandıkta verin, dış basın olayları abartıyor, 'çapulcu' söylemi vs...

Bu verdiğin linkte benim dediklerimi doğruluyor.

dikkatli okursan o yazıda isim vermeden hükümete yönelik sert eleştiriler yapıldığını görürsün.

tabi 2013'ün yazında hükümet ile gülen örgütü arasındaki kavga en azından görünürde şimdiki gibi kanlı bıçaklı değildi.

bu yüzden herşeyi aleni olarak göremezdin.

ama bizim çevremizdeki bazı fanatik gülenci şahısların gezi parkı olayları sırasında tayyip Erdoğan'a kürettiklerine ve aşırı bir tayyip Erdoğan karşıtlarına dönüştüklerini biz şahit oluyorduk.

jhebe Nickli Üyeden Alıntı

2) Çadırları Gülenci polisler ortalığı kızıştırmak için yaktılar

Bu çürütülmekten ziyade eksik kalmış ve hedefi saptırmış bir cümle. Sanki çadırlar yakılırken malum şahıs ve avaneleri "durun yapmayın, aşırı şiddet uyguluyorsunuz" demişler de bu polisler kafalarına göre iş yapmışlar. Havuz yayınlarının algı yönetmek için yaptığı yalan haberleri azıcık kurcalayınca gerçek ortaya çıkıyor zaten. Bak polise emri kim vermişse kendi ağzıyla söylüyor ve malum tapelerde de mevzu geçiyor:

sen de bilirsin ki koskoca başbakan emniyet teşkilatındaki on binlerce polise ve binlerce komisere spesifik olaylar için ayrı ayrı talimat veremez. böyle bir şeye zamanı yetmez.

bu tür aniden büyüyen olaylarda bir sürü şey yerel polis müdürlerinin o anlık talimatları ile yapılır.

bazı paralelci polis müdürlerinin de gezi olaylarını kışkırttığını söyleyebiliriz.

gezi barbar ayaklanmasını bastırmada emeği geçen ve paralelci olmayan bütün polislerimizi ise tebrik ederiz.

buna kendi canını ve vatanını savunurken havaya açtığı ateşle ethem sarısülük'ü vuran ve haksız yere hapis yatan Ahmet Şahbaz da dahildir.

başbakanın ''talimatı ben verdim'' dediği ve silindiğini söylediğniz videosunu ben ekleyim.

senin eklediğini görmedim ama muhtemelen budur:

YouTube Video

bu videoda başbakan gezi parkının teröristlerden ve pkk , dhkp-c bayraklarından temizlenme talimatını kendisinin verdiğini söylüyor.

biz de tayyip Erdoğan'ın bu talimatını sonuna kadar destekledik ve destekliyoruz.

ama gezici ve paralelciler tayyip Erdoğan'ın bu sözünü çarpıtıp sanki berkin Elvan'ın gaz kapsülüyle vurulma talimatını , Erdoğan vermiş gibi lanse ediyorlar.

berkin Elvan'ın ölümünün sorumlusu , 13-14 yaşında bir çocuğu vatan-millet düşmanı bir militan yapan dhkpc'liler , onun dhkp-c'lilerin içinde büyümesine göz yuman/izin veren anne-babası ve gezi olaylarında sokakları savaş alanına çeviren gezicilerdir. tabi gezi parkı olaylarında yaşamını yitiren diğer insanların da hayatını kaybetmesinin sorumlusu da sokakları savaş alanına çeviren gezicilerdir.

sen de ''gerçek'' bir geziciysen senin de bu konuda bir vicdan muhasebesi yapman gerekiyor.

ayrıca gezi parkı olayları sırasında hayatını kaybeden polis memuru dışındaki bütün kişilerin alevi olması, gezi olaylarının mezhep temelli bir azınlık kalkışması olduğunu da gösteriyor.

jhebe Nickli Üyeden Alıntı

3) Dershane meselesi

senelerce Gülencilerin dershanelerine gitmiş birisi olarak dershanelerin kaldırılmasını da sonuna kadar savunuyorum.

millet böylece dershane yükünden kurtulmuş oluyor. ayrıca okulların eğitim kalitesinin de bu şekilde artacağını düşünüyorum.