Militan emine ülker tarhana sapıttı la
"Bu topraklarda, Türk yargısına, hukuk devrimine, demokrasisine karşı her türlü biçim, kılıkta gerici, kıyıcı faşist zihniyetle saldırılarda bulunurlar, bunu yapacaklarını biliyorduk" görüşünü savunan Tarhan, bunun bazen cunta, bazen başbakan kılığında olabileceğini söyledi. Tarhan, bu tehlikeyle karşılaşacaklarını, Gençliğe Hitabe’nin kendilerine söylediğini belirterek, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Gençliğe Hitabeyi, ulusal bayramları yasaklamaya çalışmaları da bundan. Bizim onlar gibi öfke nöbetlerimiz, nefretle pusu kurma, rövanş alma hırsımız yok. Bizim halkımızdan başka güvenebileceğimiz herhangi güç yok, okyanus ötesi güç yok. Kimsenin dindarlığı, dini, diyanetiyle alakadar olamayız. Beşerin kutsalla ilişkisini ölçmeye çalışan kişilere saygı da duymayız, ölçmeye kendimizi de mezun görmeyiz. Halkı ayrıştırmak için fitne tohumları ekmeyi asla makul
görmeyiz. Biz böyle insanlara inat; fikri, vicdanı, irfanı hür çocuklar, gençler yetiştirmeye, demokrasinin militanlarını yetiştirmeye devam edeceğiz. Güç karşısında eğilip bükülmeyen, güçlünün uşağı olmayan, ruhu kuş gibi özgür, sorgulayan gençler yetiştirmeye devam edeceğiz. Zihnini tembihleyip, pasifize edeceğiniz eşya değil bizim çocuklarımız Sayın Başbakan.
Nesiller üstüne tahakküme meraklı bu Başbakan’a sormak istiyorum, sen kimsin Başbakan? Anne- babalarının bile inancında, kimliğinde, düşüncelerinde yetkisi sınırlı olan çocuklarımız üzerinde senin ne hakkın olabilir? Bizim adımıza, nesiller üzerinde nasıl hak iddia edebilirsin, sen kimsin Başbakan? Senin isteklerin, bizim ve çocuklarımızın istekleri değilse ne olacak Başbakan? Dindarlık ölçme cihazın varsa çıkar da görelim Başbakan. Varsayalım ölçtün, senin
ölçme cihazını kabul etmeyen çocuklarımıza ne yapacaksın Başbakan? Yoksa karşılarına 5’er 10’ar bin kişilik kara gömleklilerini mi salacaksın, söyle de öğrenelim. Yoksa ’camiler miğfer minareler süngü’ derken aslında metafor yapmıyor muydun Başbakan? Yoksa anlattığın kadar mağdur ya da masum değil miydin? Evvelce işlediğin bir nefret suçunu işleme kararlılığın hiç azalmadı mı Başbakan? Yetmez ama evetçiler, siz bu Başbakan ile hala mutabık mısınız? Başbakan’ın son söyledikleri bir cinayettir. Üstelik bunları bir promtere yazılı metinden, hece
hece, sindirerek okuması, taammüden cinayettir."
haber3
|