![]() |
#1 |
![]() Erdoğan'ın, "Yeni anayasayı beklemeye gerek yok. Başörtüsü sorununu tek cümle ile çözeriz." mesajı MHP'yi harekete geçirdi. MHP lideri Bahçeli, Anayasa'nın 10. maddesinde değişiklik öngören teklifini kamuoyuna açıkladı.
Sosyal yara haline gelen üniversitelerdeki başörtüsü sorunu, Anayasa'da değişiklik formülüyle çözülme aşamasında. Başbakan Tayyip Erdoğan'ın İspanya'daki açıklamalarının ardından 'başörtüsü yasağının sona erdirilmesi' gündemin birinci sırasına oturdu. Bu konuda son iki gün içerisinde yaşanan hızlı gelişmeler, çözüm umutlarını güçlendirdi. Başbakan Erdoğan'ın, İspanya dönüşünde "Yeni Anayasa'yı beklemeye gerek yok. Bu işi bir cümle ile çözeriz." mesajının ardından MHP'den somut adım geldi. Genel Başkan Devlet Bahçeli, daha önce gündeme getirdiği Anayasa değişikliği teklifini dün kamuoyuna açıkladı. MHP'nin önerisi, 'kanun önünde eşitliği' düzenleyen Anayasa'nın 10. maddesinin 4. fıkrasına, "her türlü kamu hizmetinin sunulmasında ve bu hizmetlerden yararlanılmasında" ifadesinin eklenmesini öngörüyor. Bu değişiklikle üniversitelerde başörtüsü yasağının sona ereceğine inanılıyor. Teklif, AK Parti yönetimi tarafından olumlu karşılandı. Genel hava, "yasak sona erecekse her türlü formüle açığız" şeklinde. İktidar partisinin yaklaşımını özetleyen Grup Başkan Vekili Nihat Ergün, MHP'nin teklifiyle kendi önerilerinin bir yerde buluşması gerektiğini söyledi. Ortak bir çalışma yürütülebileceğini anlatan Ergün, "Türkiye'deki beklenti; özellikle üniversitelerde öğrencilerin eğitim hakkı konusunda bir engelle karşılaşmamalarıdır. MHP, olumlu bir adım attı. Toplumda mutabakat var. Siyasette de en geniş mutabakatı arayacağız." ifadelerini kullandı. Anamuhalefet lideri Deniz Baykal ise MHP'nin teklifine karşı çıktı. Düzenlemenin, Türkiye Cumhuriyeti'nin anayasal tarihinde derin bir kırılmayı ortaya koyacağını ileri sürdü. Tartışmayla ilgili bir değerlendirme de Muhsin Yazıcıoğlu'ndan geldi. MHP'nin hazırladığı metni yeterli bulmayan BBP Genel Başkanı, şu görüşleri dile getirdi: "Bu bir adım; ama kesin çözüm değil. Hizmet alan-veren ayrımı yapılması yanlış. Yaşanan soruna kesin çözüm bulacak bir düzenleme şart." MHP'nin çıkışını 'olumlu bir adım' olarak gören iktidar partisi, teknik çalışma başlattı. AK Parti ve MHP, üniversitelerdeki sıkıntıyı ortadan kaldırmak konusunda mutabık. Ancak sorunun hangi yöntemle çözüleceği konusu henüz netlik kazanmadı. Bu konuda iki parti arasında temas trafiğinin yaşanması bekleniyor. Karşılıklı görüşmelerin ardından uzlaşma sağlanırsa yasağın sona ermesi için yeni anayasayı beklemeye gerek kalmayacak. AK Parti, başörtüsü sorununu yakında kamuoyuna açıklayacağı 'Sivil Anayasa' ile çözmeyi planlıyordu. Bunun için Anayasa taslağının "Eğitim ve Öğrenim Hakkı"nı düzenleyen 45. maddesi şu şekilde düzenlendi: "Ceza hukuku veya genel ahlaka aykırı olmamak kaydı ile hiç kimse kılık ve kıyafetinden dolayı yükseköğrenim hakkından mahrum bırakılamaz." MHP'den gelen teklifin ardından sorunun sivil anayasadan ayrı tek maddelik bir düzenleme ile çözülmesi ihtimali güçlendi. AK Parti Grup Başkan Vekili Nihat Ergün, sivil anayasa değişikliğinin önünde referandum dahil 1 yıllık süre olduğuna dikkat çekerek, "MHP ile anlaşırsak 1 yıl kazanmış oluruz." dedi. Ergün, sorunun çözümü için mümkün olan en geniş mutabakatı arayacaklarını ve CHP ile de temasa geçeceklerini söyledi. CHP'nin 'hayır' demesinin kendilerine geri adım attırmayacağını vurgulayan Ergün, şöyle devam etti: "Türkiye'nin rahatlaması gereken konuları var. Başörtüsü sorunu gibi. Bu sorunları geniş uzlaşma ve oybirliği ile çözmeyi arzu ederiz. Toplumda zaten uzlaşma var. Oybirliği olmazsa oy çokluğu ile sorun çözülür. Başörtüsü meselesini çözersek istismar konusu yapılamaz. İstismar yasak devam ettiği zaman olur. Sorun MHP'nin önerisi ile mi, bizim kendi önerimizle mi yoksa yeni bir çerçeveyle mi çözülür orası ayrı bir konu." TBMM Anayasa Komisyonu Başkanı Prof. Dr. Burhan Kuzu da, MHP'nin önerisine olumlu yaklaşan isimlerden. Önemli olanın sorunun çözümü olduğunu vurgulayan Kuzu, "Teklif sorunu çözecekse, niye kabul edilmesin? Formülü kimin sunduğu önemli değil. Burada önemli olan sorunun mutlaka çözülmesi." diye konuştu. Kuzu, MHP' nin teklifini inceleyeceklerinin de altını çizdi. AK Parti'nin hukukçu kurmaylarından Sakarya milletvekili Ayhan Sefer Üstün ise şu görüşü dile getirdi: "Hasta iyileşecekse ilacı kimin vereceği önemli değil. İlla bizim teklifimizle çözülsün demiyoruz. Önemli olan hastanın şifa bulması." İktidar partisinin cevabını bekleyen MHP, teklifi bu yüzden henüz TBMM'ye sunmadı. Parti yönetimi başörtüsü sorununun yeni anayasa ile değil, mevcut anayasada yapılacak değişiklikle çözüme kavuşturulmasını istiyor. MHP Genel Başkan Yardımcısı Tunca Toskay, bu konudaki stratejiyi "Türbanın yeni anayasaya sardırılıp, kamuoyu oluşturulmasına müsaade etmeyiz." sözleriyle ortaya koydu. MHP Grup Başkan Vekili Mehmet Şandır, AK Parti'nin ayrı bir teklif hazırlayabileceğini söyledi. Şandır, "Bir komisyon da kurulur, teknik meseleler konuşulur. Tabii samimi iseler." dedi. -------------------------------------------------------------------------------- Süreç, sivil anayasa girişimi ile başladı 8 Haziran 2007: Başbakan Erdoğan, Prof. Dr. Ergun Özbudun'dan anayasa taslağı hazırlamasını istedi. 28 Ağustos 2007: 6 kişilik heyet, hazırladıkları taslağı AK Parti'ye teslim etti. Başörtüsü yasağı konusunda iki alternatif sunuldu. İlkinde 'Hiç kimse kılık kıyafetinden dolayı öğreniminden mahrum bırakılamaz', diğerinde ise 'Yükseköğrenimde kılık kıyafet konusunda herkes serbesttir.' denildi. 17 Eylül 2007: AK Parti kurmayları ve bilim heyeti, Sapanca'da yapılan 3 günlük toplantıda anayasa taslağına son şeklini verdi. Başörtüsüyle ilgili maddede birinci ifade tercih edildi. 13 Aralık 2007: Bahçeli, Anayasa'nın 10. maddesinde değişiklik yapılarak sorunun çözümünü istedi. 14 Ocak 2008: Başbakan, İspanya'da "Velev ki simge olarak taktığını düşünün. Bir siyasî simge olarak takmayı suç kabul edebilir misiniz? Simgelere bir yasak getirebilir misiniz? Özgürlükler noktasında dünyanın neresinde böyle bir yasak var?" dedi. 15 Ocak 2008: Başbakan'ın İspanya'daki açıklamalarını grup toplantısında değerlendiren Bahçeli, başörtüsü sorununun toplumsal uzlaşma ile çözülmesi gerektiğini vurguladı. 16 Ocak 2008: Erdoğan, İspanya dönüşünde muhalefete şu çağrıyı yaptı: "Yeni anayasayı beklemeye gerek yok. Bunun çözümü çok kolay. MHP ben varım diyor. CHP yoksa yok." 17 Ocak 2008: MHP lideri Bahçeli, yazılı açıklama yaparak partisinin teklifini ortaya koydu. -------------------------------------------------------------------------------- Anayasa'nın 10. maddesi ne diyor? 1. Fıkra: Herkes, dil, ırk, renk, cinsiyet, siyasî düşünce, felsefî inanç, din, mezhep ve benzeri sebeplerle ayırım gözetilmeksizin kanun önünde eşittir. 2. Fıkra: Kadınlar ve erkekler eşit haklara sahiptir. 3. Fıkra: Devlet, bu eşitliğin yaşama geçmesini sağlamakla yükümlüdür. Hiçbir kişiye, aileye, zümreye veya sınıfa imtiyaz tanınamaz. 4. Fıkra: Devlet organları ve idare makamları bütün işlemlerinde kanun önünde eşitlik ilkesine uygun olarak hareket etmek zorundadırlar. -------------------------------------------------------------------------------- MHP'nin teklifi, 4. fıkrayı yeniden düzenliyor Devlet organları ve idare makamları bütün işlemlerinde ve her türlü kamu hizmetinin sunulmasında ve bu hizmetlerden yararlanılmasında kanun önünde eşitlik ilkesine uygun olarak hareket etmek zorundadır. Bu kanun yayımı tarihinde yürürlüğe girer, halk oylamasına sunulduğu takdirde tümüyle oylanır. ZAMAN
![]() |
|
![]() |
![]() |
|
Sayfayı E-Mail olarak gönder |
![]() |
Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir) | |
|
|