Tekil Mesaj gösterimi
Alt 05-28-2009, 13:40   #20
Kullanıcı Adı
ishakyilmaz
Standart
Devlet Bakanı ve Başmüzakereci Egemen Bağış, Türkiye'nin Ottova Sözleşmesi gereği büyük araziyi mayından temizleme mecburiyeti olduğunu ifade ederek, "Bu bir uluslararası yükümlülüktür. Onun gereğini yerine getirmek için de gerekli kanunun altyapı çalışması yapılmaktadır. Bu kanun da Meclis'ten geçecektir. Bu Türkiye'nin yararına olan bir şeydir" dedi.

Merinos Kültür Merkezi'nde düzenlenen AK Parti Siyaset Akademisi programına katılmak üzere Bursa'ya gelen Bakan Bağış, program öncesinde gazetecilerin sorularını cevapladı. Bursa'yı çok sevdiğini ve ''Bursa'nın damadı'' olduğunu ifade eden Bağış, "Sınırdaki mayınların temizlenmesi konusunda özellikle son günlerde tartışmalar var. Bu konudaki sizin değerlendirmeniz nedir?'' sorusu üzerine, ''Ben hükümetimizin kanun taslağının arkasındayım. Destekliyorum. Türkiye'nin Ottava Sözleşmesi gereğince çok büyük

araziyi mayından temizleme mecburiyeti vardır. Bu bir uluslararası yükümlülüktür. Onun gereğini yerine getirmek için de gerekli kanunun altyapı çalışması yapılmaktadır. Bu kanun da Meclis'ten geçecektir. Bu Türkiye'nin yararına olan bir şeydir'' diye konuştu.

Bakan Bağış, "Avrupalı liderlere, rol model sorunuzun yansımaları ne şekilde oldu?" sorusu üzerine ise, "Bu benim bir tezimdir. Ben bunu ilettim. Bunu beğenenler olabilir, beğenmeyenler olabilir. Ama şunu unutmamak gerekir ki; Londra'da gerçekleşen terör etkinliklerini gerçekleştiren teröristlerin hiçbiri Pakistan'dan gelmemişti. Pakistan asıllıydılar ama Londra'da doğup, orada büyümüş, Londra'da terörist olmayı tercih etmiş kişilerdi. 11 Eylül'de New York'taki saldırıları gerçekleştirenler, Suudi

Arabistan vatandaşlarıydı. Ama Almanya'dan gelmişlerdi. Uzun yıllar Almanya'da yaşamışlardı. Bugün Avrupa'da 20 milyonun üzerinde Müslüman, dünya çapında 1.5 milyar Müslüman ve kendini Batı'dan izole edilmiş, Batı'dan soyutlanmış hisseden 3 milyarın üzerinde insan var. Hindistan'ı, Çin'i, Afrika'sını katarsanız, bu coğrafyalardaki insanlar kendilerini Batı'dan izole hisseden insanlar, ayrımcılığa uğradığını hisseden insanlar, doğru mesajı bulmakta bazen yanılabiliyorlar. Bu yüzden ben özellikle Avrupa'da

yaşayan ve fokur fokur kaynayan gençleri kastederek, onlara doğru rol modellerin bulunması gerektiğini söyledim. Türkiye Cumhuriyeti'nin Başbakanı, Cumhurbaşkanı, önde gelen siyasi liderleri, ülkelerinin batılılaşma hedefine emek veren, ülkelerini daha demokratikleştirmeye çalışan, daha çağdaşlaştırmaya çalışan, Avrupa Birliği ile Türkiye arasında entegrasyonu sağlamaya çalışan liderlerdir. Bu tür rol modeller mi Avrupa için daha önemlidir? Yoksa o gençleri, Londra'daki teröristler gibi, 11 Eylül'ü

gerçekleştiren teröristler gibi zehirleyen zihniyetler mi daha önemlidir? Bunu Avrupalıların düşünmesi gerekir. Demeçlerini verirken kendi ülkeleri içerisinde ayrımcılığa, ırkçılığa neden olmayacak demeçler konusunda hassasiyet göstermeleri gerekir diye bir uyarıda bulunmuştum. Benim düşüncemdir. Beğenenler olabilir, beğenmeyenler olabilir. Ama ifade özgürlüğü ülkemizde de genişletmeye çalıştığımız, AB'nin de önemli değerlerinden bir tanesidir. İfade özgürlüğüm çerçevesinde fikirlerimi söylüyorum''

şeklinde konuştu.

Türkiye'nin AB ile müzakere sürecine de değinen Bağış, ''Avrupa Birliği, cumhuriyetimizin ilanından sonraki en önemli çağdaşlaşma projemiz. Bu çerçevede Türkiye rahmetli Menderes'in 1959'da başlattığı bir süreci hala devam ettirmekte. 50 yıllık bir sürecin ilk 45 yılında müzakere süreci bile alamayan Türkiye, son 5 yıl içerisinde artık aday ülke olmanın yanı sıra müzakerelerine başlamış ve kararlıkla ilerleyen bir ülke. Bu çerçevede her geçen gün ülkemizin iç huzuru artıyor. Ülkemizin demokrasisi daha

da gelişiyor. Ekonomisi de çok daha iyi noktalara gelmeye başladı. Bu çerçevede Sayın Cumhurbaşkanımızın bahsettiği, fırsat gerçektende bir fırsattır. Türkiye'nin yeni sorunlara değil, yeni çözümlere ihtiyacı vardır. Türkiye'de sorunları artık diyalogla, konuşarak, çareler üreterek bulmak durumundayız. Bugüne kadar farklı yöntemler denendi. Ama Türkiye'nin güneydoğusundaki kardeşlerimiz bizim kardeşlerimizdir. Türkiye bir bütündür. Türkiye'nin dört bir yanındaki bütün sorunların üzerine eğilen bir iktidar

vardır. Türkiye'nin sorunlarını teker teker çözme konusunda kararlı bir siyasi irade vardır. Biz de Türkiye'nin sorunlarını, doğulusu batılısı, Alevisi, Sünnisi, askeri sivili, genci yaşlısı, kadını erkeği hep beraber omuz omuza, el ele vereceğiz ve Türkiye'nin bütün sorunlarını hep birlikte çözeceğiz'' dedi.

Bakan Bağış, daha sonra Siyaset Akademisi kapsamında ''Avrupa Birliği'' konulu bir konferans verdi.

Konu ishakyilmaz tarafından (06-14-2009 Saat 14:21 ) değiştirilmiştir..
ishakyilmaz isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı ile Cevapla