Hazreti İbrahim (a.s)
1. Şeytana İbadet :
“Babacığım, şeytana ibadet etme, çünkü şeytan Rahman’a isyan etmişti.[1]”
Meâl/Tefsir :
“Babacığım! Kâfirlik ve putlara tapma hususunda Şeytan’ın emrine itaat etmek suretiyle ona tapma. Kuşkusuz Şeytan, Âdem’e secde etmeyerek Rahman olan Allah’a isyan etmiştir, ayaklanmıştır, emrine karşı gelmiştir. Rabbine ibadet etmeyi gururuna yedirememiştir. Kim Şeytan’a uyarsa, Şeytan onu saptırır.”
Hz. İbrahim’in (a.s.) babasına: “Babacığım, şeytana tapma. Çünkü şeytan Rahman’a çok asi olmuştur.” şeklindeki sözü; “Ona itaat etme, çünkü o, Allah’a isyan etmiştir.” demektir. Böylece Hz. İbrahim (a.s.) şeytanın bu sıfatını zikrederek, babasını onun sözünü dinlemekten nefret ettirmeye çalışmıştır. Çünkü bu sıfat, nefret ettirici özelliklerin en büyüğüdür. Bil ki İbrahim (a.s.) ihlasta öylesine ileri gittiği için, şeytanın suçlarından sadece Allah’a isyan edişini dile getirmiş, Hz. Adem’e (a.s.) olan düşmanlığından bahsetmemiştir. Sanki şeytanın irtikap etmiş olduğu isyanlardan en büyüğünü nazar-ı itibara almak Hz. İbrahim’in (a.s.) zihni değerlerini görmekten alıkoymuştur. Hem sonra Allah’a karşı asi olma, ancak görüşü zayıf olanlardan südur eder. Böyle olanın görüşüne iltifat edilmemesi, değer verilmemesi gerekir.
Bu durumda şöyle bir soru yöneltilebilir: Bu söz ancak şu gibi bazı şeylerin kabul edilmesine dayanır:
a) Bir yaratıcının varlığının kabulü,
b) Şeytanın mevcudiyetinin kabulü,
c) Şeytanın Allah’a asi olduğunun kabulü,
d) Şeytan asi olduğuna göre, hiçbir hususta ona itaatın caiz olmadığının kabulü,
e) O insanın inandığı itikadın, şeytana taattan elde edilmiş olması.
Malumdur ki, muarıza karşı getirilen delilin, malum ve müsellem (onun tarafından da kabul edilen) bir takım mukaddimelerden meydana gelmiş olması gerekir. Belki de Hz. İbrahim’inbabası bütün bu hususlarda şüphe içinde idi. Nasıl olmazdı ki o, Nemrud dışında hiçbir ilah tanımıyordu. Öyle ise o daha nasıl Rahman olan bir ilahın varlığını kabul edebilirdi? O, böyle ilahın varlığını kabul etmediğine göre, o şeytanın Rahman’a asi olduğunu nasıl kabul edebilir? Sonra onun bunu kabul ettiği varsayılsa bile, hasım sırf bu söz ile inancının şeytandan kaynaklandığını nasıl kabul edebilir? Aksine o belki de bu delilleri karşı delil olarak kullanabilir?
Buna cevap olarak deriz ki: Âzer’in inancının batıl olduğunu ortaya koymada dayanılan hüccet, Hz. İbrahim’in (a.s.) ta ilk baştan söylediği, “İşitmez, görmez, sana hiçbir faydası olmaz şeylere niçin tapıyorsun?” şeklindeki sözüdür. Sonraki sözleri ise, bir korkutma (ikaz) ve onu o delillere sevkedecek (anlamasını sağlayacak) bir işaret gibidir. Bu açıklama karşısında o soru düşer.[2]
--------------------------------------------------------------------------------
[1] Kur’an-ı Kerim: Meryem, 19/44.
[2] Fahreddin Razi, Mefatihu’l-Ğayb, Akçağ Yayınları: 15/358.
|