![]() |
#1 |
![]() Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Anayasal düzen içinde meşru zeminlerde kalanlar için işleyen bir demokrasi bulunduğunu belirterek, ''Dost, düşman herkesin kabul ettiği gibi Türkiye, son yıllarda demokratikleşme alanında devrim sayılacak reformlar gerçekleştirmiştir'' dedi.
Erdoğan, televizyonlarda yayımlanan ''Ulusa Sesleniş'' programında yaptığı konuşmada, Türkiye'nin mutlu ve müreffeh yarınlarına yapılan yolculukta bir yılın daha geride bırakmaya hazırlanıldığını belirtti. 2007 yılının, Türkiye'nin değişim takviminde son derece önemli merhalelerden geçilen, çok önemli kazanımlar elde edilen bir yıl olduğunu ifade eden Başbakan Erdoğan, ''Tesis ettiğimiz güven ve istikrarın devamı, demokrasimizin işlerliği açısından çok önemli bir seçim gerçekleştirilmiş, demokrasimiz önemli bir sınavdan daha başarıyla çıkmıştır'' dedi. Erdoğan, şöyle konuştu: ''Daha önce de söylediğim gibi 22 Temmuz seçimlerinde kazanan, güven ve istikrar olmuştur, kazanan demokrasimiz ve cumhuriyetimiz olmuştur, kazanan birlik ve beraberliğimiz, ortak geleceğimiz olmuştur. Seçim sonuçlarına yansıyan milli irade, kurduğumuz 60. Türkiye Cumhuriyeti hükümeti olarak omuzlarımızdaki sorumluluğu daha da artırmıştır. Biz, yeni dönemde de bu sorumluluğun idraki içinde, farklı siyasi tercihlerde bulunan bütün vatandaşlarımızın iradesini, sandıkta verdikleri mesajı dikkate alarak yola devam ediyoruz.'' -MİLLETİN KAR HANESİ- Genel seçimlerin ardından görev süresi dolan 10. Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer'in yerine, TBMM tarafından Abdullah Gül'ün 11. Cumhurbaşkanı olarak seçildiğini anımsatan Başbakan Erdoğan, yine cumhurbaşkanının doğrudan halk oyuyla seçilmesi başta olmak üzere Türkiye'nin siyasi tıkanma noktalarını açmayı hedefleyen anayasa değişikliği paketinin de referanduma sunulduğunu, büyük bir katılımla gerçekleşen referandumda milletin onayını aldığını kaydetti. Erdoğan, 2007'nin, hayatın her alanında kaydettikleri gelişmelerin, içeride ve dışarıda yaşanılan zorlukların yanında bütün bu tarihi kararların alındığı müstesna bir yıl olduğunu ifade ederek, sözlerini şöyle sürdürdü: ''Milletimiz, büyük zorluklarla, önemli sıkıntılara göğüs gererek kazandığı huzur ve istikrarından vazgeçmeyeceğini bir kere daha en güçlü biçimde ortaya koymuştur. Bu sebeple 2007'yi geleceğimiz adına milletimizin kar hanesine yazılan bir yıl, çok büyük bir kazanç olarak görüyoruz. Bu vesileyle bir kere daha 2007 yılı içine sığan bütün bu önemli gelişmelerin ülkemize ve milletimize hayırlar getirmesini Allah'tan temenni ediyorum.'' -TERÖR- 2007 yılının genel bir değerlendirmesini yapmak istediğini, Türkiye'nin beş yıllık değişiminin geldiği noktayı, geleceğe açılan ufukları vatandaşlarla bir kez daha gözden geçirmek istediğini belirten Başbakan Erdoğan, Türkiye'nin, birlik ve beraberliğine kast eden terör örgütünü toplumdan tecrit etme mücadelesinde yeni bir safhaya girdiğini söyledi. Terör örgütünü içeride ve dışarıda tam olarak izole etmek, sosyal, lojistik, finansal ve psikolojik bütün desteklerini kesmek için büyük bir gayret içinde olduklarını anlatan Erdoğan, TBMM'nde büyük bir çoğunlukla kabul edilen tezkere çerçevesinde, hazırlık çalışmaları yapıldıktan sonra 28 Kasım itibariyle hükümetin, Türk Silahlı Kuvvetleri'ni (TSK) yetkilendirdiğini anımsattı. Erdoğan, bu çerçevede TSK'nın icra ettiği ve bundan sonra icra edeceği sınırötesi harekatların hedefinin, sadece Irak'ın kuzeyinde bulunan terör örgütü kampları olduğunu vurgulayarak, şöyle devam etti: ''Dost ve kardeş Irak halkına karşı olumsuz bir yaklaşım içinde olmadık, olmayacağız. Irak'ın toprak bütünlüğünü, ulusal birliğini, huzur ve istikrarını bugüne kadar en çok arzulayan ve destekleyen ülkelerin başında olduk, bundan sonra da desteklemeye devam edeceğiz. Herkes bilmelidir ki, vatandaşlarımızın can ve mal emniyetini, sınırlarımızın güvenliğini, birlik ve bütünlüğümüzü korumaktan başka bir amacımız yoktur. Dış dünyada yoğun bir diplomasi trafiği yürüterek terörü tecrit etmek için çok uygun bir vasat yakaladık. Bugüne kadar ne yazık ki dostları tarafından bile yalnız bırakılan Türkiye, terörle mücadelesinde ilk kez dünyadan bu kadar güçlü bir destek bulmayı başarmıştır. Bölgedeki komşularımız, Orta Doğu ülkeleri, ABD ve AB, haklı mücadelesinde Türkiye'nin yanında yer almaya başlamıştır. Hükümetimiz, etkin bir diplomasi yürüterek, Türkiye'nin haklılığını, kararlılığını ve meşru konumunu gidip bu ülkelere bizzat anlatmıştır. Daha düne kadar yandaşlarının menfi propagandası istikametinde terör örgütünün tesirinde kalanların bile, artık gerçeği görerek söylem değişikliğine gittiklerini sizler de görüyor, biliyorsunuz. Bu süreçte siyasi, askeri, diplomatik, sosyal ve ekonomik araçları bundan sonra da kararlılıkla kullanmayı sürdüreceğiz. Türkiye 780 bin kilometre kare toprağıyla, bütün bölgeleriyle, 70 milyon insanıyla bir bütün olarak gelişecektir, kalkınacaktır, özgürleşecektir.'' -''HAK ARAMA YOLLARI AÇIKTIR''- Bölücü terör örgütünün hedefinin, birlik ve beraberliği bozmak olduğunu ifade eden Başbakan Erdoğan, ''Teröre verilecek en güzel cevap da millet olarak bugüne kadar yaptığımız gibi birlik ve beraberliğimizi güçlendirmek, ortak hedef ve değerlerimiz etrafında kenetlenmektir'' dedi. Erdoğan, Türkiye'de hak arama yollarının açık olduğuna işaret ederek, şunları kaydetti: ''Anayasal düzen içinde meşru zeminlerde kalanlar için işleyen bir demokrasi vardır. Dost, düşman herkesin kabul ettiği gibi Türkiye, son yıllarda demokratikleşme alanında devrim sayılacak reformlar gerçekleştirmiştir. Bir kez daha söylüyorum, terörün hiç bir gerekçesi yoktur, olamaz. Bu yolla bir yere varmak da mümkün değildir. İnsanlarımızın ihtiyaçlarını biliyoruz, yıllar içinde bazı ihtiyaçların ihmal edildiğinin de bilincindeyiz. Bu açıkları kapatmak, bu eksiklikleri gidermek, bölgelerimiz ve şehirlerimiz arasındaki gelir farklılıklarını en aza indirmek, böylece mahzun gönülleri şenlendirmek için samimiyetle çalışıyoruz. Doğusuyla batısıyla, kuzeyiyle güneyiyle, nerede yaşıyor olursa olsun her insanımızın varlığını aziz biliyoruz, her birine aynı muhabbetle hizmet götürmenin gayreti içindeyiz. Geçmişte bazı bölgelerimizin ihtiyaçlarına yeterince cevap verilmediği, yapılması gereken yatırımların ihmal edildiği bir gerçektir, ama bu üzücü tablo artık değişmeye başlamıştır, daha da değişecektir.Batıda olanın doğuda da olması, söz gelimi İstanbul'da, Ankara'da, Adana'da, Konya'da bulunanın Diyarbakır'da, Tunceli'de, Ağrı'da, Batman'da, Siirt'te de bulunması için imkanlarımızı seferber ettik.'' -BÖLGEYE YATIRIMLAR- 2003 yılından bugüne Doğu ve Güneydoğu Anadolu bölgesine yapılan yatırım tutarının 8.4 milyar YTL olduğunu belirten Başbakan Erdoğan, terörün yol açtığı sıkıntılar azaldıkça bu yatırımların, özellikle özel sektör ve yabancı sermaye yatırımlarının daha da artacağını vurguladı. TOKİ tarafından bu bölgelerdeki il ve ilçelere 72 binin üzerinde konut inşaatı başlatıldığını, bunların 30 bine yakınının tamamlandığını anlatan Başbakan Erdoğan, KÖYDES projesi kapsamındaki yatırımlarda kullanılmak üzere 1.5 milyar YTL tutarında bir kaynağın bölgeye aktarıldığını, buradaki insanların ihtiyaç duyduğu yatırımları gerçekleştirdiklerini söyledi. Erdoğan, yine 1 milyar 212 milyon YTL tutarındaki sosyal yardım ödeneklerinin 5 yıl içinde bölgedeki ihtiyaç sahiplerine ulaştırıldığını hatırlatarak, bunların, Türkiye'nin 81 vilayetine aynı yakınlıkta duran, 70 milyon insanın tamamına aynı şefkati ve ilgiyi gösteren yeni bir yönetim anlayışının işaretleri olduğunu söyledi. Bu yeni anlayışın etkilerinin, hem şehirlerde, hem insanlarda görülmeye başlandığını ifade eden Erdoğan, ''Zaten varlığını olumsuzluklara, düşmanlıklara, kin ve nefrete borçlu olan terör odaklarını rahatsız eden de işte budur'' dedi. Erdoğan, şunları kaydetti: ''Bu ülkenin huzur ve istikrarından, bu milletin dostluk ve kardeşliğinden, bu toprakların her köşesinde hissedilen kalkınma umut ve heyecanından rahatsız oluyorlar. İnşallah 2008 yılı Türkiye'nin de içinde yer aldığı bu bölgenin, acılarla yoğrulan bu coğrafyanın yeniden huzur, barış ve istikrarı yakaladığı bir yıl olacaktır.'' Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Türkiye'nin bu yıl içinde her alanda çok önemli ilerlemeler kaydederek aydınlık bir geleceğe doğru adımlarını hızlandırdığını belirterek, ''Milletimiz, Türkiye'nin problemlerinin çözüm adresinin siyaset kurumu olduğunu bir kere daha açıkça ilan etmiştir'' dedi. Başbakan Erdoğan, televizyonlarda yayımlanan ''Ulusa Sesleniş'' programında yaptığı konuşmada, ekonomik göstergelere ilişkin değerlendirmelerde de bulundu. 2007 yılının da Türkiye'nin gelişme ve kalkınma hanesine yazılan bir ''kazanç yılı'' olduğunu bütün göstergelerin ortaya koyduğunu vurgulayan Erdoğan, Türk ekonomisinde 2002 yılı sonundan bu yana devam eden hızlı iyileşme sürecinin, bugün artık bir atılım sürecine dönüştüğünü ifade etti. Erdoğan, şunları kaydetti: ''Büyük bir sıçramanın eşiğine gelmiş bulunuyoruz. Bundan 5 yıl önce, tarihimizin en ağır ekonomik krizinin yaralarını sarmak için kollarımızı sıvamıştık. Bugün ise dünyanın en güçlü ekonomileri arasında yerimizi almak için topyekun bir seferberlik hali içindeyiz. Hamdolsun, olumsuz küresel şartlara rağmen 2007 yılında da bu atılım süreci devam etmiş, milletçe yüzümüzü güldürecek, gönlümüzü ferahlatacak, geleceğe çok daha umutla bakabilmemizi sağlayacak gelişmeler yaşanmıştır. Şuraya dikkatinizi çekmek istiyorum: Türkiye, 2002 yılında milli gelir itibariyle dünyadaki 180 ülke arasında 26. sıradaydı. Bugün ise Türkiye, 180 ülke arasında 17. sıraya yükselmiştir. 2002 yılında Avrupa'nın 12. büyük ekonomisiydik, bugün 6. büyük ekonomisi haline geldik. Büyüme devam ediyor, enflasyon tek haneli oranlarda, faizlerde düşüş sürüyor. İhracat, hedeflediğimiz 100 milyar doları aşmış durumda, doğrudan yatırımlar 20 milyar dolar seviyesini zorluyor. Düne kadar 25 Avrupa Birliği ülkesine kıyasla Türkiye, bütçe açığının gayri safi milli hasılaya oranı bakımından en yüksek oranlı ülkeydi. Bugün bütçe fazlası veren 9'uncu ülkeyiz. Hamdolsun, Türkiye'nin yükselişi, kalkınması, büyümesi hız kesmeden devam etmektedir. Türkiye ekonomisi, bu dönemde tam 23 çeyrek üst üste büyüme başarısını göstermiş, bu yönüyle tarihimizde bir ilki gerçekleştirmiştir. Bu büyüme, bu kalkınma süreci devam edecek ve inşallah Türkiye, önümüzdeki yıllarda bugünden çok daha güçlü, sağlam, dayanıklı bir ekonomik yapıya sahip olacaktır. Ekonominin makro dengelerinde kaydettiğimiz iyileşmenin, ülkemizin her köşesine aynı derecede yansıması için de yoğun bir çaba harcıyoruz. İstiyoruz ki, Türkiye'nin bir ucundan diğer ucuna, her köşesinde, her köyünde, ilçesinde, ilinde insanımız ekonomik büyümeden yararlansın, ekonomideki iyileşmeyi sofrasında hissetsin.'' -''İŞLERLİĞİ KANITLANMIŞ DEMOKRATİK PARLAMENTER SİSTEM...''- TÜİK'in yeni açıkladığı ''2006 yılı Yoksulluk Endeksi''ne de değinen Başbakan Erdoğan, 2002 yılında AK Parti iktidarının devraldığı Türkiye'de 18 milyondan fazla vatandaşın yoksulluk sınırının altında yaşadığını, bu rakamın 2006 sonunda ise 13 milyonun altına indiğini söyledi. 5 yılda 5 milyon vatandaşın yoksulluk sınırının altında yaşamaktan kurtulduğunu ve orta tabaka bir hayat standardına kavuştuğunu belirten Erdoğan, en fakirle en zengin arasındaki makasın daralmaya başladığını gösteren bu tablonun son derece sevindirici olduğunu dile getirdi. Başbakan Erdoğan, şöyle devam etti: ''İnanıyorum ki 2007, yılı ekonomideki bu güzel gelişmelerle birlikte Türkiye'nin tarihi değişiminin de başarıyla sürdürüldüğü bir yıl olarak hatırlanacaktır. Bu yıl içinde Türkiye, her alanda çok önemli ilerlemeler kaydederek, aydınlık bir geleceğe doğru adımlarını hızlandırmıştır. Milletimiz, Türkiye'nin problemlerinin çözüm adresinin siyaset kurumu olduğunu bir kere daha açıkça ilan etmiştir. Türkiye'nin işlerliği kanıtlanmış demokratik parlamenter sisteminin bölgesi ve dünya için ne kadar değerli bir tecrübe olduğu da çok daha iyi anlaşılmıştır. Türkiye, bu sinerjiyle yoluna devam ediyor, değişime, huzura, istikrara, kalkınmaya devam diyor. 2007 yılı, Türkiye için kritik bir kavşaktı. Milletimiz büyük bir coşku ve heyecanla yola devam kararı aldı. Bütün hizmet alanlarında güç, bütün sektörlerde güven tazelendi. Başta eğitim, sağlık, adalet ve emniyet olmak üzere toplumumuzun hayat standardını yükseltecek temel hizmetlerde çıta bir kere daha yükseltildi. Çocuklarımızı geleceğin şartlarına hazırlayacak eğitim atılımı yeni bir ivme kazandı.''
![]() |
|
![]() |
![]() |
|
Sayfayı E-Mail olarak gönder |
Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir) | |
Seçenekler | |
Stil | |
|
|