Ö
Ödem: Vücutta anormal miktarda su toplanmasıdır Kalp, damar ve böbrek hastalıklarının bir belirtisi olabildiği gibi bazı allerjik durumlarda ve beyin travmalarında ciddi sonuçlar doğurabilir
Ödipus Kompleksi: Bkz Odipus Kompleksi
Östaki Borusu: Orta kulakla nazofarenksi birleştiren, atmosfer basıncı ile orta kulak içi basıncı dengeliyen yola verilen isimdir
Östrojen: Yumurtalıklardan salgılanan ve insanlarda sekonder cinsel karakterlerin gelişmesini sağlıyan hormondur
Ötenazi: Kısaca ölüm hakkı da denilebilir Tedavisi mümkün olmayan kronik hastalıklarda, hayattan umudunu kesmiş hastanın ağrısız bir metotla ölümüne izin verilmesidirYasal değildir
Özefagus: Yemek borusuna verilen isimdir, yutak ile mideyi birleştirir
P
Pakimenenjit: Beynin en dış zarının (dura mater) iltihabıdır
Pandemi: Salgın bir hastalığın kıta düzeyinde çok geniş bir alana yayılmasına verilen isimdir
Palilali: Psikolojik bir bozukluk olup, aynı cümle veya kelimenin bir çok defa tekrarlanmasıdır
Palyatif: Hafifletici
Palpasyon: Elle dokunularak yapılan muayene
Palpitasyon: Kalp çarpıntısı
Palsy: Felç, inme
Pan: Bütün
Panaris: Tırnak yatağı iltihabı, dolama
Panarterit: Bütün arterleri kapsayan iltihabi durum
Pankardit: Kalbin bütün zarlarının iltihabı
Pankreas: Karın boşluğunun üst tarafında ve bel omurlarının ön kısmında yerleşik bir organdır Salgılarıyla sindirm fonksiyonuna yardımcı olur ve kan şekerini düzenler
Pankreatit: Pankreas iltihabıdır
Panoftalmi: Gözün bütün tabakalarının iltihabı
Pansinüzit: Bütün yüz sinüslerinin iltihabı
Papillom: Meme başı gibi çıkıntılar yapan iyi huylu tümörler
Papillokarsinom: Kötü huylu papillom
Papaverin: Opiumdan elde edilen, düz kasların spazmını çözücüetkiye sahip bir alkaloid
Papillit: Görme sinirinin retinaya girdiği yerin (optik papilla) ödemli iltihabı
Papül: Ciltteki, sınırları belirgin, kabarık, 1 cm'den küçük çaplı lezyonlardır Resim - Papül
Para: Yanında, yan Örn Para-aortik aortun yanında
Parakardiak: Kalbin yanında, kalbe komşu
Paralitik: Felç olan, felçli kişi
Paralizi: Felç
Paramedian: Orta hattın yanında, orta hatta yakın
Paramedikal: Bir dereceye kadar tıpla ilgili, hekimliği kısmen ilgilendiren
Paranazal: Burun boşluğunun yanında, buruna komşu
Parankim: Bir organ yada bezin görev gören dokusudur Örneğin, karaciğer parankimi denildiği zaman, karaciğerin bütünü anlaşılır
Paraozefageal: Özefagusun (yemek borusu) yanında yer alan
Parapleji: Belden aşağı her, iki bacağın tutmaması, felç hali
Paraparezi: Belden aşağı her iki bacağın kısmi felci, örn hareket olup, yardımsız yürüyecek kadar güç olmaması
Paratiroid: Tiroid bezi arkasında bulunan dört adet küçük beze verilen isim
Paratiroidektomi: Paratiroidlerin ameliyatla çıkartılması
Paratrakeal: Nefes borusunun yanında yer alan
Paravertebral: Omurganın (Vertebral Kolon) yanında yer alan
Parazitemi: Kanda parazit bulunması
Parazit: Asalak
Parasentez: İçinde su veya cerahat toplanmış bir vücut boşluğundaki sıvıyı çıkarmak için yapılan delme ameliyatı
Parenkim: Organın kendine özel doku yapısı
Parenteral: İlaç veya serumların ağız yolu ile değil damar yolu, adele içi gibi yollarla verilmesi
Parestezi: Uyuşma, karıncalanma veya yanma hissi gibi duyusal bozukluklar
Parietal Kemik: Kafatasının her iki yan tarafındaki kemiklere verilen isim
Paroksismal: Ani ve geçici krizler halinde gelen
Parsiyel: Bütününü kapsamayan, tam olmayan, kısmi
Partikül: Parçacık, zerre
Partus: Doğum
Parotis Bezi: Kulak altı tükrük bezi
Parotitis: Kabakulak
Patella: Diz kapağı kemiği
Patojen: Hastalık yapan madde veya mikroorganizmalar
Patogenez: Hastalığın esas ve gelişimi
Patognomonik: Bir hastalık için çok özel belirti, bu varsa mutlaka o hastalık akla gelmelidir gibi
Patolojik: Normal olmayan, hastalıklı
Patolog: Hastalık nedeni ile dokularda meydana gelen değişimleri inceleyen bilimle uğraşan kişi
Pediatri: Çocuk hastalıkları ile uğraşan tıp dalı
Pediatrist: Çocuk hastalıkları uzmanı
Pelvis: Leğen kemiği
Penis: Erkek cinsel organı
Periton: Karın içi organları çepeçevre saran, karın boşluğunun iç yüzünü örten zardır
Peritonit: Peritonun iltihabıdır
Peroral: Ağız yolu ile
Peteşi: Ciltte nokta biçiminde kanamalar (Damar dışına kan çıkması)
Phenotype: Kişinin kalıtsal yapısının dışa akseden görünümü, aynı tür fertlerini belirleyen, gözle görülebilen özelliklerin tümü
Pitriasis: Daha çok gövdede ve uzuvların gövdeye yakın yerlerinde yerleşen, bazan kepeklenme gösteren bir cilt hastalığıdır Çeşitli türleri vardır, bunlardan Pitriasis versicolor'da deniz mevsimlerinde hasta olan bölge güneş ışını almadığı için daha belirgin hale gelir
Plak: Plak, dermatologlar için açık bir anlamı olan ancak başkaları tarafından genellikle anlaşılmayan bir terimdir Yüksekliğine oranla kapladığı alan geniştir ve keskin bir kenarı vardır Plaklar en sık sedef hastalığında (psöriasis) görülür
Plevra: Akciğerleri ve göğüs kafesinin iç yüzünü örten zar
Plevral: Plevraya ait
Plörezi: Plevra iltihabı Akciğerin üzerini örten plevra ile göğüs duvarını örten iki plevra yaprağı arasında sıvı birikmesi
Plörit: Plevranın, sıvı birikmeksizin kuru iltihabı
Polikistik: Bazı organlarda çok sayıda içi sıvı ile dolu oluşumlara verilen addır Polikistik böbrek, polikistik meme gibi
Polip: Organların ve vücut boşluklarının iç yüzünü kapsayan mukoza adı verilen tabakadan menşeini almış, saplı iyi huylu küçük ur
Prostat: Erkeklerde mesanenin altında ve idar yolunun başlangıcında bulunan genital sisteme ait bir bez
Prostatit: Prostat iltihabı
Psoriasis: Halk arasında sedef hastalığı olarak bilinir Sık rastlanan, özellikle diz ve dirseklerde ve vücudun diğer bölgelerinde rastlanan simetrik, kırmızı, kabuklanma ve pullanma gösteren bir cilt hastalığıdır Sebebi bilinmemektedir Bkz Resim
Pulmoner: Akciğer veya akciğerlerle ilgili
Pulmoner Arter: Akciğerin büyük besleyici arteri
Purpura: Deri ve mukozalardaki küçük kanamalar
Püstül: Ciltte, içerisinde cerahat bulunan kabarık lezyonlardır
|