Farkında Olmalısın / İfade Dergisi'nden - AK Parti |AKParti Forum |AK Gençlik |Recep Tayyip Erdoğan |AKPARTİ Gençlik Forumu|

**dedektifx** · 10-30-2012, 18:53

Farkında olmalısın;
Allah’ın seni kendisine kulluk etmen için yarattığının ve bu kulluğun sana dünyada Allah’ın halifesi olmak sorumluluğunu da yüklediğinin… Kulluk ve halifelik makamları arasında ki berzahta bulunduğunun ve bu ikisi arasında muazzam denge kurma mesuliyetinin…
İnsan olmanın bu yoldan geçtiğinin ve bunun diyetini ödemen gerektiğinin…

Farkında olmalısın…
“Nasıl yaşarsan öyle inanırsın!” cümlesinin ciddiyetinin… Yaşamının ruhunu kara bir leke gibi kaplayan anılardan ibaret olduğu ve tüm inanç kaidelerin bir bir yıkılıdığının… Kalabalıklar içinde yalnız olduğunun , yalnızlık içinde bütüne erememe şuurunun üzerine çöreklendiği ve seni bütünüyle yok etmeye meyilli olduğunun… Ruhunun kaynağının Ahlak olduğunun ve bütün bu bunalımların sebebinin Ahlaksızlık olduğunun… Yaşadığın toplumun ahlâk kaidelerine göre İslam’a bu toplumda yer olmadığının, eğer inancına geçit vereceksen önce kendinden başlamak üzere yaşadığın toplumun şuur ve ahlâk seviyesine müdahale etmen gerektiğinin… Bu müdahaleyi İslam’ın keskin ölçüleriyle birlikte yapmak mesuliyetinin… Bir doktorun merhametine bürünerek toplumun çürük kısımlarını kesip atmakta merhamet göstermemen gerektiğinin, gösterecek olursan bunun en büyük merhametsizliğe denk tutulacak bir davranış olduğunun karşılığını Hakk katında alacağının…
Allah Resûlü “Ben rahmet peygamberiyim.” Buyururken bunun yanında da “Ben kılıç peygamberiyim.” buyurmasındaki hikmetin… İslam’ın kılıcının rahmet olduğunun. Ve bu kılıcı kullanmanın ibadetlerin en şanlılarından birisi olduğunun.
Allah’a hükmüyle hükmetmeyene itaat edilmeyeceğinin. Bunu bizzat Allah’ın buyruğu ve kesin emri olarak kabul etmen gerektiğinin… Aksi durumda Allah’a itaatin olmayacağının…

Farkında olmalısın;
Senin ruhunu birkaç kuşak üst akrabalarından başlayarak eskitmek ve yok etmek için harekete geçildiğinin… Bunu yapmak için getirilen- götürülen sistemlerin inancına ters düştüğünün ve buna karşı yapabileceğin her hareketin kısıtlandığının. Rabbinle arandaki irtibatın koparılmak istendiğinin…
Farkında olmalısın;
Yolun sonu Allah’a çıkıyor… Zamanının bütün dilimlerinin Allah’a yakın olmak fırsatını sana sunan hadiselerden ibaret olduğunun, tüm istikametlerin bitiş noktasının O olduğunun… Yapacağın her amelde bunu nisbet alman gerektiğinin… Onca insanlık kadrosundan Allah Resûlü’nün ümmet kadrosuna dahil olma bahtiyarlığına erdirildiğinin ve bunun sorumluluğunu da bu kadroya dahil olurken peşinen kabul ettiğinin… Bu durumun mükafatlarının geniş olması gibi sorumluluğunu da yerine getirmediğin vakit cezasının şiddetli olacağının. Dünyaya yalnız o noktaya yönelmek için geldiğinin… Ölmeden önce ölmen gerektiğinin… Bunu da yalnız bünyende barındırdığın ve Allah’ın kendinden üflediği ruh mekanizmanla gerçekleştireceğinin… Ruhunu aramaktan başka çare olmadığının ve onunda tozlu bir sandık gibi Saadet Devrinde saklı bulunduğunun…

Kısacası tek çarenin Allah ve Resûlü’ne pazarlıksız bağlı olmak gerektiğinin farkında olmalısın…

Ahmet ARSLAN / İfade Dergisi 4. Sayısı'ndan.

10-30-2012, 18:53	#1
Kullanıcı Adı dedektifx	Farkında Olmalısın / İfade Dergisi'nden Farkında olmalısın; Allah’ın seni kendisine kulluk etmen için yarattığının ve bu kulluğun sana dünyada Allah’ın halifesi olmak sorumluluğunu da yüklediğinin… Kulluk ve halifelik makamları arasında ki berzahta bulunduğunun ve bu ikisi arasında muazzam denge kurma mesuliyetinin… İnsan olmanın bu yoldan geçtiğinin ve bunun diyetini ödemen gerektiğinin… Farkında olmalısın… “Nasıl yaşarsan öyle inanırsın!” cümlesinin ciddiyetinin… Yaşamının ruhunu kara bir leke gibi kaplayan anılardan ibaret olduğu ve tüm inanç kaidelerin bir bir yıkılıdığının… Kalabalıklar içinde yalnız olduğunun , yalnızlık içinde bütüne erememe şuurunun üzerine çöreklendiği ve seni bütünüyle yok etmeye meyilli olduğunun… Ruhunun kaynağının Ahlak olduğunun ve bütün bu bunalımların sebebinin Ahlaksızlık olduğunun… Yaşadığın toplumun ahlâk kaidelerine göre İslam’a bu toplumda yer olmadığının, eğer inancına geçit vereceksen önce kendinden başlamak üzere yaşadığın toplumun şuur ve ahlâk seviyesine müdahale etmen gerektiğinin… Bu müdahaleyi İslam’ın keskin ölçüleriyle birlikte yapmak mesuliyetinin… Bir doktorun merhametine bürünerek toplumun çürük kısımlarını kesip atmakta merhamet göstermemen gerektiğinin, gösterecek olursan bunun en büyük merhametsizliğe denk tutulacak bir davranış olduğunun karşılığını Hakk katında alacağının… Allah Resûlü “Ben rahmet peygamberiyim.” Buyururken bunun yanında da “Ben kılıç peygamberiyim.” buyurmasındaki hikmetin… İslam’ın kılıcının rahmet olduğunun. Ve bu kılıcı kullanmanın ibadetlerin en şanlılarından birisi olduğunun. Allah’a hükmüyle hükmetmeyene itaat edilmeyeceğinin. Bunu bizzat Allah’ın buyruğu ve kesin emri olarak kabul etmen gerektiğinin… Aksi durumda Allah’a itaatin olmayacağının… Farkında olmalısın; Senin ruhunu birkaç kuşak üst akrabalarından başlayarak eskitmek ve yok etmek için harekete geçildiğinin… Bunu yapmak için getirilen- götürülen sistemlerin inancına ters düştüğünün ve buna karşı yapabileceğin her hareketin kısıtlandığının. Rabbinle arandaki irtibatın koparılmak istendiğinin… Farkında olmalısın; Yolun sonu Allah’a çıkıyor… Zamanının bütün dilimlerinin Allah’a yakın olmak fırsatını sana sunan hadiselerden ibaret olduğunun, tüm istikametlerin bitiş noktasının O olduğunun… Yapacağın her amelde bunu nisbet alman gerektiğinin… Onca insanlık kadrosundan Allah Resûlü’nün ümmet kadrosuna dahil olma bahtiyarlığına erdirildiğinin ve bunun sorumluluğunu da bu kadroya dahil olurken peşinen kabul ettiğinin… Bu durumun mükafatlarının geniş olması gibi sorumluluğunu da yerine getirmediğin vakit cezasının şiddetli olacağının. Dünyaya yalnız o noktaya yönelmek için geldiğinin… Ölmeden önce ölmen gerektiğinin… Bunu da yalnız bünyende barındırdığın ve Allah’ın kendinden üflediği ruh mekanizmanla gerçekleştireceğinin… Ruhunu aramaktan başka çare olmadığının ve onunda tozlu bir sandık gibi Saadet Devrinde saklı bulunduğunun… Kısacası tek çarenin Allah ve Resûlü’ne pazarlıksız bağlı olmak gerektiğinin farkında olmalısın… Ahmet ARSLAN / İfade Dergisi 4. Sayısı'ndan.

Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir)