AK Parti |AKParti Forum |AK Gençlik |Recep Tayyip Erdoğan |AKPARTİ Gençlik Forumu|

[Bilal Baştan]

Hatırlayanlar olacaktır.
1990'lı yılların ortalarında bir polemik başlamıştı. İzmir'de bir grup kadın cuma namazına gitmeye başlamış ve Türkçe ibadet istemişti.

İlahiyatçılar, kadın dernekleri hatta feministler bile tartışmaya dahil olmuş, sonrasında da her suni gündem gibi unutulup gitmişti. Cuma aşkı ile yanıp tutuşan o kadınlar şimdi nerede bilinmiyor.
O polemiği hatırlatan bir gelişme bugünlerde tekrar ediyor.
Yine bir grup kadın cuma namazına gitmeye başladı. Fakat öncekilerden farklı olarak Türkçe değil Kürtçe ibadet istiyorlar.

Ülke gündemi seçim ve terör haberleri nedeniyle yoğun olduğu için çok fark edilmiyor ama KCK'nın zorlamasıyla başlayan 'ayrı cuma namazı eylemi' ilginç görüntülere sahne oluyor.
Türkiye'nin muhtelif kentlerinde KCK'nın görevlendirdiği 'melle'ler camilerin avlularında ya da yakınlarında ayrı cuma namazı kıldırıyorlar. Cemaatin en arkasında sayıca az olsalar da kadınlar var. Aslında dünyanın muhtelif yerlerinde kadınlar da vakit namazlarında camiye gidiyorlar. Fakat Kürt kadınların cuma namazı kılma isteği en azından bizim için yeni bir durum.
Daha önce de aynı konuyu ele almıştık.
Ayrı cuma namazı kılma eylemi en başta dinin özüne aykırı bir durum. Çünkü namaz bir ibadettir eylem çeşidi değil.

Ayrıca bölgenin nabzını tutmak için konuştuğum çevreler KCK şehir yapılanmalarının 'cumaya yüksek katılım için' halkı tehdit ettiğini anlattılar. Vatandaş ise arada kalmış durumda. Biraz da korkusundan gidip ayrı bir imamın arkasında namaz kılıyor. Zaten trajikomik olaylar da oluyor. Cumayı yanlış kıldıran imamlar oldu muhtelif şehirlerde.
'Her ihtimale karşı' öğle namazını da kaza edenleri duydum.
KCK 'ayrışmayı körüklemek için' yaz döneminde çocukların Kur'an kurslarına gitmesini de engellemeyi planlıyor.

Bu arada hatırlatalım bu uygulama yıllardır örgütün Avrupa kanadı tarafından yapılıyor.
Kürdistan İslami Hareketi (KİH) adıyla kurulan, daha sonra adı muhtelif şekillerde değişen bu yapılanma Avrupa'da örgüt kontrolünde camiler açmıştı. Hatta Paris'tekini yerinde görmüş, PKK bayrağı altında hutbe okuyan 'melle' ile de konuşmuştum.
Aslında bakılırsa dindar Kürtler'in büyük bir kısmı uygulamaya tepkili.
Ama dediğimiz gibi KCK'nın kurduğu bir baskı var. İnanılması zor ama 'Allah için kılmıyorsanız bile örgüt için cumaya gideceksiniz' deniyor.

Cuma namazı eylemine karar veren örgüt yönetiminin kafasındaki senaryo ise başka. Daha doğrusu İmralı'nın cumaya biçtiği anlam farklı. Arap dünyasını sarsan eylemlerin cuma günü ve cuma namazından sonra olmasına dikkat çekiyor İmralı.
'Eğer gelecekte bir gün Kürt kalkışması olacaksa şimdiden milletin meydanlarda toplanmaya alışması lazım' düşüncesi sesli ifade edilmese de kapalı kapılar arkasında kayda geçiyor.

Oysa PKK'nın geçmişi ve dinle imtihanı çok farklı.
Arşivler, Öcalan'ın konuşmaları ve kitapları açıkça dine mesafeli. Hatta birçok metinde Öcalan'a 'insan üstü vasıflar' yükleniyor. Nitekim geçtiğimiz günlerde 'Peygamber Apo' pankartları da açıldı.

Yani PKK'nın dinle ilişkisi inanç boyutundan çok stratejik hesaplara dayanıyor. Ayrıca son 4 yılda PKK'nın dindar Kürtler'i kazanmak için dini örgütlenmelere gitmesi tamamen AK Parti'ye karşı mücadelenin bir eseri.

'Cuma eylemleri' şimdilik KCK'nın zorlamasıyla sürüyor.
Ultra laik ablaların 'Türkçe Namaz Kadınlara da Cuma' eylemi gibi kısa sürede sönüp gitmez. Ama hem dinin doğasına hem de Kürtler'in geleneklerine aykırı bir durum. Bakalım örgüt baskısı mı yoksa dinin gerekleri mi galip gelecek?

[Mavera]

artik sefaatide öcalandan beklerler.. ne diyelim biz Hakperest olmaktan memnunuz o acidan Rabbim apoperestlere de dogru yolu nasip etsin!..

[Bilal Baştan]

Amin..