İnsan inandığının arkasından gider onun için yaşar ve savaşır. İnandığına güvenir inandığının kurallarına uyar. Sözgelimi Türkiye de %99 Müslüman vardır. Bu ülkenin yöneticilerinin çoğunlukla Müslümanlardan oluşması gayet normaldir. Ve Müslüman inancı gereği dindar olmalıdır.

Bu ülkenin c. başkanı g.kurmay başkanı ve başbakanı ''Müslümanım' , “Hepimiz müslümanız” , “Benim annemde başörtülüdür” vs vs diyorsa öncelikle,

1.Müslüman gibi davranmalıdır.

2.Müslüman halkına rehber olabilmelidir

3.Gayrı müslimlerin hakkını koruduğu gibi(zaten bu Müslümanlıkta da var) Müslümanın da hakkını hukukunu
gözetmelidir.

4.İnandığı dinin gereklerini önce kendisi yerine getirmelidir (……....bu gereklilikleri biliyorsunuz) Devleti yöneten bunları yapmalıdır çünkü: bunlar benim değil kendisinin inandığı dinin gerekliliğidir. Öncelikle insan inandığının gerekliği yapmıyorsa başkalarının koyduğu kuralları yapacağından nasıl emin olabiliriz?

Müslümanım diyor ama Müslümanlığın temel görevlerini ve öğretilerini yapmıyor ise; anayasaca belirlenmiş sözgelimi laik ve demokrat olunması ilkesine uyacağına nasıl emin olabiliriz !! Bir kere bu yönetici öncelikle tüm benliği ile inandığı dininin kitabında yazanı yapmıyor , ee anayasa' yı da babasının oğlu yazmadığına göre buna uyacağını nerden bilebiliriz

İkinci konu ise

Yönetici yanı c.başkanı başbakan ve g.kurmay başkanı elbette dindar olmalıdırlar. biz Müslümanlar için kutsal olan 1 derecede korunması gereken öncelikler anayasada yazanlar değil kuran da yazanlar değil midir? Hangi Müslüman Türk vatandaşı yok öncelik anayasadadır diyebilir? Böyle diyen önce kendisi ile inancı ile çelişmez mi? İslam yoksa yönetici olunca inancının gereklerini bırak falan mı diyor?

Eski yöneticiler halkına seslenirken 'ey Müslüman din kardeşlerim'' komutanlar'' ey Türk İslam ordusu' diye seslenirler nutuklarına öyle başlangıç yaparlardı. Böylece halk ve ordular bu yöneticilerle 100 yıllar boyunca başları dik dünyaya hükümdar olmuşlardır. Cumhuriyet Türkiye’sinde da artık Allah’ı ağızlarından düşürmeyenler alnı secde görmüş yöneticiler halktan destek alabilmektedirler. Allah lafını sadece '' Allah belanı versin'' derken hatırlayanlar halkın karşısına çıktıklarında sandığa gömülmektedirler.

Bakınız milletvekili yemin ederken namusum ve şerefim üzerine ant içerim diyor. Bu kişi zaten çalıp çırpacaksa ahlaksızlığında yapacaktır kanun üzerinden yemin onu zaten bağlamayacaktır. Kim ne derse desin onca yozlaştırılmaya (TV basın eğitim) rağmen dünyada İslam =terör beynimize kazınmasına rağmen Anadolu halkı gerek kültürü gerek aile gerekse şanlı ceddlerınden dolayı hala dindar ve dürüsttür. Bu yüzden refleksleri hep kendine yakın gördüğü oluşumları korumak olmuştur.

Biz ne göbeğini kaşıyan adamız ne de safız. Biz sadece inanan dindar bir Anayoluyuz. Bu ülkede ne Etilerden ne de İzmir bostanlısı alsancağından oluşur bu ülke Anadolu ile vardır ve artık yönetim dini imanı para olan ve devleti kene gibi kemiren asalakların elinden alınıp hak edenlerin Anadolulunun eline geçmelidir.

Ülke yönetimi bu elitlerden alınıp Türk halkına geçmelidir.

Yöneticilerin de Anadolu gibi dindar olmalarını istemek en tabii hakkımızdır

Dindar lafından alınan kesimler acaba inandığıkları kutsallara sözde mi özde mi bağlılar? İnanmak sözde mi kalmalıdır?

Hangi dine mensup olduğunuz önemli değil sadece söz de ya da özde olmak önemlidir.

Ve ben Müslümanım diyen yöneticinin islam'a olan sözde olmayan özdeliği olmalıdır.

Saygılarımla

totolojik....

__________________________________________________ _______________________________________
dindar: (sözlük anlamı) dinsel inancı güçlü, din kurallarına bağlı (kimse), mütedeyyin.
__________________________________________________ ______________________________________