Konu: ADİL DÜZEN
Tekil Mesaj gösterimi
Alt 04-12-2008, 18:19   #9
Kullanıcı Adı
HAKK_DAVA
Standart İLİM ve İÇTİHAT -1-
İLİM VE İÇTİHAT



İlim, her türlü ihtiyaç ve sorunlarımızı gidermeğe yarayan bilgiler, alim ise yeterli ve gerekli bilgileri bilen ve üreten şahsiyettir.
Dil gramer ve matematik gibi alet ilimlerini öğrenmek ve öğretmek, irşat ve ikaz edici vaazu nasihatler etmek, şuur ve heyecan verici nutuklar söylemek te gerekli ve güzel olmakla beraber, asıl ilim adamından beklenen ahlaki, siyasi, iktisadi ve içtimai (ekonomik ve sosyal) konulardaki sorunlarımıza çözüm üretmektir.
Sadece sorunları sıralamak ve "çare İslam’dır, çözüm Kur`an’dadır" gibi sloganların arkasına sığınmak, veya asırlar öncesi geçmiş dönemlere ait uygulamaları öğrenip tekrarlamak, ama bu günümüze ait yeterli ve tutarlı hiç bir ciddi programı ortaya koyamamak ilim adamına yakışan bir tavır değildir.
Velhasıl, ilim adamı mevcut sorunlarımıza uygun ve uygulanabilir çözümler üretebildiği kadar kıymetlidir.
Şimdi "ilim"le ilgili kavram ve kuralları hatırlatalım.

A - İLİM:
Herhangi bir konudaki bilgi ve belgeler bütünüdür. İlimi:
a) Nazari: Sadece görüş halinde bulunan, tatbik edilip denenmemiş, teorik.
b) Subuti: İspat edilmiş, deneylerle gerçekleşmiş. Yani müsbet ilim.
c) Ameli: İşlemek şeklinde, fiiliyata yönelik, pratik.
d) Hikemi: Felsefi ve tasavvufi görüşlere ait olmak üzere 4 bölüme ayırmak mümkün ve münasiptir.

B- İÇTİHAD:
Kelime manası olarak, cehd kökünden, "bir amaca ulaşmak ve doğruyu bulmak için bütün gücüyle çalışıp çabalamak" demektir.
Bu maksatla, gerekli prosedür ve prensiplere uygun olarak sabır ve sükûnetle araştırmak, kafa yormak ve yeterli altyapıya (temel alet ilimlerine) sahip olmak icap etmektedir. Öyle ise içtihad: insanların ahlaki, siyasi, sosyal ve kültürel, ekonomik ve güvenlik sorunlarına gerekli ve gerçekçi çözümler üretme gayretidir.

C - DELİL (Dayanak):
İlim ve içtihat mutlaka delillere dayanmalıdır. Deliller ise genelde iki kısımdır:
1 - AKIL.
2 - NAKİL.
1- AKLİ DELİLLER:
a) Müşahedeler: Bizzat görüp şahid olarak edinilen bilgiler ve belgelerdir.
b) Tespitler: Denenip, tatbik edilerek bulunan gerçeklerdir.
c) İlim: Herhangi bir konuda okuyarak veya başkasından duyarak edinilen bilgilerdir
d) Araştırma: Bir konuda doğruyu bilmek veya çözüm üretmek üzere yapılan ilmi ve ciddi gayretlerdir.

2- NAKLİ DELİLLER:
a) Kitap: Kur`anı Kerimin herhangi bir konudaki açık ve kesin hükümleri
b) Sünnet: Hz.peygamber Efendimizin sahih sözleri, işleri ve takriri
c) İcma: ilim ve ehliyet sahiplerinin bir konu üzerindeki ittifakı.
d) İçtihad: Kuran ve sünnet gibi değişmeyen mutlak doğruları esas alarak, değişebilen şartlara ve muğlak (kapalı) durumlara uygun ve çağdaş çözümler üretme, gayretidir.

"İCMA" ise, 4`e ayrılır:
1 - Muhkem: Tüm dünyadaki ulamanın ittifak ettiği icmalar,
2 - Mutemet: Ülke çapındaki ilim erbabının ittifak ettiği içtihadlar,
3 - Muteber: Bir bölge bazındaki mütehassısların ittifak ettikleri ilmi kararlar.
4 - Muhtemel: Pratisyen araştırmacıların ittifak etlikleri kanaatleridir.

D - ÇÖZÜM:
İlmi çözümleri 3’e ayırabiliriz;
1- Şahsi (özel) çözüm.
2- Herkes için(genel) çözüm,
3- Tahmini ve tedbiri çözüm (gelecek için farazi fıkıh)

• Çözüm için, izlenecek yol ise şöyledir.
1 - Sorunların tespit ve tahlil edilmesi,
2 - Sorunların önem ve öncelik sırasına göre dizilmesi
3 - Öneri ve çözümlerin derecelendirilmesi.
4 - Kontrollü ve uygulamalı olarak çözüm önerilerinin denenmesi.

E - İLMİ İÇTİHADLARIN OLGUNLAŞMASI:
Dini ahlaki, siyasi, iktisadi ve içtimai her konudaki ilmi içtihadlar şu basamaklardan geçerek olgunlaşır:

1 - Delilleri Toplama:
Bu safhada konunun uzmanı olan herkese sorulur. İlgili yazılı kaynaklara başvurulur. Bu basamakta ilim adamı ve araştırmacıya kibir ve istiğna (kendini yeterli görme ve başkasına ihtiyaç hissetmeme) yakışmaz. Tevazu ve yardımlaşma esastır.
2 - Delilleri Tartışma:
Bu safhada toplanan deliller (bilgi ve belgeler) kuvvet derecesine göre dizilir. Önemli ve öncelikli deliller üzerinde konuyu bilenlerle tartışmaya girilir. Bu tartışmalara katılan ilim adamı kendisini başkasıyla eşit görmeli. Ama karşısındakilerden yararlanmasını da bilmelidir.
3 - Delileri Eleme:
Bu safhada ilim adamı kendi başına karar vermeye ve doğru çözümü elde etmeye yönelir. Bu basamakta kendisine güvenmeli, vicdani kanaatine ve bilgi birikimine uygun hareket etmelidir.
4 - Kontrol Etme:
Bu safhada ilim adamı, vardığı sonuçları ve verdiği kararları bir daha dikkatlice gözden geçirmeli, aynı konuda başka alimlerin içtihatlarıyla kendi içtihatlarını karşılaştırma yoluna gitmeli, kendi kanaat ve kararının mutlak doğrulara ve mevcut şartlara uygunluğunu ve uygulanabilirlik şansını gözden geçirmelidir.
5 - Karar Verme:
Bütün bu Safhalardan sonra ilim adamı kesin kararını verir ve yöneltilen eleştiri ve endişelere ilmi ve ikna edici cevaplar yetiştirir.
6 - Tedris ( Öğretme.):
İlim adamı kesinlik kazanan bu bilgileri başkalarına ders vermeğe ve öğretmeğe ve bunların uygulanması gerektiğine etrafını ikna etmeye başlar. Yapılan ilmi itirazları dinler ve cevaplar verir.
7 - Organize ve Tatbik Etme:
Bu ilmi içtihatları belleyen ve benimseyen ilim adamları arasında ortak bir organize kurulur. Ve bu ilmi programların uygulanma şansı ve şartları oluşturulur.
(Bu noktada cihat ve teşkilât söz konusudur.)

E - İLMİN MERTEBELERİ:
1 - Kesin Bilgi:
Bu beşeri bir icmadır. Bütün dünyada kabul edilen ilmi esaslardır. Tartışılmaz doğrulardır. Bu tür bilgiler asla değişmez durumdadır.
2 - Bilgi:
Bunlar ülke çapındaki (kavmi) icmadır. Daha geniş bir icma ile değişebilme özelliği vardır.
3 - Kesin Karar:
Rasih ulemanın içtihadıdır. Yani “yeterli, derinlikli ve üstün yetenekli” ilim erbabının kararlarıdır. Araştırma ve tartışmalar sonucu olgunlaşmıştır.
4 - Görüş - Kanaat:
Fakih ulemanın içtihadıdır. Yani yüksek bilgi birikimi ve kavrayış sahibi alimlerin görüşleridir. Bununla amel edilmekle beraber araştırmaya devam edilmelidir.
5 - Kapalı:
Araştırmacı (muhakkik) alimlerin içtihadıdır. Bununla amel edilmez. Mecburi araştırma yapılacaktır.
6 - Belirsiz:
Sadece okuyucu tabakanın görüş ve kanaatleridir, mutlaka araştırmaya muhtaçtır.
7 - Bilinmez:
Ami (avamdan) ve kimselerin tahmin ve tahayyülleridir ki, geçersizdir.

SONUÇ;
İlmi bir içtihad yapmak ve doğru karara varmak için iki önemli unsur vardır.
1 - Mefhum.
2 - Metod.

1 - Mefhum (Kavram) :
Herhangi bir konuda ilmi ve isabetli bir sonuca varmak, doğru ve değerli bir çözüme ulaşmak için önce o konudaki sağlam ve sapmaz mefhumları (kavramları) bilmemiz gerekir.
Okunduğu veya duyulduğu zaman, aklı yatan herkesin aynı şeyleri anlayıp inandığı temel ve genel kavramlar olmadan gerekli ve gerçekçi çözümlere ulaşmak imkansız gibidir.
İslam alimlerinin Kur`an ve sünnetten çıkardıkları İmanı ve ilmi mefhumlar, bütün sorunların çözümüne esas olacak birer anahtar yerindedir.
2 - Metot (Usul): Bir ilmin veya tekniğin geliştirilmesinden önce, mutlaka öğrenilmesi gereken esas ilimleri ve başlangıç bilgileri yanında, o konudaki problemleri çözmek yeni ve yeterli sonuçlar üretmek için gerekli olan bazı prensip ve yöntemlere de ihtiyaç vardır. Usul / metot dediğimiz bu genel kaide ve kurallar, ilmi temel ve tecrübelerle kesinlik kazanmıştır. Usul-i Tefsir, Usul-i Fıkıh, Usul-i Hadis bunların başlıcalarındandır. Müspet ilimlerde "Mefhum ve metot" oldukça önemli ve gerekli olan unsurlardır.
Sadece akli araştırmalara ve Labaratuvar sonuçlarına dayanan bugünkü batı medeniyeti Kur`ani kavramlardan ve insani amaçlardan mahrum bulunduğundan, artık tıkanma ve tükenme noktasına ulaşmıştır.
Akıl yanında nakli de esas alan ve Vahye dayanan yeni İslam medeniyeti, biriken dünya sorunlarını çözüme ve insanlığı özlenen günlere kavuşturacaktır.

G - KELİME KAVRAMLARIN YOZLAŞMASI.
Yeni oluşan bir sistem ve medeniyetler, kendisinden önceki düzen ve dönem içerisinde kullanıla gelen bir takım kelimelere, yeni manalar yükleyerek, özel kurumlar yanında, orijinal kavramlar da geliştirirler. Aslında hiç bir dil / lisan ne kadar zengin olursa olsun, biribirinden farklı sistemlerin hepsine birden, tamamen yeni ve orjınaI kelimeler veremez. Öyle ise, sistemleri teşkil ve temsil eden unsurların, ortak bir lisan disiplini oluşturması gerekir. Her sistem bu ortak kelimeleri alır, kendi amaçları istikametinde kullanılır ve onlardan özel ve orjınaI bir “kelimeler ve kavramlar ağı” oluşturur.
İşte İslam dini ve medeniyeti de cahiliye döneminde öteden beri bilinen ve konuşulan "Allah, İslam, iman, küfür, Nebi, Resul, akıl, Kerem, takva, cihat" gibi kelimelere, öylesine yeni ve orijinal anlamlar yüklemiş ve öylesine yeni ve özeI kavramlar meydana getirmiştir ki, kıyamete kadar gelişen bütün zamanlara ve bütün şartlara ışık tutacak İlmi, İmani, ahlaki, siyasi ve iktisadi bütün sorunlara çözüm ve çareye esas olacak bir "değişmez doğrular" bütününü insanlığa hediye etmiştir.
Hicri 3. Yüzyıldan itibaren, zaten çok zengin ve mükemmel bir dil olan Arapçayı, Kur`an ışığında inceleyen ilim adamları, ondan 8 ayrı ilim dalı (ulum-u Semaniye) çıkarmışlardır.
1- Ses ve ahenk ilmi: TECVİT
2- Kelime ilmi: LÜGAT
3- Çekim ilmi: SARF
4- Cümle İlmi: NAHİV
5 - Mana İlmi: MEANİ
6- Dil Üretme İlmi: BEYAN
7- Edebiyat İlmi: BEDİİYAT
8- Birleştirme İlmi: TELİF - MANTIK
HAKK_DAVA isimli Üye şimdilik offline konumundadır