![]() |
#12 |
![]() Kaynak sorularlaislamiyet.com
Ebû Süfyan Peygamberimiz (s.a.v.)'in Huzurunda *Hz. Abbas, Resûlullahtan, Süfyan için Yâ Resûlallah"*dedi,*Süfyan üstünlüğü övülmeyi seven bir insandır. Ona iftihar vesilesi verseniz." Efendimiz,*"Olur"*buyurdu ve Kim Süfyan'ın evine girerse emindir."Süfyan,*"Evimin ne genişliği vardır ki* Efendimiz Kim Kâbe'ye girerse emindir* buyurdu.Süfyan kanaat etmedi.*"Kâbe'nin ne genişliği vardır dedi.Efendimiz,*"Kim, Mescid-i Harama girerse emindir"*buyurdu.Süfyan kanaat etmedi.Efendimiz lütuf ve ihsanını genişletti Kim, kapısını kapayıp evinde oturursa ona emân verilmiştir. Süfyan'ın artık başka talebi kalmamıştı, "İşte bu geniştir." diyerek memnuniyetini izhar etti. *Resûl Süfyan'ı Mekke'ye göndermedi müşriklerin tesiri altında İslâm ordusuna karşı hareket etme ihtimali vardı. Süfyan, İslâm ordusunun Azametini görmeli kan akıtmaya kalkışanlara nasihat etmeli onları vazgeçirmeliydi Efendimiz, Hz. Abbas'a şu emri verdi Ey Abbas! Ebû Süfyan'ı vadinin daraldığı, dağ boğazının yanına götür Allah ordusunun ihtişamını görsün." *Hz. Abbas Süfyan'ı vadinin en hakim yerine götürdü.Süfyan, hayret içinde muazzam İslâm ordusunu seyrediyor Süfyan'ın gözleri, nuranî dalgalarla akan mücahidler karşısında kamaşıyordu.Mekke'de öldürmeye kalktıkları ellerinden Allah'ın inâyeti ile kurtulan Hz. Muhammed nasıl on binlerin kalb ve ruhunu fethetmişti*Hz. Muhammed on binlerin kalb ve ruhunu fethetmişti etrafında insanlar pervane gibi dönüyordu Daha düne kadar ona karşı savaşanlar, şimdi ona sadakât elini uzatmışlar, muhabbetinde erimişler, derdiyle hemdert, sevinciyle mesrur, elemiyle müteellim olmuşlardı.Dalga dalga alaylar, taburlar mekkeyi fethe geliyorlardı *Süfyan olanca dikkatiyle Resûlullahı arıyordu.Nihâyet, Efendimizin tepeden tırnağa silahlı alayı geliyordu. Kâinatın Efendisi, azamet, heybet ve vakarı ile Kasvâ'nın üzerindeydi. Etrafında Ensar ve Muhacirler vardı fetih Sancağı, Ensardan Ubâde*Hazretlerindeydi. Süfyan tir tir titriyordu *Süfyan Sübhanallah, kimdir bunlar ey Abbas?"*diye sordu.Hz. Abbas, "Resûllullah ile Ensar ve Muhacirler"*diye cevap verdi.Süfyan'ın dehşeti arttı, ürperti yükseldi, şöyle dedi Kardeşinin oğluna büyük bir saltanat verilmiş! Hiçbir hükümdarda görmediğim bir saltanat.Hz. Abbas,*"Bu saltanat değil, peygamberliktir."*diyerek Süfyan'ı yanlışını düzeltti.Süfyan da,*"Evet, peygamberliktir.diyerek kanaatını düzeltti. *Süfyan haşmetli, nuranî, bir kalble çarpan, tek elle kalkan, tek ses halinde yükselen orduya kimsenin karşı koyamayacağını, anlamıştı.Ey Abbas! Ben böyle bir ordu, böyle bir cemâat görmedim."*dedi. Mekkeli müşriklere hem haber vermek mani olmak ve nasihatta bulunmak üzere Süfyan'ın Mekke'ye gitmesine müsaade edildi. |
|
![]() |
![]() |
Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir) | |
|
|