AK Gençliğin Buluşma Noktası
Kültür-Sanat Köklü Kültür Ve Sanatımız ile ilgili tüm paylaşımlar burada yapılıyor



Cevapla
Stil
Seçenekler
 
Alt 06-08-2018, 06:57   #1
Kullanıcı Adı
murataltug1985
Standart Destanlarımız türkülerimiz
Kaynak türk-mitolojisi.blogspot.com

Asena (Tukyu) Efsanesi

Türklerin ataları Batı Denizi sahillerin'de yaşarlardı.Komşu hükümdarlar'dan biri yurtlarını basarak,çocuk,kadın ve önlerine çıkanları kılıçlan öldürdüler.hayatta 10 yaşında bir erkek çocuk kaldı.elleri ayakları kesilip bataklığa bırakıldı.Çocuk,bataklıkta aç ölmek üzereyken dişi kurt ona bir et verdi.Kurt,her gün çocuğu etle besledi.Çocuğun yaraları iyleşti gücü kuvveti yerine geldi.kurt gebe kaldı. Atalarını katleden hükümdar,Çocuğu buldu adamlarından birisini gönderdi adam, çocuğun yanında kurt gördü ve ikisini de öldürmek istedi Fakat bir Tanrı, onları korudu Kurt, çocuğu sırtlayarak Batı Denizi'nin doğusuna geçirdi mağaraya götürdü Mağaranın arkasında Kurt, sakat delikanlıdan 10 çocuk doğurdu Bunlardan biri, Asenaydı *çocuklar, büyüdükleri zaman mağaradan oymaklardan birer kız kaçırdılar evlendiler Birkaç nesil çoğaldı İçlerinden A-Hien-Se adlı birisi başa geçerek mağaradan çıkdılar dağlara yerleştiler, tatarlarına bağlandılar dağların tepeleri takya seklinde olduğundan kendilerine Tu-Kyu Asena adını verdiler Asıllarına sadık kalmak üzere bayraklarına kurt başı yaptılar

 

murataltug1985 isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı ile Cevapla
Konuyu Beğendin mi ? O Zaman Arkadaşınla Paylaş
Sayfayı E-Mail olarak gönder
Alt 06-08-2018, 06:58   #2
Kullanıcı Adı
murataltug1985
Standart
Kaynak ülkücü dünya.com

BOZKURT DESTANI

*en önemli Göktürk Destanıdır M.S. altıncı*
yüzyıldan sekizinci yüzyıla kadar egemen olmuş Türk Devleti Göktürklerin var olma hikâyesidir. Türk ırkının dirilişidir Bozkurt Destanı, Bilge Kağan'ın Orhun*Âbidelerindeki ünlü vasiyetinin ilk cümlesi Ben Tanrıya benzer, Tanrıdan*olmuş Türk Bilge Kağan, Tanrı irade ettiği için, kağanlık tahtına oturdum"*cümlesi ile düşünülürse soyun ve ırkın nasıl ilahileştirilmek istenildiğini anlatır Destan Çin kaynaklarında*kayıtlıdır. Değişik söyleyişler ve Çince*söylenmesinden meydana gelme değişikler yüzünden ayrı üç söylenti*şeklinde yazılmıştır.*
*Hun Ülkesinin kuzeyinde So ülkesi vardı. Burada, Hunlarla aynı*soydan olan Göktürkler otururdu. Göktürkler So Ülkesinden ayrıldılar. başlarında Kağan Pu adlı bir yiğit vardı. Kağan Pu'nun on altı kardeşti On altı kardeşten birinin annesi kurttu.*
Annesi Göktürklerin en kutsal yaratıklardan biri olarak bilinen kurt olduğu için delikanlı, rüzgâra ve yağmura söz geçirir, buyruğunda tutardı.*So Ülkesinden ayrılan Göktürkler düşman
baskınına uğradılar.*düşmanlar bütün Göktürkler'i yok ettikleri on altı kardeşten*annesi kurt olan kurtuldu delikanlının birisi yaz diğeri kış ilâhının kızı olan iki karısı*vardı. her ikisinden ikişer oğlu oldu. Zamanla çoğalan halk, çocuklardan en büyüğünü kendilerine Hakan seçtiler; o zamanki adı*Göktürk dilinde değildi. Hakan seçilir seçilmez Göktürkçe olmayan adını*bıraktı ve Türk adını aldı. Türk on kadınla evlendi, bir çok çocukları oldu. Asena*
adını taşıyan biri hakanlık tahtına geçince boyun adı Aşine oldu.*

*Hun boyu Aşine Hazar Denizinin batısında
yerleşmişti. Türklerin ilk atasıydı Rahat ve huzur*
içinde otururken bir gün düşman baskınına uğradılar. kimse sağ kalmadı.*küçük bir çocuk baskından sağ kalmıştı.*cılız ve küçük olduğu için kimse*ona aldırmadı. Ama*düşman her ihtimali düşünüp, çocuğun kolunu bacağını kesip*
öylece bıraktı bataklığa attılar nereden çıktığı bilinmeyen dişi Bozkurt göründü,, çocuğu*
emzirdi. Yaralarını iyi etti. yiyeceklerle çocuğu büyüttü, Bozkurd'un beslediği çocuk gürbüzleşti.*
Asine soyunu yok eden düşman kolunu bacağını kestikleri çocuğun yaşadığını öğrendi. öldürtmek istedi.**Düşman askeri geldiğinde, bacağı kesik gencin yanında*dişi Bozkurt gördü. Dişi Bozkurt genci*denizin ötesine Altay Dağlarına*götürdü. onunla evlendi; on oğlan doğurdu!*Oğlanlar büyüdüler, evlendiler. Her birinden bir*boy türedi.birinin adı da Asine boyu idi.*Asine, kardeşlerinin içinde en akıllı, en gözü pek, en yiğit olandı. Türk Hakanı oldu.*Soyunu unutmadı. çadırının önüne her kurt başı tuğ dikti.*Aradan yıllar geçti. Aşine boyuna Asençe hakan oldu.*Aşine boyu, bulundukları yerden daha güzel yurtlara*yerleştiler.**Çin devlet adamlarından Cjan-Ken, Mö 119*da, batı gezisinde gördüklerini Çin împaratoruna sunar "Hun Ülkesinde Usun Hanı, Gunmo unvanını taşıyor.*Gunmo'nun babası, Hunlann batısındaki ülkeye sahipti. Gunmo'nun babası Hunlar tarafından öldürüldü. Yeni doğmuş Gun-mo'yu kırlara attılar.*Kuşlar çocuğu koruyor; dişi kurt sütüyle besliyordu. Hun Hakanı*şaştı. çocuğu saydı. büyüttü. Babasının*ülkesini ona geri verdi."
murataltug1985 isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı ile Cevapla
Alt 06-08-2018, 06:58   #3
Kullanıcı Adı
murataltug1985
Standart
Kaynak edebiyatöğretmeni.org

ERGENEKON DESTANI

*Türk illerinde Türk oku ötmeyen, Türk kolu yetmeyen, Türk’e boyun eğmeyen yer yoktu. yabancı kavimler kıskanıyordu. Ve birleşip Türklerin üzerine yürüdüler. Türkler hendek kazıp beklediler. Düşmanla savaştılar. Türkler üstün geldi. düşman dediki Türklere hile yapmazsak halimiz yaman olur!”Tan ağaranda kaçtılar. Türkler, ”Bunlar kaçıyor deyip artlarına düştüler. Düşmanla Vuruşma başladı. Türkler yenildi. Düşman, Türkleri öldürerek çadırlarına geldi. Çadırlarını,yağmaladı tek çadır kalmadı. Büyükleri kılıçtan geçirdiler, küçükleri tutsak ettiler. Türklerin başında İl Kagan vardı. İl Kagan’ın biri dışında tüm çocukları öldü. Kayı adlı bu oğlunu o yıl evlendirmişti. İl Kagan’ın Dokuz Oğuz adlı yeğeni vardı; sağ kalmıştı. Kayı ile Tokuz Oguz tutsak olmuşlardı. *On gün sonra ikisi karılarını aldılar, atlarıla kaçtılar. Türk yurduna döndüler. düşmandan kaçan develer, atlar, öküzler, koyunlar buldular. düşündüler: Dağların içinde yurt tutalım, dediler dağa göç ettiler. yolu sarptı ayağını yanlış yere bassalar paramparça olurlardı Türklerin ülkesinde akarsular, bitkiler, yemişler, avlar vardı. şükrettiler. Kışın etini yediler, yazın süt içtiler. Deri giydiler. ülkeye ”Ergenekon” dediler. Zaman geçti, çağ aktı; Kayı ile Tokuz Oguz’un çocukları oldu. Kayı’nın çok çocuğu oldu, Tokuz un az oldu. Kayı çocuklarına Kayat Tokuz’dan olma çocuklara Tokuzlar dediler, Yıllar yılı bu iki yiğidin çocukları Ergenekon’da kaldılar; çoğaldılar, çoğaldılar, çoğaldılar. dört yüz yıl geçti.

*Dört yüz yıl sonra sürüler çoğaldı ki Ergenekon’a sığmadılar. kurultay topladılar. Dediler ki: ”Atalarımızdan işittik; Ergenekon dışında güzel yurtlar varmış. yurdumuz o yerlerde imiş. yol bulalım. Göçüp Ergenekon’dan çıkalım. Ergenekon dışında dosta dost düşmana düşman olalım.”
Türkler, Ergenekon’dan çıkış aradılar; bir demirci dedi ki: ”dağda bir demir madeni var. Demiri eritsek, dağ geçit verir.” demir madenine odun ve kömür dizdiler. Odun kömürü ateşleyip körüklediler. demir dağ kızdı, eridi, akıverdi. Bir yüklü deve çıkacak yol oldu.*gök yeleli Bozkurt çıktı ortaya; Türk’ün önünde dikildi, Herkes anladı ki yol gösterecek. Bozkurt yürüdü; ardından Türk milleti ve Türkler, Bozkurt’un önderliğinde, o kutsal yılın kutsal ayının kutsal gününde Ergenekon’dan çıktılar.Türkler o günü, iyi bellediler.kutsal gün, Türklerin bayramı oldu. Her yıl büyük törenler yapılır. Bir parça demir ateşte kızdırılır. demiri önce Türk kağanı kıskaçla tutup örse koyar, çekiçle döver. Sonra öteki Türk beyleri de aynı işi yaparak bayramı kutlarlar.Ergenekon’dan çıktıklarında Türklerin kağanı, Kayı Han soyundan gelen Börteçine idi. Börteçine bütün illere elçiler gönderdi; Türklerin Ergenekon’dan çıktığını bildirdi. eskisi gibi bütün iller Türklerin buyruğu altına gire. Bunu kimi iyi karşıladı, Börteçine’yi kağan bildi; kimi karşı çıktı. Karşı çıkanlarla savaşıldı Türkler hepsini yenerek Türk Devleti’ni dört bir yana egemen kıldı.
murataltug1985 isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı ile Cevapla
Alt 06-08-2018, 06:58   #4
Kullanıcı Adı
murataltug1985
Standart
Kaynak edebiyatöğretmeni.org

Manas Destanı

*Kırgız Manas Destanı, tüm canlılığı ile devam etmektedir. Manas destanının 11 ile 12. yüzyıllarda meydana gelmişdir. destanın ana kahramanı Manas Oğuz Kağan destanının İslâmî rivayetindeki Satuk Buğra Han gibi İslamiyet’i yaymak için mücadele eden bir yiğittir. Manas destanında Müslümanlık öncesi Türk kültür, inancı sergilenmektedir. dört yüz bin mısra olan Manas destanı Türk-Bozkır medeniyetinin Kazak -Kırgız kültür abidesidir.*Büyük Türkolog Wilhelm Radloff (1837-1918) destanla ilgili ilk derlemeyi, Kırgızistan’ın Tokmak şehrindeki Sarı Bağış boyuna mensup bir Manasçıdan 1869′da yapmıştır. yedi bölümlük Manas Destanı, toplam 11 bin 454 mısradan oluşur. dünyanın en uzun destanıdır. Kırgız Türklerinin ulusal kahramanı Manas’ın Destanı Manas’ın doğumu, konuşmaya başlaması, kâfirleri yeneceğini söylemesi, Çinlileri yenmesi, Müslüman yiğit Almanbet’le birçok savaşa girmeleri, Manas’ın evlenmesi, düşmanları tarafından iki defa öldürülmesine rağmen dirilmesi, Mekke’yi ziyaret ve Kâbe’yi tavaf etmesi, lirik bir üslupla anlatılır.

*Manas’ın annesi Çıyrıçı’nın çocuğu olmaz ve baba Cakıp Han’ın bir çocuk için rabbine yalvarır yeni doğan çocuğa Manas adı verilir ve kehanetlerde bulunulur beşikte konuşan Manas kafirleri yeneceğini bildirmesi (mö 62-72); ileride savaşçı olması için yetiştirilmek maksadıyla Bakay Han görevlendiriir (mö. 73-148); Manas’ın büyüyüp yiğit olur, Hokand ve Buhara’yı haraca bağlar Kaşgar’da Çinlileri Turfan’a, Turfan’dakileri Aksu’ya sürer (mö 150-164). Almambet isimli kahraman Müslüman olup Manas’ın yanına gider Almambet, Oyrot kabilesinden Kara Han’ın oğludur. Dünyaya geldiğinde Ala Dağ isimli sıra dağlar korkudan eğilir, akar sular korkudan durur. olağanüstü hadiseler onun ileride büyük bir kahraman olacağına işarettir.*Bir gün Er Kökçö isimli kahraman, Manas’ın, sıkıştırmasıyla Oyrotların bölgesine gitmeye karar verir. Isık Köle vardığında Almambet i gören Er Kökçö, korkuya kapılır karşılaşma Almambet’in Müslüman olmasıyla sonuçlanır. Budist dinine mensup Oyrotların soylu kahramanı Almambet, Müslüman olmuştur. Müslüman bir köle olmayı, kafir bir han olmaya tercih etmektedir. babası ve annesi Almambet’in Müslüman olmasını hoş karşılamaz. Almambet babasını öldürerek Er Kökçö’ye katılır. Er Kökçö’nün adamları, Almambetin Er Kökçö’ye katılmasını çekemez, Almambet’in Er Kökçö’yü karısı Ak-erkeç ile aldattığını iddia ederler. Er Kökçö kıskanç mizacının, hem de oyuna düşerek Almambet gibi çok büyük bir kahramanı elinden kaçırır. Almambet, sonunda Er Kökçö’nün rakibi Manas’ın yanına gider
murataltug1985 isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı ile Cevapla
Alt 06-08-2018, 06:59   #5
Kullanıcı Adı
murataltug1985
Standart
Kaynak edebiyatöğretmeni.org

Manas Destanı


*Almambet’ in geleceğini haber alan Manas, onu seyreder Almambet Manas’ın ayak izine rastlar. Manas’ın ayak izinin daha büyük olduğunu görür. Almambet ile Manas arasındaki güç Manas’tan yanadır. Manas’ın yiğitleri Almambet’i kuşatır Almambet meydan okur hadise de Almambet’in Manas’tan sonra ikinci büyük kahraman olacağına işarettir. Manas, Almambet’i annesi ve babası ile tanıştırdığında, annesinin kurumuş memelerinden süt gelir. Almambet ile Manas süt kardeş olur
Manas, sürüleri bahane ederek Er Kökçö ile teke tek dövüşür. Er Kökçö’nün Manas’ı tüfekle vurmasıyla Manas ilk defa ölümü tadar. ilk defa ölümü tadar diyoruz, destanda Manas iki defa daha ölecektir. Birinci ölümünde kırk yiğidi Manas’ı yer altı dünyasından geri getirir. *Manas’ın babası Cakıp, Manas’a eş arar. Kanıkey adlı kızı Manas’a eş seçer Manas’ın Közkaman ve Kökçököz isimli eşkıyalarca zehirlenir zehirlenerek ölen Manas’a atı, köpeği ve doğanı yas tutar. İlah hayvanların üzüntüsü karşısında Manas’ın hayatını ikinci defa bağışlar.Bok-murun güçlü yiğit Er Töştük ile bir perinin oğludur. Yaşlı Kırgız Hanı Kökötöy, Bok-murun’u varis seçer. Bok-murun, Kökötöy’ün ölümünden sonra cenaze yemeği düzenler.herkes çağırılır, düşman Kalmuklar dahi davet edilir. Bokmurun törende hanlık beklemekte, Bok-murun adı yerine kendisine yiğit ismi verilmesini ümit etmektedir. işler planladığı gibi gitmez. Törende Manas ön plana çıkar Bok-murun’un elçisi Cas-uul, santrançda Almambel’e yenilerek bahsi kaybettiği için Manas tarafından öldürülür.

*Bozkır kanununda elçinin öldürülmesi affedilmez bir suçtur Bokmurun, Manas’ın davranışı karşısında hiçbir şey yapamaz. hiçbir zaman Kökötöy’ün yerine han olamayacağını da ispatlamış olur. Közkaman ve Kökçököz eşkıyaları tarafından Manas zehirlenir Zehirlenen Manas’ı kayın pederi Temir Han’ın kendi yaptığı ilaçlarla kurtarır. İkinci kez hayata dönen Manas, Mekke’ye giderek tavafta bulunur. Almambet, Kalmuk prensesi Altınay ile evlenir. ihtiyar Manas’ı hasta yatağındadır. Kanıkey ile evleneli otuz iki yılolmuştur ve Kanıkey yedi aylık hamiledir. Manas, çocuğunu görerneden üçüncü defa ölür. Manas’ı Talas ırmağının boyunda, Zülfikar dağına gömerler. Manas ölmeden önce, doğacak çocuğunu, kırk yiğidine emanet etmiştir. *Manas’ın ölümüyle Kanıkey, badireler atlatır. Manas’ın kardeşleri Abeke Köböş ile babası Cakıp, Kanıkey’e rahat yüzü göstermez. Çünkü “At ölse, postu miras kalır; ağabey ölse, yenge miras kalır diyen Cakıp, Kanıkey’i iki oğlundan biri ile evlendirmek ister Kanıkey şiddetle karşı koyar. Kanıkey’in bir oğlu olur. Cakıp ve oğulları çocuğu öldürmek isterler. Kanıkey çocuk ile kaçar Kanıkey ile çocuğunu bulamayan Cakıp ve oğulları Kanıkey’in evini ateşe verirler. Kanıkey babasına gider. Kanıkey’in babası ziyafet düzenler. ak sakallı bir ihtiyar çocuğa Semetey Han adı verilir. Semetey delikanlılık çağına gelince, babası Manas’ın , mirasını ele geçirmek ister. Bunun üzerine Kanıkey oğlunu Manas’ı yetiştiren Bakay’a gönderir. Semetey, Bakay’ın da yardımı ile, Cakıp ve oğullarını öldürerek Manas’ın mirasına sahip olur.
*Semetey başa geçtikten sonra işleri idare edemez. Töre bilmezliğiyle Manas’ın yiğitlerini
gücendirir. rüya ile ikaz edilene kadar ölmüş babasına kusur eder. hataları sonucunda Cediger’in oğlu Er-kıyaz’a yenilir ve kaybolur. Oğlu Seytek, Er-kıyazca öldürülmek üzere iken, annesi Ay-çürök, kuğu şekline gireceğini ve babası Akın Han ile yiğitlerini çağıracağını söyleyerek Er-kıyaz’ı tehdit eder ve oğlunun kurtarır. Seytek büyüyünce Er-kıyaz’ı öldürür ve atası Manas’ın yaşadığı Talas Ovasından Taşkent’e kadar olan yerlerde hüküm sürer.
murataltug1985 isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı ile Cevapla
Alt 06-08-2018, 06:59   #6
Kullanıcı Adı
murataltug1985
Standart
Kaynak edebiyatöğretmeni.org

Oğuz Kağan Destanı

Bu destanda Hun Hükümdarı Me*te’nin doğuşu, kağan oluşu, Türk birliğini kuruşu; ölümünden önce ülkesini oğulları arasında paylaştırması anlatılır. Uygur harfleriyle yazılı özgün nüshası Paris kütüphanesindedir. Oğuz Kağan destanı, M.Ö. 209-174 te hükümdarlık yapan Hun hükümdarı Mete’nin hayatı üzerine kurulur Tüm Türk destanlarında olduğu gibi destanın ilk şekli günümüze ulaşamamıştır.Oğuz destanının üç farklı biçimi bulunmaktadır: XIII. ile XVI. yüzyılda Uygur harfleriyle yazılmış ve İslâmiyetten önceki inancı yansıtan ilk örnektir XIV. yüzyılda yazıldığı bilinen Tevârih*adlı eser farsça Oğuz Kağan Destanının ilkini temsil eder Oğuz Kağan Destanının üçüncüsü ise XVII. yüzyılda Ebü’l-Gazî Bahadır Han tarafından Türkmenlerin sözlü rivayetleri ve yazmalarından faydalanarak yazılmıştır.

Oğuz Kağan Destanının İslâmiyet Öncesi Rivayeti

*Ay Kağan’ın yüzü gök, ağzı ateş, gözleri elâ, saçları ve kaşları kara perilerden güzel bir erkek evladı oldu. annesinden ilk sütü emdikten sonra konuştu ve çiğ et, çorba ve şarap istedi. Kırk gün sonra büyüdü ve yürüdü. Ayakları öküz ayağı, beli kurt beli, omuzları samur omzu, göğsü ayı göğsü gibiydi. Vücudu baştan aşağı tüylüydü. At sürüleri güder ve avlanırdı. Oğuz’un yaşadığı yerde çok büyük bir orman vardı. çok büyük bir gergedan yaşıyordu. Bir canavardı at sürülerini ve insanları yiyordu. Oğuz cesur bir adamdı.gergedanı avlamaya karar verdi. Kargı, yay, ok, kılıç ve kalkanını aldı Bir geyik avladı söğüt dalına Tan ağarırken gergedan geyiği almıştı Oğuz, avladığı ayıyı altın kuşağı ile ağaca bağladı ve gitti. Tan ağarırken gergedanın ayıyı almıştı*ağacın altında bekledi. Gergedan geldi ve başı ile Oğuz’un kalkanına vurdu. Oğuz gergedanı öldürdü. Kılıcı ile başını kesti. Gergedanın bağırsaklarını yiyen ala doğanı da öldürdü ve başını kesti.Oğuz Kağan, Tanrı’ya yalvarırken karanlık bastı. Gökten ışık indi. Güneşten ve aydan parlaktı. alnında kutup yıldızı gibi parlak çok güzel bir kız duruyordu. kız gülünce Gök Tanrı gülüyor, kız ağlayınca Gök Tanrı da ağlıyordu. Oğuz kızı sevdi ve evlendi.*kız üç oğlan çocuk doğurdu. Çocuklara Gün, Ay ve Yıldız dediler.Oğuz ormanda ava çıktı gölde ağaç gördü. Ağaç kovuğunda gözü gökten gök, saçı ırmak inci dişli bir kız oturuyordu. Yeryüzü halkı bu güzelliğe dayanamaz ölürdü Oğuz aşık oldu ve evlendi. Günlerden gecelerden sonra Oğuz’un bu kızdan da üç oğlu oldu. çocuklara Gök, Dağ ve Deniz isimlerini koydular.

*Oğuz Kağan büyük bir toy verdi. Kırk masa ve kırk sıra yapdı. yemekler, şaraplar, tatlılar, kımızlar içtiler. Toydan sonra Beylere ve halka Oğuz Kağan şunları söyledi Ben sizlere kağan oldum Alalım yay ile kalkan Nişan olsun bize buyan Bozkurt olsun bize uran Oğuz Kağan toydan sonra dünyanın dört tarafına elçilerle şu mektubu gönderdi: “Ben Uygurların kağanıyım ve yeryüzünün kağanı olmam gerekir. Sizden itaat dilerim. Kim emirlerime baş eğerse, hediyelerini kabul eder ve dost edinirim. Kim baş eğmezse, gazaba gelirim. Onu düşman bilirim. savaşır ve yok ettiririm. Altun Kağan, Oğuz Kağan’a altın ve taş hediye etti itaat ederek dostluk kurdu. Oğuz Kağanın solunda askerleri ve şehirleri çok olan Urum Kağan vardı. *Urum Kağan Oğuz Kağanı dinlemez ve kabul etmezdi. Oğuz Kağan gazaba geldi, bayrağını açtı ve askerleriyle Urum Kağana yürüdü. Kırk gün sonra Buz Dağında Çadırını kurdurdu ve uyudu. Tan ağarınca Oğuz Kağanın çadırına güneş gibi bir ışık girdi .gök tüylü gök yeleli büyük erkek kurt çıktı. Kurt: “Ey Oğuz, sen Urum üzerine yürümek istiyorsun; Ey Oğuz senin önünde yürüyeceğim.” dedi. Oğuz çadırını toplattırdı ve ordusuyla kurdu izledil Gök tüylü gök yeleli kurt İtil Müren denizi yakınındaki Kara dağın eteğinde durdu.Urum Han’ın ordusu ile Oğuz Kağan arasında büyük savaş oldu. Oğuz savaşı kazandı, Urum Han’ın hanlığını ve halkını aldı. Oğuz ve askerleri Gök tüylü ve gök yeleli kurdu izleyerek itil ırmağına geldi Oğuz Kağan’ın beylerinden Uluğ Bey İtil Irmağını geçmek için ağaçlardan sal yaptı karşıya geçtiler. Oğuz’un Uluğ Bey’e “Kıpçak” adını verdi.

*Gök tüylü gök yeleli kurdla yola devam ettiler. Oğuz Kağan’ın sevdiği alaca atı Buz Dağa kaçtı. Oğuzun üzüldüğünü gören kahraman beylerinden biri Buz Dağa çıktı ve dokuz gün sonra alaca atı bularak döndü. Oğuz atını bulan kahraman beye Sen beylere baş ol. Senin adın Karluk olsun.” dedi. gök tüylü ve gök yeleli kurt durdu. Çürçet yurdu Oğuz Kağana boyun eğmeyince davaş başladı. Oğuz Çürçet Kağını yendi ve halkını kendisine bağladı.Oğuz ordusunun önünde yürüyen gök tüylü gök yeleli erkek kurtla Hint, Tangut, Suriye, gibi pek çok yeri savaşarak kazandı vülkesine kattı. Düşmanlar üzüldü, dostlar sevindi. Pek çok ganimet ve atla birlikte eve dönüldü.Oğuz Kağan’ın tecrübeli veziri Uluğ Bey rüyada altın yay ve üç gümüş ok gördü. Altın yay gün doğusundan gün batısına uzanıyordu. Üç gümüş ok kuzeye doğru gidiyordu. Oğuz rüyayı dinleyince yurdunu evlatlarına paylaştırdı.
murataltug1985 isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı ile Cevapla
Alt 07-13-2018, 22:29   #7
Kullanıcı Adı
murataltug1985
Standart
Kaynak bekirhoca.com Türkü Hikayeleri*

Yozgat Sürmelisi

Yozgat şehri 1760 yılında Bozok Yaylasının, yeşillik, etrafı ormanlarla çevrili içinde bin bir çeşit kuşun ötüştüğü bir sahada kuruludur ve Yozgat halkı göçebe ve sürü besleyen hayvancılıkla uğraşır, bir toplumdu Bozok yaylasında Sürmeli Bey adında bir Türkmen Yörüğü vardı Halkça sevilen bu yanık sesli halk ozanı Sazını konuşturur kaval çalar, aşıkını düşünürdü. O sevgilinin güzelliği Bozok yayla´sına yayılmış, ahu gözlü, sürmeli ay yüzlü bir dilberdi. Babası Türkmen beyi idi ve çok sertti Sürmeli Beye sevdiğini vermedi çobanlık peygamber mesleğiydi o kızını bir çobana vermedi iki sevgili birleşemedi Üzüntüsünden sürüsünü bırakan Sürmeli Bey sazıyla dergah kurdu Aşkını, yanık türkülerle dağlara ağaçlara anlattı onu bir daha gören olmadı. Dertli kavalı ve nameler kaldı O gün bu gündür dillerde yankılanır yozgatlı Sürmeli Bey´in türküleri.

Bozok yaylasında Sürmeli Bey Türkmen Yörüğüdür Halkça sevilir yanık seslidir kaval çalar, peygamber mesleği çobanlık yapar Onun sevgilisi Bozok yaylasının ahu dilberidir. Kızın Babası Türkmen beyidir serttir kızını bir çobana vermez iki sevgili birleşemez O gün bu gündür yankılanır yozgat Sürmelisinin türküleri
Dersini almış da ediyor ezber
Sürmeli gözlerin sürmeyi neyler
Bu dert beni iflah etmez del eyler
Benim dert çekmeye dermanım mı var

Sürmeli Yozgat´ta yaşanmış Halk Edebiyatının en güzel örneğidir İkinci Cihan Harbinin sonunda ortaya çıkmıştır Sürmeli güzel gözlü sevgiliye hitap ve kara sevda türküleridir. Yozgat seni delik delik delerim Kalbur olur toprağını elerim

Eskiden genç kızlar dışarıya çıkarken gözlerine sürme çeker ve gözler alımlı olurdu. feracenin içinde sadece gözler görünürdü bir anlık bakış, yüreklerde aşklara kara sevdalara dönüşür kor düşerdi yüreklere ve ağızlardan yozgat sürmelisi dökülürdü. sözlerde acı hasret ve gurbet vardı Sürmeliyi dinlerken duygulanırdık aşklarımızı, hasretimizi bulurduk Yozgat Sürmelilerinde.
Dersini almış da ediyor ezber Sürmeli gözlerin sürmeyi neyler

Çökertme

Çökertme türküsünün kahramanı Halil Van Ercişlidir Ailesi Bodrum Karabağ’da Bekiroğlu tepesine yerleşir Halil’in babası, Demirci Ali usta bir çingene kızı ile evlenir ve Halil dünyaya gelir.

Çökertmenin Halili namusu uğruna kız kardeşini öldürüp dağa çıkar eşkıya Halil sevdiği kız Çakır Gülsümü Yalıkavakdaki Çökertmeye kaçırır bodrumun çerkes kaymakamıda gülsümü sever
Ve halili Bodrum kaymakamlığında astırır

Eşkiya Halil ve Bodrumun Çerkes kaymakamı çakır gülsüme sevdalıdır çerkes kaymakamı eşkiya halile oyun oynar onu bodrumun mahsenine attırır ve. boğazına çökerek öldürür Haliliere destan aşkına Bodrumun ünlü türküsü ‘Çökertme’ yazılır

Bodrumun Çerkes Kaymakamı Ömer Bey bodrumun çakır kızı gülsüme sevdalıdır çakır kız halili sever kaymakam rumlarla anlaşarak onu zehirletir bodrumda mahzene attırır ve eşkıya kara halilin adına bodrumun dillere destan çökertme türküsü yazılır Çökertmeden çıktım da Halil’ im aman başım selamet aman koptu kıyamet
Halil’im çökertmeye varalım Teslim olmayalım
Halil’im kurşun saçalım Allahıma emanet
Çakır gözlü Gülsüm’ümü Çerkes kaymakam aldı
Ciğerime ateş sardı aman kurşun yarası

Kesik Çayır Biçilir Mi?

Meram bağları Meram çayırları böylesi yiğit her anaya kısmet olmaz. İnadına merttir inadına yiğittir Meram en saygıdeğer yeridir Konya’nın valisi Mevlevi dedeleri çelebiler Meram’da oturur

Konya Valisinin yaverini Konya iyi tanırdı o fesini sola devirir ve Korkmazdı. Konya severdi onu o ise bir Mevlevî kızını. Allah etmesin dile düşerlerse Musalla mezarlığıydı sonları o gece Meram tanıktı en sevdiğine gidiyordu Yâver bıyıklarını burdu. Çelebi kızı apvaydınlıktı, Yâver kızın elini tutunca, Konya dirildi sekiz iklimden rüzgar esti. Kız konuşuyordu.bülbülü vurdular, yâver öldü ve dirildi. Aşktı bu dost. Sevgiydi. Ne Konya vardı önlerinde, ne Meram, ne çayırlar ne de konya

Konyanın yaveri mevlevi kızına aşıktır Konya uşakları yâvere ölüm kustu hoşçakal diyemedi. sevdiği kıza sekiz kurşun kustular yâvere Sekiz Konya delikanlısı için sanki bir şey olmamıştı. Konyaya yürüdüler. Çelebi kızı ölü sevgilisinin üstünde Öylece kaldı.yâverin ve çelebi kızının ölüsünü incecik” çayırda buldular.yâverin anasına yanık haberi gönderdiler anneden şu dörtlük döküldü İnce çayır biçilir mi Sular ayaz içilir mi
İnce çayırı Biçtiler bile. yandım, paşam
Ellerin köyünde vuruldum kaldım.”


Dün gece har hanesinde

Erzurum’da bir aşk hikayesidir Genç sevdaladır bir kıza. kız yüz vermez. O yanar tutuşur kızın evinde davet vardır Sevdalı genç da koşar davete. kız dışlar delikanlıyı Aşığa sevdiği kızı izlemek bile yeter yemekler yenir el varmaz kaşığa, döşekler serilir yanaşılmaz döşeğe ..yağmur bastırır aşık aldırmaz yağmura.. gözleri sevdiceğindedir konuklar dağılır..Aşık genç bir türkü tutturur Dün gece har hanesinde yar bana yoldaş idi Altım tiken üstüm yağmur yine gönlüm hoş idi

Aşığa sevdiği kızı izlemek bile yeter yemekler yenir el varmaz kaşığa, döşekler serilir yanaşılmaz döşeğe ..yağmur bastırır aşık aldırmaz yağmura.. gözleri sevdiceğinin penceresindedir..


Anakara’da Yedim Taze Meyvayı


Ankara keskinde 1924 te Sefer adlı bir çocuk doğar. Güçlüdür kuvvetlidir herkesçe sevilir. 20 yaşında köyünden Hatice yi ister evlenirler. üç ay sonra ince hastalık vereme tutulur. 20 Haziran 1944 te garip Sefer ölür. Aşağıdaki türkü Sefer için yakılmıştır. Ankara’da Yedik Taze Meyvayı
Boşa Çiğnemişim Yalan Dünyayı Keskin’den De Sildirmeyin Künyeyi Söyleyin Anama Anam Ağlasın
Anamdan Başkası Yalan Ağlasın

Garip sefer Ankara keskinlidir köyünden haticeyi sever ve evlenir sefer gariptir yazgısı karadır evlendikten üç ay sonra veremden ölür adına türkü yakılır Çok Doktorlar Gezdim Yokmuş Çaresi
Annem Ağlasın Çalsın Nennimi Binmiş Taksiye De Sefer Geliyor Annesinin Ciğerini Deliyor
Gelin Hatice’yi Eller Alıyor Söyleyin Anama Anam Ağlasın Mezarım Dar Olsun Edrafı Sümbül Bağ Olsun Ölüyom Ahbaplarım Sağ Olsun Söylen Kardaşıma Çalsın Sazımı Mevlam Yazmış Yazımı


Sevdiğime Varamadım (Abum Abum Gız Abum)

Tokat Niksarda genç kız bir öğretmene sevdalanır sevdalarını açarlar birbirlerine.. öğretmenin tayini Niksara çıkar kız anasına yani abusuna konuşup gidecem seviyorum der anası izin vermez “O koskoca öğretmen bey, sen bir köylüsün, denk değilsiniz der Öğretmense ne aramıştır ne sormuştur, sevdalı kızı bir çobana verirler Kız reşadiyenin “kız başı yıkama” geleneğinde ağlayarak, mani yakar abum abum kız abum sensin sebebim abum”beni yaktın sen abum”


Kütahyanın pınarları

bir asır önce , ihtişamlı bir güzel yaşardı herkes aşıktı onda gözü olanlar güzel geline kocandan ayrıl yoksa kör ederiz” diyerek tehdit edti Genç adam koştu sevdiceğinin yardımına Onu bıçakla öldürdüler genç kızı kaçırdılar oğullarını kanlar içinde gören ana ve baba ağıtlar yaktılar ağıtlar türkü oldu Kütahya’nın pınarları akışır Zaptiyeler bakışır Mor cepkenim al kanlara boyandı Seni vuran zalim musallaya nasıl dayandı sen ölürsen Dünya bana kalır mı
murataltug1985 isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı ile Cevapla
Cevapla


Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir)
 

Yetkileriniz
Konu Acma Yetkiniz Yok
Cevap Yazma Yetkiniz Yok
Eklenti Yükleme Yetkiniz Yok
Mesajınızı Değiştirme Yetkiniz Yok

BB code is Açık
Smileler Açık
[IMG] Kodları Açık
HTML-Kodu Kapalı





2007-2023 © Akparti Forum lisanslı bir markadır tüm içerik hakları saklıdır ve izinsiz kopyalanamaz, dağıtılamaz.

Sitemiz bir forum sitesi olduğu için kullanıcılar her türlü görüşlerini önceden onay olmadan anında siteye yazabilmektedir.
5651 sayılı yasaya göre bu yazılardan dolayı doğabilecek her türlü sorumluluk yazan kullanıcılara aittir.
5651 sayılı yasaya göre sitemiz mesajları kontrolle yükümlü olmayıp, şikayetlerinizi ve görüşlerinizi " iletişim " adresinden bize gönderirseniz, gerekli işlemler yapılacaktır.



Bulut Sunucu Hosting ve Alan adı
çarşamba pasta çarşamba bilgisayar tamircisi