Konu: Sözler
Tekil Mesaj gösterimi
Alt 02-23-2019, 21:04   #75
Kullanıcı Adı
murataltug1985
Standart
60 Batman HALK DEYİMLERİ


Akıl bir altın taçtır her kafaya uymaz

Komşu komşunun işine muhtaçtır

Oğlan gsefere , gitti geldi aynı hergele

Çingeneler aç kalınca eski düğünlerden bahsederler

Al asili ser hasırı

Garip kuşun yuvasını Allah yapar

Gezen tilki yatan aslandan iyidir

Gönlü namazda olanın kulağı ezanda olur

Evlat aziz, terbiye daha aziz

Büyüğün yoksa büyük taşa danış

Asil azmaz, bal acımaz

Arif olan sözü aş gibi tadar

Atla katır döğüşür arada eşek ezilir

Bülbülün çektiği dilinin belasıdır.

Ölürse yer beğensin kalırsa el beğensin

Elbise yürüyüş para söyleyiş örter

Azdan az gider, çoktan çok gider

Haram yelle düğün elle olur

Sırrını söyleme dostuna, dostun söyler dostuna

Dil ustası iş hastası

Bağı kara üzüm olsun, üzümü yemeğe yüzün olsun

Doğru duvar yıkılmaz eğri kaçar kurtulmaz

Kara it, beyaz olmaz.

Çömlekçi kırık tastan su içer.

Can çıksa, huy çıkmaz,*

Mendal uzak ol, mısıra Sultan ol.

Ucuz et satır kırdırır.

Yaşlı öküzle çift sürülmez.

Gelin atın üstündedir, Kimse bilmez kimin kısmetidir.

61Karaman İlimize Ait Atasözleri


Abdala malûm olur*

Abdestsize namaz dayanmaz*

Acele etsen de iş varacağına varır*

Acele işe şeytan karışır*

Acemi nalbant, gavur eşeğinde öğrenir*

Acı acıyı, su sancıyı savar*

Açı ığratma toku söyletme*

Acıkan doymam sanır*

Acıyan eşek attan ileri gider*

Aç ayı oynamaz*

Aç bırakma hırsız olur, çok söyleme arsız olur*

Açın gözü ekmek teknesinde olur*

Aç köpek fırın deler*

Açlığılan tokluğun arası yarım ekmek*

Açma kütüğü söyletme kötüyü*

Aç ne yemez tok ne demez*

Aç tavuk kendini buğday anbarında görür*

Adam adama lazım olur*

Adamakla mal mı tükenir*

Adamın adı çıkacağına canı çıksın*

Adı çıktı dokuza inmez sekize*

Ahmak misafir ev sahibini ağırlar*

Ağalık vermekle, yiğitlik vurmakla*

Ağanın alnı terlemeyince ırgatın burnu kanamaz*

Ağır kazan geç kaynar*

Ağır ol da kâmil desinler*


Ağızdan burun yakın, kardaştan karın yakın*

Ağlarsa anam ağlar, gayrısı yalan ağlar*

Ağlayak da gözden mi olak*

Ağmansız güzel arayan yarsız kalır*

Ağrısız baş mezarada gerek*

Akçe bulsam çıkı yok,*

Akçesi ucuz olanın kendisi kıymetli olur*

Akıllı evladın var neylersin malı, akılsız evladın var yine neylersin malı*

Akılsıza söz kar etmez*

Akılsız başın cezasını ayaklar çeker*

Akılsızın şaşkını beyaz giyer kış günü*

Akılsız köpeği yol kocatır*

Akrabanın ettiğini akrep etmez*


Akşamın hayrından sabahın şerri yeğdir*


Alacağın bir iğne, çeliğin okkasını orantıya vurursun*

Alan satandan umar*

Alçak eşeğe kim olsa biner*

Alçak yerde yatma sel alır, yüksekte yatma yel alır*

Al elmaya taş atan çok olur*

Alemin ağzı torba değil ki büzesin*

Alet işler el öğünür*

Alem unutmuş, kalem unutmamış*

Alışmadık ... abdest tutmaz*

Alışmış kudurmuştan beterdir*

Allah abdala eşeğini kaybettirir, sonra buldurup sevindirir*

Allah bir kapıyı kaparsa bir kapıyı açar*

Allah herkesin kalbine göre verir*

Allah’ın ondurmadığını kul onduramaz*

Allah’ın parmağı yok ki gözüne soksun*

Allah ilmi dileyene, malı dilediğine verir*

Allah gardaşı gardaş, kısmetini ayrı yaratmış*

Allah oraspı avrat, puşt oğlan şerrinden emin eylesin*

Allah şaşırttığı kulu beygir gibi o....tur*

Allah şaşırttı mı dayıya hala dedirtirmiş*

Allah’tan korkmaz kuldan utanmaz*

Allah’tan sağlık devletten aylık*

Allahümme ferden, kendini sakın kel ile körden*

Allah yolunu yolsuza çattırmasın*

Allı yelek, pullu yelek, gömlek yok fes neye gerek*

Alma ağacından uzak düşmez*


Alma mazlum ahını çıkar aheste aheste*


Altta kalmayı ayı bile sevmez*

Altın eşiğin gümüş eşiğe işi düşer*

Altın pas tutmaz*

Altın yere düşmeyile pul olmaz*

Al kaşağıyı gir ahıra, yağır olan gocunsun*

Anan turp baban şalgam, sen içinde gülbe şeker*

Aptalı vali yapmışlar, önce babasını kesmiş*

Arsızın ar nesine, gömleği uzun yar nesine*

Arpa görmüş at gibi ne sırıtıyorsun*

Arpacı kumrusu gibi düşünür durur*

Ar namus tertemiz*

Armut piş ağzıma düş*

Armudun sapı vardır üzümün çöpü vardır*

Armudu sapı ile, üzümü çöpü ile, pekmezi küpü ile*

Armudun iyisini dağdaki ayı yer*

Arkadaşını söyle, seni söyliyeyim*

Ar insana, bar hayvana yakışır*

Arife tarif gerekmez*

Arife günü yalan söyliyenin, bayram günü yüzü kara çıkar*

Ârife bir işaret el verir*

Arı satmış, namusu tellala vermiş*

Arı bal alacak çiçeği bilir*

Ar gözden, kar yüzden anlaşılır*

Arap eli öpmekle dudak kararmaz*

Asıl varken vekil aranmaz*

Aslını saklayan haramzadedir*

Asıl azmaz bal kokmaz; kokarsa ayran kokar, çünkü aslı süttür*

Attan indi eşeğe bindi*

Atta karın, yiğitte burun*

At ölür de itler bayram eder*

Atlıyı attan indirir*


At ile avrat yiğidin bahtına*

Ateşle oyun olmaz*

At ilin, it ilin, bize ne*

Atın ölümü arpadan olsun*

At binicisine göre kişner*

Ata binmeden ayakları sallama*

Avradı er zaptetmez, ar zapteder*

Avcı avında, yolcu yolunda gerek*

Ayranı yok içmeye, feraceyle gider s........ya*

Ayran içtik ayrı düştük*

Ayranım ekşi diyen olmaz*

Aylak sirke baldan tatlıdır*

Ayın onbeşi karanlık, onbeşi aydınlıktır*

Ayağa dokunmadık taş, başa gelmedik iş olmaz*

Ayağın sığmayacağı yere baş sokulmaz*

Aza nere gidersin demişler, çoğun yanına demiş*

Aza kanaat etmiyen çoğu bulamaz*

Azıcık aşım kuygusuz başım*

Az yaşa, uz yaşa, akıbet gelecek başa*

Az veren candan verir, çok veran maldan verir*

Az ye de bir çırak tut*

Baba hizmet, oğlum himmet*
Babamın öleceğini bilseydim acı soğana değişir de yerdim*

Babam bana öğüt verirken, ben inek gözünde kırk sinek saydım*

Baba mirası yanan mum gibidir*


Babası oğluna bağ bağışlamış da, oğlu bir salkım üzümü çok görmüş*

Babası ölen bey, anası ölen kadın olur*

Bacası eğri amma dumanı doğru olsun*

Bacak kadar boyu var, türlü türlü huyu var*

Bacak kadar boyuyla türlü türlü haltlar karıştırır*

Bağa bak üzüm olsun, yemeye yüzün olsun*

Bağ dua değil çapa ister*


Bağlı aslana tavşan bile hücum eder*

Bahçeciye tere satılmaz*

Baht olmayınca başta, ne kuruda biter ne de yaşta*

Bakarsan bağ olur, bakmazsan dağ olur*

Bir çiçekle bahar gelmez*

Bak şu feleğin işine, ayıya kaval çaldırıyor*

Balcı ağlar,pekmezci ağlar,gatre incinin gözü çıksın*

Balcı kızı daha tatlı*

Bakkal ölenin borcunu diriye ödettirir*

Balcının bal tası, oduncunun paltası*

Bal döksen yalanır*

Bal bal demekle ağız tatlanmaz*

Balık baştan kokar*

Balı parmağı uzun olan yememiş de kısmeti olan yemiş*

Başa gelen başta kalmaz*

Başa gelen çekilir*
Başa gelmedik iş olmaz*

Baş başa baş Şeriata bağlı*


Başıma uymayan takke elin olsun*

Başım da bir bitmedik arpa kaldı*

Başındaki fese bak, girdiği kümese bak*

Başını acemi berbere teslim eden, cebinde pamuk eksik etmesin*

Baş kalkmadıkça ayak kımıldamaz*

Baş ol da ister eşek başı ol*

Baş sağlığı dünya varlığı*

Baş üstüne deme, ayak altına al da işimi gör*

Bedava sirke baldan tatlıdır*

Bedestanda mal kaybolmaz*

Beğendiğin dağın odununu kes*

Bekara avrat boşamak kolaydır*

Bekar gözüyle kız alınmaz*

Bekle koca kız bahtın açılsın*

Bela dur geliyorum demez*

Belaya sabır gerekir*

Belli düşman gizli dosttan yeğdir*

Ben derim bayram haftası, o anlar mangal tahtası*

Ben hadımım derim, o oğlun kızın kaç der*

Ben ölürsem sana eskim ile püsküm mü kalacak*

Benim sakalım tutuştu sen cigara yakmak istersin*

Ben senin karanlıkta göz kırptığını nerden bileyim*

Berber berbere benzer amma başım Allah’a emanet*

Beslemeden kadın olmaz, gül ağacından odun olmaz*

Bir kuruşla beş kapılı hamam yaptırır*

Beş kuruşluk fener o kadar yanar*

Beş parmağın beşi de bir değil*

Beş parmak düz değil*

Beş parmağın hangisini kessen acımaz*


Bey almaz, paşa almaz, delikli taş yerde kalmaz*

Beydir amma cebi omuzunda*

Beyinsiz kafaya söz kar etmez*

Beylerde zulüm olur da yalan olmaz*

Bıçak kınını kesmez*

Bıçak yarası iyi olur dil yarası iyi olmaz*

Bilmedin kolayını, bok ettin alayını*

Bilgisizlikten kurtulmuş amma eşeklikten kurtulamamış*

Bilmediği beş vakit namaz, bilir de yanına varmaz*

Bin dost az, bir düşman çok*

Binin yarısı beşyüz o da bizde yok*

Bin merak bir borç ödemez*

Bin nasihatten bir musibet evladır*


Bir ağaçtan hem okluk hem de bokluk olur*

Bir ağızdan çıkan bir orduya duyulur*

Bir at dört nalın üstünde daima kişneyip durmaz*

Bir çakımlık gav gibi*

Bir çiçekle bahar gelmez*

Bir dalda kırk ceviz olmadan taş atmaz*

Bir darlığın bir bolluğu, bir bolluğun bir darlığı vardır*

Bir deli kuyuya taş atar bin akıllı çıkaramaz*

Bir demeden iki denmez*

Bir dirhem et bin ayıp örter*

Bir dost kırk yılda kazanılır*

Bir dostum pir postum*

Bir dostun bin düşman kadar kahrı olur*

Bir elini vicdanına bir elini cüzdanına*

Bir elin nesi var, iki elin sesi var*

Bir fesli bir saçlıyı besler*

Bir gül ile bahar gelmez*

Boyumca buldum huyumca bulamadım*

Bir kararda kalan bir Mevla*

Bir korkak bin orduyu bozar*

Bir koyundan iki deri çıkmaz*

Bir kötünün yedi mahalleye zararı dokunur*

Bir nalına vurur bir mıhına*

Bir mum al da derdine yan*

Bir sofrada dokuz ekmek yenilmez, dokuz sofrada dokuz ekmek yenilir*

Bir ye de bin şükret*

Biri yer biri bakar Kıyamet ondan kopar*

Bir yerim diyenden, bir de yemem diyenden kork*

Bir yüzü ipek bir yüzü köpek*

Bir şeyin önüne bakma sonuna bak*

Bitmeyen işin kırk yıl müsadesi var*

Bize gelince yiyip içelim, size gelince gülüp geçelim*

Bizim tavuk bir yumurtu yumurtladı mı yedi mahalleye duyulur*

Biz ondan yoğurt umarız o bizden ayran umar*

Bülbülü altın kafese koymuşlar ille vatan ille vatan demiş*

Bülbülün çektiği dili belasıdır*

Büyük büyüklüğünü bilmezse küçük küçüklüğünü bilmez*

Büyük başın büyük belası olur*

Büyüklüğünü bilmeyen Allah’ını da bilmez*

Büyük hikmetler kısa sözlerde bulunur*

Büyüklük Allah’a yaraşır*

Büyük lokma ye büyük söyleme*

Bu ağız ile çok sakız çiğner*

Bu başa böyle traş*

Bu gün bulur bu gün yerim, yarına Allah kerim derim*

Bu gün dünya yarın ahret*

Bu günkü tavuk yarınki kazdan iyidir*

Buğday ekmeğin yoksa tatlı dilin de mi yok*


Bulamaçtan dönenin kaşığı kırılsın*

Buldukça bunsırar*


Bulursa yer bulmazsa ağzını poyraza açar*

Bundan sonra at olup da kuyruk tutacak değilim ya*

Bundan sonra önü söğütlü değirmen sahibi olacak değilim ya*

Buna etme bulma dünyası derler*

Burnumu sıksan canım çıkacak*


Böyle duanın böyle amini olur*
Böyle eyyam-ı ğamın böyle olur nevruzu*

Borcun iyisi vermek, derdin iyisi ölmek*

Borç yiyen kesesinden yer*

Borç yiğidin kamçısıdır*

Borç ödemekle yol yürümekle biter*

Borçlu ölmez benzi sararır*

Borç benim de tasası senin mi*

Boğaz yediğini istemez de göz gördüğünü ister*

Boğazı büyük olanın dostu olmaz*

Boklu tavuk çok yumurtlar*

Bol bol yiyen bel bel bakar*

Boyuna posuna bakma, huyuna ussuna bak*

Boynuz ararken kulaktan da olacak*

Bozulmuş bağa bekçi olmam*

Boş torba ile at tutulmaz*

Bostancıya kelek satar*

Boş ite menzil olmaz*

Boş gezmekten aylak işlemesi yeğdir*

Boş çuval dik durmaz*

Boş boğazı ateşe atmışlar da odun yaş diye bağırmış*

Boşa koydum dolmadı, doluya koydum almadı

*
62 BAYBURT ATA SÖZLERİ

Açığı it yer, sahipsizi kurt yer

Anası ne ki, danası ne ola

At beslenende, Kuş seslenende, Kız istenende güzeldir

Bilinmeyen aş, ya karın ağrıtır, ya baş

Çocuk kundakta, gelin duvakta belli olur

El eli yur, elde döner yüzü yur


Er'in seni sağ sever, komşun seni tok sever

Ev' den yetme oldu mu, danalıktan sığıra mal almazlar

Deliye el ver, eline bel ver

Kalın incelene kadar, incenin canı çıkar

Koç'luk kuru, kom önünde belli olur

Kurt gitti yazıya, meydan kaldı cıngıllı tazıya

Tandır sıcak iken ekmek tutar

Tarlayı taşlı yerden, kızı kardeşli yerden alasın

Yağmur yağdı, yarıklar kapandı

Yaza çıkardım danayı, beğenmez oldu anayı

BAYBURT DEYİMLERİ

Ana akşam oldu fennosu yak (Ana akşam oldu gaz lambasını yak)

Ana bir kavut çorbası büşürde, hereklenek (ana kavrulmuş buğday unu çorbası pişir de ısınalım )



Evinde pişmez bulgur aşı, kendi gezer bölük başı

Gada bu gün şehre getme yollar çelpeşük ( Ağabeyi bu gün şehre gitme yollar çamurlu)


Kız nişanlı, gelin iki canlı, kocakarının hali belli

Kurdun payı kuşunan, kuşunki çalı dibi



Tavuk kakar böçügü,kalkar öğrenir cücügü

BAYBURT DUALARI

Allah birini bin etsin

Allah sevdiklerine bağışlasın.

Allah muradını versin.

Allah agibetini heyır etsin.

Allah acılı gün göstermesin

Allah gönlüne göre versin

Allah her tutuğunu altın ede

Allah ömrümden kessin ömrüne versin

Allah seni efendimizin şefahat'ından mahrum koymaya

Allah seni elden ayağa bırakmaya

Allah seni Fadime anamıza komşu ede

Allah seni hac'a nasip etsin

Allah seni hiç bir yerde bunaltmaya

Allah seni nur gölünde yatırsın

Alimlerle otura kalkasın

Allah yüzünü kara çıkarmasın

Ayağın taşa dokunmasın

Bir ata, bin tutasın

Cennet hatunu olasan

Evine dert girmesin

Toprak ata, altun tutasan

Torunların torununu sevesin

Ab-u kevserden içesen

Analı babalı büyüyesen

Cennet mekanın olsun


Çıkacağın çama tırman.*

Helke alan bir alır, testi alan bin alır.*

İsmi kadın var, kendi kadın var.*

İtin havlamasını bir lokma ekmek durdurur.*

Kurk tavuğun eti yenmez.*

Kayseri'de kuşun sütü, yılanın ödü bulunur.*

At alırsan yazın, deve alırsan güzün, avrat alırsan gezin ha gezin.*

Acemi ağa, acemi çoban tutar.*

Sığırcığın karısı sığır gelince kıvrar.*

Gelin ata binmiş, "ya nâsip" demiş.*

Çatal kazık yere batmaz.*

Yitik bulununca emek zâyi olmaz.*

Her meyvenin hamı yeter de, adamın hamı yetmez.*

Karanlıkta yapılan iş alacalı olur.*

Kazanmadan kazan kaynamaz.*

Sıçandan doğan kendir keser.*

Ot kökünün üstünde biter.*

Baba, sarığı kaba, ana derdine yana.*

Akıllı evladın var, malı ni deceksin, deli evladın var malı nideceksin.*

Kötü komşu adamı hâcet sahibi yapar.*

Baş başa vermeyince taş yerinden kalkmaz.*

Taş eşmenin suyıınu her mide kaldırmaz.*


Güzellik kara kaştan, rağbet iki baştan.*

Dek duranın devesi ölmez.*

Acından karnı guruldar, başında nergis parıldar.

Bizim evde iki kız, biri çuvaldız, biri biz.*

Davar, kömünü itsiz, sahibini etsiz bırakmaz.*

Ev sahibinin yüzü gülerse, misafirin karnı doyar.*


Güzelin aşı tez pişer, iki kaynar bir coşar.*

İtme el kapısını el ucuynan, iterler kapını omuz gücüynen.*

Koç olacak kuzu koçun yanında gezer.*

Otu çeker kökün bakarlar.*

Yal yiyen it yüzünden belli olur.*


63 Van Atasözleri

Acele etme, dilini dişlersin.

Aç ile eceli gelen aynıdır.

Aç it fırına bakmakla doymaz.

Aç yat, kuyruğu dik yat.

Açı işletme, toku söyletme.

Açım oynatmayın, tokum söyletmeyin.

Adamı, tanıyan kurtlar yesin.

Adamın ağzına bakarlar, atına ona göre nal çakarlar.

Adamın başı büyük olacağına yaşı büyük olsun.

Adamın eli bok olmazsa karnı tok olmaz.

Ağ ipin pamuğa ziyanı vardır.

Ağacın kurdu içinden olmazsa, ağaca zeval yoktur.


Ağam ol, sözümde ol.

Ağanın malı gider, ħızmekârın canı çıkar.

Ağası kuvvetli olanın iti keskin olur.

Ağlatan yanında otur, güldüren yanında oturma.

Ağlayanın malı gülene hayır etmez.

Ağzımı yandıran aş olsun, başımı kıran taş olsun.

Ahmağa yüz, aptala söz verilmez.

Akıl toprak değil ki, herkes başına savursun.

Akraba gün olur, akrep olur.

Al at, hem kapar, hem teper.

Al benden de bir öğüt, kendi ununu kendin öğüt.


Alacaklı, camuştan kuvvetlidir.


Alıcı kuş dindiğinden bellidir. (Dindik: Gaga)

Alın terlemeyince mal kazanılmaz.

Âlim olmak istersen al kalemi durma yaz, cahil olmak istersen al kalemi durma kaz.


Allah adamı yolun alt yanına düşürmesin.

Allah bilir kulunu, ona göre verir çulunu.

Allah dağına bakar karını verir.

Allah hazinesinden versin.

Allah it oğlu itini tanır.

Allah verdi mi dingonun bağından da verir.

Alma mazlumun ahını, gökten indirir şahini.

Altın pula karıştırılmaz.

Anamın aşı, tandırın başı.

Anamın ekmeğine kuru, ayranına duru diyemem.

Arkadaş gerek düz gerek.

Asılı almak zor, saklamak kolay; beddasılı almak kolay, saklamak zor.

Aslan yatağından belli olur.

Aslında olan tırnağında gösterir.

Aş soğudu, taş soğumadı.

Aşağıyı beyenmiyi, yukarıda yer bulamiyi.

Aşını arayan eşini bulur.

At atın yanında ya kapağan, ya tepegen olur.

At koşar, göt övünür

At pazarında eşek anırmaz.

At tepmez, it kapmaz deme.

At, at olana kadar sahibi mat olur.


Atadan görene yaklaş, sonradan görenden uzaklaş.

Atın iyisi doru, yiğidin iyisi deli olur.

Atın yürüyüşüne, yiğidin yiyişine bak.

Atta karın, itte burun gerekir.

Atta, avratta, yurtta uğur vardır.

Av, vuranın değil alanındır.


Avcı kırk gün taban teper, bir gün av eti yer.

Avrat hastalanacağına eri hastalansın, eri öleceğine avrat ölsün.

Ay arsızın, gün arsızın, göynü hoştur tumansızın.

Ayağıma yer edim, gör başan neler edim.

Ayağını sıcak tut, başını serin; düşünme derin derin.

Ayıdan post, urustan dost olmaz.

Az harcarsan olursun melek, çok harcarsan olursun helak.

Az şeyden çok şey çıkar.

Az yemek, az konuşmak insanı melek eder; çok yemek, çok konuşmak insanı helak eder.

Azan yılan yol üstüne çıkar.

Azdan az gider, çoktan çok.

Azı yarar, ortası karar, çoğu zarar.

Aziz ölür, boğaz ölmez.

Baht mı istersin taht mı? Sen baht ver, taht kendiliğinden gelir.

Balığın başı taşa değmezse geri dönmez.

Balık tutanın götü yaş olur.

Balık tutanın tumanı yaş olur.

Balıktan büyük halik vardır.

Baltayı yiyen ağaç sapına gazınç eder.

Baş kesen, yaş kesen, taş kesen iflah olmaz.

Başın ağrıdı kes kurtul, dişin ağrıdı çek kurtul.

Batacak ördek götün götün gider.

Ben umaram bacımdan, bacım ölür acından.

Bey almaz, paşa almaz; delikli boncuk yerde kalmaz.

Biberin acısı başı yukarı olanıdır.


Bir adam ya çok görür kudurur, ya da çok yiyer kudurur.

Bir gün vezir, kırk gün rezil olma.

Bir hatır, iki hatır, üçüncüsünde vur yatır.

Bir karına iki minnet olmaz.

Birer birer bin olur.

Biri ölmezse biri dirilmez.

Bizin gelin bizden kaçar, başını örter kıçını açar.

Borcun iyisi olmaz, borçlunun iyisi olur.

Boş ite menzil mi dayanır?

Büyük başın büyük derdi olur.

Can sağlığı, cihan varlığı

Cana gelen, mala gelsin.

Candan yanan kimse yok, yandan yanan çok.

Canı yanan eşek, attan hızla kaçar.

Cemreden sonraki yağmura eyvallah edilir.

Ceviz çürüksüz olmaz.

Cüce her zaman sepet altında kalmaz.

Çakalın eniği kurt olmaz, aslanın yatağı yurt olmaz.

Çarşamba yalan diyenin, Perşembe yüzü kara çıkar.

Çaydan geçerken at değiştirilmez.

Çıplak içeri, aç dışarı kaçar.


Çocuğa iş, peşine düş.

Çocuk aziz, terbiye ondan daha azizdir.

Çömlek diyer dibim altun, çömçe diyer men hardayam?

Çömlek yuvarlanmış, kapağını bulamamış.

Çürük tahta mıh tutmaz.

Dağ başına kış gelir, kul başına iş gelir.


Dam yanarsa, sıçan da beraber yanar.

Dar yerin pilavındansa, geniş yerin dayağı.

Darı unundan baklava, eğri ağaçtan oklava olmaz.

Davetsiz gelen döşeksiz oturur.

Deli utanmaz, sahibi utanır.

Deli utanmaz, sakalı utanır.

Deliden deli doğar.

Delinin ununu Allah öğütür.

Deliye ilişme, çalıya iliş.

Deliye yel ver, eline bel ver.

Derdi çeken, ağuyu içen bilir.

Deve hamama, it kahveye, oban divana yakışmaz.

Deveciden dostu olan kapısını yüksek yapar.

Deveye deve lazım.

Dibi görünmeyen kaptan su içme.

Dilim dilim, dilimden giyerem kilim.

Dişinde olan tırnağında gösterir.

Doğan anası olma, duran anası ol.

Dost, dostun ekmeğini yer.

Dul herif kuyruk yedirir, genç oğlan yumruk yedirir.

Dumansız baca, kavgasız karı koca olmaz.

Dünyada Van, Ahirette iman.

Düşmandan yara esirgeyen öz canında bulur.


Düz yolda yürüyemiyi, galdi ki şoħumda şıllıħ ata.

Düzelir böyle kalmaz, yıkılır güze kalmaz.

Ek tohumun hasını, çekme yiyecek tasasını.

Ekmeği yüzünden yerler.

Ekmek yayanın atıdır.

Ekşi hamur, turş ekmek mideni, yanı koduklu karı evini harap eder.

El ele vurunca şakıldar.

El eli yıkar, el de döner yüzü yıkar.

El eliyle yılan tutma, yılana da yazıktır.

El uyu ile gelen sel suyu ile gider.

Elbise yamalığa, can hekime düşmesin.

Elden alım ele verim, keçel kızımı kime verim.

Elden gelen öğün olmaz, olsa da garın doymaz.

Elden oğul olmaz.

Ele güvenme, bele güven.

Eli işde, gözü dervişde.

Elin attığı taş uzak gider.

Elin iyisi, itin dayısı olmaz.

Elinle ver, ayağınla ara.

Eliyle eden kurtulur, diliyle eden kurtulmaz.

Elmayı soy ye, eriği say ye, armudu ham ye.


Eski, hayır etseydi sahibine ederdi.

Esvap yamaya, can hekime düşmesin.

Eşeğin işlediği at içindir.

Eşek altın külah giyse gene eşektir.

Eşek gidince semeri de gider.

Eşek ne anlar yoncadan?

Eşek öldü, ortaklık bitti.

Et giren eve dert girmez.


Etme kulum bulursun, ingildiye ingildiye ölürsün.

Ev sözsüz, gor azapsız olmaz.

Fakir dağa çıkanda kar olur boran.

Fakiri dövmektense üstünü yırt.


Fukarayı döveceğine üstünü yırt.

Garip itin kuyruğu götünde olur.

Geç başa, ol paşa.

Geçmişine laf atanın, geleceğine kurşun atarlar.

Gelin girmedik ev olur; ölüm girmedik ev olmaz.

Gelinin ayağı, çobanın dayağı uğurlu olur.

Gevezeyi cehenneme atmışlar; odunum yaştır demiş.


Gidenin yeri, ölenin eri.

Giren ay, çıkan ay, üstümüzde duran ay.

Gitdi kebap goħusuna, baħdi eşek dağliyilar.

Görmemişin bir oğlu olmuş, tutuş çükünü koparmış.

Göz gördüğünden korkar.

Göz gördüğüne hükmeder.


Hanımın kırdığı çömleğin sesi duyulmaz.

Harabe yerde de hazine bulunur.

Havanın ayazına, mıtrıbın namazına, itin beyazına hiç güvenme.

Hazırı sakla, Hızır’dan isteme.

Her an rüzgâr gemicinin istediği yönde esmez.

Her ayrana ekmek doğranmaz.

Her bir güne, var bir yarın.

Her deliğe parmak sokulmaz.

Her gün gezen kırda, bir gün uğrar kurda.

Her merdivenin birkaç ayağı vardır.

Her şey incelikten, insan kabalıktan kırılır.

Her taş, köşe taşı olmaz.

Her zaman cüce sepet altında kalmaz.

Her zaman elden yenmez, bir de cepten yenir.

Her zaman sel gelip kütük getirmez.


Herkese aynı çubuk çalınmaz.

Herkesin bin derdi var, değirmencin su derdi.

Herkesin ipi ile kuyuya inilmez.

Hırsız hırsızın dilinden anlar.

Hiç yoktan köse iyi.

Hileli bazar, dostluğu bozar.

Horoz ötse de ötmese de sabah olur.

Işıklı cüce sepet altında belli olur.

İgit kötü olmaz, yoksul olmayınca.

İhtiyarlık eski çuldur satılmaz, gençlik şahin kuştur tutulmaz.

İki su, bir ekmek yerini tutar.

İki tarafa bakan şaş kalır.

İki tezek bir taşa belâ.

İlan eğilir bükülür, çıktığı deliği tanır.

İlan yarpuzdan hoşlanmaz, gelir burnunun dibinde biter.

İlana ağrı veren kertenkeledir.

İlişene girişirler.

İlk bahtım altın tahtım.

İnat gelir göz kararır, inat gider yüz kararır.

İncitme canı, öldür yılanı.

İnsan inat için kırk batman tuz yer.

İnsanın yaman yiyicisi olsun, yaman diyicisi olmasın.

İssi (sıcak) ekmek iti kuduz eder.

İstediğini söyleyen, istemediğini duyar.

İsteyenin bir yüzü, vermeyenin iki yüzü kara.

İş sabahın, aş sabahın.

İş zamanında iş, küs zamanında küs.

İt fırından ekmek kaçırır, öz rağbetini çeker.

İt itin postunu yırtmaz.

İt ne kadar keskin olsa sahibini tutmaz.

İt, araba gölgesinde yatar, öz gölgesi zanneder.

İte gem takarsan kendini at zanneder.

İtin ağzı ile deniz haram olmaz.

İtin ağzına ağaç sokulmaz.


İtin bahsini et, değeneği koy yanan.

İtin canı cezada gerek.

İtin eceli gelende cami duvarına işer.

İtin sözü olsa havadan somun yağar.

İtnen harala girilmez.

İyi mal kötü gün içindir.


Karıncanın uçması zevaline delalettir.

Kavak dalıyla gürler.

Kazla tavuk aynı yumurtlayamaz.

Kazma kimsenin kuyusunu, kazarlar senin kuyunu.

Keçel derman bulsa öz başına sürer.


Keçinin ameli azsa, çobanın ekmeğini yer.

Kefen satan kefensiz ölür.

Kenarına bak bezini, anasına bak kızını al.

Kes kulağın at arkana, gör ne laflar edili.

Keskin itin sonu uyuz olur.

Keten gömlek bez olmaz, üvey kardeş öz olmaz.

Keten gömlek olmaz dokutmayınca, evlat âlim olmaz okutmayınca.

Kırk karga bi kırti et koparamaz.

Kış için yorgansız, el için oğlansız kalınmaz.

Kış kışlığını, puşt puştluğunu belli eder.

Kız anadan öğrenir bohça düzmeyi, oğlan babadan öğrenir koyun yüzmeyi.

Kimisine baht kurulur, kimisine kuru taht.

Kocakarının soğuğu, teper tandıra tavuğu.

Komşu komşuya bakar, evini ateşe yakar.

Kork ondan, korkmaz Allah’tan.

Korkak her gün, cesur bir gün ölür.

Koyuna rakı içirmişler, kurdun evini sormuş.

Koyunu güden kurdu görür.

Koyunu olmayanın, bıçağı keskin olur.

Köksüz ağaç kurur.

Kör atın kör nalbantı olur.

Kör sıçanın rızkını Allah verir.

Köylünün ineği var yağı gelir, tarlası var buğdayı gelir.

Kul daralmazsa, Hızır yetişmez.

Kul kula sebeptir.

Kul verdiğini duyurur, Hak verdiğini doyurur.

Kurdun boynuna ciğer asılmaz.

Kurt, dumanlı günden hoşlanır.

Kuş gördüğü yuvayı yapar.

Kuyuyu en kaz, derin kaz; ama kendi boyunca kaz.


Mal gider, malamat kalır.

Marangozun kapısı olmaz.

Martın yağışına, hâkimin gülüşüne aldanma.

Men umaram bacımdan, bacım öli acından.

Men yanaram balama, balam yanar öz balasına.

Mertten bir çıkar, namertten iki.

Mesleğine hor bakanın keşkülü boş olur.

Molla evinden aş, kör gözünden yaş eksik olmaz.

Mülk satan bir sene tok, mülk alan bir sene aç kalır.

Nasip olsa gelir Çin’den Meçinden, nasip olmazsa çıkar avucun içinden.

Ne altın leğenim olsun, ne de içine kan kusayım.

Ne sağ tekindir, ne de sol, ne sen işini düzmeğe koyul.

Nerede işlersen, orada dişlersin.

Oğul kalkar, babaya bakar.

Oğulsuz ocakta tütün tütmez.

Olan ile ölene çare yoktur.

Ot kökünden biter.

Oyun bilmeyen avrat der yerim dardır.

Öğüt veren çok olur, ekmek veren yok olur

Öküz can çekişende bıçak çeken çok olur

Öküz düşse bıçak çeken çok olur.

Öküz ölür gönü kalır, yiğit ölür ünü kalır.

Ölü ölür ballanır.

Ölüler öyle bilir ki, diriler her gün helva yiyi.

Ölüm ölüm, hırlaması ne zulüm.

Ölümden o yana köy yoktur.

Ölüyü, diriyi temiz eden sudur.

Öz başını bağlayamaz, kalkar gelin başı bağlamağa.

Paranın tunçu, insanın ***i.

Parmağı uzun bal yiyemez, kısmetlisi yer.

Sabrın sonu selamettir.

Sen işlersen mal işler, adam öyle genişler.

Serçe dişisinin yanında deveye kafa tutar.

Serçe nedir ki, budu nola.

Sınanmamış atın arkasına geçilmez.


Sinir gelir göz çıkarır, sinir gider yüz kızarır.

Soğan soyulmazsa kokusu çıkmaz.

Sonradan atan topuktan vurur.

Söyler ağız, kızarır yüz.

Söyler dili, görür gözü, utanır yüzü.

Söz vaktinde açılır.

Sözü söyle alana, arı piri olana.

Sözün doğrusu saz, işin doğrusu az olur.

Sözün tamını eşeğe derler.

Su aka aka yolunu bulur.

Sütlü koyunu sürüden ayırmazlar.

Şeker, cinsine çeker.

Şeyhi şeyh eden müritleridir.

Şeyhin külahı, hocanın sarığını yutar.

Şorak yere ekin ekersen çıkmaz.

Tahtadan maşa, çingeneden paşa olmaz

Taş kesen, baş kesen, yaş kesen iflah olmaz.

Tavşan yatağında avlanır.

Tavuğun sadakası bir yumurtadır.

Tek kanatla kuş uçmaz.

Terazisi tezekten olanın dirhemi boktan olur.

Tilki iki defa tuzağa düşmez.


Tok açın halinden ne anlar.

Tülki delikten geçemiyi, bir de kuyruğuna süpürge bağliyi.

Türkmen işler tat yer, eşek işler at yer.

Ulular köprü olsa basıp geçme.

Ummadığın taş, baş yarar.

Ustasız usta olmaz.


Uşak sıçar bir yere, gelin yayar bin yere.

Ürümesini bilmeyen it, sürüye kurt getirir.

Var evi kerem evi, yok evi verem evi.

Verdiği sabun sı..tığı boku temizlemez.

Vuran oğul, babaya bakmaz.

Yağını veren Allah, bulgurunu aşlığını da verir.

Yanan da anadır, yaman da anadır.

Yapın verin elime, götürüm gösterim erime.

Yara öldürmez, Yaradan öldürür.

Yarım hoca dinden, yarım hekim candan eder.

Yarının pestili bugünün eriğinden iyidir.

Yazın ayransız, kışın yorgansız olmaz.

Yazın başı pişenin kışın aşı pişer.

Züğürdün sakalı müflisin götündedir.

Yeğen amcadan, dilenci çömçeden umar.

Yemek gördün mü giriş, sopa gördün mü sıvış.

Yemekte dost olan senelerce küsülü gezer.

Yemiyenin payını yerler, demine de hu çekerler.

Yetene yeterler, yetmeyene taş atarlar.

Yetim hakkı yedi taşı deler.

Yığanın değil, yiyenindir.

Yiğit daldasında yiğit saklanır.

Yiğitin iyisine deli derler.


Yokuş dibinde arpa kâr etmez.

Yüz verdıħ, asdar isdiyi.

Zahirenin iyisini, odunun irisini kaldırın, mart geliyor

Zulüm ile abad olanın aħırı berbat olur.

Züğürt ile etme bazar, keçi verir koyun yazar, bir gün olur çütün bozar.

64 Aksaray İlimize Ait Atasözleri

Akılsız başın çilesini ayaklar çeker

Bir koyundan iki post çıkmaz

Bal tutan parmağını yalar

Bir garip aptalsın, gümüşlü zurna neyine

Canına acımayan, cananına acımaz

Cin başka, şeytan başka

Gerekliyi gereksizden saklama

Kadın şapka değildir, alıp alıp atasın
Kırığına güvenen, ersiz kalır

Terbiyesiz insan, kalaysız kap gibidir

Yaptığın hayır, ürküttüğün kurbağaya değsin

Kurdun oğlu, kurt olur

Allah rızkın kefilidir

Sel gider kum kalır

Acı patlıcanı kırağı çalmaz

At binenin kılıç kullananın

Bağda izin olsun, yemeye yüzün olsun

Besle kargayı oysun gözünü

Allah sabırlı kulunu sever

Üzüm üzüme baka baka kararır

Ev yıkanın evi olmaz

Etini yer, kemiğine göz diker

Doğru söz yemin istemez

Deli kıza her gün bayram

Çalıda gül bitmez, cahile söz yetmez

Bir yiğit kırk yılda yiğit olur

Bir taşla duvar olmaz

Balsız kovanda arı durmaz

Arpa ekip buğday bekleme

Al kilim ver kilim

Felek adama her zaman yar olmaz

Garip garibe sahip çıkar

Cömert eli kimse kesemez

Dibi görünmeyen sudan geçme

Düğünsüz ev olur, ölümsüz ev olmaz

Abdalın karnı doyunca gözü yolda olurmuş

Kızını dövmeyen dizini döver

Cana geleceğine mala gelsin

Mal canın yongasıdır

Gözünü toprak doyursun

Ağlarsa anam ağlar, gerisi yalan ağlar

Fakirlik başa bela imiş

Komşu, komşuya muhtaçtır

Ev alma komşu al.

Adam sel, kadın göldür.

Akılsız köpeği yol gocatır

Aş taşınca kepçenin pahası sorulmaz.

Bitli baklanın kör alıcısı olur.

El ile gelen düğün bayram.

El kalkmış olur,vade yetmiş olur.

Gün doğmadan neler doğar.

Güvenme dayına ekmek al yanına.

Leyleğin boklusu yuvada kalır

Ne umarsın bacından,bacın ölüyor acıdan.

Sabah ola hayır ola.

Sevmediğin ot başucunda biter.

Kahpe içerden olunca kapı tırkaz tutmaz.

Kapanması güç olan kapıyı açma.

Yeğin at yemini kendi artırır.

Akılsız kafanın taban çeker zorunu.

Ak köpeğin pamuk pazarına zararı olur.

Ar yiğidi kambur eder.

Az sadaka çok bela defeder.

Adamakla mal bitmez.


Elin gülü ele kokmaz.

Emsali ile konuşmayanı makara ile çekerler.

Gün geçer kin geçer.

Görünen dağın ardı yakındır.

İyilik iyilikte dursa koca öküze bıçak olmaz.

Kendi başını deremeyen gelin başı derermiş.

Mataralı pabucun sıtaralı topuğu olur.

Ömür biter iş bitmez.

Sekiz günlük ömre sekiz günlük nafaka gerek.

Yalamayınca doyulmaz yıkamayınca giyilmez.

İnine sığmayan tilki kuyruğuna çan takar.

Sıpalı eşek deste bozar.

Yeni testi suyu soğuk tutar


65 Düzce Atasözleri

Davulun sesi uzaktan hoş gelir

Su akarken küpünü doldur

Tırnağın varsa kaşın, yoksa düşün

Kurt kocayınca köpeğin maskarası olur

Kedi gidince fare bey olur

Yenice elek duvarda gerek

Kötü komşu insanı mal sahibi yapar

Arı kahrını çekmeyen
balın kadrini ne bilir

Nışadırsız kalay tutmaz

66 Osmaniye Atasözleri

İt ite buyurur, it de guyruğuna buyurur*

Ne umuyon bacından, bacın ölüyo acından*

Davşan dağa küsmüş dağın haberi olmamış*

Oğlan dayıya gız bibiye çekermiş*

Mart gapıdan baktırır. Gazma kürek yaktırır*

Enersin gönül enersin atdan eşşa binersin, onu da bulamadın mı yayan yola düşersin*

Derdini söylemiyen, derman bulamaz*

Acı acıyı, su sancıyı bastırır*

Taş yerinde ağırdır*

İl gider, töre kalır*

Ayranı yok içmeye, gümüş köprü ister geçmeye*

Çobanın gönlü olursa, tekeden teleme çalar*

Suyun çağlamayanından, insanın söylemeyeninden kork*

Dere geçilirken at değiştirilmez*
İti an, taşı eline al*

Asil azmaz, bal kokmaz*

Sürünün büyüklüğüne göre ıslık çal*

Analı oğlak yerde oynar, anasız oğlak yarda oynar.*

Canı dayak isteyen keçi, çobanın değneğine sürünür.*

Cömert derler maldan, yiğit derler candan ederler.*

Çağrılan yere erinme, çağrılmayan yere görünme.*

Çayır çürümez, arsız erimez.*

Çubukken çıtılamayan ağaçken kütülemez.*

Deve ters dönerse topal eşşek kervan başı olur.*

Dostun,zararı düşmandan çetindir.

Gönülsüz aş ya karın ağrıtır ya baş

Giden günün kötüsü olmaz

Hastaya kar mı sorulur

Hazıra dağ dayanmaz

Hayır dile komşuna hayır gele başına.*

Her ağaçtan kaşık olmaz.*

Her akış bir olsa koyuna, çoban bulunmaz

Kapalı Pazar, dosluğu bozar.*

Karnı açtan korkma, gözü açtan kork.

İtme el kapısına el ucuyla, iterler kapına kol gücüyle.*

İşin ters giderse şıh tuttuğun şeytan olur.

Neverirsen elinle, o gider seninle

Yüzü güzele doyulur huyu güzele doyulmaz*

Yılanın sevmediği ot deliğinde biter

Ucuz etin yahnisi yenmez

Terazi var , tartı var her işin bir vakti var

Ağır daşla dibek döverler, hafif daşla kıç silerler.

67 Kilisli sözleri

Ne esner ne mum tutar.

Saplık seninse samanlık da mı senin.

İti öldürene sürütürler

Aç it fırın damını çökertir

Acı aciri mihrican çalmaz.

Öğünme çördük, seni damda da gördük, duvarda da gördük.

Kara gözden yaş, fukara evinden aş bekleme.

Kavunu ye karnına bak, karpuzu ye benzine bak, üzümü ye pazına bak.


Halep yolunda deve izi mi ararsın

Acından karnı gurlar, başında nergis parlar

Kötü bıçak ele yavuz, kötü avrat dile yavuz.

Aba vakti yaba, yaba vakti aba al

Kadın gerek bey doğura

Gel demeden gelen avrat, deh demeden giden at.

Deh demeden giden at, söyletmeden yapan evlat

Ne yedin, dolma; misafirin misafiri olma.

Güzele köken yakışır, çirkine altın neylesin.

Eli ağır zanaat sahibinden, ayağı çabuk dilenci daha karlı.

Kel kız, emmisi kızının saçından öğünür.

Güzelden yar, çirkinden çor eksilmez

Kocamış eşşekte yıllanmış akıl olur.

Dini yok şeytan olsun, malı yok ağam olsun.


Ekmek Hıdır'ın su Bedir'in, yiyin için kudurun

Üzümün iyisi tane, karının iyisi nene olur.

Gece işi kör işi

Halının tozu, kötünün sözü bitmez.


67 Karabük İlimize Ait Atasözleri


Aç aç ile yatmış bir çıplak çıkmış.*

Ağlayanın malı gülene hayır etmez.*

Ağılda oğlak doğar, ovada otu biter.*

Allah deldiği boğazı aç koymaz.*

An beni bir elmayla o da çürük çıksın

Anan sarımsak, baban soğan, nerden çıktın sen oğlan.*

Aştan artmaz, dişten artar

Avratın kötüsü kelle paçaya bulgur salar.*

Ayağımın altı çağala, herkes evine dağıla.*

Ayının birkaç türküsü vardır o da elma ile armut üstüne.*

Ayran yaydım yayık gibi, yağı çıktı oluk gibi.*

Ayranım ekşi olsun sineği Bağdat’tan gelir.*

Az çok deme evinde un bulunsun, yaş kuru deme evinde odunun bulunsun, kara kuru deme evinde karın bulunsun.*

Bal bal demekle ağız tatlanmaz.*

Balı olan bal yemez mi

Beş ekmek verdim, hani ya biri?*

Boğazı çüt demiriyle delinmiş olmak.*

Boş haral dik durmaz.*

Buğdayı firik der, arpayı kurut der.*

Çökelek tartar, boğazımı yırtar.*

Dana öldü süt kesildi, inek öldü hep kesildi.*

Dut demiş ki beni yiyen köküme dönsün.*Kiraz demiş ki beni yiyen çöpüme dönsün.*

Ekmediğin bostan, yemediğin karpuz
*
Ekmek elden, su gölden, ye yavrum ye
*
El kazanı ile aş kaynatılmaz.*

Elde yiyen yolda acıkır.*

İnsan insanı yeme ile sevmez.*
İte taş atan da bir, ekmek atan da.

Kadın tuz der, erkek cız eder.*

Kalaylı bakır küflenmez

Kara keçiyi gören içi dolu yağ sanır

Karı ekmeği hamam tokmağı

Kazan taşarsa çömçenin hesabı olmaz.*

Kebabı kızartan közdür.*

Kışın soba kovanın yazın katığı su olur.*

Kız anadan beller sofra dizmeyi.*
Oğlan babadan beller oba gezmeyi


Öküz öldü, çüt yassıldı.*
İnek öldü, hab kesildi.*

Öküz çiftle, ambarı eşle.*

Sarımsak içli dışlı.*
Soğan yalnız başlı.*

Sarımsağı gelin etmişler kırk gün kokusu çıkmamış.*

Sofrada elini, sohbette dilini kısa tut

Soğanı yiyen bilmez, doğrayan bilir.*

Soğanın yalnızlığına bakma*
Sarımsakla içli dışlıdır.*

Şunun çalımına bak, evdeki mikiline bak.*

Tavanın dibini sıyıranın düğününde kar yağar.*

Tencere dibin kara, seninki benden kara

Tok ağırlaması zordur.*

Ver ki yiye, ört ki yata

Yazın başı pişenin kışın aşı pişer.

Yediği çanağa sıçan cinsten olmak.*
Yediği önünde yemediği ardında olmak.*

Yüzünü it yalasa doyar.


67 Yalova İlimize Ait Atasözleri

Ağaç kendi kökünde biter.

Ağacın kurdu içinden olur

Ağaçlı yerden yel eksik olmaz.

Ağacı sevdiren aşı, insanı sevdiren işidir.

Ağır taş yerinde gerek

Ak it, kara it, hepsi bir it.

Alçak duvardan herkes atlar

Altı kaval üstü şişhane.

Altın pas tutmaz, deli yas tutmaz.

Allahın verdiği taşar dökülür, kulun verdiği başa kakılır.

Allah bir kapı kaparsa, bir kapıyı açar

Allah dağına göre kar verir.

Babası oğluna bir bağ bağışlamış, oğlu babasına bir salkım vermemiş

Bağ babadan, zeytin dededen kalmalı

Bağ ağlamalı ki zeytin gülsün.

Bağa bak üzüm olsun, üzüm yemeğe yüzün olsun.

Bakarsan bağ olur. Bakmasan dağ olur.

Balık baştan kokar.

Bekar gözü ile kız alınmaz.

Bir çiçekle yaz gelmez.

Bıçak sapını kesmez.

Bulan bulgur kaynatır, bulmayan omuz oynatır.

Bulutsuz yağmur yağmaz.

Cahili ata bindirmişler, bey oldum sanmış.

Ceviz gölgesi, yavuz gölgesi.

Cevizle ekmek yemesi, güzelle muhabbet etmesi.

Cevizi karga diker, kızılcık kendi biter.

Çingene eşeği önde gider.

Çalı çırpı ile ev yapılmaz, kırık tüfekle av yapılmaz.

Çalışmak ibadetin yarısıdır.

Çingenenin ekmeği rüyasına girer,*

Çorak yere tohum ekilmez.

Dağ dağa kavuşmaz, insan insana kavuşur.

Dağda keklik sayılmaz.

Damlaya damlaya göl olur, göl birikir sel olur.

Deniz dalgasız, kapı halkasız olmaz.

Derin kuyunun sesi çok çıkar.

Denizcinin parası pul, karısı dul.

Denize düşen köpüğe sarılır.

Dilenci torbası dolmaz.

Donsuzun gönlünden on top bez geçer.

Dost ağlatır, düşman güldürür.

Dost başa düşman ayağa bakar.

Dumansız baca olmaz.

Dünya malı dünyada kalır.

Dünya kimseye kalmaz.

Ebe çok olunca çocuk ters gelir.

Eken bilmez, biçen bilir.

Ek buğdayı arpayı, takma boğazına torbayı

Elin ağzı torba değil ki büzesin.

Elin ayranı yürek soğutmaz

El öpmekle dudak aşınmaz.

Elmayı kapan alır.

Elma kökünden uzağa düşmez.

Elma dalında durunca taş atan çok olur.

Elle ekilen dille toplanmaz.

Eski hamam, eski tas.*

Eşek düşünür, at tepinir.

Ev alma, komşu al.

Evli evine, köylü köyüne.

Ev sıvasız, kuş yuvasız olmaz.

Fakir oyuna çıkınca davul patlarmış.

Fesadın işi kesat gider.

Fare kaçmayınca delik görünmez.

Gafil çobana dağ taş kurt kesilir.

Garibe bir selam bin altın gibidir.

Garip kuşun yuvasını Allah yapar.

Getir fili yutsun Nil’i.

Gelin ata binmiş ya hak demiş.

Geveze köpek yolda koşar,

Göle su gelinceye kadar kurbağanın gözü patlar,

Göçmenin rızkı çok, ömrü az olur.

Göz gördüğüne inanır.

Gören göz kılavuz istemez.

Gözü aç olanın karnı tok olmaz.

Gökten ne yağdı da yer kabul etmedi.

Gönül ister yüz utanır.

Gülü seven dikene katlanır,

Güvendiğin dağlara kar yağar.

Gün doğmadan neler doğar.

Güç olmasın, geç olsun.

Ham demir dövülmez.

Her buluttan yağmur yağmaz.

Her peştamal bağlayandan karı olmaz.

Her horoz kendi çöplüğünde öter.

Hırsız evden olursa Öküz bacadan kaçar.

Hocaya giden muskasız gelmez.

İğneyi düşüren yere bakar.

İki horoza bir çöplük dar gelir.

İki cambaz bir ipte oynamaz.

İki karpuz bir koltuğa sığmaz.

İnsan insandan, yük yükten ağırdır.

İp inceldiği yerden kopar.

İt itin ayağına basmaz.

it taştan, bacı kardeşten korkar.

İtin kılından hırka dokunmaz.

iyi dost kara günde belli olur.

İyilik et denize at, balık bilmezse halik bilir.

iyi söz dinletir, kötü söz esnetir.

İyilik et komşuna, gelsin başına.

Kabı olmayanın kazancı olmaz.

Kaçan balık iri olur.

Karga kafeste beslenmez.

Kaşığı ile yedirir, sapı ile göz çıkarır.

Kavgasız ev çalgısız düğüne benzer.

Kaz gelen yerden tavuk esirgenmez.

Kel ölür sırma saçlı olur.

Kel başa şimşir tarak.

Kestirme yoldan giden çok dolaşır.

Keresteci rüyasında yangın görür.

Kılda keramet olsa keçiyi havaya çekerler.


Kızım sana söylüyorum gelenim sen anla.

Korkunun ecele faydası yoktur.

Kör köre kılavuz olsa ikisi de kuyuya düşer,

Kör ölür badem gözlü olur.

Köpeğin hatırı yoksa, sahibinin hatırı vardır.

Kurttan kuzu doğmaz.

Kumar parasıyla cami yapılmaz.

Kul kusursuz olmaz.

Lafla karın doymaz.
Lafla peynir gemisi yürümez.

Meyveli ağaca balta vurulmaz.

Meyve ağacına herkes yardım eder.

Misafir umduğunu değil, bulduğunu yer.

Misafirin pişkini gelir iş günü.

Nankör yemeğini yer kabını pisler.

Namaza meyli olmayanın ezanda kulağı olmaz.

Nerede iş oradan sıvış.

Oğlan dayıya, kız halaya çeker.

Oğul kalkar babaya bakar.

Öfke ile kalkan zararla oturur.

Öküze boynuzu ağır gelmez.

Ölenle ölünmez.

Parmağı kesilmeyen acıyı bilmez.

Parmağında bal tutan yalar.

Parayı veren düdüğü çalar.

Pay edene pay kalmaz.

Pehlivan yağlı kispetten belli olur.
Rahvan at kendini yorar.

Rakıya verip anırma, tütüne verip savurma.

Rehbersiz yola çıkılmaz.

Rüzgar esmeyince yaprak kımıldamaz.

Rüzgarlı havanın kuytusu, yağmurlu havanın uykusu.

Sabreden derviş muradına ermiş.
Sabırla koruk helva olur.

Sabır cennetin anahtarıdır.

Sarımsağı gelin etmişler kırk gün kokusu çıkmamış

Seyrek ek, sık topla.
Sel gider, kum kalır.

Semersiz eşek yük taşımaz.
Sıpa semeri gibi dingilder.

Soğan dikmedin, acısını bilmedin.

Söz gümüşse sükut altındır.

Suyun yavaş akanından, insanın yere bakanından.

Su testisi su yolunda kırılır.

Sütten ağzı yanan yoğurdu üfleyerek yer,

Sütle giren huy, canla çıkar.

Şaşıyla oturan kör olur.

Şehirliyi ad yıkar, köylüyü inat.

Şık şık eden nalçadır, işi bitiren paradır.

Tarlanın pakı, paranın akı.

Tarlayı saban, koyunu çoban.

Tarlayı dizle, tohumu gizle.

Tarlanın öz oğlu ot, üvey oğlu ekindir.

Taş taşa dayanır, taş duvar olur.*

Tazıya çul, yiğide yol dayanmaz.

Tazısız ava giden, tavşansız eve gelir.

Tay büyür at olur, sahibi mat olur.

Taya binen, yaya kalır.

Tencereyi teklet, pencereyi çiftlet.
Tencere yuvarlandı, kapağını buldu.

Tilki tilkiliğini belli edinceye kadar post elden gider.

Tilkinin dönüp geleceği yer kürkçü dükkanıdır.


Tilki uzanamadığı üzüme koruk dermiş.

Toprak gibi malın, ağaç gibi dalın olsun.

Tohumunu ele, sonra gider yele

Tüyde akıl olsa ayıda bitmez.

Ucuz etin yahnisi olmaz.*
Ucuza dayanılmaz.*

Ufak suda balık kendini büyük sanır.*

Ummadığın taş baş yarar.*
Ummadığın delikten yılan çıkar.

Usta hırsız, ustasını bastırır.*

Uyuyan yılanın kuyruğuna basılmaz.*

Ürüyen köpek ısırmaz.

Üzüm hırsızı güzün belli olur.

Üzümünü ye bağını sorma.
Üzüm bağda, bağ dağda.

Vakitsiz gül tez solar.
Vakitsiz öten horozun başını keserler.

Varma dula girme çula.Varsa pulun, alem kulun.Verme malını ellere, vurma başını yerlere

.
Yalnız yiyen sofrasını kendi kaldırır.

Yalnızın dostu şeytandır.

Yaş ağaca balta vurulmaz.*

Yaş eşek pazarında sorulur.

Yalancının yalanı tükenmez.

Yarım elma gönül alma.

Yara sıcakken sarılır.

Yazın çalışan kışın rahat eder.

Yazın yatan kışın yorgan satar.

Yavuz hırsız ev sahibini bastırır.

Yetim hakkı yedi taş deler.

Yola git erken, hesap et yerken.

Yumurtlayan tavuk gak gak eder.

Yük altında eşek kalır.

Zemheride yoğurt isteyen cebinde inek taşır.

Zora dağlar dayanmaz.
Zor kazanan ter döker.


68 Iğdır İlimize Ait Atasözleri

Korkak min defe öler yiğit bir defe.

Gartal yuvasında gartal uçar.

Ağılsız başın cezasını ayağlar çeker.

Yerin nuru güneştir insanın nuru ilimdir.


Her kuşa öz yuvası doğmadır

Ata malına göz tiken oğul aç galar.

Toprakta izi olanın sofrada üzü olar.

Bir avuç gızılın olunca,bir avuç toprağın olsun.

Yay da çeken zehmeti gışta çeker lezzeti.

Uşaksız evde seadet olmaz.

Ne tökersen aşına o da çıkar karşına

Datsız aşa duz neylesin, ağılsız başa söz neylesin.

Ağaç bar verende başını yere eğer.

Anasına bak gızını al, gırağına bak bezini al

Yahşi oğul neyleyir ata malını-yaman oğul neyler ata malını.

Utan utanmazdan, gorh gorhmazdan.

Gurt tükünü değiştirer, hesiyetini değiştirmez.

Ağıllı fikir eyleyinceye geder, deli vurdu çayı geçti.

Yaman avrat, yaman gonşu, yaman at; birini boşa, birini bağla, birini sat.

Gurddan gorhan goyun sahlamaz.

Ay daş atan bahtavar, daşında bir vahtı var.

Doğru söz bayramlıdır, yalan söz viranlığ.

Yalandan düzelen evi yol yıhar.

Gezmeyen ayağa taş değmez.

Keçel yağı bilse öz başına yakar.

Min bilsen, bir bilene sor.

Niyet hara menzil ora.

Ocaktan kül eksik olmaz.

Ölmüş essek kurttan korkmaz.

Sürüden ayrılanı kurt yiyer

Toyuğ kaz yumurtası doğmaz.

Boş gazan ses verer.

Merifeti kimden orgendin gözü çıkmış gardaşdan.

Dama dama göl olar dada dada heç.


Aslanın erkeği dişisi olmaz.

Ağaç eyildi gırıldı, yiğit eyildi öldü.

Gurt getti yazıya meydan galdı tazıya


Babanın töktüğünü bala yığar ki, baba olanda eli boş galmasın.


Getti bostanın gırası galdı üzümün garası.

Sen ağa men ağa inekleri kim sağa.

Anlayana daş daşı, anlamazla yeme aşı.

Menden sene bir öyüt, kendi ununu kendin öğüt.

Yalançı pehlivan el içinde rüsvay olar

Çok eğilme basarlar, çok ucalma asarlar.

Tülkü tülküye buyurur tülküde guyruğuna.

Ağrımıyan başa soğan goyma.

Ağız yemese üz utanmaz.

Arvat kişinin genedidi.

Arvat var arpadan aş eyler, arvat var kişini külbaş eyler.

Atın guyruğuna bakıb giymet vereller.

Atdan yıxılan ölmez, eşşekden yıxılan öler


Gaya uçmasa çuxur dolmaz.
Gatranı gaynatsan olmaz şeker,


Mal sahabının malı gidende nökerin canı gedir.

İtin haysiyeti çarık aparmak olar.

İtden çox çarık aparan yokdu, gene eyak yalındı.

Yesen dadındı, versen adındı, yığıb saklasan yadındı.


Tumanın darlığı bezin gıtlığındandı.

Yahşı dost pis günde belli olar.

Ağacı gurt öz içinden yiyer.


Can yanmazsa gözden yaş çıhmaz.

Çobanın gönlü olsa tekeden peynir tutar.


Deryaya daş atmağla su bulanrnaz.*

Ev yıhanm evi olmaz.

Et yiyen guş dimdiğinden belli olar.


Ucuz etin şorvası olmaz.

Ot kökü üsde biter.

Gurddan gürhan goyun sahlamaz.

68 Ardahan Yöresi Atasözleri

Acele sıçan iki kere sıçar

Acılı başta akıl olmaz

Aç, aç ile evlenirse doğan dilenci olur

Aç it fırın yıkar
Aç it tekne devirir

Aç tavuk yuxusunda darı görer

Aça üç yorgan örtmüşler gene üşüyorum demiş

Açık göte her gelen tükürür

Açıkta kalanı it yer, sahipsiz olanı kurt yer

Açma sırrın dostuna o da verir dostuna

Açtırma kutuyu, söyletme kötüyü

Adam ağzında söz, kazan altında köz olur

Adam baştan ağaç yaştan bilinir

Ağ gün ağadır, kara gün karardır

Ağanın malı gider, hizmetkarın canı gider

Ağza bak, söze bak

Ağlamayan çocuğu süt vermezler

Ağzı ne diyer dili ne diyer

Akacak kan damarda durmaz

Akıl ile fikir bir servete bedeldir

Akıl yaşta değil baştadır

Akıllı fikir eyleyene kadar, deli vurdu çayı geçti

Akıllı unu yağı hesaplarken, delinin oğlu evlenmiş

Akılsız başın cezasını zavallı ayaklar çeker

Alaca keçi her zaman püsküllü oğlak doğurmaz

Alaca keçiyi gören içi dolu yağ sanır

Alçak yerde tepecik kendini dağ sanır

Analı kızın özü büyür,anasız kızın sözü büyür

Anası neyse danası da odur

Araba devrilince yol gösteren çok olur

Araz da buz güzelde göz aşıkta söz bulunur

Arpa eken buğday biçmez

Arpa samanıyla tezek dumanıyla belli olur

Arpa verilmeyen at, kamçı zoruyla yürümez

At at oluncaya kadar sahibi mat olur

At beslenirse, kuş seslenirse, kız istenirse güzel olur

At ile katır tepişir, arada eşek ölür

At ölür meydan kalır, yiğit ölür şan kalır

At ölür tayı kalır, katırın neyi kalır

At sahibine göre kişner

At yedi günde, it yediğinde belli olur

Atan soğan anan sarımsak, sen nerden oldun be gül uşak

Ateş düştüğü yeri yakar

Ateş olsan cürümün kadar yer yakarsın

Avrat erkeği vezir de, eyler, rezil de eyler

Ayağını yorganına göre uzat

Ayda gelen gül üstüne, hergün gelen kül üstüne

*Baba sanatı oğula mırastır

Baca eğri de olsa dumanı doğru çıkar

Bağ bayırda tarla çayırda olur

Bal parmaklanır, yağ tırnaklanır

Bal tutan parmak yalar

Barutla ataş yanyana olmaz

Baş kes yaş kesme

Baş nereye derse ayak oraya gider

Baş olan boş olmaz

Başa gelen çekilir

Başkasının düşük yanından pay çıkarma

Baz bazla, kaz kazla,kel tavuk kel horozla

Bedava sirke baldan tatlıdır

Bekar gözü kör gözü

Beleş atın dişine bakılmaz

Besle kargayı oysun gözünü

Bilirim diye övünme, yanıldım diye dövünme

Biliyorsan sağlam konuş, bilmiyorsan bilene danış

Bin kaygı bir borç ödemez

Bir it nasıl olsa bir deriyi sürütür

Bir tırklı dana bir sürüyü boklar

Biti kanlanan kendini bey sanıyor
Biti kanlı olunca kendini canlı sayıyor

Cahile söz anlatmak deveye hendek atlatmaktan zordur

Cahillikte (gençlikte) çek cefa, kocalıkta sür sefa

Cambaz ipte balık dipte oynar

Can boğazdan geçer

Can dersen can işitirsin

Can yanmasa gözden yaş çıkmaz

Cana gelecek mala gelsin

Canı acıyan eşşek atı geçer

Cırnağın varsa başanı kaşı

Cins cinse çeker

Cömert derler maldan ederler, yiğit derler candan ederler

Çağırılan yere erinme, çağırılmayan yere görünme

Çam ağacından ağıl el çocuğundan oğul olmaz

Çıranın burnunu sil koy çıra yansın

Çiğnenen sakız tez çürür

Çobanın gönlü olsa tekeden peynir alır

Çocuk kundak, gelin duvak ister

Çoğu zarar azı karar

Çok bilen çok danışır, az bilen az danışır

Çok gezen mi, okuyup yazan mı

Çok havlayan köpek ısırmaz


*Dağ dağa kavuşmaz, insan insana kavuşur

Dağ dumansız insan imansız olamaz
Dağ dumansız yer çimensiz olmazmış

Dağda kala insanda bela
Dağın altı göl üstü yoldur

Dana boku sıva tutmaz

Danışan danasını kurda verir

Davetsiz gelen mindersiz oturur

Değirmen iki taştan, muhabbet iki baştan olur

Deliye el ver eline bel ver

Deliye hergün bayram, Veliye hergün seyran

Dem dem getirir, gam gam getirir

Derdini bilene ağla

Dere ıssız tilki bey

Deryeye taş atmayla suyu bulanmaz


Dıngır elek dıngır saç, elim hamur karnım aç

Dinini, dilini, belini sağlam tut

Düğün aşıyla misafir ağırlanmaz

Düşene tekme vurma

Eğer bir karınca kadar yoksa insanlığa faydan, yaşama öl hayvan oğlu hayvan

Eğri ağaçsız orman süt danası kurban olmaz

Ekende yok, biçinde yok, yiyende ortak

El ağzı çuval ağzı

El atına binen meydanın ortasında iner

El eliyle gül derme, kendi elinle diken der

El gücü, sel gücü

El mi yaman bey mi yaman

Elif ba’dan bey ağadan önce gelir

Emanete ihanet edilmez

Ersız avrat yularsız ata benzer

Eşeğe gücü yetmez palanına saldırır

Eşeği yoldan çıkarır sıpanın oynaması

Eşeğin kazancı at içindir

Eşek kazanır at yer

Eşekten doğan katır ne hal bilir ne hatır

Et giren yere dert girmez

Et tazeyse tak şişe, pişti ise ver dişe

Et yiyen kuş gagasından bellidir

Evin kıblesi oğlandır derler

Evinde yok urbalık, gönlü ister kirvelik

Eğri göte tuman uymaz

Eğri otur düz konuş

Ezildik üzüldük bir tahtaya düzüldük

*Fakir ata binince bey oldum sanır

Fakirin dili dişini geçmez

Fakirin tavuğu tek tek yumurtlar

*Gezen ayak bok getirir

Gönlü balık isteyen çayda ıslanır

Gönül bu, oka da konar boka da konar

Gönülsüz yenilen aş, ya karın ağırtır ya da baş

Götüne bakmıyor bokum büyük diyor

Gözün var görmek için, akıl var bilmek için

Gülme komşuna gelir başına

Gündüz gezer yabanı, gece sancır tabanı

*Harmanda dönen öküzün ağzı bağlanmaz

Helel süt emmişe benziyor

Her insan kendi aklı kadar danışır

Her kaşınan uyuz değildir

Her kız sakız çiğner ama Kürt kızı tadını çıkarır

Her şeyin yokluğundan, insanın çokluğundan

Her türkücü Karac’oğlan olamaz

Herkes kendi evinin kıblesini bilir
Hesabı bilmese kasap elinde kalır masat

Hızlı koşan atın boku seyrek düşer

Hiç hata yapmayan eşek, aynı hatayı üstüste yapan eşoğlu eşek

Ihlamayla bok çıkmaz

Irak yerin haberini kervan getirir
Irgalanan dal iniler

Irmak kenarına ev yapılmaz
Irmaktan geçerken at değiştirilmez

Isıran it dişini göstermez

Islanmış yağmurdan korkmaz

*İki at bir sirkeye bağlanmaz


İki dilli ol iki dinli olma

İki düşün bir taşın
İki söyle bir dinle

İki tımar bir yem yerine geçer
İki tutan bir çeker

İki yüzlü olma, iki sözlü ol

İmam osurursa cemaat sıçar
İmamın sözünü tut yolunu tutma

İnsaf dinin yarısıdır

İnsan beşer bir gün şaşar

İnsan, doğduğu yere değil, doyduğu yere vatan demiş

İp inceldiği yerden kopar
İp koptuğu yerden düğümlenir

İslamın şartı beş altıncısı insaf demişler

İt ile bir çuvala girilmez

İt korktuğu tarafa havlar

İt osurdukça yalan söyler

İte ekmek emanet edilmez

Kalemin yazdığını kılıç bile bozamaz

Kalkan öküz yatan öküzün başına sıçar

Karga ne ki kazığı ne ola, pire ne ki büzüğü ne ola

Kargalar tavuğum olsa, yumurtası yenilmez

Kayış ne bilir ki kotan ne çekiyor

Kazan karası gider yüz karası gitmez

Kel kız evde oturur cıllığı haber getirir

Kılıç yarası öldürmez, dil yarası öldürür

Kız bibiye oğlan dayıya benzer

Kız evinde toy düğün, oğlan evinin haberi yok

Kızım sana söylüyorum, gelinim sen işit

Koca öküze iki boynuz yük olmaz

Koç vuruşuna koç dayanır

Koçluk kuzu komda belli olur

Komşu gelmeye gelmeye el olur

Kork korkmazdan, utan utanmazdan

Korkma martın kışından kork abrelin beşinden öküzü ayırır eşinden

Korku başa beladır

Korkun varsa pişikten, adım atma eşikten

Körle yatan şaşı kalkar

Körün istediği iki göz, biri eğri biri düz


Kurda konuk giden köpeğini yanında götürür

Kurdun adı çıkmış, tilki dünyayı yıkmış

Kurt dumanlı günü sever

Kurt kürkünü değişir de huyunu değişmez

Kurttan korkan koyun beslemez

Kuş gagasıyla seleye düşer, insan diliyle belaya düşer

Kuş kuşa gagasıyla yem götürür

Kuş su içerken Allaha bakar

Lalın dilini lalası anlar

Leyleğin ömrü laklakla geçer

Leylek tara, kız bara gelir


Merekte saman insanda güman tükenmez

Mum dibine ışık vermez

*Namert dostun olacağına, mert düşmanın olsun

*Odun odunu yarar, ahmak kendini yorar

Osuruklu götün tövbesi olmaz

*Ölmüş eşek kurttan korkmaz

*Pehlivan güreşte, çimen güneşte belli olur

*Rahmet düzene lanet bozana

Saç sefadan tırnak cefadan uzarmış

Sağılan ineğin buzağısı kesilmez

Sanatkar insan aç kalmaz

Sen dede ben dede bu atı kim tımar ede

Sen dede ben dede bu sürüyü kim güde


Su geçerken at değiştirilmez

Su içine yılan bile vurmaz

Sürü terse dönünce, öncü olan aksaktır

*Tarlada izi olmayanın harmanda yüzü olmaz

Tarlayı taşlı yerden, kızı kardaşlı yerden alın

Taş düştüğü yerde ağırdır

Tıngır elek tıngır saç, eli hamur karnı aç

Tok açın halinden ne bilir
Tuz ekmek hakkı için

Ver öğüdü tutmazsa, daya götüne yaş söğüdü

Veren el alan elden üstündür

Yağmur yağdı yarıklar kapandı

Yalnız öküz boyunduruğa koşulmaz

Yatan aslandansa gezen tilki iyidir

Yetime öğüt veren çok olur, ekmek veren az

Yetimi döğme üstünü çır (yırt)

Yularsız ata binilmez

Yumurtana göre gıgıla

Yürüyen ata kamçı vurulmaz

Zengin arabasın dağda aşırır, yoksul düz ovada yolun şaşırır

Zenginin malı yoksulun çenesini yorar



69 Bartın İlimize Ait Atasözleri

Altı aylık seyisliği var, kırk yıllık fışkı karıştırır.

Bin nasihatten bir musibet yeğdir.

Bozacıya boza satılmaz.

Çürük iple kuyuya inilmez.*

Ekmeği fırıncıdan al da noksan olsun.

Ekmek çiğnenmeden yutulmaz.

Gün karası gider, yüz karası gitmez.

Güzele bakmak sevaptır.

Gülme komşuna gelir başına.

Güvenme ele, kaptırma sele.

Hacı hacıyı Mekke'de bulur.

Hak diyince su durur.

Kadıya yalan, karıya inan olmaz,

Kağnı devrilince yol gösteren çok olur.

Karda ezen izini belli etmez.

Kar yağar iz örtülür.

Nerede hareket orada bereket.

Ne ekersen onu biçersin.

Nerede börek oraya gidek.

Parası olan bulgur kaynatır, parası olmayan bıyık parlatır

Paran çoksa kefil ol, işin yoksa şahit ol.

*70 Bartın Atasözleri

-Armuduy sapı, üzümüy çöpü va deme
.
-Bayram haftası bu, mangal tahtası değil.

-Be deyom hallov düzünde atla, sen deyosuy galacıda gapla.

-Bir ağaçtan hem ok küreği, hem de bok küreği olur.

-Civcivli tavuğun ibiği kızarmaz.

-Deli öküzüy goşumu iyi olu.

-Eşşeğe binmeden maksat, ayak sallamaktır.

-Goca öküz, otluk yıkımında doyarmış.

-Guru guru kirenne, başımıza gelenle
.
-İyilik iyilik olsa, koca öküze bıçak olmaz.

-Kimiy arabası gıcırdasa, ona binya.

-Şalgam suya girince, yağ oldum sanmış.

-Yaz günü gölgede yatanıy, kış günü ekmeği esmer olur.*


71 Kürt Atasözü


Kurtla beraber öldürüyorlar, çobanla beraber yiyorlar, sahibiyle beraber ağlıyorlar.

Bi gur re dikujin, Bi şivan re dixwin, Bi xwedî re digirîn...

Eğer bir olmazsanız, bir bir gidersiniz.

Eger hûn nebin yek, hûn ê herin yek bi yek.

Dünya dünya oldukça, kurdun gözü koyundadır

Dınya lı dınyê; çavê gur lı mihê.

Gönlümün muradı olsun, yastığım taştan olsun.

Mirazê mın dıl be, ber seriyê mın kevır be.

Her şey incelikten, insan kabalıktan kopar.

Her tışt jı zıravi mırov jı stûri dıqete.

Tilkiden kurnazı yoktur ama ortalık derisiyle doludur.

Jı rovi fenektır tune jı eyarê wi pırtır tune.

Bir günlük onurlu yaşam, yıllarca boyun eğip kölece yaşamaktan iyidir.

‎Jiyana rojekîye bi rûmet, ji jiyana salaye bi koletî çêtire.

Her demirden kılıç yapılamaz.

Jı her hesinî şûr çênabin.

Aslan aslandır, dişisi erkeği fark etmez.

Şêr şêre. Çi jıne çi mêre.

Kötülerin düşmanı değil, kötülüğün düşmanı olun.

Ne dujminê xeraba bin; dujminê xerabiyê bin.

Dünyaya danış, aklına göre yap.

Bi dinyê bişêwir bi aqlê xwe bik.

Aç olan aş, tok olan aşk ister.

Ki tî be nan u av,Ki têrbe dîl'da yâr dîxwaze.

Cehennemi görmezsen cennet sana tatlı olmaz.

Tu cehnemê nebini buhust bi te xwes nabe.

Kendimi tanıyıncaya kadar ömrümü bitirdim.

Hetta mı xwe naskır amre xwe xelas kır.

Bilene sor, bilmeyenden kork.

Ji zana bipirs e, ji nezana bitirs e.

Yazık gençliğe, yaşlılık ardından geliyor.

Heyfa cıwaniyê piri lı pêye.'

Gönüldeki bir dert, sırtladığın on yükten ağırdır.

Derdê dilekî, jî barê deh mîlan girantir e.

En büyük iyilik bilgidir.

Qenciya herî mezin zanîn e.

*İnsan, aslanın ölüsü olsun ama tilkinin tutsağı olmasın.

Bila mirov kuştiyê şêra be ne girtîyê rovîya be.

Çıranın köre, davulun sağıra yararı yoktur.

Çira ji koran re def ji keran re bêfêde ye.

Aklı hafif olanın yükü ağır olur.

Eqlé sıvık, baré gıran e.

Allah birisinin işini bozarsa, dişi sütlaç yerken kırılır.
murataltug1985 isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı ile Cevapla