" Sağlık Bakanı Sayın Recep Akdağ kısa bir süre önce domuz gribi aşısı konusunda kendisi gibi düşünmeyenleri ya da endişeleri olup sorularını yüksek sesle dillendirenleri adeta “tehdit” etmişti. "
Bir kere bunu düzeltelim. Sağlık Bakanı kimseyi tehdit etmedi. Aşıya kesin biçimde karşı çıkanların toplumda oluşturduğu kaosa dikkat çekti. İfadeler Anka haberinde geçiyor zaten, çarpıtmayalım. Demokrat bir ülkenin bakanına yakışır mıymış yakışır tabi. Topuğuna sıkacağım mı dedi, dava edeceğim dedi. Başbakanı niye dava etmeyeceğinin cevabı da çok basit; Başbakan aşıya karşı çıkmadı!
Hükümetin açığını yakalamaya odaklı at gözlüklü manipülasyon simsarları hemen harekete geçmiş.. Üzüm yemek yerine bağcının peşindeler.. Başbakan aşıya karşı çıkmadı! Tam benim düşündüğüm gibi düşündü ve risk grubunda olmayanların şimdilik aşıya ihtiyacı olmadğını söyledi. Bahçeli de aynen bu ifadeyi kullanarak -şimdilik- aşıya ihtiyacı olmadığını söyledi. Başbakan ayrıca aşının isteyenlere yapılması gerektiğini vurguladı. Ayrıca ben Başbakan'ın şahsi olarak kendi vücudunun aşıya duyarlılığıyla ilgili bir sorunu olduğunu düşünüyorum, bu ileriki günlerde ortaya çıkarsa utanırsınız!
Yukarıdaki yazıda yer alan onca kötü sorudan sadece 5.si kısmen geçerlidir, diğerlerinin hiçbir hükmü yok.
Türkiye Cumhuriyeti Hükümeti ve Sağlık Bakanlığı Domuz Gribi Salgını Konusunda Yürüttükleri Müthiş Çalışmayla ve Aşıları Zamanında Temin Ederek Halkımızı Mağdur Etmemişler, Gelişmiş Bir Ülke Salgına Karşı Nasıl Mücadele Ediyorsa En Az Aynı Yöntemleri Kullanmışlardır. Bakanlığı Kutluyoruz.
Dünyanın Gelişmiş Ülkeleri Aşılamaya Başlamışken Biz Aşıları Temin Edememiş Olsaydık Şu Memlekette Hükümete Karşı Nasıl Bir Bardak Suda Fırtına Kopartıldığını Hep Beraber Görecektik. EL İNSAF!
|