Tekil Mesaj gösterimi
Alt 05-23-2008, 04:19   #22
Kullanıcı Adı
dildade
Standart Hazreti Nuh (a.s)
Müşriklerin Dâvâdan Tâviz İstekleri:


Bütün bu hamlelerine rağmen, Hz. Nûh’un tavrını değiştiremeyen mele’/ileri gelenler, kendileri gibi bir insanın bu “basit görüşlü ayak takımı” ile birlikte hareket etmesini onun şânına uygun görmezler. O “ayak takımı” olarak nitelendirdikleri müstaz’afları etrafından kovması gerektiğini, Nûh (a.s.)’un yerinin kendi yanları olduğunu telkin ederler. Nûh (a.s.), bu isteklere karşı şöyle cevap verir: “Benim ücretim Allah’a âittir.” (11/Hûd, 29). “Mü’minleri yanımdan kovacak değilim; çünkü ben sadece uyarıcıyım.”(26/Şuarâ, 114-115). Nûh (a.s.) sonuna kadar iman edenleri savunur, onlara kol-kanat gerer. Onların hesabının Allah’a âit olduğunu, kendisinin sadece uyarıcı olduğunu defalarca anlatır. Mal-mülk için dâvâsından tâviz vermesinin mümkün olmadığını ısrarla beyan eder.

Nûh kıssasında Allah’ın Nûh (a.s.) hakkında belirttiği vasıflar, diğer kıssaları anlatılan rasullerde olduğu gibi, Mekke’de Hz. Muhammed (s.a.s.) için de sözkonusuydu. Mekke ileri gelenleri Peygamberimiz’e servet ve dünya nimetleri karşılığı dâvâsından vazgeçmesini teklif etmişlerdi. Peygamberimiz’in de cevabı, Nûh (a.s.)’un cevabı gibi olmuş ve müşriklerin bu taleplerini “Güneşi bir elime, ayı da diğer elime koysanız, yine de dâvâmdan vazgeçmem!” diyerek şiddetle geri çevirmişti. Kıssaların Mekke’de yaşamakta olan Hz. Muhammed (s.a.s.)’e, sahâbîlerine ve müşriklere örnekliği, insanların sorunlarına ânında müdâhale etmesi ve örnek geçmiş tutumları bildirmesi; Peygambirimiz’in Mekke müşriklerinin kendisini mal-mülk karşılığı dâvâsından döndürme isteklerini bu şekilde reddedişi ile daha da somutlaşmaktadır.
dildade isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı ile Cevapla