Tekil Mesaj gösterimi
Alt 12-21-2011, 03:32   #162
Kullanıcı Adı
werret
Standart

ABD'den ülkesini işgal etmesini istedi

Wikileaks belgeleri Amerika'nın Körfez ülkelerindeki Şii azınlıkla ilişkilerini gözler önüne seriyor.



05 Eylül 2011 Pazartesi 22:40

Suudi Arabistanlı Şii din adamı Adil Buhamsin'in Amerikan konsolusundan El-Ahsa'da yapılan gizli toplantında Suudi Arabistan'ın da Irak gibi işgal edilmesini istediği ortaya çıktı.

Wikileaks belgelerine göre, ABD Zahran Konsolosu'yla görüşen Şii azınlığın önde gelen isimleri Irak'ın işgalini "fetih" olarak nitelendirerek ABD'ye teşekkür etti.

Wikileaks belgeleri ayrıca, Bahreyn'deki Şiilerin ABD Büyükelçiliği'yle sürekli irtibat içinde olduklarını, büyükelçilikten mali ve teknik yardım talep ettiklerini ve hükümete karşı kendilerini ABD korumasında hissettiklerini gösteriyor.

İsmail YAŞA'nın konuyla ilgili yazısı:


''Mollaların 'Büyük Şeytan'la dansı!


Yer: Suudi Arabistanlı Şii iş adamı Hüseyin Ali El-Ali'nin El-Ahsa'daki çiftlik evi...

Zaman: 28 Aralık 2005...

Amerika'nın Zahran konsolosu Suudi Arabistan Şiilerinin önde gelen isimleriyle akşam yemeğinde...

Yemek sırasında El-Ahsa'daki havzanın başı Haşim Es-Seyyid Muhammed Es-Selman, Şii din adamı Adil Buhamsin ve avukat Sadık El-Cebran ABD konsolosuna hararetle ve coşkulu bir şekilde teşekkürlerini sunuyorlar.

Teşekkürlerinin sebebini de, "Amerika'nın Irak'ı "fethederek" Irakılılara özgürlük ve demokrasi getirmesi ve Iraklı Şiilerin bundan fazlasıyla yararlanmaları" olarak açıklıyorlar.

Ardından Şii din adamı Adil Buhamsin öyle bir talepte bulunuyor ki, Amerikalı konsolos bile şaşırıyor.

Buhamsin, "Amerika, Irak'a yaptığının aynısını niçin Suudi Arabistan'a yapmıyor?" diye soruyor.

Daha sonra da konsolosa Suudi Arabistan'daki okulların ve eğitim programının nasıl radikal yetiştirdiğini anlatıyor.

Sadık El-Cebran ise Suud televizyonlarında yayınlanan cihatçıların pişmanlık hikayelerinin Amerikalıların gözünü boyamak için uydurulduğunu ve düzmece olduğunu söylüyor.

Sarıklı-cübbeli mollalar "Suudi Arabistan'ı da Irak gibi işgal edin" diye adeta Amerikalı konsolosun ayaklarına kapanıyorlar.

Bütün bu bilgiler, yayınlanan Wikileaks belgelerinden...

Yine Wikileaks belgelerinden Bahreyn'deki İran yanlısı Şii liderlerin ve özellikle El-Vifak Derneği'nin ABD Büyükelçiliği'ni kıble edindiğini ve sıksık ziyaret ettiğini öğreniyoruz.

8 Mart 2007 tarihli ve Manama çıkışlı belgede, Bahreyn Şiilerinin önde gelen liderlerinden Ali Selman'ın Amerikan Büyükelçisi'yle yaptığı gizli toplantıda Bahreyn'in geleceğiyle ilgili düşüncelerini ve nasıl bir Bahreyn istediklerini anlattığı bildiriliyor.

19 Temmuz 2007 tarihli belgede ise Ali Selman'ın Bahreyn Parlamentosu'ndan şikayetçi olduğu ve Washington'dan yardım istediği anlatılıyor.

Mollaların "Büyük Şeytan" ile sıkı ilişkilerini gösteren böyle daha birçok belge var.

Örneğin, 08Manama168 nolu ve 16 Mart 2008 tarihli belgede, ABD Dışişleri Bakan Yardımcısı'nın Bahreyn'i ziyareti sırasında El-Vifak başta olmak üzere muhalefet temsilcileriyle bir toplantı yaptığı ve toplantıya katılanların ABD Büyükelçiliği'yle işbirliği ve koordinasyon isteklerini dile getirdikleri belirtiliyor.

Toplantıya katılanlardan biri de Bahreyn İnsan Hakları Derneği'nden Abdullah Ed-Derazi...

Ed-Derazi ve diğer bazı katılımcılar, ABD Büyükelçiliği'nin mali ve teknik yardımına ihtiyaçları olduğunu söylüyor.

09Manama628 nolu ve 28 Ekim 2009 nolu belgede ise oldukça ilginç bilgiler var.

Konu, Bahreyn Parlamentosu'na sunulan ve İsrail ile her türlü ilişkinin cezalandırılmasını isteyen, El-Vifak üyesi milletvekillerinin de katkıda bulunduğu kanun teklifi...

El-Vifak Derneği'nin Başkan Yardımcısı ABD Büyükelçiliği'ne giderek kanun teklifinde İsrail ile ilişkilere bazı istisnalar koymak istediklerini fakat Goldstone Raporu sonrası milletvekillerinin bunu kabul etmeyeceklerini düşündüklerini anlatıyor.

ABD Büyükelçiliği'ndeki yetkiliye kaygılanacak bir durum olmadığını söylüyor ve kanun teklifini parlamentodan geçirmeyecekleri garantisini veriyor.

Bahreyn'deki Şiilerin yıllardır ülkede bulunan ABD deniz üssünden ve Amerikan askerlerinden hiç rahatsız olmadıkları halde Dir'u'l-Cezira'yı "işgal gücü" olarak görmeleri kimi dost kimi düşman gördüklerini ortaya koyuyordu aslında...

Gerçek yüzlerini görmek için Wikileaks belgelerine falan ihtiyaç yoktu.

Yine de bu belgelerin ortaya dökülmesi iyi oldu.''

İsmail Yaşa - 05 Eylül 2011 Pazartesi


http://www.nebeonline.com/yazi/mollalarin-...-dansi-3839.htm

NEBEONLINE

http://www.nebeonline.com/haber/abdden-ulk...stedi-11238.htm
  Alıntı ile Cevapla