Konu
:
Yavuz'un Şah İsmail'i Mat Etmesi
Tekil Mesaj gösterimi
06-10-2010, 07:46
#
1
Kullanıcı Adı
mehmetakif24
Yavuz'un Şah İsmail'i Mat Etmesi
Yavuz Sultan Selim
babasının zamanında Trabzon Valisi iken bir derviş kıyafetine girip İran'a gider; kasdı o memleketin ahvalini gözleri ile görmektir. Tebriz şehrinde misafir olduğu handa satranç oynayıp herkesi yenmeğe başlayınca
satranç meraklısı Şah İsmail'e haber verilir
o da dervişi huzuruna davet eder. Sultan Selim ilk oyunda hatır sayarak yenilir
fakat ikinci oyunda Şah'a aman vermeyip mat eder. Şah kızar ve elinin tersiyle dervişin çıplak göğsüne vurarak:
— Bre derbeder Âşık! Hiç Şah olanlar mat edilir mi? Edebin yok imiş! der ve Şehzadeye bin altın ihsan eder. Yavuzda Şaha şu anlamlı şiiri okumuş
Sanma şâhım herkesi sen sâdıkâne yâr olur
Herkesi sen dost mu sandın belki ol ağyâr olur
Sâdıkâne belki ol bu âlemde didâr olur
Yâr olur ağyâr olur didâr olur serdâr olur
Derviş huzurdan çıkıp atına bineceği sırada o bin altını kesesi ile beraber kimseye göstermeden binek taşının altına saklar. Ertesi gece Tebriz'den kaçıp Trabzon yolunu tutar.
Aradan yıllar geçip de Yavuz Selim Padişah olduktan ve Şah İsmail'i Çaldıran'da mağlup ederek Tebriz şehrine girdikten sonra
Şah sarayına gider ve Sekbanbaşı Balyemez Osman Ağa'ya:
— Osman Ağa!.. Şu kapı eşiğinde Şah'ın ata bindiği taşın altında kendi elimle konmuş bin altın vardır
helâl maldır
sana hediye ettim! der. Herkes hayretle bakışır. Osman Ağa taşı kaldırır... Kesesi çürümüş
bin altın bir kor yığını halinde dururmuş. Balyemez Osman Ağa bu fıkrayı anlatırken hüngür hüngür ağlarmış... «O zamana kadar bir hikâye sandığımız satranç kıssası
meğer hakikat imiş...» dermiş.
mehmetakif24
Açık Profil bilgileri
mehmetakif24 nickli üyeye özel mesaj gönderin
mehmetakif24 - Daha fazla Mesajını bul
Konuyu Beğendin mi ? O Zaman Arkadaşınla Paylaş
Sayfayı E-Mail olarak gönder