"Bazen, sabah namazını kıldırıp minbere çıkıyor ve öğleye kadar konuşuyordu. Öğle ezanı okununca, minberden inip öğle namazını kıldırıyor, tekrar minbere çıkıyor ve ikindi vaktine kadar konuşuyordu. İkindi ezanı okununca, inip ikindi namazını kıldırıyor; ardından tekrar minbere çıkıyor ve akşama kadar konuşuyordu. O, bütün bu konuşmalarında, kâinatın var edildiği andan kıyamete, ondan haşr ü neşrin meydana geleceği âna, ondan da Cennet ve Cehennem'in sergileneceği, teşhir edileceği âna kadar gelip geçen ve ileride meydana gelecek olan her şeyi şerhediyor ve gözler önüne seriyordu." (Müslim, fiten 25; Ahmed b. Hanbel, el-Müsned, 5/341; Taberânî, el-Mu'cemu'l-Kebîr, 17/28)
Konunun özü açısından burası son derece önem arz etmektedir.Düşünebiliyor musunuz,Efendimiz (S.A.V) günün 24 saati boyunca ilim ve irfan yaymakla meşkul idi.Buna rağmen bu kadar çok hadis olur mu demek cahilliğin daniskası olsa gerek...
|