Kaynak ehlisünnetbüyükleri.com
İstanbulun fethi müjdelenen fetih fethi mübin
*Allahü teâlânın rızâsı için cihâda niyet eden Osmanlı askeri; “Ya Cennet! Ya İstanbul!” diyor başka bir makam istemiyordu. mücâhid ordusu yaralanan ve şehîd olanlara aldırmadan; “Allah Allah” nidalarıyla bizansa hücum ediyor surlara tırmanıyorlardı. Fethin gecikmesiyle genç Fâtih, Akşemseddîn’in çadırına girdi. Akşemseddîn kuru toprak üzerinde Allaha yalvarıyor, en büyük evliyâsını imdada göndermesini arzuluyordu.
*Sultan Mehmed elini açıp hocası aksultanın duasına Âmin” dedi. gözlerden yağmur gibi yaşlar aktı. Mehmed Han Bizans surlarına baktı. İslâm askerinin önünde; beyaz elbiseli, yeşil sarıklı bir ordu düşmana hücum ediyordu Ulubatlı Hasan, otuz arkadaşıyla bizans surlarına Osmanlı sancağını dikti ve şehîd edildi. *Osmanlı kuvvetleri dalga dalga İstanbul’a giriyordu Bizans halkı Ayasofya kilisesine sığınıyordu. Dalga dalga Osmanlı askerleri İstanbula hâkim oldu. Kiliseye sığınan mazlum ahâliye, güçsüz acınacak durumdaki insanlara dokunulmadı
*29 Mayısta genç fatih kır atıyla hocaları ve ordu kumandanları muhteşem bir alayla Topkapı’dan İstanbul’a girdi yanında, çok sevdiği hocası Akşemseddîn vardı. Fâtih çok gençti Akşemseddîn’i pâdişâh sanıyor ve çiçek sunuyordu. Akşemseddîn, Genç pâdişâhı gösterdi; “Sultan Mehmed ben değilim, odur” dedi. Sultan Mehmed de; “Gidiniz, ona gidiniz. Sultan Mehmed benim ama o hocamdır. Şehrin manevî fâtihidir” dedi. *Sultan, Türk askerlerinin tekbir sesleri arşa yükselen ve dört bir cihanı titreten ezan sesleriyle Ayasofyaya geldi. Genç Sultan, yerlere kapanan Ortodoks patriğine karşı; “Kalkın Ben sultan Mehmed, bütün ahâliye söylüyorum ki, bu günden îtibâren hayâtınız ve hürriyetiniz hususunda gazabımdan korkmayınız” diye hitâb etti*din, mezheb hürriyetini te’min eden ferman yayınlayan sultan Mehmed, Ayasofya’nın Cuma gününe kadar câmi hâline getirilmesini emretti. Fâtih, İstanbul’daki ilk Cuma namazını ayasofyada kıldı. 655’den 1453’e kadar devam eden mübarek ideâl Feth-i mübîn fetihnamelerle bütün İslâm âlemine müjdelenip dünyâya ilân edildi.
*İstanbul kuşatması 6 Nisan’dan 29 Mayıs’a kadar elli dört gün sürdü. Kuşatmada Bizanslılardan dört bin üzerinde ölü, elli binden fazla esir vardı Osmanlıların kayıpları beş binin üzerinde idi. Fetihte ganîmetler ele geçirildi
*İstanbul fethedilmekle, bin dört yüz seksen senelik Roma İmparatorluğu sona erdi. Osmanlı Devleti’nde yükselme devri başladı, çihân-şümul hâkimiyeti gelişti. İnsanlık îmân içinde tek devlet ve hükümdar hâkimiyeti için teşebbüse geçildi. İstanbul sefahat alemi olmaktan çıkarıldı ilim ve kültür merkezi hâline getirildi. Osmanlılar her yerde medrese ve kütüphâneler açtılar.*Sultan Mehmed’in kazandığı mübarek istanbul târihlerde feth-i celîl ve feth-i mübîn*adları ile anıldı Latin istilâsıyla harabeye dönen, istanbul nüfûsu elli bindi inen bin yıllık şehir, ahlâk ve maneviyâtı ile perişandı. fetih ile şehre hayat ve medeniyet geldi istanbul, İslâm ahlâk ve nizâmının merkezi oldu. Gökkubbeye uzanan muhteşem câmiler Allahü teâlâya niyazı temsil eden zarif minareleri,ile mübarek belde İslâm’ın kudsiyetine kavuştu
*İstanbul fethedilerek Şehir ilim, kültür ve, sarayları, ile ve san’atın Türklüğün İslâm medeniyetinin dünyânın en büyük merkezi olmuştur
|