bugün öğrendiğimiz kelimeler..? - Sayfa 3 - AK Parti |AKParti Forum |AK Gençlik |Recep Tayyip Erdoğan |AKPARTİ Gençlik Forumu|

**dilemma** · 12-26-2008, 12:22

ihtilaf
isim (ihtila:fı, l ince okunur) Arapça i¬til¥f

Ayrılık, anlaşmazlık, aykırılık, uyuşmazlık:
"Yirmi beş senedir bir tek idare adamıyla ihtilafı olmamıştı."- R. N. Güntekin.

**dilemma** · 12-26-2008, 12:24

Alıntı:

dirilis.f Nickli Üyeden Alıntı

daye
isim, eskimiş (da:ye) Farsça d¥ye Çocuk bakıcısı, sütnine, dadı.

BÜYÜK ADAM KÜÇÜK AŞK filmindeki kürt kız çocuğu kullanıyordu bunu sürekli sanırım. Yanlış hatırlamıyorsam

teşekkürler

**yolcu44** · 12-26-2008, 12:27

'Daye' ayrıca kürtçe de kullanılıyor. Anne-Ana anlamında.

**dilemma** · 12-26-2008, 12:32

Teşekkürler

**Fasl-ı Gül** · 12-29-2008, 23:56

şehbâl

Kuş kanadında bulunan en uzun tüy.

"Gök nura garkolur nive yüzbin minareden
Şehbâl açıncaruh-i revan-ı Muhammedî"

**dilemma** · 01-02-2009, 16:25

alesta
sıfat (ale'sta) İtalyanca allesta

Harekete hazır, tetikte:
"Şafak sökerken denizcilerin hepsi alesta idiler."- Halikarnas Balıkçısı.

siyer
isim, eskimiş Arapça siyer

Hz. Muhammed'in hayatını anlatan kitap.

ibretamiz
sıfat, eskimiş (ibreta:miz) Arapça ¤ibret + Farsça -¥m³z

İbret verici, ibret dolu.

mukallit -çi
isim, eskimiş Arapça mu®allid

Taklitçi.

**dilemma** · 01-02-2009, 16:45

nazariyet "teori" demekmiş..

hempa
isim, eskimiş (he'mpa Farsça hemp¥

Omuzdaş.

mezkûr
sıfat, eskimiş Arapça me£k°r

Adı geçen, anılan, sözü geçen, zikredilen, zikrolunan:
"Mezkûr evi de kiraya vermiştim."- S. F. Abasıyanık.

**dilemma** · 01-02-2009, 17:14

tevellüt -dü
isim, eskimiş (teve'llüt) Arapça tevellud

İnsanın doğumu, doğduğu zaman

**Fasl-ı Gül** · 01-03-2009, 10:46

marpuç -cu

isim Farsça m¥rp³ç

Nargileye takılan ve kolayca içmeyi sağlayan, hortum biçiminde uzun ve bükülgen boru:
"Nargilesinin marpucunu ayırdı dudaklarının arasından."- N. Cumalı.

kethüda
isim, tarih (kethüda Farsça ked + ¬ud¥

Zengin kimselerin ve devlet büyüklerinin buyruğunda çalışan, onların birtakım işlerini gören kimse, kâhya.

tağşiş

isim, eskimiş (tagşi:şi) Arapça ta¦ş³ş

Bir şeyin içine başka bir madde karıştırma, katıştırma.

**dilemma** · 01-05-2009, 18:16

A`RAZ

(Araz. C.) Arazlar, işaretler, nişanlar, alâmetler. * Tesadüfler. * Hastalık alâmetleri. * Kazalar, felâketler, musibetler.

01-02-2009, 16:45	#27
Kullanıcı Adı dilemma	nazariyet "teori" demekmiş.. hempa *isim, eskimiş* (he'mpa Farsça hemp¥ Omuzdaş. mezkûr *sıfat, eskimiş* Arapça me£k°r Adı geçen, anılan, sözü geçen, zikredilen, zikrolunan: "Mezkûr evi de kiraya vermiştim."- S. F. Abasıyanık. Konu dilemma tarafından (01-02-2009 Saat 16:57 ) değiştirilmiştir..

12-26-2008, 12:22	#21
Kullanıcı Adı dilemma	ihtilaf *isim* (ihtila:fı, l ince okunur) Arapça i¬til¥f Ayrılık, anlaşmazlık, aykırılık, uyuşmazlık: "Yirmi beş senedir bir tek idare adamıyla ihtilafı olmamıştı."- R. N. Güntekin.

12-26-2008, 12:27	#23
Kullanıcı Adı yolcu44	'Daye' ayrıca kürtçe de kullanılıyor. Anne-Ana anlamında.

12-26-2008, 12:32	#24
Kullanıcı Adı dilemma	Teşekkürler

12-29-2008, 23:56	#25
Kullanıcı Adı Fasl-ı Gül	şehbâl Kuş kanadında bulunan en uzun tüy. "Gök nura garkolur nive yüzbin minareden Şehbâl açıncaruh-i revan-ı Muhammedî"

01-02-2009, 16:25	#26
Kullanıcı Adı dilemma	alesta *sıfat* (ale'sta) İtalyanca allesta Harekete hazır, tetikte: "Şafak sökerken denizcilerin hepsi alesta idiler."- Halikarnas Balıkçısı. siyer *isim, eskimiş* Arapça siyer Hz. Muhammed'in hayatını anlatan kitap. ibretamiz *sıfat, eskimiş* (ibreta:miz) Arapça ¤ibret + Farsça -¥m³z İbret verici, ibret dolu. mukallit -çi *isim, eskimiş* Arapça mu®allid Taklitçi.

01-02-2009, 17:14	#28
Kullanıcı Adı dilemma	tevellüt -dü *isim, eskimiş* (teve'llüt) Arapça tevellud İnsanın doğumu, doğduğu zaman

01-03-2009, 10:46	#29
Kullanıcı Adı Fasl-ı Gül	marpuç -cu *isim* Farsça m¥rp³ç Nargileye takılan ve kolayca içmeyi sağlayan, hortum biçiminde uzun ve bükülgen boru: "Nargilesinin marpucunu ayırdı dudaklarının arasından."- N. Cumalı. kethüda *isim, tarih* (kethüda Farsça ked + ¬ud¥ Zengin kimselerin ve devlet büyüklerinin buyruğunda çalışan, onların birtakım işlerini gören kimse, kâhya. tağşiş *isim, eskimiş* (tagşi:şi) Arapça ta¦ş³ş Bir şeyin içine başka bir madde karıştırma, katıştırma.

01-05-2009, 18:16	#30
Kullanıcı Adı dilemma	A`RAZ (Araz. C.) Arazlar, işaretler, nişanlar, alâmetler. * Tesadüfler. * Hastalık alâmetleri. * Kazalar, felâketler, musibetler.

Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir)