Tekil Mesaj gösterimi
Alt 10-15-2008, 22:12   #7
Kullanıcı Adı
Üç mevsim
Standart
Bu devlet daha çok özür diler...

Polis dayağı sonucu komaya girerek Kartal Eğitim Araştırma Hastanesi yoğun bakım ünitesinde tedavi altına alınan Serhat Eyüpoğlu’nun hayati tehlike içinde olduğunu belirten doktorlar, genç adamın kafasında kırıklar, beyninde de bir milimetrelik bir kayma olduğunu açıkladılar. Böbrek hastası olduğu için arada yoğun bakımdan çıkartılarak dializ makinesine bağlanan genç adamın yanından bir an ayrılmayan eşi Hülya Eyüpoğlu kocasının yaşadıklarını anlattı.





HESAP ÖDEMEK İSTEMEMİŞ • Cumartesi öğle saatlerinde Kartal Asayiş Bürosu’nda görevli olduğunu sonradan öğrendikleri Bülent isimli polis memurunun yanında kız arkadaşı ile eşi Serhat Eyüpoğlu’nun işlettiği kafeye geldiğini söyleyen Hülya Eyüboğlu, olayın polis memurunun hesap ödememek istememesi üzerine çıktığını belirterek şunları söyledi: “Üst kata çıkıp çay isteyen müşterilere Serhat iki fincan çay götürmüş, epey bir süre oturduktan sonra şahıs kız arkadaşı ile birlikte kasanın önünden geçerek çıkmak istemiş. Serhat da hesabı istemiş. Şahıs eşime, ‘Ben küçük çay istedim sen fincan getirdin. Ben polisim para ödemem’ demiş. Serhat da ‘Paran yoksa söylersin çeker gidersin, ne demek ben polisim para ödemem’ diye tepki göstermiş. Bunun üzerine eşimle polis arasında arbede çıkmış, küçük kardeşi Ferhat araya girmiş ama polis Ferhat’ın boynunu sıkarak yere fırlatmış ve kulağındaki işitme cihazını kırmış.
Polisin bu sırada arkadaşlarını arayarak kafeye çağırdığını belirten Eyüpoğlu, Polis eşimin kafasına silah dayamış bu sırada diğer polisler gelmiş, Serhat da 155’i arayarak yardım istemiş. Polisler Serhat’ı mutfağa sokup dövmeye başlamışlar ve bir tanesi elindeki telsizle kafasına vurmuş. Telsiz iki parçaya ayrılınca polisler parçalarını toplayıp olay yerinden ayrılmışlar” diye anlattı. Eşinin yakınlarının yardımıyla kafenin karşısındaki hastaneye götürüldüğünü ama beyin cerrahi bölümü olmadığı için Kartal Eğitim ve Araştırma Hastanesi’ne sevk edildiği sırada yardım için çağırılan 155 ekiplerinin yollarını kestiğini söyleyen Hülya Eyüboğlu sonrasını da şöyle anlattı:

KENDİSİNİ DÖVENLERİ GÖSTERDİ •Polisler eşimin ifadesini almak için karakola götürmek istemişler. Kayınpederim ve yanındakiler yüzü gözü kan içindeki eşimin hastaneye gitmesi gerektiğini söylemişler. Zaten Serhat’ı hastaneye götürdüğümüzde doktorlar hemen müdahale ederek yoğun bakıma aldılar. Hastaneye gelmeden önce şuuru gidip gelen Serhat bu sırada kendisini döven polisleri gösterdi” diye konuşan Hülya Eyüpoğlu şikayetçi olacaklarını ve haklarını sonuna kadar arayacaklarını söyledi.

SUÇ DUYURUSUNDA BULUNULDU • Oğlunu döven polis memurları hakkında Kartal Cumhuriyet Savcılığı’na suç duyurusunda bulunan baba Yılmaz Eyüpoğlu ise, “Biz şikayetçi olduk davamızı takip edeceğiz. Polisler önceki gün kafeye gelip vergi levhalarını almışlar. Ben de karakola gidip başkomisere vergi levhalarımı neden aldıklarını sordum. Bana, ‘Levhaları sigortalarımı yatırıp yatırmadığımı kontrol etmek için aldık’ dedi. ‘Maliyeden misiniz sigortadan mı yoksa polis misiniz’ diye sorduğumda komiser, ‘Neden aldıklarını ben bilmiyorum, arkadaşlar biliyor ‘ diyerek odadan çıkardılar. Ben oğlumu döven polislerden şikayetçiyim. Oğlum bir an önce iyileşsin sağlığına kavuşsun” dedi.


Taraf/GÜRKAN ÖZTEKİN - Istanbul - 15.10.2008
Üç mevsim isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı ile Cevapla