![]() |
#11 |
![]() Ana dili gibi bildiği 32 dille Babil ödülünü kazanmış ve tarihe geçmiş olan bir dilbilimcinin, bildiği diller arasında en çok dikkatini Türkçe çekmiş. O Türkçe'yi bir satranç oyununa benzetiyor. Türkçe için kuralları az ama sınırsız sayıda hamle yapma şansınız var diyor.
Gerçekten de bizim dilimiz satranç gibi. kim nasıl isterse Türkçe'yi öyle yorumlayabiliyor. "Ne mutlu Türküm diyene!" sözünü de bu bağlamda pekçok yere çekebilirsiniz. Feyza kardeşimizin de dediği gibi sorunlarına rağmen ben bu ülkenin vatandaşı olduğum için mutluyum. Kendimi ayrıcalıklı hissediyorum. Bir daha dünyaya gelsem yine Türkiye'de doğmak ve bu ülkenin vatandaşı olmak isterim. Irak'da doğmak istemem. Amerika'da doğmak istemem. İran'da doğmak istemem. Sadece Türkiyemi isterim. Bu nedenle de Ne mutlu ki Türküm ve ne mutlu ki benim gibi Türküm diyene. Türküm diyene ne mutlu çünkü vatandaşlarımı seviyorum. Ama vatandaşımı seviyorum diye başka ülkenin vatandaşlarını da küçümsemiyorum. Ama art niyetli bunu alıp sanki "Ne mutlu Türk ırkı. Kahrolsun başka ırklar" anlamına çekiyor. Evet, istenirse o söz bu anlama da çekilir. Türkçe'nin zenginliği işte. Ama sorun o sözde değil, bu anlama çeken kişilerin ırkçı zihnindedir. Irkçı oldukları için de böyle düşünüyorlar. Ee insanın fikri neyse zikride o oluyor. "ne mutlu aleviyim" sözünü söyleyen kişi alevi olduğu için duyduğu mutlulukla bunu söylemişse ne mutlu ona. |
|
![]() |
![]() |
Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir) | |
Seçenekler | |
Stil | |
|
|